17 Mart 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9

17 Mart 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Merak edilecek şey Kar yagıyordu, bir az sonra eş açtı. Küçük Necdet oda- m çıkıp evin üstktındaki pen- cereye koştu. Yarım saal geçince tekrar geldi ve sobanın yanına, sokuldu. Annesi sordu: Kızım, nereye gittin? Anne, kar yağarken güneş açıncı, «kar topluyor, derler. Nasıl topladığını görmek için yukarıya çıktım, ama göreme- dim, Küçüğün nüktesi Şeker bayramınm birinci gü - Büydü. Tanıdıklarımızdan biri, ço cuklarına bayramlık elbiselerini giydirdi. Sonra karşılarına geçip, meserretinder e'lerini çırparak ve| halarla şülerek: İ — Oh, ne iyi, ne iyi! Bakın güzel giyindiniz! İste bayram bu-| na derler. | Derken en küçük çocuğu baba: smın © coşkun neşesine bakıp bir) iki defa işittiği sözü tekrar etti: | — Deliye her gün bayram ! ! Sakın ha ? Geçende “Eğlenceli bilgiler, ser» levhalı yazımızda bir şeker parçasının Su içindeki kibrit eöplerini kendisine doğru çektiğini yazmıştık. Hatırladı» mz ya? Tamam. Sen Jorj mektehinia | #ltemer sinif talebesinden biri Türkçe muallimine bunun sebebini soruyor» du. Muallim izah etti, Talebeden bir diğeri dedi ki: — Muallim bey, denize de büyük bir parça şeker atsak? l | | 1 — Çok mu korkuyorsun? Haydi; rum. in de ben bineyim, O zaman istediğin) & 4 — İşte ellerimi de koyverdim. Ne- Bir başkası söze karıştı? i kadar salla; bak korkacak miyim . | sil korkuyor muyum? — Selen ha, gemiler şekere doğru 2 Oh.. Oh... Dikkat et, sen bu ka 5 — Bu sözleri söyler söylemez sa- koşay*m derken birihirlerin: çarpıp, dar yükselebilir miydin. Imcaktan kayıverdi, Parçalanırlar. 3 — Bak, bak! Daha yükseğe çkıyo| o 6 — Derken... ................ MZ TAMİR. KES , “iü dm Kia mü leş, şener İnal, pip REN kipa j si .— 6 muzu TARİH EL KİTABI uman Türkeşler VİL asır ortalarında iptida Bordala kenarında sonra Isığğöl nda yaşadılar. Çinliler burada tamamiyle hâkim bulunamıyor * lardı, Baga Torhan lâkabını alan ( Üçele kabileleri birleştirerek haik « miyet tesis etti. Fakat bu kimiyetin teessüsü esnasında Asyada yeni ha- diseler cereyan ediyordu. Garp Tukiyuları kuvvetleniyorlardı hatta şark Tukiyuları garp Tu - kiyularının yüksek hakimiyetini kabul etmişlerdi. Çinliler ve Tibetliler garp Tukiyularına hâkim olmak için rekabete girmişlerdi. £ Fakat Oo Maveraünnehirde onlara yeni bir rakip meydana çıktı: Araplar. Türkeşlerden Sulu Ha: Tibetliller ve Araplarla müştereken Çin a « lsyhine çalıştı. Arap istilân önünde yardım istiyen Maveraünnehir Türk- lerine de yardım etti. Araplarla bir kaç defn döğüştü. Arapları birkaç defa mağlüp etti Horasanr kadar girdi. Fakat Kara Türkeş ka vileleriyle Sarı Türkeş kabileleri arasmda çı - kan mücadelede Sulu ölcü üldü ve "Türkeşler ikiye bölündü: ,, Sarı Türkeşler, Kara Türkeşler.. Kara Türkeşler Çinlilerin ayrdamı ile mağlüp edildi. Srar TürkeşlerderBaga Tarhan Çinlilerin müzaheretile bir müddet rakipsiz kaldı fakat nihayet Çinlilerle arası acılmca Baga Tarhan harp mecburiyetinde kaldı. Muharebede mağlâp oldu. İdam o - lendu. (744) Mikroskop Küçük cisimleri büyük görmek için pertevsiz yahut mikroskop kullanıldı: ğmu biliyorsunuz. Bir pertevsiz almak için a7 çok bir masrafa ihtiyaç vardır. Hele bir mikroskop, onu dünyada ala. mazsınız. Çünkü iki yüz, üç yüz lir: yı gözden çıkarmanız lâzım. Tabii böyle bir şeyi size tavsiye edecek de- giliz. Bu sahifede fenni tecrübeleri, mümkün oldüğu kadar parasız ve pek mecbur olduğumuz zaman ehemmiyet siz bir masrafla yâptırmak ciheti tercih ediyoruz, de, fenni tecrübelerden ibaret olduğu: na yörüyorsunuz. O halde, size öyle hir miktoskop| tavsiye edeceğiz ki beş para bile su fetmeğe lüzum görmiyeceksiniz.. Ba- kınız nasıl, Bir parça kurşun levha bulursunuz; hulmazsanız da yaranı yok. Bir kurşun parçası kâfi, Bunu çekiç ultında ezer, bir levha haline ge İ tirirsiniz. İ Sonra kalm bir iğve ile ortasından bir delik açarsınız. Bu delik içine hir, damla su attınız ım, iş biter, Su dam lası da delikte kalır, tarsmız, Herhangi bir cisme bununla baksanız, bir kaç misli büyüdüğünü! görürsünüz. İşte size güzel bir mikros kop! Geçen defaki bilmecenin halledilmiş şekli: Eğlenceli bilgilerin! düşmez. Kurşun! levhasını yavaşça kaldırıp elinizde tus | Faydalı Bilgiler | Yukarıda resmini gördüğünüz hay» İ van, cennet kuşu falan gibi nadide kuşlardan değildir. Alelâde bir ho - rozdur, Japonların usulü dairesinde yetiştirdikleri kümes hayvanların « an biridir. Kayruğu gayet büyük ©- | luyor. Mer şeyi ıslah etmenin, mükem « mel bir hale getirmenin fenni ösule leri vardır. Bu üsullere riayet edikin- ce daima muvaffuk olunur. Bu horox zun tüylerinj bu kadar büyütmek içim neler yaptıklarına bukumız: Japonyamın Şikok adası vardın, Bu cins horozlar oradaki en büyük çiftliklerde yetiştiriliyor. Hayvanlar demir çubuklarla yapılmış dar kafes» ler irine konuyor ve bu kafesler asıl» miş bulunuyor. kuyruk büyüdükçe, çubuklar arasından sarkar, yere değ- mez. Kafes o kadar dardır ki zavalir hayvan yerinden hareket edemez. Ne kalkabilir, ne kımıldamabilir. Arasira tüyleri temizlerler, parlak lığımı ve güzelliğini muhafaza ettir. | mek için bir takım tedhirlerde bulu « nurlar, Aynı zamanda dökülmemesi. ne de itina ederler. l *................ eee... vi k i mm a TARİH EU KİTABI smmm Öİ we — Uygur devleti — Uygurlar eski Hiyon * nu devletine tâbi Türk kabilelerinden biridir. Tukiyu imparatorluğu kurulunca ona tâbi oldular. Tukiyularla harpler yaptıktan sonra Tukiyu devltini yıkmıya yitahtları Kara balgasan şehridir. Bir asır kadar Mogolistana hâkim ol - dular. Kırgızların hücumuna uğrayıp (840) mağlüp olunca Mooglistan * dan Gobiye geçtiler. Ve küçük küçük devletler kudrular. İslâm olmadıkları için islâm Türklerin tecavüzüne uğradılar, niha yet Mogol istilâsı hâkimiyetlerine nihayet verdi. Uugurlar arasmda Buda ve Mani dinleri de hâkim olmuştur. Şarki Türk elinde medeniyet : (Hoço) yahut, İdikut şehrinde yapılan hafriyatda, yirmi metre irti * famda surlar, budist ve mani ve hıristiyan mabetleri, güzel duvar resim - leri, türkçe alfabelerle yazılmış yazma eserler bu! Böğek muvaffak oldular. Pa- İunmuştur. Bu eserleri tetkik eden alman âlimi Türk medeniyeti hakkında diyor j “İngiltere, Fransa, Almanyada böyle şeyler yokken güzel ve büyük bir medeniyet sahibi olan cetlerile Türkler hakkiyle iftihar edebilir » ler.,, — Karluk devleti — Çinliler Şata Türkleri derlerdi. Karluklar, Tukiyu müttehidesine mensup bir zümredir. VIl inci asırs da iv“ balığın şimali garbisinde, ve Altayın garbinde üç kabile halin - iler, , Bir zamanlar (650 den sonra) Çinin bir vilâyeti halini aldılar. VI inci asırda Uygur ve Basmillerle birlikte Tukiyu devletine nihayet ver - ler, Karluklar (756 - 757) den sonraya yaş kuvvetlendiler. Hâkimi- Yetlerini tesis için Uygurlarla HürlSlie ele oldular. Türkeşlerin biribirlerile mücadelelerinden istifade ettiler hudut - İarını genişktetiler. - Vİİİ inci asr ikinci nısfında (Yedisu) vilâyeti Seyhun şarkındaki sahaal'r bunlara aitti. ,,, Karluklar islâmların Maveraünnehirde ilerlemelerine karşı çok mü - Sxdele ettiler. Harun Reşit zamanında (Fergane) yi zaptettiler. 806 da (Tibet) lilerle Abbasiler aleyhine kıyam ettiler. Fakat Horasan valizi Memun Karluklarla uyuştu. Bu zamandan itibaren aralarma islâm dini Girmiye başladı. Omuncu asırda islâm oldular (Kara han) lar devletinin kuruluşund MM ballar ovmak. ei ii > vE yor. saglik. — Uygur ede Şark Türk elindeki Uygurlardan evvel de Türkler tarafından © işgal edilmişti. Bu havalide yaşıyan Türklere araplar (Dokuz Oğuz) Türkleri, Buradaki Türkler nehirlerden sun'i surette istifadeyi biliyorlardı. Cetveller açmak suretiyle bir çok faydalar elde ediyorlardı. biyatı — k jark Türk elinde yapılan hafriyat Uygurların lisan ve yazıları hak « kında insaniyeti tenvir etmiştir, Edebiyatm büyük bir inkişafa olduğu tahakkuk etmektedir. Uygurlar 14 şekilden ibaret bir alfabe kullanroyrlardı. Bu yazı (Sugat) Türk alfabesinden alınmıştır. Orhan alfabesinden sonra Uyguralfabesi günkü Mogol Mancu alfabeleri bu alfabeden al 4 Bulunan kitaplar Budizme ve Maniehizme ait dini eserlerdir. Tuen - Huang mağarasında keşfedilen kütüphanede Uygurca kitap « lar basmak için kullanılan müteharrik tahta harfler bulunmuştur. Uygur- mazhar un asırlar yaşamıştır. Bu « nmıştır. j lar arasında Çinde olduğu gibi tabı san'atı da malüm olduğu anlaşılı » lil öl»

Bu sayıdan diğer sayfalar: