26 Ağustos 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

26 Ağustos 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Şeker dedikodusu nedir?! iddialar, verilen cevap- lar, çıkan neticeler Hadise mahkemeye mi intikal edecek? Birkaç gündenberi bir şeker mese-|leri işaret olunuyordu. lesinden bahsediliyor. Meseleyi ortaya 24 tarihli gazete ise şu İthamlarla va ame z m şekeri niçin|dolü bulunuyor: OTUR ualile başlıyan neş- akir er riyat silsilesi, yerli fabrikalar aça Fi e amala ve bu fabrikalar sayesinde zengin o-İkeri satın almağa Hayrı Bey İML m atlamıştır. Zengin ol.Jedilmiş, O gündenberi Hayrı Bey sen: pes Asp iy aç de, Alpullu se-|gin olmuş. Büyükadada bir köşk ala. N kasını ilk tesis ödenlerden|rük Şakir Bey nilesi emrine vermiş ayrı Beyle bu zatın ortağı olduğu ay-|İnhisarm rakipsiz komisyotcusu ol rca iddia edilen İktisat vekili Şakir|muş. Ve en sonra da fabrika sahhsm- Beydir, Meseleyi ortaya atanlar şekerildaki köylüye mümessili bulunduğu niçin pahalı yediğimizi şu sutetle İzah|firmanın traktörlerini sâtmiy ve #at- stmektedirler. Bünların ( iddlalârmalmanın yolunu bulmuş. psi bazı sanayi vardir ki bü memle| (Bundan Sonra heşriyatın genişledi. A e mümkün değildir. Bun-)ğini-görüyoruü. Bu itham altımda ka- rı himaye için halkın sırtına ağırllan Hayri Bey üzün bir cevap veriyor vergiler konmuştur. Şeker işi bunlar|ve neşriyat şurada burada müsbet meh. dan biridir. Avrüpüdan gelen şekerfi akisler bırakmağa başlıyor. Hayrı memlekete (10) kuruşa mal olmakta | Bey verdiği cevapta bu neşriyata adını yerli şekerin kilosu ise 27-30 kuruşaladım mukabele halindedir. Hulâsatan meydana getirilebilmektedir. e Bunun)diyor ki için Avrupadan gelen şekerin kilosüna| < « Şekerden Alinan vergi - yani güm. 30 Kuruşa yakin bir vergi konulmuşirük - devletin bilvasıta cibayet ettiği bu suretle yerli şeket himaye edilmek|diğer vergilerden bâşka bir öey deği. istenilmiştir. dir. Şeker fabrikasr da diğer bütün Buna rağmen yerli fabrikalar kâr)yerli fabrikalar gibi bu resimden m: edebilmişler midir? Hayır edememiş |aftır. Himâye ediliyor, Ahiren vü lerdir ve bunun sebepleri vardır. fabrikalarından istihldk resmi lan Neşriyat bundan sonrü şahsi işlere|sı tekarrtir ettiği ciketle geker fabrika. taallâk ediyor, yerli fabrikalrın bullarmın istifadeleri kiloda yirmi kı in suretle himayesi: neticesinden teneffülinmektedir, Bu iki fabriküyt büyültmek edenler bahsine giriyor. için halktan kilo başma (30) kuruş İşte yazılanları takip edelim; bulalındığı iddiası doğru ise, İstihlâk edi- heşriyata başlıyan gazete 20 ağustosllen şeker miktarına nazaran millet tarihinde şunları yazıyor: hazinesine (18) milyon lira giriyor “Alpullu fabrikasını tesis edenler|)demektir. Alpullu fabrikası ancak bu Rüştü zade Hayrı Beyle İktisat vekili|sene bir temettü temin edebilmiştir. Şakir Beydir . Binaenaleyh halkın kesesinden alnip Fabrikn bidayette (750) bih Vira ser. hususi şahısların tebine girmiş bir şey maye ile teşkil edilmiştir. Bunun (500)| yoktur. k binini hükümet vermiş, mütebakisini müessisler manen tediye etmişlerdir. Hayrı Bey makineleri çok müsait ge. rajtle yade ile almiş ve bunlar miles sislerin . sermayesini teşkil etmiştir. 4 söne sonra müessisler, yani Şakir Beyle arkadaşları fabrikaya o tesahüp etmişler, Şakir Bey kendi ismini Hayrı Beyin isini ile kapatmıştır. Mevcut haberlere göre de Alpullu şeker fabrikası teşekkül edecek şeker Şirketine (3) milyon Tira ile devredile. Cek ve şeker sanayii İnhisar altına alın. miş olacaktır.,, 22 agustos tarihli gazete de ise bu ük malüâmatı nakzeder satırlar vardır. Burada fabrikayı ilk kuranlar Şakir Beyle arkadaşlarıdır. Bu zatlar baş bin lira sermaye koy Müşlar, ahali de (50) bin liralik hisse Almış. Bu sermaye kâfi gelmeyince Yeniden (250) bin liralık hisse senedi Sıkartılmış Hayri ve Salim Beyler bün- dan (30) zar bin diğerleri (15) bin ve (10) nar hin iiralık hisse almışlardır. Halbuki bundan evelki nüshada hisse darların sermayelerini manen verdik» « VAKIT çın tetrikası: 45 BU KADIN Yazan; $. $. Van Daya pencerelerde aydınlık olmadı- Ü için girmedim. Geceyi bir ha- mamda geçirdim. Vans, araya gir — Affedersiniz #ey sori dedi. senedinizi kefaletsiz kabul et — Şüphesiz. Biz gayet iyi dost- di: Avrupadan gelen şekerin (10) kuru. $a mal olmasının hikmeti, büsbütün ayrıdır. Bü İstihealât fazlaâmn netice. si ve zararına bir işti Alpullu Fabri: kasmın sahipleri Şakir Beyle Hayrı & değildir. Şirketin sermayesinin nısfm. dan fazlası İş Bankasına, diğer mi him bir kısmı da Ziraat Bankasma aittir. Hususi eşhasın hisseleri (sülüs) nisbetinde bile değildir. Hükümetçe teşkili takarrür eden şirkete de Alpu). Yi fabrikası dahil olmıyacaktir. Bina. el #ltihaktan almacak (3) milyon İlranın taksim edil bit iftiradır , rd Hayrı B., şahsı hakkındaki fddlalara da şu suretle cevap veriyor: — 18 senedir tienretle meşgul 10 senedenberi büyük Alman be satının Türkiye vekiliyim. Şeker inhi sarı teşekkül ettiği zaman kapalı zarf üsulile şeker alacağını bütün eihana ilân etti. Bu münakasaya herkes gibi ben de İştirak ettim. En İyi şartı ben KATİL DEĞİL koyduğum için istenilen şekeri ben ta. ahhüt ettim. İnhisar idaresile yaptığım ilk ve son iş te budur. İdarenin beni ai O U / TU! Nakleden: #Ömr Fehmi Pfif, hoşlanmadığı bu bahsin kesildiğine memnun rahat bir so luk aldı. Vans aradan çekildi. Sual sorma sırasını gene Markam aldı. Mösyö Pfif bir Maamafih yeni hiç bir netice el, Benson sizin edemedi. Pfif bir şey Yl e kabul etti mi?jte ısrar ediyor, bu kavgâhin cina- yetle alâkadar olmadığını tekr İayıp duruyordu. Nihayet izin da — Para miktarı 10000 dolar diler, gitti. < insan dostundan bile rehin ister, Benson siziri parayı ödiyece- ğinizi nasıl bilebilirdi? a , — Size bu parayı ödiyeceğimi biliyordu, diyebilirim. Vans, kani olmamıştı. bahsi kapatmış , — Hüsnü niyetini ğinize bakarak kan olmalı, dedi, Maahaza| rr: in? at ettiİçabuk kanıyorsunuz Markam? Pfi- getirmiş Kapı kapanınca Markam: — Bu isticvaptan bir şey çıkma- dı, dedi. Ben de tıpkı Hat'gibi Pfif ile Benson arasındaki hususi işleri karıştırmakla yolumuzu sapıttığı- za İnanır gibi oluyorum. — Allah, Allah, siz her şeye ne fi in bütün olup bitenleri itiraf et- İmesini mi bekliyordunuz. O tabit Muallimler Lise ve orta mekteplerde kaçar saat ders okuta- caklar? Maarif emini Muzaffer Bey Yalova. dan dönmüştür. Muzaffer B. Yalovada Orta tedrisat umum müdürü Cevat Bey- Te görüşmüştür. Lise ve orta mektaplerde paldmata göre İs- tanbul ise ve orta mektepleri mua İlimler kadrosunda mühim tebeddüller we tepsikdt Yapıl. miştir. Evvelce W- se ve ora mektâp ancak Orta tedrisat mhdürü Çene. Cevat B, de ders okutuyor- lardı, Bu suretle, peoğramdaki derslere güre bİF mualim haftada 3-10-12 sane ders okutmukla ik- Ula ediyordu. Halbuki bu sene orıs mek-, tep fhünlilmleri haftada 18, ise inöallim- leri 18 saat ders “okutacaklardır. Kendi mektebinde bü kadar sant dersi olmuyan- lat, 15 veyahut 18 saat detsi başka mek- teplerde tamamlıyacaklardır. . Bu. yüzden bir çok lise ve orta mektep muallimleri- nin Anadoluya nakli Jâzm çelmi Yeni kadeo heniz Cevat Betdedir. K ro JÖ güne kadır tebliğ edilecektir Ecnebi mektepler Ecnebi ve akalliyer mekteplerindeki Türk muallimlerini tensik ve yeni had- Foyu tesbit etmekte olan komisyon me- saisine. devam etmektedir. Aldığımız mar lâmata göre, bu muallimler arasında mü- bin tasfiyeler yapılması mukarrerdir. Mehşiel müsait örmmşanlarla hariçte tesmi vazifesi “olanlar sureti “kariyede tasfiye edilecektir. Bunların yerine, ilk mektepler için darüifünen talebeleri, lise kısımları için yüksek . mektep mezünları alınıcaktır. Mütekajt olup ds; genebi ve akalliyet mekteplerinde musilim olanlar hakkına büğünlerde bir karar verilecek- tr. mübayaaya, m ettiği külliyen hakikatin hilâfıdır. . evimi 12 sene öwvel aldım. $ ikametine tahâis etmâdini. Traktör işi- ne gelince, şekef Şirketile alâkadar hiç bir çifçiye bir tane bile (Lanz) traktö- rü satılmış değildir. Ve bu hakikatler pek yakında âdil mahkeme huzurunda da tezahür edecektir. İşte bir kaç günlük dedi kodunun hulâsası. Bundan #örra sıra Ankaradn gelen hüberlerle ayni gazetenin dünkü yazılarına geliyor. Ankaradn gelen ha- berler, Hayrı Beyin rakipsiz komisyon- culuk haberinin doğru olmadığını, İn hisar idaresinin komisyoncusunun İş Bankasına mensüp bir zat olduğunu, Alpullu fabrikasının tesis edilen şeker fabrikasına girmiyerek müstakil ça lışmayı tercih ettiğini Hayr: Beyin tüccar sıfatile çilçilere teshilât gös termek suretile traktör satabileceğini bildirmektedir. yni gazete dünkü nüshasında şun- disine açtı. Fakat bikâyenin ben neresine inanmıyorum biliyor mu- sunuz? $u rehin meselesine. Benson pâranm yerine konmasını şiddetle istiyordu. Böyle bir adâm nasıl sus- turulur? İşte bu sebeple aklrma re- hin meselesi geldi ve sordum. İnkâr etti. Pek tabif buldum bunu: ben. Siz de gördünüz.... Onu sıkıştır- dım. Sudan bir cevapla işin için- den sıyrılmak istedi. Ah, âlemde sizin yerinizde ben olsaydım da ©- na açıkça? “hemşeri .şu.dilinin al tındaki baklayı bir çıkar da göre lim!,, diyebilseydim, o zaman ala- cağı vaziyet emin olün benim dü- şüncemi teyit ederdi. — Sizin düşünceniz nedir? — Azizim bu kadar saf olma! İşin içinde bizim bilmediğimiz biri var, Öyle biri ki bu kefalet ve re- hin meselesi: onda bitiyor. Eğer böyle bir tıynet yok. Şu halde se- yazthanede geçen münakaşayı bize etrafile anlatırdı. Bu suretle hak- Aldığımız hösusi| * 3 — - Dayak VAKIT 26 Ağustos 1530 —— davası bitti Jandarma Hasan pehli- van 3sene4 aya mahküm Kürt Hüseyin hakkında beraet kararı verildi NN ö Hasan pehlivan ve Kürt Hüseyin mahkeme huzurunda İstanbul ağir ceza mahkeme- si, evvelki gün geç vakte ka- dar rü'yetile (meşgul olduğu Bakırköy jandarma karakolunda dayak atmak suretile ölüme se- bep olmak davasının rü'yetile dün de geç vakta kadar meşgul ölmuş, saat on dokuzdi karar bildirilmiştir. Davada müddel umumi Bur- hanettin B., vaziyeti etraflı su- tette tetkik ve tahlil ederek mâznün jandarmalardan Pehlivan Hasanın, (o Osmaniye köyünde bir alacak meselesinden muğber olduğu büyük Öleri öldürmekle” mazmun kü- İİ çük Ömür Karakolda iddeti darp nelicesinde bir bafta sonra hupisanede (© ölmesine (sebep olduğunu sabit görmüş, cezalan- dırılmasını, Kürt Hüseyinin de beraetini istemiştir. Maznunların vekili Nuri B. müdafaa yapmış, neticede reis Hasan Lütfü, &ra | ları soruyor; — Fabrikanm istihsal ettiği şekerin gümrük resmi 1.800.000 lira tatmak ilâ am gelir. Siz bu parayı hükümete veri- yor musunuz? Devletin hazinesine gir mek lâzım gelen bu para doğrudan doğruya sizin hususi hazinenize girmi- yor mu? Ve bu para sizin hazineye gir- sin diye biz ayrıca devlete vergi olarak (18) mallyon lira vemiyor muyuz? Dün bu sual etrafmda Hayrı Beyle görüşmek istedik. Fakat kendisinin bir akşam evvel Ankaraya gittiğini öğren- dik. böyle bir tinet yok. Şu bep? Bunu size sorarım. Koltuğuna iyice , ni tavana kaldırdı. İlâve etti: rimi elde etmiş olacağız. Bu sırada telefon çaldı. Mar- zünde hayret alâimi beliriyordu. Konuştuğu kimseye saat beş buçuk için randevu verdi ve telefonu padı. Vansın yüzüne baktı. Sonra kahkaha ile gülmeğe başladı. haza bu gülüşün neşeden fazla si- la-'nirden olduğu belli oluyordu. — Sözünüz çıktı, dedi. Mis Hof- man telefon ediyor. Saat beş bu- içukta buraya gelecek. İkilde karzıladı: — Ya öyle mi, dedi, Ben size yemek zamanı telefone edeceğini tahmin etmiştim. ; Markam, Vansm yüzüne dik-| katle baktı, Sert ve düşünceli bir Asım ve Nurettin Beyler müza- kereye çekilmişlerdir. Saat on dokuzda bildirilen karar, iddia makamının talebi veçhile Kürt Hüseyinin lehine çıkmıştır. Ölen Ömerin şikâye- tinde onun İsmini zikretmediği ve başkaca da delil bulunma» dığı noktasından, Hüseyin bera“ et etmiş, serbest bırakılmıştır. Pehlivan Hasana gelince dâr- bin vukua diği e saat üçten beşs eg olması ölen Ömerin Hasanın ismini zikrederek şikâyette bu- lunması, bu şikâyetini hapisane bastanesinde gordıyanlara söy- , lemesi, okendisinde o karakola. giliimeçler evvel geek ri o bulunmadığı © anlaşılınası raporlar, sair delil ve emareler, Ömerin karakolda dövüldüğün“ de şüphe bırakmamış, Hasım pehlivana ( şiddetle (dövdüğü kaydile be seüe ağır hapis karari verilmiş, darp netice- asinde ölüm vukua geldiğin- den, ceza altı sene sekiz aya çıkarılmış, gayri muayyen fail maddesinden de üç sene dört aya indirilmiştir. Ayrıca Hasahin aslandı, başı-Ju Maa-)aziz dostum. Benim Vans bu sözleri çok tabii bir şe-| içeri gi bu müddete muadil memurluk- tan mahrum kalması kararlaştıs rılmıştır. itizar «101 kişi ile mülükar,, “Cennet fedale leri» — tefrikalarımız o mündericatımızın çokluğuna mebni bugün dercedileme* miştir. Okuyucularımızdan dileriz. i e im-|kındaki şüphele e i beni dinleyin! 10000 dolar me-jolurdu. Farkındasınız ya bunu söy- Burada garip şeyler oluyor, selesi doğrudur. Pfif bu parayı al-İlememek için kendi menfaatini bi-|dedi. be dı ve Benson namına sâhte bir çekile feda ediyor. Nederi? Kahraman-| o — Zannettiğinizden daha gas tanzim etti. Sonra da meteleyi ken-|İık yapmış olmak için mi? Yo, ondalrip! halde 8e-| Bir çeyrek saat, müddei umumi Vansın ağzından Jâkırdı kapmağa . Fakat o buna hiç yanaşmıs yor, hep havai şeylerden bahsedis — Biz bu kefili bulursak müc-iyordu. Markam, nihayet öfkelendi! — Ne düşünüyorum biliyor mus kam açtı, konuşmağa başladı. Yü-İsunuz? dedi. — Ne düşünüyorsunuz? — Siz katil ile berabersiniz, yas aİhut ta meşhur bir falcısınız. — Başka bir ihtimal daha var beğenmediği» niz faraziyelerim tahakkuk ediyor. Bunu söylesenize! ... Yemekten biraz evvel müddeius muminin kâtibi geldi, bir memüutun rmek istediğini söyledi. Markam: — Ne istiyor? dedi. — Pfif mes'elesine dair iza“ hat verecekmiş. — Hemen gelsin! < (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: