6 Eylül 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

6 Eylül 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—6i— VAKIT 6 Eylül 1530 - Orta Anadoluda Seyahat Mektupları : 11 Kömür istihsalâtımız Seneden seneye fazlalaşıyor Fakat kömür havzamızın tam bir inkişafı için yapılacak mühim şeyler var Zouguldak: Zonguldak, memleketimizin ken- disile bihakkın iftihar edebilece- ği bir istihsal şehridir... Öyle bir istihsal şebriki bu memleketin iktısadi refahına ka- vuşmasında yegâne âmil bir hazine... Zonguldağa gelen ve memle- ketini hakiki bir surette seven bir gazetecinin ilk yapacağı iş, ucu bucağı bulunmıyan kara ek maslar diyarını gezerek ondan memleketin daha ne suretle fay- dalar beklediğini tetkik etmek ve bu nesil ile müstahsillerinin arzularını tesbit ederek alâkadar- İarın vatanın selâmeti namma nazarı dikkatlerini ocelbetmek oluyor... Şimdiye kadar fırsat düştükçe kömür havzası ve kömür işleri- miz hakkında gazetelerimizde muhtelif “ yazılar çıktı. Bir çok muharrirler kömür işlerimizin iyi idare edilememesi, satış mesailin- de gayri tabilik * bulunduğuna dair uzun uzadıya neşriyatta bu- Jundular. Mahallinde esaslı tetki- kat yapılmadığı için bu yazılan- ların çoğu ne kadar hemen he- men nazari addedilebilir. Ben Zonguldağa ilk ayak bas- dığım dakikada kömür işlerimizi tetkik (oOetmeği kararlaştırdım Bu vesile ile Zonguldak havzası umumi müdürü müderris Refik Beyle, kömür şirketlerile, mühen- dislerile velhasıl bir çok zevatla görüştüm. Edindiğim malümata göre dün- yanın en zengin ve vaziyeti iti- barile en kolay bir surette işle- tilen Zonguldak kömür havzası seneden seneye inkişaf etmekte- dir. Son iki sene zarfında muh- telif şirketler tarafından inşa edilmiş olan dört büyük elektirik santralı ve iki asri lavvar saye- sinde ve sermayesi daha az mü- sait olan diğer şirketlerin de daha fenni usüller tatbiki ile istihsal miktarı artmış ve mas- raf azalmıştır. Bütün dünyada mevcut iktısadi buhrana nazaran evvelki sene 1,200,000 tondan ibaret olan senevi istihsalât, geçen sene 1,400,000 tona baliğ olmuştur. Bu senenin tam altı ay istihsa- nde geçen senenin ilk altı ay- hık istihsalinden 100,000 ton faz- lalık vardır. Zonguldaktaki bu istihsalât, şimendüfer idareleri, hüküm müessesatı, sanayi, Romanya, Yunanistan, Suriye tarafından istihlâk olunmakta ve birde ib- rakiye olarak kullanılmaktadır. Türkiye dahilinde sarfolunan kömür miktarı 666000, ecnebi memleketlerine sevkedilen ve ecnebi vapurlarına ihrakiye ola- rak verilenler de dahil olduğu balde 172,000 tondur, Bu mik- tar Havzadan çıkan miktardır. Zonguldak havzası umumi ser- veti itibarile henüz tanınmamış- tır, bu serveti ihtiva eden ara- xzinin sahası da henüz meçhul bulunmaktadır. Bu kadar zengin bir serveti ihtiva eden kömür havzasının inkişafının temini için yapılması zaruri olan ilk iş, hav- zamn jeolejik vaziyetinin iyice tetkikidir. Bu iş, az bir fedakâr- lıkla bir iki senede halledilebilir. Zonguldak O havzasının bugün çıkardığı bu 1,5 milyon ton bugünkü vesaitle 3 milyona çı- karılması mümkün isede bu doğ- rudan doğruya satış meselesi ile alâkadardır. Maliyet fiatlarının O tenkisine hükümetin de muavenet ve te- siri olması lâzımdır. Hükümet beher metre mikâbı direkten 2,5 lira resim almakta, dinamit- ler inhisar ( idaresi tarafından fazlaya o satılmaktadır. Maden- ciler bir ton yıkanmış kömür için 57 desilitre direk kullanır- larken, orman idaresi (direk © Bir ihtilâs Devlet demiryolları idaresinin Haydarpaşa muhasebesinde ya- pılan tetkik neticesinde birkaç bin liralık bir ibtilâs tesbit edil- miştir. Haydar Rüştü Beyin mektubu —— | Fethi Beyin İzmire vardığı gün ce) kan gazetelerden «Anadolu» refikimiz- de Denizli meb'usu Haydar Rüştü Bey Fethi Beye hitaben çok uzun ve çok na Bu ihtilâsın memurlardan Hasan) Zarı dikkati calip kuvvetli bir açık mek. ve Esat Peyler tarafından yapıl- diğı anlaşılmış ve her iki me- mura işten el çektirildiği gibi haklarında tanzim olunan evrak Müddeiamumiliğe gönderilmiştir. Müddeiumumilik te muhakeme- nin ağır cezada rüyeti için ev- rakı mahkemeye vermiştir. nakliyesini üç metre mikâp üze- rinden oluyor. Ayrca bir ton kömür. için beş kuruş okturuva 15 kuruş ormaniye bir kuruş mektep 12,5 şimendifer kalın lâvelerde 56,75 incelerde 53, tozlarda (36,75, kantariye beş kuruş dispanser ücreti verilmektedir. z Bir amelenin vasati yevmiyesi 120 ve kendisinden alınan ran- deman da vasati 850 kilodur. Ayrıca kayıkçı için 42,5, kayık ücreti de 23 kuruştur. Şu bale nazaran varidatın bir çoğu re simlere gitmektedir. Diğer taraftan. haldedilmesi icap eden diğer meseleler de vardır. Liman ve tahmil mese- lesi mühim bir dert alduğu gi- bi, ecnebi vapurlar kömür almak için Zonguldağa uğrayınca ken- dilerinden rüsumat, fener, ka- rantina idareleri para alıyor. Bu suretle limana bir vapurun uğ- raması.tam 75 liraya malolüyor. Hülâsa, zikredilen - tekâlif o- cakların maliyetine kavvetle te- sir ediyor ve pahalıya mal olan kömürlerimize bu yüzden az müşteri bulabiliyoruz. Maliyetine müessir olacak se- beplerden birisi de sermayenin kuvvetli bulunmamasıdır. Buna rağmen havza ocakları dindiği gibi iptidai bir şekil göstermiyor. Bu günkü vesaite, iktisadi vazi- yetimize ve servetimize nazaran modern bir halde olan ocaklar bemen ekseriyeti teşkil ediyor. Yalnız havzanın istihsalâtının yükselmesi ve denildiği gibi beş on milyon veya yirmi milyona baliğ olması için havzanın gayri mekşuf kalan sahasının ve hatta işlenilen mıntakalarda) bile meç- hul duran bazı vaziyetlerin tav- zihi zaruri görülmektedir. Bunun içindir ki evvelâ havzayı tanımak ve tetkik ettirmek için kuvvetli ve esaslı bir harekete geçmek icap etmektedir. Aksi taktirde havzanın bu istihsalâtın ne yük- selmesine ve nede büyük ser- mayelerin girişebileceği bir ser- vetin ortaya atılmasına imkân vardr. Binaenaleyh, balihazırda bavzanın en büyük sıkıntısı, bir jeolojik malümatın fenni işlerde geri kalmasıdır. Bunun telâfisi, havzanın pek yakın zemanda büyük inkişafa ve büyük sermayelerin doğma- sını intaç edecektir. 30 Senedir çalışmakta olması- na rağmen hâlâ bakir vaziyetini muhafaza eden havzada jeolojik tetkikat yapmak, tarlasının dö- nümünü bilmeyip de sonradan adımlamak veya ölçmek isteyen bir çiftcinin hareketi kadar ve belki ondan daha Üstün bir ta- biiliktir. Biz her sene milyonlar kazan- dıracak olan bu serveti, bu ha- zineyi keşfedelim ve katiye ih- mal etmiyelim. Talât Mümtaz tup neşretmiştir: Fethi Beye «hoş geldiniz» diye baş: Uyan bu mektup, Fethi Beyin İsmet Paşanm nutkukna cevap vermek için İzmiri seçmesindeki isabeti işaret ede- rek Fethi Beye hulâsatan şu suretle hitap etmektedir: «Gelir gelmez etrafımızı alacaklar, kanmayınız. Dökecekleri göz yaşlarını inanmayınız. Bulanık suda balık avi. yacaklar. Bugün feryat edenler dünkü alkışçılardır. Bizden arta kalanlar kâ- selerini size uzatacaklardır. Siz uzun bir müddet memlekette değildiniz. Bu- nun için bu müddet zarfında memleke- tin geçirdiği üeyleri bizim kadar tetki- ke imkân bulamadığınız muhakkaktır, Hele İzmirin hal ve vaziyetini - şüphe yok ki biz zatıâlinizden, hatta iddia edebiliriz ki refakatinizde şehrimizi! teşrif buyuracaklarını duyduğumuz! diğer arkadaşlarımızdan daha iyi bili. riz. Bunun için size biraz İzmirden bah. sedelim. Eğer İzmirde teşekkül yapa- caksahnız, önünüze her çıkana derhal ruyu kabul göstermeyiniz beyefendi. Çünkü bu memlekette beş on türedi vardır kik tabii zamanlarda pusuda ya- şarlar ve azgın kurtlar gibi dumanlı havayı beklerler. Bu hüviyetteki meş- rutiyette öne atıldılar, hürriyeti itilâf ortaya çıkınca başgösterdiler ve ancak memleket düşman çizmeleri altında çiğnendiği vakit mevki sahibi oldular! Bunlar şimdi hiç şüphesiz zatrâliniz. den, çok temiz ve samimi bir hissi va- tanperverane ile bir fırka teşkiline te- şebbüs buyurmanizdan istifadeye kal kışacaklardır. Size dökmedik yüz suyu ve göz yaşı bırakmıyacak, sizi kurtarı- cı diye göklere kadar uçuracaklar ve önünüzde iki büklüm secdelere vara- <aklar! Elhazer Fethi Beyefendi, bunlar. dan elhazer. Millet dört gözle size bü kacak, eğer bu adamlardan birisi . ilti- fatınıza lâyik olursa artık bu havalide fırka teşkiline çalışmak zahmetine ve külfetine bile girişmeyiniz. Teşkilât yapacaksanız, aklı başımda münevver lerimiz vardır. Onlarla yapımız. Beyefendi; bugün İzmirde dolu diz- gin neşriyat yapan sağa sola gözleri ÖMER RIZA beyin YENİ ESERİ Cennet fedâyileri bir kaç güne kadar bitecektir. Ondan sonra Ömer Rıza Beyin yeni hinin en mühim devirlerinden birinde teşekkiil eden, bilâha- re bir çok inkişaflara, bir çok tarihi maceralara yol açan ilk gizli cemiyetler, ve bunların bütün tertibatı, bu eserin en esaslı mevzularındandır. “Kizi Gömlek, hâlâ müp- hem kalan, hâlâ iyi anlaşıla- nuyan ilk gizli cemiyetlerin iç yüzünlü göstermekte ve onla- rın maceralarını takip etmek- tedir. Mevzuun kolay anlaşıl. ması ve zevk ile takip edilmesi için roman şeklinde yazılar bu eser merak ile okunacaktır. Cennet fçdayilerini büyük bir alâka il&okuyan karileri- miz, “Kızıl Gömleği, de zevkle okuyacaklardır. BEKLEYİN miyeti altında keyif ve sefasma dâlm? kimisi firenk mahallesinde Yunan #* İbitlerile hemhal olarak gezip tozmüf insanlardır. Fethi Beyefendi; Zeynel Besim Beyin Istanbula &# dar adam gönderip gazetesini ve kal€ mini emrinize arzettiği ve 73 de 2 ağustos 930 tarihli (Hizmet) &* zetesinde münteşir olan ve Hi bundan böyle de Halk fırkasının mü revyici efkârı olacağını ilân eden sür hasını o murahhasa gösterip: — Ayol! siz hem gazetenizde Halk fırkasına merbutiyetinizi ilâm: ediyo” sunuz, hem'de bana müracaat ediyo” sunuz. Dün söylediğini bugün tekzif eder harekette bulunanlarla ben ç3i” şâmam, Diye cevabı ret zama? Zeynle Besim Bey de burada İstanba” dan alacağı haberlere intizaren bir #* ğa, bir sola bocalayıp duruyor, hem sizi, hem bizi aldatmağa çalışıy0" du. Mehmet Sırrı Bey; gazetesile zaf” Alinize açık mektüp yazdığı ve bu ## retle gazetesini ve kalemini emirl, ze âmade bulundurduğu günden karrrmış bir gayz ile saldiran gazete ler ve muharrirler var. Bunlar da siri yolunuzdan şaşırtmasınlar. Bu efendi. ler düne kadar Halk fırkasının eşik- lerini aşındırdılar. Bir gün evvel Halk fırkasmn eşiklerini aşındıranlar, Bir, gün evvel büzün at başı beraber yür# düğü Zeynel Besim Beye Halk fır” sından ayrılmıyacağmnı temin ediyo” du. , Ismail Hakkı ve Behzat Arif Be? lere gelince; bunlardan Behzat Be” gün evvel Hal kfrrkasmm mürevvici efkârr olduğunu ilân edip ertesi günü «ben müstekilims narasını bâsanlardan size hayır ve menfaat gelmez. Bir gün mütareke oldu, düşman 1x! mir kapısma dayandı. Rum gazeteleri bu memleketin bütün muazzezatma saldırmağa başladı. Bunlarm arasm- dan'bir Türkün sesi de yükkseliyordu. Fakat bu ses Rumca feryat ediyordu. (Kozmos) gazetesini çikaran o Türk te Rumlarla beraber bu millete hücum ediyordu. O zata bu millet ta o zaman şu ismi vermişti: — Kiriye! İşte, Fethi Beyefendi; bugün reryat edenlerden, dünyaya hamiyet ve fazi. let dersi verenlerden birisi de bu zat. tır! Bir noktaya daha dikkati Alinizi celbederim muhterem Fethi Bey! Bugün muhalif olarak neşriyatta bulunan bu zevatın hepsi de koskoca mücadelei milliye zamanında yerlerin: den kımıldanmamış, vatan İçin müca- hedenin zevkini tatmamış insanlardır. Kimisi düşman memleketi işgal ettiği zaman, işgal altında bulunan yerlerde ve Yunan Hükümeti emrinde vazife kabul ederek çalışmış, kimisi arkadaş- ları kuvayi milliyeye "iltihak ettikle- rine rağmen bulunduğu mevkii terket- miyerek ve bilâkis sırtmdaki ünior- mayı bir tarafa fırlatıp düşman hâki-jeeldiniz derim, » bir konsolosanede memurdur, karnın orada doyuruyor, sonra da Türkiye iş lerine karışır ve Türklere hitap ed” İsmail Hakkı Bey ise yaradılışı tezasındandır akı kara, geceyi gündü görmekte müstesna bir zevk duyar. İşte Fethi Beyefendi; malların” bunlardır. Seçiniz, beğeniniz ve ho$f” nuza gideni varsa almız! Eğer İzmirin dilini, mahiyetleri hsf kında izahat verdiğimiz bu zevatın.# kardıkları gazeteler addereseniz, İzmirlilerin timsalini bu kırattaki yatta görmek yanlışlığına düşerseni” zahmetleriniz beyhudeye gitmiş ol caktır Fethi Beyefendi! Asıl hüviyetlerini namı mi la saklıyacak kadar korkak, pinti 3t” lükat baş kaldırmıştır. Yarın bunl8* ayaklarınız arasında dolaşacaklar ” sizden ümitleneceklerdir. Bu adami5” bize de ayni yılışıklıkları yapmağıl!* değil, Yaptılar fakat yüz bulamadı” Fethi Beyefendi; i Bizden arta kalanlar size yans$” caklar ve kâselerini sizlere uznt98 lardır. Belki adam olurlar diye gid ye kadar idare etmeğe çalıştığımı her birlerine vazifeler ve mevkiler 19” diğimiz bu zevat gördünüz ki ik f” satta düşmanı canrmız kesilmekte ye görmediler. Bugün bize yapanlar, e Tın da size yapacaklamdır. Biğlm tüğümüz hataya sizin temenni eder ve tekrar wi

Bu sayıdan diğer sayfalar: