12 Mart 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

12 Mart 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

, San'at Âleminde | Çoban. 193 Daha mektep sıralarmda iken kendini kuvvetle gösteren istidadını Uzun bir tahsil devresinde gerçekten olgunlaştırılmış olan oOMünir Hayri, Kenç ve ateşli (şair Behçet Kemalle| birlikte Çoban adlı bir manzum piyes Yazdılar. İlk defa Ankara Halk e- Yinin açılma gününde £ temsil olunan Çoban, her seyden evvel, Türk geneli! ğini toplayıp yürütecek olan evimizin! büyük gayesi dolayisile, böyle bir a- çılma gününe çok yaraşan mükemmel bir eserdir. Münir Hayrinin olgun san'atkâr ruhu, Behçet Kemalin ateşliliği ve na Zım kudretiyle birleşmiş, ortaya oriji- hal, poropağandacıık o noktasmdan kuvvetli bir sahne çıkmıştır. Münir Hayri, akını da sahneye koymuştur. Metöransen olan onda da| kudretini gösteren bu arkadaşımız, kendi eserinde, Türk sahnesine yeni Şeyler de kazandırmıştır. Plâstik de-! korlar, Halk Evi sahnesinin güzel ter- tibatından ilk defa istifade edilerek tatbik olunan ışık oyunları, bu eüm- ledendir. Sahne, ancak Avrupa tiyat- rolarında rörülebilen sahnedir. Ese- Tin bir yeni tarafı a, çift sahneli ol! masıdır Tarih sembolü, elindeki tarih ki- ” tâbını anlıyamıyan bir mektepli kıza asıl tarihi,bu âlemin biricik çahidi 0-| lan, asil tarihi anlatıyor ve ona binbir kahramanlık vak'asından birini açıp| gösteriyor. Tarihin açtırdığı perde nin içinde şu mevzuu” canlanmış bu-! luyoruz: Tak'a eski Anadolunun kücük wii $ehrinde cereyan eder. Perde açıl- drğ: zaman bir cobanın, çoban kızına| beslediği temiz sevgiyi o canlandıran| bir #xhneyle vak'a baslar. Bu seveiyil **ban şöyİ> anlatır: Bana yol gösteren, hız veren bay-! rak! : Canlanmış karşında bir kız, ge Okşarım saçını senin tuğ ai En coşkun hislerim bu, başbuğ diye İçimde bir ordu gibi dizildi Ruhum bir karargâh olmayı bildi. Emret; hasır onlar harbe - akına. Zaten coban kizi onun vatan sev- #isinin de bir timsalidir; Sensin gittiğim yer, sensin bu diyar Kahkatan bülbülü, gülüşün gölü! Sarı başaklarla başın örtülü Göz yaşın yağmuru, gözün drizi Kaşında bir zafer takının izi, Fakat biraz sonra gelen bir kala-| valsk çoban kızını her vakit olduğu &ibi bir peri gihi kaybolmıya mecbur eder. Gelenler yurdun ihtiyarlarıdır. Kurultaydan evvel memleketin kuru- luşuna ait hatıraları canlandıran bir! kayanın dibine mucize aramıya gel mişlerdir. O mucize çobandır. Zaten biraz #onra gelen kurultayda (bu anlatıla- taktır. o Düşman Omurahhaslarının Mücadeleyi kısa kesmek için ortaya attıkları birer er seçip döğüştürmek| Tikrş kabul edilince çoban bu işi wi #armak vazifesini üstüne alacaktır. 3 üncü tablo tarihin bu Tasli > ve muhakeme etmesini temin! b; Üncü tablo bir villinm içinde! | Mim sonunu bekliyen bey kr. nm istiraplarile başlıyor. Gelen ha- ği hiç iyi değildir o gibi görünü. Hattâ bedbin ihtiyar işe çoktan vi nazarile bakıyor. Fakat Tür: Kün güvendiği bilek ne zaman tahmi- " boşa çıkarır. o Çoban muzaffer ol- er Bey çobanı yanında (o alakoymak İster, Hattâ kızını ona sevinerek ni- ıyacaktır . Fakat çoban kızı çoba- Mm bunu kabul etmesine manidir. Pi- bu noktasında Bey kızının an- başmı omiğferlerden siyırması in halleder. Gafil çoban perinin son Ulısımı bu işte! a Çoban kız, (Bey kızından buşka değildir. Ancak, sevdiği çoba- Manzum piyes: 5 safha -- Yazanlar : Münir Hayri ve Behçet Kemal -- lik sahns&ye üne 19 Şubat >- Ankarada Halk evi ti * için bir milyon dolarlık zarar ve | İ nın kendisini ilk gördüğü gündenbe- ri çoban kızı zannetmesini istemiş tir. 5. inci tablo tarihin bu vak'ayı hü-! lâsa etmesine tahsis edilmiştir. Genç- liksin diyen, onu bağrına basan, tari! hi de milleti gibi hurafelerden kurta! ran büyük Gazinin o Türk geneliğinej hitabesile piyes biter, Ey Türk genci! Birinci vazifen o Türk istiklâlini, Türk Cümhuriyetini ilelebet muhafa- sa etmektir. Muhtaç olduğun kudret damar:| larındaki asil kanda mevcutlur, | Çoban, bir poem olabilirdi; an. can maatteessüf böyle bir şey şimdi. lik henüz zamanın işidir, Bu eser di- daktik bir manzümedir. Manzum ols) mak ona darlık ve biraz monotonluk! vermiştir. Manzum olmasaydi, mu- hakkak iyi bir piyes olurdu, Bir del ön sahnenin rolünü biraz kısmak! faydalı olacaktır sanırım. o Çünkü a- | sil sahnenin yarattığı heyecanı dur. durduğu zamanlar oluyor . Eseri Ankara gençleri temsil et. tler. Hepsi iyi tahsil görmüş olan bu gençler içinde bilhassa derece sırasi-| le Hariciye Vekâletinden Hasip Bey üçüncü ihtiyar rolünde, Adil Cemil Bey birinci ihtiyar rolünde, D. D. yol.! larından Sadi Bey tarih rolünde Cümhuriyet Merkez bankasından Su- ni Bey Bey rolünde, Behçet Kemal Bey çoban rolünde, Sabiha Faik Ha- nım Beykız rolünde, eserin büyük manasını anladıklarını ve gerçekten! bir artist ruhu taşıdıklarını o göster- i mişlerdir, Diğer bütün arkadaşlar da muvaffak olmuşlardır. Denebilir ki, eser kusursuz.temsil edilmiştir. Tarihin, wen büyük çocuğu Gazi hakkındaki sayıgismı gösteren tablo bir şaheserdir. Münir Hayri, yalnız bu tablosile de haklı olarak öğünebi- lir, ... ! Çoban, akından farklı olarak hir| * tez piyesidir. (Her şeyden evvel yeni tarih anlayışını zihinlerde kökleşti. recek bir telkin kuvvetini haizdir. Sonra, eser herşey olan halkın için- den çıkmış gence dayanmaktadır. O genç ki, vatann her karış toprağın da kanı, her emeğinde alnının teri vardır. Kontesin hiddeti Vaktile Amerika reisi cumhu- ru Rosvelt aleyhine kendisini Is- veç Kıralına takdim etmediği ziyan davası açmıya kalkan kontes Jda Klauzen Nevwyorkun Madisor Garden eğlence yerinde yapılan bir köpek sergisinde bü- yük bir skandal daha yapmıştır. Kontes, Kapis isimli köpeğini sergiye ve müsabakaya sokmuş- tu. Fakat hakem heyeti, Kapis / isimli köpeğin muayyen sikletten fazla olduğunu ileri sürerek, birinciliği Misteres | Juliet Slote isminde bir hanımın köpeğine verdi. Kontes, rakibesini, köpeğini açlıktan öldürmekle itham ede- rek kararı proteste etti. Fakat hakem heyeti kararda sebat etti ve ona ancak ikinci mükâfatı vermekte israr etti, Kontes ken- disine verilen mükâfatı yere ata- rak, hakem heyeti huzurunda çiğnedi. Hakem heyeti, kontesin hid- deti karşısında sükünetini muha- faza etmişti. Fakat şimdi aley- hine dava açmıştır. ! verilir. Tevbih ve aylıktan kesme ça Icra ve iflâs a am EE RR | Üks tarahı 1 inci sayfada | mine olür. Kanunun göstereceği sulbler müstesna, tetkik merci- lerinin kararı kat'idir. Icra ve iflâs memur ve müs- tahdemleri kusurlarından ileri gelen zarar ve ziyandan mes'ul- dür. Zarar gören zararını kusuru yapandan veya kefilinden ister. Bunlardan istifası mümkün ol- mazsa devletten ister. Bu tak- tirde hazinenin mes'ullere veya kefillerine rücu hakkı vardır. i Devlet mes'uliyetine iştirâk ettiği vazifedarlardan bilirler. Dairelerin tuttukları zabıtları alâk olanlar görebilirler ve suretini alabilirler, Bu zabıtlar hilâfı sabit olun- cıya kadar muteberdir. lera daireleri aldıkları şeyleri nihayet ertesi gün sağlam bir bankaya, yoksa, mahkeme veya | sandıklarına yatırmıya mecburdur. Icra memur ve müstahdem- leri akraba ve alâkadar bulun- dukları kimselerin işlerini göre- mezler, derhal bunu mercilerine haber verirler, Döireler yılda en az birdefa teftiş olunur. Memur ve muavin- lere tevbibten azle kadar ceza teminat istiye- cezasını tetkik mercileri de ve- rebilir. Bu şikâyet tetkik merciince kabul edilirse muamele ya bo- zulur yahut düzeltilir. Memu- run sebepsiz yapmadığı yahut geciktirdiği işlerin icrası emro- lunur. Tetkik merciine arzedilen bususlarda basit muhakeme usulü tatbik olunur. Icra müddetlerinden istifade ekl e borçlu bü hakkından b merçlincs karar ve- rilmedikçe icra dudurulamaz. Kanunda gayrımcakul tabiri gemilerede şamil olacaktır. ( Yarın : Ilâmlar nasıl icra olunacak? ) Büyük maçlara doğru e a EN RA 7 m Üst tarafı 1 inci sayıfada) takım halinde görmek için fırsat teşkil ediyordu. Takım Avni, Bürhan, Suphi, Nihat, Mitat, Celâl, Kemal Şefik, Leblebi, Lâtif Rebiiden terekküp etmişti. .Birinci devrede mütevazin fa- kat ahenksiz geçen oyun ikinci devrede Galatasarayın ağır bas- masına ragmen Galatasaraylılar bakkında iyi bir fikir vermedi Muhacim hatti asla kendini bula- mamış bir halde idi. Bilhassa Lâtif fena aksıyordu. Müdafaa sayılacak kadar fena halde ve isabsisiz vuruşlar yapıyordu. Haf hattı takımın digerlerine nisbetle en iyi kısmıydı. Takım umumi- yetle yorgun ve nefessiz görünü- yordu. Sıfıra karşı iki sayile ve ve Galatasayın lehinde biten maçı antrenör Ms. Penam idare eti. en büyük o hususiyeti el vuruşlarını o cezalandırma- masıydı Bu maç önümüzdeki büyük maç- lar arifesinde de iyi bir intiba bırakmadı. Galatasarayın bir iki hafta sonra Fenerle belki Macar lar ve İngilizlerle karşılaşmada muvaffak olabilmesi için fevkal- ade çalışması iâzımdır. Izmir-Manisa muhtelitleri maçı Izmir 11 — Anadolu ajansı) Ma- nisamuhtelitiyle İzmr muhteliti OAK sancak spor sahasında karşılaştılar, Müsabaka 3 — 0 İzmir muhtehiti lehi- ne neticelendi, Yarınki Göl - Opera meydanı - 5 — VAKITI?2 MART 1923 -— Ankara Stad - Park - Fabrikalar Yarınki Ankara ra Avrupaya örnek olacak bir Türk şehridir Ankaranın tayyareden görünüşü bir “Ankara haftası,nın son sa- ytsında Ankaramızın yarinki şekli hakkında dikkat ve alâkaya de- ğer bir yazı çıkmıştır. Bu yazıyı aynen alıyoruz: Yarınki Ankara, Avrupaya ör- nek olacak bir Türk şehiridir. İstasyon önünde, şimdi idman mıntaka binası olan eski fidan- lik sahası, eski şehreminlerinden HaydarB.in duvarla çevirdiği koca meydan, 250-300 metrelik koca bir lâk olâcaktır. Bu yapma gö- lân suyu, Çubuk koyağında ya- pılmakta bulunan büyük bentten gelecek ve gün battı tarafından ince suyu akarak gölün soyunu akar tutacaktır. Dalia Göl, Ankarada deniz ve su severlere büyük bir kazanç ola- cak içinde sandallarla gezilebile- cek yüzülebilecektir. Nafıa ve- kâleti, gölün su hesaplarile meş- gul bulunmaktadır. Gölün etrafi park olacaktır. Kenarında çağlayanları buluna- Itfaiye meydanı, opera mey- danıdır. Şehirin operası burada yapılacaktır. Opera meydanında bir kırık kanatlar âbidesi dikile- cektir. Havuz başında Gazi bulvarı üzerine memleketin asayişi için can veren şehit zabit memur ve neferlerinin hatıralarına bir abi- de yapılacaktır. Millet meclisinin altındaki boş sahaya 180-86 metrelik Anfite- atr stadı bnlunan >340-190 met- relik bir stadyom kurulacaktır. Stadyomun o Akköprü yanına 1200 660 metrelik bir sahayı dolduran bu yol bir koşu yeri yapılacaktır. Stadın projelerini profesör Egli yapmaktadır. Erkek lisesinin oarkasındaki Hacet tepesi park olarak tanzim edilecektir. Akköprüdeki bostanlar yeşillik olarak bırakılacaktır. İstanbul treni Ankarayı böylece yeşil bir ova üstünde selâmlıyacaktır. İşçiler mahallesi bu bostanla- rın gün battısına kurulacaktır. Erkek lisesi arkasında Hacet tepesi park olacaktır. Cebeci şosesile tren hattı arasında ge- niş bir spor meydanı bırakıla- caktır. Şehirin mezarlığı, şimdiki Ce- beci mezarlığının hatip çayının karşı tarafına düşen karşılığı uy- gun görülmüştür. Havagazı elektrik fabrikaları- nın bulunduğu mıntaka, fabri- kalar mıntakası olacaktır. İstasyon gene şimdiki yerinde- dir. Yalnız bina ve şekil deği- şecek Ankaraya yakışır büyük- lükte olacaktır. Eşya İstasyonu Ismet Paşa kız enstitüsünün (karşısında bhazır- lanmakta olan binalardır. Yenişehirdeki demir yolu al- tındaki köprü 40 metre genişli- ğinde olacaktır. Yüksek mekteplerin binaları Cebecide toplanacaktır. Devlet binaları, Milli Müdafaa vekâletile Çankaya caddesi arâ- sındaki sırtı süsleyecektir.»«Me- mür apartman ve“evleri de boş yerleri dolduracaktır. Kalenin altındaki pirinç hanı müze olacak Kalenin etrafı park haline konulacaktır. Şehirin çarşısı gölün altında büyük bir santral halinde topiat- tırılmak istenilmektedir. Yollar Bugünkü şehircilikte en mü- him noktalardan biri yollardır. Ankara caddeleri, fazla mas- o raf olmaması için, çok geniş tu- tulmuş değildir. Bununla beraber bir çok yerlerin yıkılmasına, satın alınmasına lüzum vardır. Açılacak başlıca ana yollar şunlardır. Samanpazarı - Halkevi - İstas- yon caddesi. Bu yol asfalt ola- caktır, açılmasına başlanmıştır. Çankaya - Havuzbaşı caddesi, Asfalt yapılacaktır. Nümune bhasahanesi önünden Cebeciye geniş bir yol açıla- caktır. Büyük bir yol, Cebeci, telsiz arkası, Akköprü semtlerinden şehri bir yarım daire halinde sararak sekizinci kilometreye va- racaktır. Bu yoldan bilhassa nakil va- sıtalariyle kum, kireç gibi yapı nakliyatında istifade edilecektir, Telgaz arkasından - İstasyon - Havuzbaşı - Cebeci arasında bir yol açılacaktır. Anafartalar Kara oğlan desi 27 metrelik olacaktır. Saman pazarı caddesi, bir kıvnlışla 27 metre üzerinden Ka- leye çıkacaktır. Kooperatifin önünden Işıklar caddesinden istifade suretiyle kaleye bir cadde çıkacaktır. Ge- ne kooperatif önünden İsmet Pş, mektebine 15 metre genişliğinde bir cadde gerin. z

Bu sayıdan diğer sayfalar: