9 Kasım 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

9 Kasım 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

v Havanalı şehir | mütehassısı Istanbulun imarı ve Yansen hakkında nöler söylüyor? Havana belediye idari reisi u- M. Baker Mum kâtibi ve şehir mütehassısı M. Kahire polis müdürü keyf J086 1. Franko birkaç gündür İstan. bulda bulunuyordu. Kendisi madam — ile beraber seyahat etmekte. M. Franko Brükselde toplanmış «lan şehireiler kongresine © Havana şehri namma (İştirak etmiştir. Ve aym zamanda Paristeki beynelmilel sergi heyetinde de Havanayı temsil etmektedir. M Franko dün akşam kendisile görüşen muharririmize demiştir ki: — İstanbula Türkiyedeki son te - rakkt eserlerini görmek için geldim, De terakkiyi görmekle bahtiyarım. Bu sefer pek kısa bir müddet burada ka. İdim. Gelecek sene mayıs ayın da ti ai der toplanacak olan ve be- iştirak edeceğim beynelmilel kanferansına geldiğim 2a- Türkiyeye geleceğim ve) M Zaman göreceğim. “” un şehir mütehassı- tante tam öğrendikten sonra son. PEYfesi, Yi akaşaları Mama da #üsen hakkında malümatı.! ii hey ek istedim. M. Franko:| Anse, dedi, Forestier.! » ölümünden sonra oAvrupanın en şehir mütehassısı olarak kal Yer. "Şöhreti her tarafa nüfuz “imiş “m bir mütehasrstır. > İstanbul hakkındak; fik! m İstanbul meselâ Nevyork gibi! Araya toplanmış bir şehir mi ol -! mal, — yayılmış bir şehir mi? — ce İkinci gık daha doğru dur. Pahçelerle süslü ve buzünkü T Keniş, yayık'bir İstanbul cok güzel bir şehir olur. — Fakat © mesafelerin uzunluğu, merkeze, siteye çalışmak üzere ine. ceklere vakit kaybettirmez mi? — Hayır, nakil vasrtalarmı tevsi etmek buna mâni olmak icin kâfidir. Bir de şehrin yapılması iktisadi nok- taf nazardan An İyidir ki unun bu. tada İzahı uzun olur. Yalnızsunu söyliyeyim ki profesör Yansen İstan. bulun mimari ve am'anavi eserlerine hlirmet ederek ve onlara isinahilecek bir mimari tarzı ile yeni | İstanbulu! Yaparsa, esâsen dünyanın — ki ben çok gezdim — en güzel şehri hakika- ten orijinal bir sehir olur, Şüphesiz çok methedilen Napoliden daha çok güzel. — Mimar ve şehir mütehassı Le Corbusler'in fikirlerini nasl bulur. yorsunuz? — Le Corbuslet çok şayanı dikkat tetkikler yapmaktadır. Bilhassa şehir yolları, site teşkili için ileri sürdüğü fikirler çok iyi. Esasen bu meseleler hakkında her gün yeni teskilât yay- mak lâzımdır. Le Corbusler mekte bi çak şayanı dikkat. Bu aralık madam Franko: Benim de, dedi . İt İ, bir sözüm var, Paris, kadar Viyana, Berli şik fakat in hanımları daha güzel, Sesil Kolomp i Yazan: Jacgues La Guerche verici zehirlerie mücadele için faydalı temaslar yaptı, anlatıyor Afyon ve diğer keyf verici maddeler kaçakçılığına mani ol- mak için Türkiye ile Mısır ara- | sında bir mukavele yapmak üz- re Ankaraya giden ve bugün de Mısıra hareket edecek olan Mr- sır emniyeti umumiye müdür ve- kili M. Baker bir muharririmize şu izahatı vermiştir: «— Emniyeti umumiye müdü- rümüz Russel paşa ile Türkiye arasında kaçakçılığa mani olmak *) üzre kararlaştırılan esasların tat“ bikatına ait temaslarda bulunmak için gelmiştim. Ankaradâ Dabili- : ye ve Sıhhiye vekillerile yaptığı: mız müzakerelerde bütün tedbir- leri tetkik ettik, Neticeler ümi- dimizin fevkindedir. Ankaradan vazifemi tamamen bitirmiş ola. rak dönüyorum.» M. Baker yapılan mukavelenin esaslarını, kaçakçıların mukabil tedbir almaları ihtimalini ileri sü- rerek söylememiştir. Bununla be- raber kaçakçıların faaliyetine set çekecek bütün tedbirlerin alındı- ğımı temin etmiş ve aynca şun- İarı söylemiştir: — Türkiyenin aldığı şiddetli tedbirler sayesinde Şarkta son senelerde keyif verici zehir ka- çakçılığı oldukça azalmıştır. — Yeni mukavelede Beyaz kadm ticareti de mevzau bah- sedilmiş midir? — Hayır. Zaten kadın ticareti | Mısırda son derecede azalmıştır. Ve yapanlarda tamamile ecnebi- lerdir. Biz bunları şiddetle takip | ediyor ve cürmü meşbut halinde yakaladığımız zaman O mensup oldukları memleketlerin mahke- melerine tevdi ediyoruz. Halk bilgisi derneği Halk bilgisi“ derneği heyeti toplanmış, her ay derneğe men- sup azaların her ayın ilk perşembe günleri toplanarak ilmi müba- baseler yapılmasına, maarif mü- fettişi Ali Rıza Beyin “Torosta Türk aşiretleri ,, Halit Beyin “Halk tabirleri, ismindeki eser- lerinin tabına karar vermiştir. Dernek mesaisine muntazaman devam etmektedir. Bir müddet evvel derneğin infisah ederek yerine etnoğrafya cemiyetinin kaim olacağı yazılmıştı. Böyle ,| bir infisah kararı verilmediği gibi ikinci bir cemiyetin de teşkili doğru değildi Nakledeni fa, per v ya Sesil bu sözleri büyük © bir heye canla söylemişti. Piyer memnun gö rünüyordu. Ayağa kalkir ve dostane, bir hareketle elini Sesilin omuzuna koyarak: k, dedi, size rağmen sizin avukatımız olacağım ve bu vazifeyi kabul ettiğimizi. . Piyer sözünü bitirememeişti ki ka- Pı birdenbire açılmış ve içeriye peri- Şan hir halde Andre Darföy girmiş- ti. Kapmn eşiğinde de Spzan duru yordu. KIRMIZI OTOMOBİL Andre Darföy kıravatını bağlar - ken telefon çaldı: — Allo, mösyö Darföy: — Benim, siz kimsiniz? in polis hafiyesi o Löbarde. rhal Gar dö Liyon'a geliniz.. Vakit kaybetmeden... Andre daha fazla malümat almak için telefonda konuşmak istiyordu. Fakat Brevan'ı bıraktıktan sonra ken disine müracaat ettikleri Löhardo te lefonu kapamıştı bile. Löhardo eski polis müdiriyeti müfettişlerinden te- kaüde sevkedilmiş, namuslu bir adam dı. Pek kısa hir müddet içinde Bre- vanm izini hulmuş, Süzanla olan münasebetini tesbit etmiş ve resmi polise de bu serseri şantajcı hakkında malümat vermişti. Şimdi, polisler de Löbardo ile bu hain herifi yakala.) mak üzere takibatta bulunuyorlardı. Andre derhal bir otomobile atla- dı. Gar dö Liyon'a geldiği zaman, ekspres kalkmıştı. Andre, şaşkın şaş. kın ne yapacağını düşünürken, biraz ilerlemesinden Breyanın yakasını kal dıarrak bir otomobile bindiğini, öte- mebilin içinde de bir kadınm bulun duğunu gördü ve atıldı, Fakat oto: i hücumların haksız olduğum da bü Balıkçılık Türkiyede zengin bir istikbale namzettir Mütehassıs M, Veberman dün | gazetecilere enstitüyü gezdirdi. a” | 3azeteciler balıkçılık ensti- tüsü önünde ia Balıkçılık mütehassıs M. Vebet man dün matbuat (o mümessillerine, Balta limnında Damat Ferit yalı « sında kurulan balıkçılık enstitüsü- nü gezdirmiş, izahat vermiştir. Enstitü balıklar hakkında fenni tetkikat Yapmak, Pirkiye deniz mah sullerinden azami istifade temin et. mek, ağları muhafaza ve av aletle rini ıslah, ithalâtr tahdit, nakliyata asri bir şekil vermek esasları dahi » linde çalışacaktır, Bütün bunlar için son sistem lâbratuvarlar yapılmıştır, M: Vebermanın izahatma göre memleketimiz en güzel balık yetişti- ren bir yerdir. Engtitüde yetişecek gençler bu Zengin membadan istifade imkânmı hazırlıyacaklardır. M. Veberman kendisine yapılan! rada ilâve etmiş ye Türkiyede balık istihlâkinin çoğaltılmasını, bunun da ucuz konserveler yapılmak suretile) mümkün olacağını, bu sahadaki fa- aliyete ait semerelerin yakında anla! yılacağını söylemiştir. : — e Belediyede Belediye İstatistik işleri Belediye istatistik şübesi Mü- meyizi Halit B. bu gün Ankara- ya gidecektir. Halit B, Ankara istatistik umum müdürlüğü ile temasta bulunacak, yakında tab'- ina başlnacak olan belediye 930 yıllığımn mükemmel bir surette olması etrafında izahat alacaktır. alit beyin avdetini müteakip yıllığın derhal basılmasına başla” nacaktır. Bundan başka beledi ye 932 senesinden itibaren şehir- de faaliyetlerine ait yeni bazı istatistikler daha tutulmasına karar vermiştir. Bu hususta hazırlanan : ; N çe” ya ge Dr ğa di A — 7 a vii mk 3 — VAKIT 9 Teşrinsani 1991 — Kaza Ditalya ——— unda bir İtalyan kulübü açıldı | “Kaza Ditalya, (İtalyan kulübü! merkezine tahsis edilmek tzere birl müddettenberi tamir edilerek birçok yerleri değiştirilen Tepebaşındaki es- ki İtalyan sefarethanesinin o açılma merasimi dün sabah yapılmışlır. Merasimde İtalyan sefiri Baron Aloizi, bilhassa merasim için To- madan gelen “Ecnebi memleketlerde. ki İtalyan faşistler birliği, relsi ko mândatoru Piero Parini İtalyan s6 fareti ve konsolosluğu erkânı ve İtak yan kolonisine mensup zevat (o hazır| bulunmuştur, l Merasime dini âyinle (haşlanmış, bundan sonra İtalyan sefir; İtalyan- ca bir nütuk söyliyerek, İstanbuldaki İtalyanları toplu bir halde görmek le bahtiyar o bulunduğunu, İtalyan hükümetinin yardrmile yapılan ku- lüp (binasının İstanbuldaki İtalyan teşkilâtmm bir arada toplanmasını temin edeceğini, kendisinin ve İtal yan kolenisinin (tazimatını Sinyör Mussoliniye bildirmek üzere faşist birliği reisi M, Parininin tavassutunu rica ettiğini söylemiş, külşat müna- sebetile Sinyör Mussoliniye ve Ttal- yanın eski Ankara sefiri Sinyör Or. sini Barone'ye telgraflar çekilmesini teklif etmiş, untkunu (Yaşasın Tür. kiye), (Yaşasın İtalya) diye bağıra rak bitirmiştir. Bundan sonra M. Parini de bir nu- tuk söylemiş, İtalyan konsolosu M. Salermo Mele gönderilecek telgraf -i ları okumuş, İstanbuldaki Faşistleri reisi M. Kampaner de bir nutuk söy- yerek ezcilmle demiştir ki: — Küşat resmini yaptığımız. Du bina temenni edelim ki, İstanbuldaki İtalyanların Türklerle beraber ca - lışmalari için yeni bir vesile daha teş- kil etsin. İki milleti biribirine bağ İran dostluk rabıtaları hiç şüphesiz! bu skr teşriki mesaiden sotra daha samimi bir manzara arzedecektir., Tayyareciler 2 Bugün 17 de Ti da Rbeyal otelinde Türk taya. reciler kulübü heyeti umumiyesi toplanacaktır. vrupa telefon rabıtas, A: ile ' Memleketimizin Sete ile ok duğu gibi r Avrupa mem- EE ado irtibatın mp temini düşülmektedir. Bu bükümetimi — * bulamak Üzere — nelmilel telefon Hemel şehrimize are yim e mişlerdir. kiye Ragsip gecsie rapor İstatistik umum müdörl ne gönderilmiştir. s — mobil patırdıyarak kalk str bile.| Bu, kırmızı boyalı, kapalı hir otamo- bildi. İçindeki kadın kimdi? Süzan; mı? Andre bu d ies öşünceyle deli gibi olur üzerine bir el dokundu. Döndü, tanımadığı orta yaşlı bir kadınla kar sılaştı. Kadın hiç İstifini bozmadan! — Mösyö Darföy, dedi, merak et-! meyiniz, onların hereye gittiklerini! biliyorum, — Fakat siz kimsiniz? Beni mere den tanıyorsunuz? — Ben Brevan, nam diğer Larsor- niyenin karısıyım. Benimle beraber gelirseniz size yolda anlatırım. Bu son günlerde Angre o kadar! garip hadiselerle karşılaşmıştı ki fazl la düşünmiye hacet görmeden Kora ile bir otomobile bindiler, Yolda, Ke- ra ona, Larsonniye hakkında bütün bildiklerini öğretti ve: — Şimdi, dedi, muhakkak Süzanla beraber, oyazıhanesine o gidiyordur. Çünkü orada, imha edilmesi Tâzım bir) çok evrak vardır. Otomobil, Brevan'ın yazıhanesinin| bulunduğu sokağın yakınma gelince) bob ik kn durmıya mecbur olmuştu. Bir seyrür İ sefer memuru diğer caddeden gelen otomobillere yol açmak için onu dur-| durmuştu, Fakat ilerde oBrevanın yazıhanesinin bulunduğu £ binanın & nünde, kırmızı otomobilin durduğu görülüyordu. Andre, hemen atlayıp, koşmak istedi. Kora, onu kolundan tottu: — Hayır, dedi, siz derhal karako- la gidip haber veriniz, Larsonniyenin bulunduğunu söylersiniz derhal ge lirler. Bu esnada ben onu beş on da- kika alıkoyacağım. Koranm sözlerinde o ksdar sükü- net vardı ki, Andre bunu kabule mec bür oldu. İndi ve karakola gitti. KARI KOCA Brevan yazıhanelerin gözlerinden evrakı çıkarmış, şöminede onların ya- nmasmı seyrediyordu. Süzün bir kö- şeye sinmiş, yalvarıyordu: — Pol, rica ederim, beni birak. Ben senin bü kadar fena olabileceği. ni düşünmüyordum. Bugüne kadar beni aldattın. Hatta geçen gün bile seyahate çıkarıyorum diye beni, bir istasyondan üteki istasyona götürüp, | girmesine dair mecburiyeti Kkat'- Cemiyetlerde. Bir komisyon Esnafın cemiyellere girmeleri için uğraşacak Esnaf cemiyetlerine esnafın iye vardir. Bu mecburiyeti kat'- eyi muhakim ve devair ner- dinde teyit ve takviye edececek müeyyideleri talimatnameye ilâve etmek için kendi içlerinden avu- kat ibrahim Şükrü, avukat Zeki, bakkallar cemiyeti kâtibi umu- misi Ekrem mubasebeci Mahmut ve manifaturacılar cemiyeti kâ- tibi umumisi Agâh izzet Beyleri seçmişlerdir. Bü komisyon yarın ilk içti mamı aktedecek ve her ayın ilk cumartesi günü mutad olan iç- timaa kadar mukarreratını ye- tiştirecektir. düşmanlarının içtima le Yeşil Hilâl cemiyeti he- yet idaresi Divanyolundaki mer- kezinde toplanarak. içki öleyh- tarlarlığı hakkında bazı kararlar ittihaz etmiştir. “ Bu arada Fahrettin Kerim Beyin hazırladığı rapor okunmuş, kânunuevvelde toplanacak olan kongrenin ruznamesi tesbit edil miş ve 27 teşrinievvelde Halk evinde bir müsamere kararlaştırılmıştır. r Mazhar Osman, Fahrettin Ke- rim, ibrahim Zati, Esat B. lerle Safiye Hüseyin H. tarafından içki aleyhinde hikâyeler söylen- mesi ve propaganda yapılması bu kararlar e Vilâyette Jandarma kumandanı Haber verildiğine göre jan- darma kumandanımız a yakında staj için Orduya cektir, Hüsnü Beyin vazifesinden infikâkini müteakip yerine baş- kası tâyin edilecektir. eee Moskova sefirimiz Ankarada Moskova büyük elçimiz Hü- seyin Ragıp Bey dün akşamki İM iri ime <6 İlmek: hi Snat 16-19 arasında açık- tır. dühuliye yoktur. imei Türk gazeteciliği kitabından alınız, Sayısı mahdut; geri çevirdin.. Artık bu saklambaç ©- yunundan bıktım. Bazan gidip, kör deşimin kollarına atılarak her Şeyi söylemek, sonra da, a — Sus. Biraz sabret, bunlar Pep geçecek nihayet bir saat daha bekliye ceksin. Bütün biletler filân hazır, Se. ninle Mısırda sakin bir hayat sürece giz. Her şeyi unutacağız. Süzana (âşıkane bir tavırla sokularak) ben bütün bunları hep senin fçin yaptım.. Sade senin için. Yoksa ben ister miy- dim. , Brevan Süzanın oturduğu Koltağa yaklaşmış, kanapenin koluna otura- rak onun başmı göğsüne dayamışin. Ondan hu kadar nefret etmesine TAğ- men Süzan, bu hain herifin temasına mukavemet edemezdi. Yılanın balış- ları karşısında manyatize edilmiş bir kuş gibi biçare, zavallı kalırdı. Zaval Mı kız muvıldandı: v — Pol. Beni temin et ki, Fakat bu sözlere bir çığlık cefa verdi: vaki gi — Alçaklar, sizi, Artık elimde Gitmediği NİZ. ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: