20 Nisan 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

20 Nisan 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sm GEAR se ei emme 1939 4— VAKIT 20 sase Beçin sene Bütün dünyada ne kadar petrol istihsal edildi 1938 senesi sonunda yapılmış olan İstatistikler dünya petrol is- | tihsalâtmın 1937 senesine nisbet. 18 daha düşük olduğunu göster . mektedir. Bütün dünyada 1937 senesi zar fmda elde edilmiş olan pirolün| mikdarı 281 milyon ton iken bu miktar 938 senesi zarfında 271,3 milyon tona düşmüştür, Bu kamlar 76 3,4 nisbetinde bir ek.; #ilmeyi göstermektedir. Meksikadan başka, büyük mik- | yasta petrol istihsel eden d İ memleketlerin istatistikleri bü . yük bir fark arzetmemektedir. Yalnızca Meksikanm !s —42 Bir kaç gün sonra ilk beynel . milel olimpiyat müsabakalarma “İmuhtelif sahalarda birden baş. landı. Evvelâ Stad dö Kolombda olimpiyat yemin ve açılış mera- ir 6 bulundular. Amerikan atlet kafilesini teş. kil eden genç erkek ve kızlar he. men hemen kâmilen üniversite İ talebesi idi, Yole, Harvard, Pan. “ © 0 ARKADASLIĞIM 4 HARPUTLU ŞERİFİN - AMERİKA HATIRALAR I ka bir Finlandiyalı, Nurmli'nin arkadaşı ve meslekdaşı Ritola İlk gün on bin metre ve üç bin metre manlalıda Nurmi'nin kop. maması üzerine kolay iki gale- be kazanmıştı. Lâkin Nurmi'nin ilk günü va. tandaşına karşı koşmayıp bütün kuvvetini ertesi günkü koşulara saklamasiyle 1500 metrelik ve 5000 metrelik milsabakalar daha ziyade enteresanlaşmıştı. Niha. Nurmi, iki müsabakaya da girdi, İki saat fasıla ile yapılan ve çok sıkı cereyan eden böyle mühim bir şampiyonada ayni günde iki koşu çıkesrmak zânne, derim her babayiğitin kârı de. gidir. Ritola ise bugün yalnız beş bine saklamış kendisini.. Nihayet günün en heyecanir koğusu olan bin beş yilze tam sa. at dörtte başlandı. Bu kaşunun İk! favorisi vardr, Biri Nurmi, YAZAN: Muvakkar Ekrem Talü ' # VAKIT ABONE TARİFESİ Memleket Memleket içinde © dışında 45 195 Kr. 260 425 455 50 , 1 yılık 900 1600 ,, Tarifeden Balkan Birliği da otuz kuruş düşülür. den meşhur İngiliz şampiyon Lo. a birliğine girmeyen yerlere wwe (Bu koşucu bir gün evvelki 800 seçmelerinde bizim şampiyo. Dumuz Ömer Besimin ayağın! çi. vili kunduralariyle çiğnemiştir). | başa fırladı, Ve yüz metre Kadar dehşetli bir süratle yol aldı, Son- rr birden yavaşladığı görülüyor. ! Ve bu suretle vatandaşı Stal. lard'ı idare ederek kazanmasmı temine çalışıyordu. Çünkü Stal, lard'ın bilhassa finişleri fevkalâ. Abons kaydımı bildiren mek- tup ve lelgraf ücretini, abone parasının posta veya banka fe yollâma Geretini idare kendi & zerine alır, Türkiyenin her posta merkezinde VAKIT a abone yazılır. Adres değiştirme ücreti 25 kuruştur. tt 6,7 milyon tondan 4,3 milyon tona düşmilştür. Bu rakamlar ise silvani, Princeton, Kaliforniya, yet on temmuz öğleden sonra mü ğeri İngiliz Stallard. Nurmi de de tehlikeli ve çabuktu. Bunu İLAN ÜĞRETLERİ Ticaret ilânlarının sanim » Stanford. Mişigan, Winconsin Şi- | kago, İllinci'li bir sürü sihhatli, | gürbüz, yakışıklı Brader ve Six. terler,, Kızlarm ekserisi yüzücüler. Başlarında antrenörleri Mister Hendley.. En neşeli ve hareketli | kısım da onlar. Erkeklerden Veiamüller (şimdi sinemada Tar. zan rolünü oynayan) ve kadm . lardan da Mis Wehselan ve Mis | Lackie birer kol çengi.. İnsan on- larm arasmda gülmeden kırılı . j yor. Maamafih Amerikanm en ü. mit besledikleri kız yüzücüler | şunlar: Mis Riggin, Wainwright | ve meşhur Ederle.. Birde çok gençler, adeta çocuk yaşta olan. iar var ki onlar da tecriibe gür- sünler, istifade etsinler diye #8. yahate iştirâk ettirilmişler: No. relyus ve Garrati.. Yaşları on beş le on altı arasmda henüz liseye İgiden cin gibi iki kız. Şerifin hayranlıkla bahsettiğ bu olimpiyat müsabakalarında cidden enteresan olan atletizm ve bilhassa meşhur Finlandiyalı Nurmi'nin muvaffakıyetleri baş- Di hikâye “edilmeye değer selerdi l İ ünei npiyat olan Paris üsabakalarma Fransa şampi - »rmdan Geo Andre'nin yemi. | ni ile resmen başlandı. Bu olim- piyatlar dünya spor tarihinin en ehemmiyetli ve parlak bir mev, I zudur, Zira tamam kırk millet en bu bü. pi yük imtihan için emniyet ve iti, arasında otobüs matla mücadsleye göndermişti. Cihangirle Eminönü arasında | Hepsi de milletlerinin ismini ve otobüs işletmek ilzere belediyeye | bayrağını seref mevkiine yükselt altı kişi müracaat etmiştir. Bun. | yesiyle var kuvvetlerini lar birer de tlcret tarifesi vermiş- | sarfederek büyük bir enerji gös- lerdir. Otobüsler Eminönünden | teriyorlardı. kalktıktan sonra köprüyü geçip) (Hele içlerinde, dünyanın gel. I$6 28,9 nisbetinde bir eksilmey göstermektedir.. İkinci derecede petrol istihsal eden memleketlerden assa | Kanadanın 1998 senesinde çok Verimli neticeler elde etmiş ol . duğu görülmektedir, Kanadanm | 1937 senesi petrol istihsalâtı ye. Künu 366.000 ton iken 1938 se - mesinde 940.000 tona yükselmiş. tir. Bu miktar * 156,8 nisbetin. | de 'bir yükselmeyi göstermekte. dir, Buna sebep 1936 senesinde | Murner Vallez'de bulunan petr. Yün gok mebzul olmasıdır. İsti Bâlâtmı arttıran diğer bir mem. | Jeket te Almanyadır, Almanya! 1938 senesindeki petrol istihsa, lâtımı (96 28 nisbetinde artırmış Yülumuyor.. 1987 senesinde 486.000 ton pet rol istihsal eden Almanya 1938 senesinde 625.000 ton petrol is tihsal edebilmiştir. Mimar Sinan'ın tamir ! edilecek eserleri Eylipte Mimar Sinanın eser İsrinden olan Siyanüşpaşa tür- besi tarihi bakımdan çok değer M görüldüğünden esaslı surette tamirine karar verilmiştir. Ay rıca Bvkaf idaresi Fatih camli- nin de tamirine ihliyaç görmüş- tür, —— Cihangir'le Eminönü sabakalarm ikinci günü progra- mma Kolomb stadmı dolduran el. ii bine yakın seyirei önünde bax. landı. bu rakibinden cidden korkuyor. du. Silâh patlar patlamaz, bir gün evvel 800 ün galibiyetini elde e. Holivuttan İstanbula gelen güzellik mütehassısı Türk kadınlarını çok beğeniyor Amerika kadın İarina dünyanın en mühim adamı kimdir diye sora- cak olursanız si Ze ne bir âlimi, ne de bir siyaseta dammi gösterme- ridüşünmeden te- redâütsüzce Max E Faktor der, Çün- Polid, muharririmiz Turan Aziz'le kü o yalnız makyaj mütehassıs- | müstahzaratt artık Avrupa lığı ile kalmamış, bin bir güzel-| piyasalarına da satmaya başla- Hiç kremleri; pomatları vaanlı im. — resiyle dünya kadınlığına gü Birkaç gündenberi Max Fak- zelliğini artırma sırrını vermiş, İtor müsasesesinin müdür ve| Onların varlığını daha süslemiş: | mütehnssışı olan Mister Politi tir. gehrimizdedir. Ben Holivutta iken dünya ka- Kendisine Holirutta iken dınlarının bir mabut gibi tap-f'Türk kadınlarınm güzelliklerin- “ltıkları Max Faktor güzellik mü-| den o kadar çok bahsetmiştim ki, bu sefer İstanbulda ilk bu- an benzeyen göz kamaştı-| luşmamızın kendisine çok bariz | essesesini gezmiştir. Peri ma- i bir ihtişamla döşenmiş olan!ibir hakikatten bahsettiğime munazgam salonları, esmer; plâ-; Türk kadınlarını görür görmez | tin, renkli ve kızıllar için ayrtİ kanaat getirdiğin! söyliyerek ayr: makyaj daireleri harikulâ-| beni tebrik etti. de denecek kadar medeni kon-| Amerikalı dostum gerek ka- forları haizdir, dmlarımızın nca ve hassas gil Bütün dünya kadınlığının| zelliklerinden ve gerek İstanbu- Nurmi de iyi biliyordu. Ve ra - kiplerinin taktiklerine kurban gitmemek için büyük bir dikkat, le koşusunu tamamlıyordu. Her. , hangi bir konrt metoda düşmil. yordu. O yalnız elinde, avucunda sık: tuttuğu kronometresinin sa, niyelerine bakıyordu. Nitekim, Low birinci ilk virajm somunda hafifleyince, Nurmi bütün rakip- mete geride birakan bir hızla a.! | İçıktan önü tuttu. Bu suretle baş. ja, mühim sayılan bir farkla ile, ride yalnız gidiyordu. Amerikalı şampiyon Watson ve Richardson sırayla Finlandiyalyı atakla geç. meğe çalıştılar. Halbuki Nurml gittikçe artan, fakat en son had- dini bulmamış olan bir çabuk , luklâ gayesine doğru uçuyordu. Muvasalata odğru giden son dört salırı sondan #tibaren İlân say” lalarında 40; iç sayfalarda 50 kuruş; dördüncü sayfada 1; ikinci ve üçüncüde 2; birincide 4; başlık yanı kesmece 5 Hira. dır. Büyük, çok devamlı, klişeli, fenkli ilân verenlere ayrı ayn indirmeler yapılır, Resmi fânle. rın santim » satırı $Ö kuruştur. TİCARİ MAHİYETTE OLMIYAN KÜÇÜK İLANLAR Bir defa 30, iki defası 50, &ç defası 65, dört delası 75 ve on defası 100 kuruştur. Üç aylık ilân verenlerin bir defası beda. vadır. Dört satırı geçen Mânların fazla satırları beş kuruytan he- sap edilir. Hizmet kuponu getirenlere küçük ilân tarifesi yüzde 25) indirilir. Vakıt bem doğrudan döğrü- ya kendi idare yerinde, hem An- kara önddesinde O Vakıt Yorda) altında KEMALEDDİN İREN biraz duraklar gibi oldu. Seyir. cilerin bağrışmaları ve teşvik sa Tin Büro eliyle ilân kabul daları llzerine arkasma baktı, EE.) | oder. (öğrenen telefonu: 20335) pey uzağında Stallard ile İzviç. | smmm reli Seharrer'in ikincilik için çe, it olan dünya rekoru kırılmamış. kişinekte olduklarını gördü. Ade. tı. Fakat 1912 olimpiyatlarında$ yay» «beri korılamamış olan İngiliz Cek ünü ipe ver. son'a ait 3.58 5/10 Tuk rekor &n. . /5 lik hibini ve derecesini değiştirmiş bir zaman göçünişti Kendisine a. oluyordu. (Devamı var) bali alma ağüp mii li Gi, ki alara Sinema dünyasının en çok sevdiği en yüksek Yıldızi DAN!IELLE DARIEUX'un Bugüne kadar eşi görülmemiş en mükemmel şaheseri, Macar Çiğan mm Ateş alan Film. İİ ŞaFağĞa DÖNÜŞ Bu akşam 9da hayranlık ve sevgiyle tapındığı lu tabif ve eşsiz buluşundan bü-! Müstesna bir müsamere ile © Galatada Rıhtım csddesine sapa. caklar ve Tophane — Bostanba miş geçmiş en yüksek atleti olan 8 mukavemetçi Pao|ve Holivutta 200 sinema yıldı. rük bir hayranlıkla bahsetmek | Şr caddesi yoluyiz Cihangire çi. in rahat ve kolay muvaf. azının ve 10.000 figiranın perde-! tedir. Hollvuda dönüşünde biz- “tahsis edilecektir. kacaklardır, Bu hatta 12 otobüs fakıyetleri efkârnımu yük bir takdir uyandırm yede bü- Yazan: Dostoyevski Çeviren: Hakkı Süba Üezgin #5 156 Parolayı öğrenmek can atan mülddelumumi, delikanlnın bu.çetin hakaretini ister istemez hâzmetti, Mit. ya, babasının bulduğu işaretlerin ne- den İbaret olduklarını, nasıl vuru Şam hem ağızla anlattı, hem de masa üstünde tatbik etti. Hâkim bu işaretleri, kendisinin de “werip vermediğini sorunca, delikanlı; — Evet, dedi ve sonra: -- Hadi, şimdi de bu nokta üstünde benim için bir darağacı kurunuz baka- 1m! Hakaretini dö Hâkim, hiç tenmâdan o noktaya sap- landı: — Demek rahmetli babanızdan, siz. den ve Smertiiyakovdan başka kimse bu işaretleri bilmiyordu. — Evet onlar, ben ve bir de Allah. tan başka hiç kimse... Siz de nihayet Allaha yalvarmak, ona başvurmak 20- runda kalacaksınır.. Bunu de iyice bel- ieyin. için a savurdu ve İğrenerek Müddetumumi bir şey hatırlamış, ye- »i bir fikir bulmuş gidi: — Pekâlâ dedi, onu da yaparız; fa- kat madem ki iş böyledir i mutlak bir suçsuzluk — iddiasmdasınız, şu halde malüm işaretleri vererek ka. pıyı açtıran ve babanızı öldüren ada. mın Smerdiyakov olması lâzım gelmez mi? Mitya gözünü kırpmadan ona dik, alaylı ve uzun uzun baktı. Öyle, ki hi- * bu bakışlar karşısında göz isdirmek zorunda Kaldı. ve - Bana tuzak kurmaktan vazgeçin. Tülkinin kuyruğunu sual kapanınıza kıstırdığınızı sanıyorsunuz. Umuyorsu nuz ki, önüme attığınız bu bahaneye bir cankurtaran simidi gibi sarılarak; “Evet, evet katil Smerdiyakovdur! Ko- şuh! Yakalayın!., diye bağıracağım... Ha?.. Öyle değil mi? Böyle olduğunu itiraf edin, sonra ben de anlatacağım. , Müddeiumumi, ağır ve mânalı sükü- tunu bozmalir. Mitya: deki güzelliklerini | Max Faktor müessesesi güzellik deceğine eminim. — Nöral; ben Smerdiyako- vu itham etmiyeceğim. Dedi — Şüphe de mi etmiyorsunuz, on. dan?.. — Sizin bir şüpheniz var mı? — Evet, ondan da şüphelenmiştik. Mitya gözlerini indirip devam etti: — Şakayı bırakalım... İlik dakikalar. da masum olduğumu bağıra çağıra söy liyerek şu perdenin arkasından çıktı- ğım zaman Smerdiyakovdan ben de bir saniye şüphelenmiştim. Bütün sor. gü müddetince bunu düşündüm. Fakat nihayet “Hayır o, böyle bir şey yapa- maz!,, da karar kıldım. Hayır, efendi- ler bu cinayet onun işi değidir. Nikola, ihtiyatkâr bir tavırla? — Başka herhangi bir Jtimseden şüp he ediyor müsunur? Diye sordu. Delikanh katiyetle; — Şeytan mı, Allah mı onu öldürdü, bilmem; fakat OSmerdiyakov dünyada böyle bir şey yapamaz. — Niçin bu kadar katiyetle onu mü. dafaa ediyorsunuz? — Çünkü bu Smerdiyakov denilen mahi âdi ve alçak herifin biridir. Dünyada ne kadar bayağılık varsa, hep si onda toplanmıştır. Korkak bir men. debur.. Karşımda tir tir titrer, korkut- mâmaklığım için çizmelerimi öperdi O, sar'ah bir tavuktur, tavuk... Sekiz yaşmdaki bir çacuk bile onun hakkım. Bağ ğa ecri temin eden | iordan çok sitayişkârane bahse. | dan gelir... Dedim ya, ödeğin biri. Hem niçin ibtiyarı öldürsün?.. Parada gözü yoktur onun, verdiğim bahşişleti bile almak istemezdi... Belki de baba- min oğludur o... Bilmem ağızlarda do- laşan rivayetten haberiniz var şu? — Evet biliyoruz! Ama, siz de Fiyo. dorun oğlusunuz, böyle olmakla Sera. ber onu öldürmek istediğinizi söylemiş siniz, — Bu da bir başka taş!... Ayrp efen diler, size bunları ben söylüyorum, siz hiç utanmadan tutup onlarla bana hü- &üma kalkıyorsunuz.. Yalnız öldürmek istemedim, bunu yapabilirdim de.. Hat tâ az kaldı, elimden bu korkunç kara çıkıyordu. Fakat bereket versin beri koruyan bir melek imdadıma yetişti de yapmadım. İşte sizin anlayamıyacağı- nız şey de buğur. Şüphelerinir, sizi bil- seniz ne kadar küçültüyor.. Ben vur- madım, ben öldürmedim anlıyor musu- nuz?,. Öldürmedim!.. Zavallı genç, nefes nefese, tıkanacak gibi idi. Sorgu başladığı dakikellanberi e bu hale girmemişti. - Smerdiyakov, size #e söyledi? Bu- nu sorabilir miyim efendiler? Müddelemumi soğuk bir tavırla! — Bize hâdiseye dair bütün istedik- Yerinizi sorabilirsiniz, biz de cevap ver mekle mükellefiz. Smerdiyakovu, yata- ğında sabahtanberi belki onuncu sar'a nöbetinin debelenmeleri içinde bulduk. LÂLE sinemasında Doktor, muayeneden sonra “yarma ya çıkar, ya çıkmaz!,, dedi. Dimitri, bu cevapla son şüphe bulu- tu da dağılmış gibi: — Öyle ise, babamı şeytanlar öldür. müş olacak! Diye murıldandı. Nikola: — Bu meseleye tekrar döneceğiz, dedi; siz şimdi lütfen ifadenizi verme. ğe devam ediniz. Mitya, hâkimlerden biraz dinlenmek müsaadesi istedi. Bu izni büyük bir nezaketle verdiler. Sonra ağır ağır hi- kâyesine başladı. Fakat bu konuşmanın Ona ıstırap verdiği görülüyordu. Mâ- nen yıpramış, üzgün, harap bir halde idi. Aksi gibi müddeiumumi de ikide birde sözünü kesiyor, #ualler soruyor ve zabıt tutturuyordu. Nihayet sıra, bahçe duvarına apışmış iken Grigoriyi " yaraladığına (gelmişti. İhtiyarın ayağına nasıl yapıştığını, nasl havan- eliyle vurup düşürdüğünü, sonra bah- çeye tekrar atlıyarak yaralının imdaldı. Ba koştuğunu anlattı. Müddeiumumi ifadeye daha geniş bir açıklık vermesi İçin o sahneyi tak. lit etmesini istiyordu. Mitya bu İsteğe yaştı; — İşte böyle, beygire biner gibi du- vara apışmıştım. Dedi. — Ya hövan eli? (Arkan var) lü ei . - . e ———Z

Bu sayıdan diğer sayfalar: