29 Nisan 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

29 Nisan 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ah EŞ > Nisan 1933 Yakıtın Büyük Romanı 29 Nisan 1933 şi arş sesle dedi ki: da im zevkim, saadetim a, iha. Ben de hayatta yal - kimsesizdim... fakat artık ne may nede kimsesizim. Bir gum, bir kızım var artık, Ar- Sen varsın, 4 ii 1sız karanlığında Şadi- ein sesi öyle samimi bir ahenkle Üyee Kİ Seniha iliklerine kadar illere le titredi... Ruhunu Yüzüne balı. ae — Yarama mek beni sahiden sevi - 2 Pbette seviyorum Seniha, Yorum, seni mes'ut edebili - vaa orsa Seniha. Beni kim- dm, yer ğın için mes'u - ” Bi artık tamamile karanlıktı. Bi A Zece olmuştu. Vep ia bahçede sesler, gürültü- Mis ue kulak kabartılar. A safir mi geliyor?. i Sadi, Yayor?. i Yaktı, PE Yerinden fırladı. Mumu “İ dan, çreye yaklaştı. Fakat Ayaz pç rülmüyordu. Karanlık, Ni S£ece içinde, yalnız yak- biri Eğ odaya hizmetçilerden pe var?, düralg enihanın yüzüne bakarak 0, iye tekrar etti: Ne var2..— andız — : ŞA yal aşağı iner misiniz?.. Miz siz ininiz, Yalnız sizi Birde. Beri dayar Senihanm emreden baya Folket mi var?... Birinin ne olduz, mı geldi?.. Söyle Hirmeti kekeledi: di Al fendi yaralamış. Şim- *efengi > geldi, haber verdi. Be - Senih, © getiriyorlarmış. Sadi, şe sarardı. Şadiyeye baktı. ig e sararmıştı. Sanki hiz - iu” — söyledikierine inanma » m duymak inanmak yaş bibi tarar #s'du: — Eyelendi yaralanmış mı?.. da ilmi efendim. Nasıl olduğu- ken dü, Yorum... Bir hendek atlar- tı veli , * silâh; patlarış.. ij ii ari, Senihayı kucakla Mi — Grmefendi nerede? | “üye, davdı, Ali Beyle ko - < » m Dez Sağrıldı mı?, P A A İR — > en ıl Yarası ağır mı?, den ki eye ah değildir. Hem ma - olan rlar, yara hafif İ KİMSESİZ Tetrika Xi 21 l | Nakleden: Selâmi izzet | — Ağar mı? - — Zannederim. Maamafih sed- yeye koyduğumuz zaman kendine gelmişti. — Kaza ne zaman oldu?. — Yarım saat evvel. — Hanımefendiye haber verdi- niz mi?. | — Karım haber verdi.. Ben oğ- unu bu kadar sevdiğini zannetmez dim. Deli gibi bir halde. Ondan ha yir yok. Siz lâtfen odasmı hazır- lasanız. — Seniha gitti, ben de şimdi gidip bakarrm. Bir korkulu rüya (o görüyormuş gibi merdivenleri çıktı, Bu kâbus- tan bir an evvel uyanmak istiyor - du. Odaya girdi. Seniha her yeri düzeltmiş, yatağı açmıştı. Biraz sonra, bu yatağa, sapa sağlam dolaşan Muhsin Beyin ya - ralı, bitgin vücudunu yatıracaklar- dı. Ve belki de, o sapasağlam ada - mm bu yataktan ölüsü çıkacaktı. Bu düşünceyle öyle irkildi, ki masaya çarptı. Yere bir kaç kâğıt düştü, İğilip aldı ve duraladı. Bu kâğıtların arasında bir de resim vardı. Bu resim onun resmi idi. Bu resmi Seniha çekmiş, son- ra kaybetmişti. Hatta kaybetmede evvel resmin üzerine de “Benim Şadiyem,, diye yazmıştı.. Senihanın günlerce aradığı ve bulamadığı bu resim, nasıl oluyor- du da, Muhsin beyin masasının ü- zetinde, kâğıtlarınm arasında bu - lunuyordu?. Neden resmin kendisinde oldu- ğunu, resmi aldığını kızına söyle- memişti?. Neden resmi gizli almış ve sak- lamıştı?. (Devamı var) | Komşular arasında Fenerde Haydar caddesinde bir ev vardır ki, burada bir kaç aile bir arada oturur. Bunların içinde Abdülah is - minde bir vardır. Şükrü, Ekrem isminde iki çocuk bulunmakta - dır. e Bundan başka Mustafa is - minde biri de ayni evde oturmak * tadır. Bunlardan Mustafa pek haşa - ridir. Evelki gün Şükrü ile Ekremin ayakkaplarını, Abtullahın da dir - hemlerini sırtlıyarak götürmek is » terken yakalanmıştır. ——— Yeni doğmuş çocuk Evelki gece saat 2 de Samatyada Kürkçübaşı mahallesinin Külhan sokağında yeni doğmuş bir çocuk bulunmuştur. Çocvk ceza reisi Vasıf Beyin evinin önünde görül « müştür. —— Falcı çingeneler İ Kasımpaşada Kipti Fatma ile arkadaşı Hadice dükkânları do - P laşarak el aynasile fal bakarlar - ken yakalanmışlardır. Elle sarkıntılık Tütün amelesinden Edirneka * Yusuf yakalanmıştır. Yusufun ü- zerinde bir de kama bulunmuş - tur. Mi A Aa nam VAKIT D İ Yabancı söezlrin karşılıkları | İstanbul 10 ew mektep hocaları- rının buldukları karşılıklar Bakaya: Arda kalan — Basi - ret: Uyanıklık — Basit: Düz — Bazan: Arasıra — Belâ: Büyük tasa — Belâhet; Kafasızlık — be raet: Suçtan armma — Berat: Buyrultu — Berbat: Kötü — Be - reket: Bolluk — Beşaşet: o Güler yüzlülük — Beşeriyet: Kişilik — Bezil: Esirgememek. İstanbul £, M. mektebine mülhak Tatbikat mektebi hocalarının bul dukları karşılıklar Bakaya: Geri kalan, arta ka - lan — Basiret: Derin görüş — Ba sit: Kolay — Bazan: Arasıra — Belâhat: Aptallık — Beraet: Te- mize çıkmak — Berat: Buyrultu — Berbat: bozuk, bitgin — Bereket: Bolluk, çokluk — Beşaşet: Güler yüzlülük: Bezil: Bol verim. İstanbul birinci mektep hocala- rının buldukları karşılıklar Bakaya: Artıkalr, kalıntılar — Basiret: Uzağı görüş — Basit: Ko lay — Bazan: Arasıra — Belâ; Usanç, engel, sıkıntı — Belâhet : Bönlük — Berat: Kaçan, iş gör - me koçanı — Berbat: Fena, pis, kirli — Beraet: ilişiksizlik — Be- reket: Bolluk, gürlük, çokluk — Beşaşet: Güler yüzlülük — Beşe - riyet: Kişilik, kimsesizlik — Be - zil; Bol bol vermek. Jik tedrisat müfettişlerinden Tev- #ik Beyin bulduğu karşılıklar Abes: Boş — Abus: Asık, çatık — Acele: Çabuk — Acaba: Öyle mi — Acemi: Toy, tor, beceriksiz — Acz: Beceriksizlik — Adalet: Doğruluk — Adet: Türe — Adi: Bayağı — Afiyet: Sağlamlık. Erkek muallim mektebine mülhak Tatbikat mektebi muallimlerinin buldukları karşılıklar Ahmak: Beyinsiz — Aile: Ço- luk çocuk — Akibet: Son — Alim Bilgiç — Ar: Utanma — Arıza: Bozukluk — Arz - etmek: Bildir - mek — Asıl - asl: OÖz — Azap: Sıkmtı — Azil - azl: İşten çıkarıl- mak — Azim - azm: İstanbul üçüncü mektep hocala- rinin buldukları karşılıklar Abes: Moş iş, yakışıksız — A- bus: Asık, suratlı — Acayip: Şa- şılacak — Acele: Çabuk, tez — Acemi: Toy — Aciz - acz: Yapa mamak — Adet: Türe — Adeta: Orta — Adi: Bayağı — Afiyet : Sağlık. İstanbul 4 üncü mektep muallim. lerinin buldukları karşılıklar Abes: Boş — Abus: Çatık — Acayip: Şaşılacak şey — Acaba: Değil mi — Acele: Tez — Acemi: Çırak — Aciz: Beceriksiz — A - dalet: Doğruluk — Adet: Göre - nek — Adeta: Oldukça — Adi — Bayağı — Afiyet: Sağlık. 10 uncu ilkmektep muallimleri- nin buldukları karşılıklar Adap: Yol, yöntem — Aferin: Varol, yaşa — Afet: Kıyak — A - güh: Ermek — Ahenk: Uygunluk, düzen — Alâyiş: Çalım, gösteriş — Alet: Ayğıt, avadan — Amade: Tetik — Amir: Buyruk, buyurucu — Asayiş: Dirlik, düzenlik — Ati: İlerisi, yarın — Ayna: Gözgü — Azade: İişiksiz, salık. Lİ M İstanbul 11 inci mektep hocala- rının buldukları karşılıklar Adap: İyi iş, işleme — Aferin: Beğenmek — Afet: Ateş — Agâh: | Bilen — Ahenk: Düzen, eğlence — Alâyiş: Gösteriş — Alet: Takım— Amade: Açık — Aman: Yardım isteme — Amir: Buyurucu — A» sayiş: Düzeliş — Asude: Dinlenti — Ati: Gelecek — Ayin: Alay — Ayna: Cam gözgü — Azade: Kay- gusuz. İstanbul 16 ıncı mektep muallr- lerinin buldukları karşılıklar Abus: Somurtmak, çatık surat | — Acayip: Şaşılacak şey — Ace- le: Çabuk — Acemi: Bilgiisz, gör- güsüz — Aciz: Güçsüz, beceriksiz — Adalet: Doğruluk — Adet: Tü-| re — Adeta: Düpedüz — Adi: Ba- yağı — Afiyet: Sağlık. Ahmak: Budala, alık — Aile: Çoluk çocuk — Akibet: Son, bi - tim — Alim: Bilen, bilgiç — Ar: Utanma — Arız: Sonradan gelen yamak — Arıza: Bozukluk — Ari- za: Mektup — Arz: Göstermek, bildirmek — Asıl: Kök — Azap: Sıkıntı — Azil: Yersiz etme: Azim Yılmamak — Aziz: Kutlu, Istanbul on yedinci ilkmektep muallimlerinin buldukları karşı- diklar Ahmak: Bön, budala — Aile: Horande — Akibet: Son, bitim — Alim: Bilen, bilgili — Ar: Utan - ma — Arız: Gelip yapışan — Ari- za: Bitik — Arıza: Düzgünsüz- lük, bozanlık — Arz: Gösterme — Asıl: Temel, kök — Azap; Sıkıntı güçlük — Azil: Çıkarma — Azim Yılmamazlık — Aziz: Yüce, kut - lu... 18 inei mektep muallimlerinin buldukları karşılıklar Adap: Ululuk — Aferin: Va- rol — Afet: Dert — Agâh: Bilen — Ahenk: Uygunluk — Alâyiş: Gösteriş — Alet: Düzelti — Ama- de: Hazır — Aman: Pes — Amir: Buyurucu — Asayiş: — Dirlik — Asude: Sesiszlik — Ati: Gelecek Ayin: Görenek — Ayna: Gözgü— Azade: Kurtulmuş. İstanbul 19 uncu mektep hocala- rının buldükları karşılıklar Abes: Fena, çirkin — Abus: | Suratsız — Acayip: Şaşılacak — Acele: Çabuk, tez — Adalet: Doğ. ruluk — Adet: Görenek — Adeta: Eşi, benzeri — Adi: Bayağı — Afiyet: Sağlık, iyilik. Ahmak: Kalın kafalı — Aile: ' Kan ocağı — Afiyet: Eağlık — A- lim: Çok okumuş — Arz: Bildir - mek — Azap: Yürek acısı — Azil: İşten çıkarma — Aziz: Ünlü — Istanbul 20 inci mektep muallim. lerinin buldukları karşılıklar Ahmak: Budala— Aile: Haran da — Akibet: Bitim — Alim: Bil. giç— Ar: Utanma — Arız: Olan, gelen — Arıza: Engel — Arzet - mek: Göstermek — Asıl: Kök — Azap: Sıkıntı — Azil: Koğmak — Azim: Durma — Aziz: Kutlu. Istanbul 27 inci mektep hocala- rının buldukları karşılıklar Adap: Türe — Aferin: Yaşa — Afet: Afat — Agâh: Bilgiç — A- henk: Düzenlik — Alâyiş: Şatafat — Alet: Düzen, ayğıt — Amade: Tetik — Aman: Türkçedir — A- mir: Başbuğ — Asayiş: Çıtsız — Ati; İleri — Ayin: Şenlik — Ay | na: Türkçedir — Azade: Boydak. ——— —— — —— i ziş — Ahenk: Düzen — Alâyiş: TN & Sayıfa: 5 ran Tat. 23 üncü mektep muallimleri- ğ ain buldukları karşılıklar Adap: Türe — Aferin: Yaşa — Afet: Uyuntu, yıkıcı — Agâh: Se ziş — Ahenk: Düzen — Alâyiş: Gösteriş — Alet: Avadanlık — Amade: Bekliyen — Aman: Bağış lama, yalvarma — Amir: Buyuru | cu — Asayiş: Dirlik — Asude: | Kaygusuz — Ati: Gelecek, ileri — Ayin: Şenlik — Ayna: Gözgü — Azade: Sıyrılmış, kurtulmuş. Istanbul 33 üncü mekiep hocala- rının buldukları karşılıklar Adap: Saygılar — Aferin: Ya- şa — Afet: Uyuntu — Agâh: Se- ziş — Ahenk: Düzen — Alâyiş: © Gösteriş — Amade: Bekliyen — | Aman: Yalvarma — Amir: Buyu ran — Asayiş: Dirlik — Asude : Kaygusuz — Ati: İleri — Ayin: Şenlik — Ayna: Kılıklık — Aza- | de: Kurtulmuş. i İstanbul 39 uncu mektep hocala- rinin buldukları karşılıklar Adap: Türe — Aferin: Yaşa— Afet: Uyuntu, yıkıcı — Agâh: Ses Gösteriş — Alet: Avadanlık — A- i made: Bekliyen — Aman: Bağış» lama, yalvarma — Amir: Buyu» ran — Asayiş: Dirlik — Asude: Kaygusuz — Ati: Gelecek, ileri | — Ayin: Şenlik — Ayna: Gözgü — Azade: Sıyrılmış, kurtulmuş. Istanbul kırkıncı mektep muallim. lerinin buldukları karşılıklar li Ahmak: Salak, kalın kafa — Aile: Haranta — Akibet: Son — Alim: Bilgiç, bilgin — Ar: Utanç — Arız: Bulaşan, takılan — Ari « za: Pürüz — Arz (etmek): Bildir me — Asıl: Kendi, özü — Azap: Üzüntü — Azil: İndirme, düşür « me — Âzim (azm): Yılmamak, bıkmamak — Aziz: Sevgili. İstanbul kırk birinci ilkmektep muallimlerinin buldukları karşi- lıklar Abus: Ekşi yüzlü, çatık — A- | bes: Boş, saçma — Acayip: Şaşı - lacak — Acele: Çabuk, ividi — | Acemi: Yabancı, toy, çırak — A- ciz: Beceriksiz, eksikli — Adalet; Tanıklık, doğruluk — Adet: Gö » | renek — Adeta: Orta — Adi: Ba- yağı, aşağı — Akibet: Son, art, i İstanbul 47 inci mektep muallim © lerinin buldukları karşılıklar Aferin: Alkış — Afet: Güzel Agâh: Bilen — Ahenk: Birlik Alâyiş: Gösteriş — Alet: Avadan lık — Amade: Bekliyen Aman: Sakın — Amir: Buyruk — Asayiş? Düzen — Asude: Rahat — Ati: Ön — Ayin: Toplantı — Ayna:$ gözbü — Azade: Kurtulmuş. İst. Sirkeci 48 inci ilkmektep mual limlerinin buldukları karşılıklar Abes: Saçma, boş — Abus: tık — Acayip: Şaşırtıcı — Öyle mi, böyle mi — Acele: Ev mek, çabuk — Acemi: Toy, gö neksiz — Aciz: Prsmıklık — Ad let: Doğruluk “— Adet: Görenek — Adeta: Enikonu — Adi: Bayağı Afiyet: Sağlık. İstanbul 49 uncu ilkmektep maal. © Timlerinin buldukları karşılıklar a Ahmak: Bön — Akile: Bilgiç— Alim: Bilgili — Ar: Utanma ki rıza: Duraklık — Azrsetmek: Göstermek — Asil . asl: Öz — zap: Sıkıntı — Azil - azl: Kay « mak — Azim - azm: Durmak — Aziz: Yüksek. yi

Bu sayıdan diğer sayfalar: