19 Ağustos 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

19 Ağustos 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VAKIT amm 2 — 19 Ağustos 193) “ i Edebıyat muallimleri kon 1| gresi: istematik bir edebiyat tarihi okut" mak hem faydasız, hem imkânsızdır - © Ankarada , kongre toplandı. Lise ve mual- lim mekteplerinin edebiyat bo- — caları dünden beri Türk edebi- “yatını nasıl okutacaklarını konu- — şuyorlar. © Dilimiz ve bilhassa edebiya- A az zaman içinde çok de- ğişmiştir. Böyle olunca edebiyat tedrisatı usullerimizde de esaslı bir inkılâp yapılması bir zaruret — haline gelmiştir. Bu itibar ils edebiyat hocala- o nnın Ankarada içtimaa daveti “ pek yerinde ve zamanında bir - iş olmuştur. © Değerli muallimlerimizin me- “seleyi esaslı bir surette tetkik “edecekleri ve hayırlı kararlar verecekleri şüphesizdir. © Biz bumünasebetle kongrenin © beş maddelik porgramı hakkın- “da aklımıza gelenleri kısaca işa- ret etmeyi de faydadan hali gör- -medik * «— Fikrimizce bu porgramın baş “maddesi lisan ve edebiyatımızın bugünkü vaziyetini tesbit etmek u muallimlerimiz bu nokta hi üzerinde tamamile birleşinciye, fikirlerde hiç bir şüphe kalma- yıncıya kadar konuşmalılardı. © Çünkü programın müzakere- “ ye koyduğu bütün meseleler, fik- rimizce, buna bağlıdır. Yazan: Reşat Nuri ehemmiyetli bir | yeti hakkındaki fikrimizi söyle- dikten scnra edekiyat tarihi ted- risi bakkında ne düşünebilece- ğimiz kendiliğinden anlaşılır. Mademki > edebiyat kaynağı- mız, dilimiz, teknikimiz, düşünce ve duygularımız hemen 'tamâmi- le değişmiştir, şu halde sedebi- yat tarihinden demiyoruz- fakat lise sınıflarında edebiyat tarihi tedrisinden edeceğimiz istifade de hemen hemen biçe inmiş de- mektir. Yanılmıyorsak garp orta mek- teplerinde edebiyat tarihi ders- lerini, yalnız edebiyat tarihi öğ- retmiş olmak için değil, edebi- yat tedrisinden beklenen lisan, fikir, zevk terbiyesini temin için bir vasıta olarak okutuyorler. Meselâ Fransız liselileri için Rasin, Korney, Volter, Şato Bri- yan -bizim eskilerimiz gibi- dil- leri bin terceme ve sıkıntı ile anlaşılan, fikirleri başka, duygu- ları yabancı insanlar değillerdir. Hatta denebilir ki onların yazı” ları » edebiyat terbiyesi noktasın- dan - bugünkülerin yazılarından da üstündür. Fazla olarak o memleketlerde yaşıyan edebiyatın köklerine doğ- ru gitmek, mazi ile olan alâka” ları göstermek gibi bir fayda vardır. Bizim yeni edebiyatımız ise »onlardaki gibi- ana ağacın ye- ni dalları, sürgünleri mahiyetin- de değildir. Bizim divan edebi- yatı ağacı kökünden baltalamp Evvelâ cesaretle teslim etme- “yiz ki Türk edebiyatı artık © dünkü edebiyat değildir, mazi “İle alâkamizı nekadar kesmek > münkütse okadar kesmişizdir.. | yıkılmışlır.. Bugün yaşıyan ede- Dünkü “edebiyat kaynağımız | biyat ondan bemen tamamile , Arzp, islâm medeniyet ve .edebiyatidi, kelimelerimir, şe- , killerimiz, teknikimir, duyguları- # düşüncelerimiz tamamilş © dünyadan geliyordu. Şimdi baş “bir dünyaya, garp medeniyeti âlemine gitmiş bulunuyoruz. Gö- — rülüyor ki edebiyatımızdaki inkı- lip zamanların değişmesile olan bii ve tedrici bir inkılâp değil bir milletin tarihinde pek uzun lı ancak bir iki dafa bir ir. Türkler müslüman müstakil bir varlıktır. Sistematik bir edebiyat tarihi tedrisi bugün için yalnız faydasız değil, imkânsızdır da. Bilhassa harfler değiştikten, Arabi, Farisi kalktıktan sonra Fuzulinin, Nef'inin lisanı lise talebesinin anlamasına imkân hi dersinin kuru ve soğuk lâkır- dılardan ibaret kalacağı âşikâr- dır. Nihayet şunu da hatırlamalıyız- ki garp orta mekteplerinden bir SğEĞ “doğrumu değişmek yoluma gir iv * © Edebiyatımızın bugünkü vazi- “VAKIT In tefrikası ; 65 FAMAHALEZ ui İ İli MUHARRIRİ: SE , Paşa, o gün düşüne dü- yü saraydan (çikti — Yıldız : Feray aşağı düşüne düşü- il © Her şeyden evvel bir otel o- .dası bulmak lâzımdı. Sonra o- rada tasavvur ettiği ilâcı yapa- caktı, . Tavukların hastalandığı zaman İ sirke sarmusak, yahut sarmusak içirdiklerini işti. İşte şimdide pekâlâ raz taze ekmek alıp onu sirke ile hamur haline getirmek ve sonra içine bir miktzr sarmusak karıştırarak (haplar (Oo yapmak b m | kısmında edebiyat tarihi okun- maz. Yalnrı okunan eserler ve- Pp — > MATT BAL mümkündü. Istanbulda paşanın ahpapları vardı. Onlarda müsafir kalmak kabildi. Fakat ilâç yapmak için serbestçe hareket iktiza ediyor- du. Onun için işinen eyisi, Sirkecide bir otel odası bul- maktı, Fakat odanın pahalısına gitmemeli idi. Ucuzca bir oda kâfi idi. Paşa da öyle yaptı. Evvelâ Sirkecide ucuzca bir otel odası buldu, Sonra bir dükkândan küçük bir çinko leğen, furundan yarım okka ekmek, bakkaldan elli dirhem sirke, bir baş sar- Husrev Bey Son vaziyeti anlatıyor Ankara, 18 ( Telefon) — Tahran elçimiz < Husrev bey ekspresle Istanbula hareket etti. Kendisini Milli müdafaa, Hariciye vekillerimizle Rus sefiri, İran maslahatgürarı teşyi ettiler. Husrev Beyle görüştüm, şun- ları söyledi, “.— Yeni vazifeme memnuni- yetle gidiyorum. İtimatnamemi hamilim.Ayın 25inde İstanbuldan vapurla hareket ederek Batum - Bakü yolu ile Tahrana gidece- ğim. İran hükümetile tahdidi hudut faaliyeti devam ediyor. Asilerin tenkili, hududun tashihi gibi işler dostlukla halledilecek- tir. Bu bhusustadaki müzakerat iki hükümet merkezinde muha- berat halinde cereyan ediyor.,, İran maslahatgüzarı da sualle- rime cevaben şunları söyledi: “— İran hükümeti şakiler için ciddi tetbirler almıştı. Bunlar Iran toprağına geçerlerse tepe- leneceklerdir. Tahtit komisyonu eski esaslar dahilinde çalışmak- tadır. Husrev Beyin muvasalatını müteakip müzakerâta Tahranda devam olunacaktır. Dün vekil beyi, ziyaret ettim Husrev beyde orada idi, Biraz konuştuk. İki bü- kümet arasında muhaberat cee- yan ediyor.,, (Telgraf heberlerimiz 5 inci sayıfada! aa A silesile belli başlı şahıslar ve devirler hakkında O müteferrik malümat verilir ve bu, lise tah- sili için oOkâfi görülerek ötesi yüksek mektebe bırakılır. Hulâsa orta mekteplerimizde “edebiyat tarihi, diye möstakil bir ders açmıya lüzum yoktur. Yapılacak en doğru şey talebe- ye tetkik ettirilecek yeni eser- lerin arasına eskilerin en karak- teristik ve gerek lisan, gerek fikir itibarile en kolay anlaşıla- bilir olanlarından kısa parçalar karıştırmak, onları etrafile tet- kik ettirerek teknikleri, sahiple- ri ve devirleri hakkında kısa malümat vermektir, Bu usul talebenin kültürü me- selesinde maziye ve tarihe far- la ehemmiyet verenlerin de çok işine gelecek bir yoldür. Yalnız dikkat edelim ki mazi- yi ve ölüyü düşünürken yaşıya- nın hakkından fazla yemiş ol- mıyalım. Reşat Nuri musak, pek azda un aldı. Ön- ları güzelce yuğurdu. Sonra bu balitadan © yuvarlak (o yuvarlak haplar yaparak pencerenin önün- deki güneşe sıraladı. Biraz sularını çektikten sonra una buladı. Eğer talih yardım edipte şu haplar bir faide verecek olursa, paşa, fevkalâde mahzuz olacaktı. Hayatta bir çok şeyler zâten tesadüften. ibaret değil mi idi?.. Ölüm derecesinde nice hastalar vardı ki en umulmaz ilâçlarla &n acemi (o hekimlerin (elinde “ölümden kürtuluyorlardı. Sonra nice hastalarda vardı ki kendi- leri ©n büyük, en hazik dok- torlar tarafından tedavi edildik- leri halde ansızın günün birinde kalıbı o dinlendiriyorlar. Paşa düşünüyordu ki yaptığı Taymiste bir başmakale: Çinde, Rusyada, ile hükümet idar italyada tek fırka esine uğraşılırken Güâzinin iki fırkayı tasvip etmesi çok enteresan bir hadisedir Taymis gazetesi yeni fırka hakkım“ da yazdığı başmakalede diyor ki: “Türkiyede yeni bir fırkanın teşek- külü, bilhassa Gazi Paşanın onü tebrik etmesi ve hemşiresinin bu fırkada ilk kadın aza olmâsına müsaade etmesi dolayısile, mutadm fevkinde alâka w- yandıracak bir hadisedir. Halk fırka. sının reisi sıfatile, Italya, ve Çinde olduğu gibi ancak tek bir fırkaya müsaade edeceği zannolu- nuyordu. Halbuki Gazi 1924 te resmi bir muhalefetin kıymetini takdir ede. rek terakkiperver firkanın teşekkülüne itiraz etmemiş, o zaman beşvekil olan Fethi Beyin bü fırkaya müsadekârane! baktığı söylenmişti. 1925 te kopan Kürt isyanı Üzerine sukut eden Fethi Beyden sonra gelen İsmet Paşa, muhalefete karşı şiddetle! hareket etmiş, terakkiperverlerin bir kısmı ya korku, yahut vatanperverlik! sevkile ona iltihak etmişlerdi. Geri ka- lanların bir kosmr Türkiyeyi harap e den. ittihatçılar, yahut kârı kadim adamlardı, Gazinin hayatı aleyhinde bir sul kast keşfolunduktan sonra terakkiper- verlerin işi bitmiş, yeni parlâmento tek fırkadan teşekkül etmişti. Buna rağ- men Gazinin, teşkilâtı esasiyeye hür met eden ve teğeddüde günahkâr bir el uztamıyan muhalefetin kıymetini tak- dir etmesi, onun İtibari lehindedir. Ga- zi, Halk fırkasının umumi resi olarak kalmakla beraber, Fethi Beyin fili si- yaseti ifa ettiğini ve siyasi işlerde bi- tarafane hareket edeceğini söylemiş- tir. Gazinin, Rusya, digi gibi, yeni fırka yakında iktidar mevkiine gelecek - olursa, Tüfkiyeyi şimdiki müşkülâttan kurtarmak İçin üzün zamana muhtaç olacaktır. Fırka» nm muvaffakiyeti atiye ait bir iştir. Şimdilik en mühim mesele, Gazi Paşa- nım İsmet Paşanın Başvekilliğinden, meclisin onun mali siyasetini kontrol edememesinden memnun olmadığıdır. Tek fırka hükümetlerinin, son söz olduğunu iddia etmenin moda olduğu bir sırada Gazinin verdiği karar “son derece enteresandır.,, Fethi B. Yalovada (Üst tarafı 1 inci sayfada) ve beş sene zarfında hükümetin B.M. M. sine vereceği hesaplarda meclis hü- kümlerinin dalma bugünkü siyaset le- hine tecelli edeceğini muhterem Baş- vekilin nasıl keşfeylediğini tâyinde mütehayyirim. Herhalde bu tenvir o lunmağa mühtaç bir noktadır. 'TAHSIN BEYİN BEYANATI Diğer taraftan fırka isdare heyeti azasından Erzurum mebusu Tahsin B. de fırkanın faaliyeti ve İntihaba ne suretle iştirak edileceği hakkında dün bir muharririmize şu izahatı vermiş tir: — Fırkamızm faaliyeti gün geçtik- çe artmakta ve her gün yeni yeni mü- racaatlar yapılmaktadır. Şimdiye ka- dar aza kaydolunmak istiyenler ade dinin 5 bini geçtiğini zannederim. Belediye intihabına esaslı surette iştirak edeceğiz. Bunun için millete bir neşretmeği ve şehrin muh- — beyanname Gazi paşanm siyâşetindeki tehavvü- telif yerlerinde nutuklar söyliyerek lin sebebi âşikârdır. Halihazırda 1925) yropaganda yapmağı (odüşünüyoruz. te olduğu gibi bir Kürt isyanınm kop-İ Kat) karar her halde iki üç güne ka- re are e GA için ei Me N yz ŞINiY z rettir, onu ETA yar olunacak masraflar, yeni fırkanın Kimi ax hedefi olan İsmet Paşanm duçar Ol|. de Fethi Beyin Yalovadan avdetin- duğu müşkülâtı arttıracaktır. Fena) den sonra fırka merkezi şimdi bulun» mahsul gibi, ticaretin umumi inhitatı| doğu Nazlı han dar geldiğinden bura gibi sebepler bertaraf, eümhuriyetİn|dan çıkacak ve Taksimde Majik sine maliyesi, zamanım İstiltam ettiği tasar-| ması ittisalindeki eski Bulgar sefare- ruf ve basiret ile idare olunmamasıdır.|tinin bulunduğu yere taşmacaktır. Ay- Tecrübeli iktısatçıların ve muktedir/men Sirkeci ve Adalarda birer şube 2 maliyecilerin eksikliği, hiristiyan ekal-|çacak ve önümüzdeki intihap için meb- liyetlerin muhaceretindenberi kendini us namzetlerini tesbite başlıyacaktır. e Fırka adedi çok olan malül gezilerden Hükümetin harici borçlara müteal-İesnaftan ve çifçiden de birer meb'us lik teahhütlerini ifa edememesi onun çıkarmağa çalışacaktır. hariçteki itibarını, güphesiz ihlâl etmiş! Fırka şimdiki belediye intihabatın- tir. Ecnebi maliyecilere kargı mübalâ.İda da namzetlerini kadın ve erkek a» #alı korku, eenebi sermayesine karşı'dedi müsavi olarak koyacaktır, Bunun hemen hemen memleketin kapılarınıliçin maruf simalardan bir kaç kişi de kapamıştır. İsmet Pâşa bu tenkiilere|Fethi Beye müracaât etmişlerdir. ve yeni fırkanın diğer tenkitlerine ce) (o Cemiyeti belediye nzalarından Ne vap vereceğini söylüyor. Her Şaht ilejcati B. de dün istifa ederek'yeni mec Her Müllerin, Türk maliyesi hakkımda is için yeni fırkadan namzet gösteril 1929 da verdikleri raporlarm bu sırada! mesini istemiştir. neşri siyasi bir manevra olmakla bera» BURDURDA YENİ FIRKA ber, bu meşhur mütehassısların İsmet| (Burdurdan yedi imza ile Reşit Galip Paşa hükümetinin mali siyasetini şid-| Beye çekilen bir telgrafta yeni fırka. detle tenkit etmeleri Fethi Beye meb-İnm orada bir şubesini açmak istedik» | haplar zararsız. ral siyasi mühimmat temin etmiştir. Fakat, Türkiye muhabirimizin de- şeylerdi. Faidesi memul, zârarı gayri melbuzdu. Nazmi paşa ertesi gün soluğu sarayda aldı. Hapların bulundu- ğu kutuyu elinde sıkı sıkı tutu- yordu. Doğruca başmabeyinciye itti, Başmabeyinci de şu işe fev- kalâde merak etmişti. Merak bile etmese, zatı Şahanenin Üze- rinde bu kadar wrarla meşgul olup alâkadar bulunduğu bir işi ihmal ve istısgar etmek gibi bir zihabın husulünü şimei sadakate münafi buluyordu. Gene en önde başmabeyinci, arkada Nazmi paşa, daha arka- da iki hademe, doğru kümes- lerin bulunduğu yere vardılar. Narmi paşa bazı dualar oku- duktan sonra hapları bizzat kendi elile ördeklere yutturdu. leri, fırkanın nizamnamesinin gön derilmesi bildirilmiştir. Paşa, üç gün sonra saraya gitmet üzere Yıldız yokuşunu hemen ilk çıktığı zamanki ha- lecana benzer bir halecanla çıktı. Kalbi kaburgalarına bir tokmak gibi küt küt vuruyordu. Sarayda bulduğu bal, gayri tazardı müni : Ördekler, biinayetullab, Naz“ mi paşanın hazakati eseri olarak şifayap © olmuşlardı. o Keyfiyet zatı şahaneye arzedilmiş, paşaya" mahzuziyeti “padişahinin iblâğı iradei seniyesi sadır olmuş ve ayrıca kırmızı bir atlas içinde beşyüz liranın “ cibi hümayun- dan ,, ihsanı ayni iradeli seniye cümlesinden bulunmuştu. Ayni iradeli seniye mucibince paşa bir kaç zaman burada bulunacak, valilik maaşını bur- dan alacaktı. (Bitmedi)

Bu sayıdan diğer sayfalar: