28 Aralık 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

28 Aralık 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Rebii Fikret Zeki Müzailer M. Salim © Mevkiine geçirilmişti. ve Slâvyayla berabere kalacak , Kadar muvaffak oldu, Cuma ma- o Sinin şansı da olsaydı meşhur Siâvyayı belki yenecekti de... Çünkü © kudreti gösterdi ve Yenmek hakkını oyunun büyük « bir kısmında da elinde tultu. Saha Kurumuşlu. Bununla be- Taber düz değildi. Bazı tarafları - Şok pörüzlüydü. Fakat ilerlemek « imkânını vermiyen menhus ça- Wurdan eser yoklu. Seyirci sınıf. ları Cuma günkü kadar olma- makla beraber gene hatırı sayı- lacak kadar sık ve kesifti, Saat üçte sahaya evvelâ Slâv- Ya çıktı. Takımda aşağı yukarı hiç tebeddül yok gibiydi. Birinci Oyunda hakem tarafından ceza- andırılan sağ müdefileri, arzu *dilen tarziyeyi bu arada verdi Ve maç hakemi Sait Selâhattin » taralından oynamasına müsa- de olundu. Biraz sönra Fenebah- $s formasile bizim takım da $sa- haya çıktı ve şu şekilde yer aldı: Çivi Mirat o Burhan Nihar Kemal Fa'nkt (Üst tarafı £ inci sayfada) i Reşat Avninin yerini Ulvi almış, iç Mu'tacim Kemal Faruki sağ kaf wevkiine getirilmiş, Cuma ma- Şında oyrnamıyan Fikret sol iç Kemal Farvkinin sağ haf ye. tirde nesil oynıyacağı üzerinde, bir bayli münakaşa yspanlar gö- tülüyordu. Fakat netive, tered- “düt eden'ere hak vermedi. Ke- Mel bu mevkide ilk defa oyna- Masına rağmen icabında ku işi de liyakat'e görebileceğin!, hat- > İa muhacimleri beslemek. tuttu- İu topu en lüzumlu yere göre- tek ve bilerek yetiştirmek gibi »tamdığımız baflarda sıksık gö | tölmiyen bir meziyet de götler- di. Yölmz nefessiz o'duğu fark ©'Uhuyordu. Maç baş'ar başlamaz muhteli- İn sahaya kuvvvetli bir haleti Tuhiyeyle çıktığı da anlaşıldı. Eütün batlar mümkün olduğu İlidar birbirini tuluyor, beslij or- Dün Slâvya i Gmız vazıyete bariz dı. Slâvyalılarda mahsüs bir sı- kıntı vardı. Her hattı ayrı ayrı deniyorlar, merkezden © hücum imkânı az olduğunu anladıkları için açıklarının süratine güvene- rek oyunu açmak istiyorlardı. Fakat bütün gayretleri nafile ol- du. Nihat o Svobodayı bugün adam akıllı tutuyor nefes aldır- miyordu. Sol hafta biraz aksıyan kısmımızın imdadına Mitatın ye- tiştiğini ve kendine has bir sü- künetle Slâvyanın solaçık ve içini zm& diye yerinde ( tuttuğunu görüyoruz. Seyircilerde . güzel, sıkı ve yüksek bir maç seyrinin verdiği sakin bayret ve ( heye- can giltikçe artıyor. Yirminei dakika.. Hücum hat- derecede hakim. Kemal Farukinin güzelce beslediği Leblebi bugün iyi, muntazam bücumlar yapıyor. Zeki de çok iyi. Pasları ne- dense bugün isabetli olmamakla betaber çok © atılgan oynuyor, Sağa sola geçiyor. Muzaffer, Fik- ret, Rebii de iyi, Bilhassa Fik- retn keca boy'u Slavyalıları ye- sinde döndürmesi © seyircilerin kabkahalarile karşılanıyor. S'âvya sol müdafiini atlatan Mehmedin avut çizgisi yanından güzel bir pas. Fakat Muzafferin bir anlık tereddüdü, mükemmel bir sayıyı kaçırmamıza sebep oluyor. Yirmi ikinci dakikada ilk c'd. | di tehi'keyi geçirdik: Slâvya sağ” açığı, yıldırım gibi koştu wzun bir pas yolladı. Sldvya sol içi harikulâde güzel bir, çut çekti. Ulvi kurtardı, olkışlandı. İki da- kika sonra İurban üç mubsci- mi arssından güzel bir kurlarış İyaptı.-* iu Müdafaamızın ofsaytıkaidesini i sölünelle ve muvaffakivetle tat- bik ettiği görülüyor. Üç atını bn. suretle durdurduk. o Mitet i gitükçe “işi,, win fevkine çıkı iyor. Oluz beşinci dakikada Re- i bi eyibir sıynlışla lopu avut çıgsi Üzrrinde çev rip kale önü- ne nefis bir pas yolladı. Zeki duş ile akınları bizimkiler yaptı. Burhanın bir hatasi az kaldı beşisci dakikada Muhtelile bir Sayıya mal olacaklı, atlattık, Ön dakika geçti, şayanı hay- et. G. F. mubleliti, meşhur Sövyanın sahasında oynıyor; ge- tek haflar, gerek müdafaa S'âv- Ya muhacimlerini bıralımıyorlar- yy yg Izmirde çıkan Mesih.. | üç, dört adım yakınlıkta Silâvya kalesinin önünde idi. Top aya- ğına kadar geldi, muhakkak pir sayı kazanıyorduk, fakal vu- ramadı, ikinci mühim fırsatı ka- çırdık, Kırkıncı dakikada Mekmedin gözel bir pası daha, Zeki bu sefer hemen ille suturu sol 2 Ay yy yay yg ga yg By yg yy Kadıte Sabatay arasın Yazan : Ömer Rıza da dumandan bir sütun yükselmiş ve... “Hükünslarlara, krallara ve preh- yardım eden, saltanatını bü - Sün cihana şamil olan büyük, âdil ve m rab; hâkim, mukaddes, >, “teki ve yüksek sultan, Yaku -! hi allahı tarafından gönderilen ilâ- Mesih, semavi arslan, adalet hüs Kümdarı, şehinşehi o cihan Saba « day Seviyi muhafaza etsin. Yarabbi İhmetin hakkı için onu yaşat, onu Koru, saltanatının yıldızlarını yük - e, bütün yer yüzünde hükümdar - Nu kalplerini ona yumuşat ki o- Ye bütün İsraili hoşmut etsinler, k, Yahudiler bu duayı okuduktan başı Paralarını Sabatayın ayakları» x Üöktiyor, Sabatay bu paralarla kü. iş gahkâm yahudileri kurtarıyor, banlar onun etrafında toplanarak Kamara karsı hareket ediyorlardı. Y tay, bütün bu ikbale rağmen) “ i w mevkiinden emin değildi. Çünkü bü tün hahamlar aleyhindeydiler. Bun « ların hepsi, onu yahudilik bir tehlike sayıyorlar ve her gün giz. lice toplanarak ve onun aleyhinde ka- rarlar veriyorlardı. Hahamların bu içlimalarma, Harun baba, Benvenist ve Seleymanülgazze riyaset ediyorlar. dı. Bunlar Sabatayın her hareketin.| deki sahtekârlığr görüyor fakat ona bir şey yapmaktan âciz baluneyorlar» du Sabataydan kurtulmak içi cak bir çare vardı. O da Sabatayr öldür. mek, Hahamlar buna karar vermişler ve onların verdikleri bu karam, İs - tanbul hahamları da teyit etmişler,! Jomtov İstanbuldan gönderdiği mek- topta “Bu adam yan; Sabatay, kâfir. zanır. Onu öldüren Allah nazarın e! zânır, Ouu öldürmek Allah nazarın. namma ; | viyeye yolladı. 43 üncü dakika Svobada nın çok tehlikeli bir akışı ve sıkı bir şutu, Fakat Ulvi eski Ulyidir, bırakmadı. Birinci devre bitti, .. Ikinci devrede Kemal Faruki- nin yerine Cevat sağ haf mev. kiine, Mehmedin yerine de Niya- zi sağ açığa geçtiler. Seneler- denberi aynı yerin oyuncusu olan Cevat Kemali aratmadı fa- kat paslarında da Kemal kadar muvaffak olamadı, Niyazi atıl- ganliğiyle bir iki güzel hareket yaptı. Fakat müdafaaya fazla yardım ediyor, yerini açık bıra- kıyordu. Beşinci dakikada aleyhimize bir korner oldu fakat atlattık. Güzel oyunumuz devam ediyor asabiyete kapılmıyan oyuncuları- mız maçın seyrine manen de ba? kim görünüyorlar. Onuncu daki- kada Niyazinin güzel bir hücu- mu. Fikretin ayağına düşen gü- yel bir pas. Fikret ilk sıkı şütü- nü attı, fakat tulturamadı. Slâvya kalesine hücum hücum üstüne yapıyoruz. Fakat kale önünde o muvaffak olamıyoruz. Slâvya müdafaasının boy ve ka- fa faikiyeti bariz. Yirminci da- kikada biraz gevşer gibi olduk. Muzaffer aksıyor Ulvi sıkı bir şüt daha tuttu. Slâvya, tatbik etmek istediği fakat muvaffak olamadığı müselles sistemini ter- keder gibi oldu, Uzak mesnfe- 'den şut atısayi sık sık deneme- ye kaş'atı, Mühim bir tehlike daba ötlattık, Müdafilmizi atla» tarak geçen Siâvya mukacimi Ulviyle karşı karşıya kaldı. Göz. lerimizi kapar gibi olduk. Fakat mütliş adamın ayaklarına atılan Ulvi en güzel ve fedakâr kurta- ını yaptı, se Ââmet, Lime dakika sonra tekrar düzeldik. Niyazi. feci denilecek şekilde bir firsat kaçırdı. Mu- bakkak sayı olabilecek fırsatların bu,” üçüncüsiydi."* Arkadan Muzaflerin bir şutu da kenardan Sıyrılıp geçti, Maç büyük bir tevszun gös termeye başlamıştı Top ber iki kaleyi de aymı dakika içinde tehdit ediyordu. Puçun çok sıkı bir'çutunu dalız U'vi yakaladı. bu arada Niyazi sakatlandı, ye rine Leblebi girdi. Slâvya sağ açığının bir şulunu Ünehan aya- ğile kornere çeldi. Atlattık son on beş dakika biraz sıkışır gibi oldu! . Fikret ve Muzaffer topa da mübarek olnenktir., demişti, Hahamlar düşünmüşler, taşınmış. lar ve fakat bu işi Yâpacak bir kimse hulamamışlardı. Onun İcin karar ve. rilmiş, fakat tatbik edilememişti. Sabatay düşmanları bulunduğunu ve bunların nleyhinde hareket ettik- Terini bilmiyor değildi. Fukat bunlar. la uğraşmak kolay değildi. Sabatay, gene bir dalavereyle bunları yıkmak istedi. Bir gün Sabatay, kardeşiyle bir. likte İzmir kadısına müracaat ederek bir takım düşmanların (Hünkâr)aley. hinde bulunduklarını söyledi ye bun- ların isimlerini verdi. Kadı bir takım şahitleri de dinlemiş, «ve neticede Sa- bataym düşmanlarına muhtelif cezas lar vermişti, Fakat Sabatayın Kadıyı derhal başka bir renk aldı, Güy batay mahkemeye girdiği zaman Ka. dının makamını boş bularak onun ye Yine geçmiş, kadı geldiği zaman kalk. mamış, sonra söze başladığı zaman ağzından ateşler çıkmış. Bu ateşler. le kadının sakalı tutuşmuş, © kadıyla Sabatay ârasında dumandan bir sütün hasıl olmuş, bunun üzerine kadı Sa. bataym Kardeşinden rica etmişti: — Kardeşinizj alıp götürünüz, çin. kil bivinsan değil, bir melektir! Sa. batayın yeni bir be'ati kadınları er - iyi vuramıyorlar, Rebiinin güzel bir pasını tekrar kaçırdı. Fikrte çektiği sıkı şut kale direğinin bir metre üstünden aştı, gitti, Son beş dakikada tekrar hü- cumdayiz. Bir ofsayt bizi mevsimsiz bir mağlübiyelten kurtardı. Vakıt tamamdır. Nihatla bir Slâvyalı hakem tarafından dışarıya çıka. rıldılar. Akabinde son bir Slâv- ya hücumu ve Ulvinin güzel bir | kurtarışı daha.. Niheyet düdük çaldı ve maç bitti, Bu devre iki dekika fazla oynanmışlı ve koca Slâvya bir buçuk saatte tek bir sayı yap- miys muvaffak olamamıştı. .. Maçın ilk dakikadan sonuna keder seyrini şöylece bülâsa et tikten sonra daba mâlsus bir sükünetle düşünüyorum. Müba- lâgaya kapılmadığım muhakkak- tır, Dünkü maçta G. F. muhte- liti nadir oyunlarından birisini oynadı. Zaman zaman hakimiye- tini mahsus bir şekle çıkardı ve kuvvetli rakibine hiçbir an mâ- ruf oyununu tatbika imkân bı- rakmadı maç, heyet umumiyesi- le iki yüksek ve mütevazin ta- kımın karşılaşması heyecanını ve zevkini verdi. Iki takım bilhassa Slâvva gi- bi maruf bir takımın bir buçuk saat içinde bir sayı yapamaması — yukanki hükümleri isbat e- er. Eu dakikada G. F. Muhteliti niçin bazen berbat maçlar ya- par, neden bazen diğerile asla mukayesesi kabil olmıyacak ve pormal tahminleri alt öst ede- cek derecede kuvvetli bir man- zara taşır ve hatta Slâvyayı bile yenecek seticeye hak kazana- cak bir liyakat gösterir? o Diye düşünmiye ifizum yok. Muhtelitin ayrı ayrı her oyun- cusimu tebrik ederiz; Tlediğimiz şeyi, A'inadaki maçlarda da sa- dece dünkü oyunlarını oyhama- lardır. Çünkü dünkü oyun Ati- na maçlarını kezanmak için lü- zumundan fazla bile gelir! A. S. A HAL Altrmermerde sabık Sinli Halil E- fendi dergâhı şerifi seccadenişin; ta- riki kadiriye kudemayı © meşayihden Mevlidhan Hafız Rürhân Beyin Bi- yük Pederj Necmeddin Efendi irtihali daribeka eylemiştir, Cenazesi bugünkü Pazartesi gilnü badezzuhur namazı Sinan Paşa cami. inde eda edildikten sonru o Yahya EB fendi türbesindeki aile kabristanma defnedilecektir. keklerle müsavi tutması, hatta onla» rın Tevrat okunan yere kadar çikma. larma müsaade etmesiydi. Onun bu hareketinde Saran tesiri aşikirdi. Ziyafetlerde, erkeklerle kadmlar bir arada uynuyor, her yerde erkek ka- dın bir arrda muhabbet ediyor ve her bataym yeni bir bidati; kadınlar er- mediyordu, Sabatayın halk üzerindeki nüfuzu arttıkça onun düşmanları seslerini çı-, karamayor, hatta zahirde onu kabul etmiş gibi görünmeyi daha muvafık görüyorlardı. İzmir yahudilerini kazanmak ve mes'ti ilân clunmakin mes'hin davası hallolunmuyordu. uçdn MAFÜz?hulızs Bu mesihliği her tarafa kabul ete tirmek, . bütün düyyaya tanıtmak ve bütün yahudilerin ümitlerini tehak » kuk etiirmek lâzımdı. Sabntay bu işi ihmal © emiyor ve İzmir hadisesini her tarafa ilin edi > yordu. | Çok geçmeden hndise, her tarafta haher alınmış, yahudi O elçileri her tarafı dolaşarak Sabatayın mesihliği. niilân ettiğini her tarafa yaymışlardı. İzmirin yahudilerden * gayri bülün İ sekenesi de yahudiler arasında bir me-| 'Kânuı Hindistanda yeniden tevkif edilenler Allababat,27—Hint ittibadı kon- gresi reisi hâkim Javaharlal Neh- i ru ile M. Shervani, trenle Alla- habattan Bombaya gitmekteyken tevkif edilmişlerdir. ” Bu tevkiflerin, müttehit eya- letlerin Allababat'ı terketmeme leri hakkında vermiş olduğu emre muhalefet etmemeleri için icra edilmiş olduğu zannediliyor, Allahabât, 277 (A.A,) — Ya- rınki pazartesi günü muvasalat edecek olan Gandi'yi istikbal etmek üzere Bombay'a gitmek üzere yola çıkan Hint ittihad. kongresi reisi hakim yavğarlal Nehru'un tevkifi dolayısile kon- gre komitesi, Mahatma'nın is- tikbali için derpiş edilmiş olan merasimi ilga etmiş ve protesto makamında olmak üzere “ Ma- tem günü,, ilân eylemiştir. Hemen bir takım gönüllüler otomobillerle yola çıkmıştır. Bun- lar, yeni kararı neşir ve ilân edecekler ve işlerin bırakılma-. sını talep eyliyeceklerdir. Hindistanın bir çok yerlerinde kongre komitesinin kiraların ve- rilmemesi için yapmış olduğu tahrikât üzerine silâhsız itsat- sizlik mücadelesinin yeniden can- lanmak üzre olduğu zannolunu- yor. Diğer taraftan memleketin şimali garbi havalisinde vaziye- tin yeniden endişebahş bir ma- hiyet almış olduğu söyleniyor. YAKIT Adres: Istanbul Ankara caddesi Vakit yurdu. Telefon : Yazı işleri 2.4379 ve 23872 idare 243/0 oslaP kutusu: 46. v Telgrat: nbul Nakit — Abone şariları , 04 12 © Aylık Dahilde 150 400 750 1400 Kuruş Hariçte «- o 800 1450 2700 ; Resmi Satın 10 Kş Santimı 0. Küçük ilân şartlarımız: Husus? 12.50 Kş, Vw Matem Günü ! AA 1-10 Defalık s0 S0 6S 75 100 Kuruş A — Abönelerimizin her üç #ylr ğı için bir defa mecesnendir R — 4 sapm geçen ilânlern fazla satmı için 5 koraş zammolunur sihin çıktığını haber almışlar ve hâ- disatı dikkatle tabike başlamışlardı. Avrupalılar, yahudilerin işi gü « cü bırakarak her gün bayram yap « malarını, her gün sinagoglara devam etmelerini, sonra işlettikleri paraları çekmiye başladıklarmı, yeni sipariş- ler vermemelerini, borçlarını ödemi- yerek yaptıkları işlere nihayet verme lerini hayretle telâkki ediyor işin iç yüzünü anlamakta geçikmiyor. lardı. Yakında yahudilerin kurtuluş» larmı ilin edeceklerini, çünkü içles rinden bir hükümdar çıktığını ve bu hükümdarın İzmirden İstanbula git. mek üzere oldüğunu ânlıyorlardı. Yahudilerin işi gücü bırakarak he saplarını kesmiye, alacaklarını almı- ya, vereceklerini vermiye başlamala « rinın sebebi onların yakında arzı mev” uda, yani Filistine muhacereti bekle- meleriydi. İzmirdeki konsoloslar, Türkiyedeki sefirler yen; hareketi dikkatle. takip ediyor ve yu devletlerine rapor « lar günderiyorlardı. Sabntayın İzmirden kalkarak İs « tanbula gideceği bir hakikatti. Saba- tay 1665 senesinin 30 künunuevvel gü- nü bir gemiye binerek İzmirden İstane bula hareket etti, (Bitmedi) fakat © K

Bu sayıdan diğer sayfalar: