August 15, 1935 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 2

Geçen Pazar ni şöyle çevirirken, gözüme ilişti: “Uray günü gazete sayfala» Belediye) son günlerde, sokaklarda do- aşan.. gelen ve geçenleri bıktıran di- #ncilerle büyük bir mücadele açmıştır. İasgelinen dilenciler toplattırılıp Düş- ünler Evine gönderilmektedir....... Sevindim. Medeni 'bir şehir için bk üşük bir noksan olan, hattâ bir ayıp il eden bu çirkin manza Ni (ölü ananenin artık nn e ek memnun old Her köşe başında, er alma size büsallât olan, yakanızı bırakmıyan bu i ref ieoyorel dil elen kurtulmak, b ideen büyük bir saadet “Drofesy ronel,, di Et İstans ulda dilencilik: eskicilik, dondurmacıs ik, zerzevatcılık yapan seyyar esnafın i yek işleri gibi, bir iş. ve bir san'attır. u sanat erbabının, hükümete tes il me ge teşkilâtına yaz- dık e geniş madıklı ıntazam ve nba etmişlerdir. Atları ar, adele mıntaka hıntaka aralarında taksim Kinin Symi Sim tecavüz n büyük bir suçtur şi Ek MERA başında, daşkan olarak bir kodaman dilenci pulunur: Bu adam oldukça o varlık fahibi, we hem de kabadayı geçinen birisidir. Etrafındakilere bol bol emirler kurmay (erkânibarp) gibi plânlar çizerek, hergün ne semtlerde dolaşacaklarını, ne suretle hareket ede ceklerini kendilerine tarif eder. , “bir takvim mütehassısıdır: bay ramları; mühim günleri ondan iyi bilen yoktur. U, seyyar bir gazetedir: Ma. hellede ölenleri, doğanları, evlenenleri, onun kadar sorup araştıran kimse yoktur nişanlananları, hastaları Bütün kapıcılar, hizmetciler, her. kes onun ahbabıdır; bunlardan istediği malümatı almakta öyle büyük bir mabareti var ki, yanında İngiliz polis hafiyeleri gölgede bile kalır. O, edindiği bu malümata göre, yanın» daki efradı faaliyete geçirir. Her birine gideceği yerde alacağı tavrı, söyliyeceği ne suretle onların. en ince hisle yalandan me ve mürekkep geç alık al ve benle ii e in Si ©, na yalan yi mez; öndan ünkü Emi saklan buna li ei sırasina göre dayak yemekle, bıçaklanmakla cezalarını görürler. Gazetemi okuyunca bu, hiçbir suret le merhamete bilâkis merhamete lâyık olanların haklarını gas- lâyık olmayan, beden; bu muacciz ve tufeyli zümreden kurtulduğumuz için sevinmiş; ve Uray Kurulunu bu icraatlarından odolayı alkışlamıştım. Biraz sonra Nişantaşında Ruratli cad» desindeki apartımanımdan sokağa çıktım. Kapının yanında mahud kara çarşaflı şebeke mensuplarından iki, karşı sekes de diğer iki tanesini görünce, birden afalladım. Bizim apartmandan Nişan taşı köşesindeki polis kulübesine gidin» e k adar, yolun iki kenarlarını istilâ ce, elmiş tamam 23 profesyonel çocuk, kara çarşaflı, yapmacık sakat dilenci saydım. O zaman müthiş bir hayalinkisarı içinde kendi kendime sordum “İstanbul İlbayının, Şarbayının otur- duğu bir mahallede; Rumeli caddesinin Osmanbey köşesinde bir polis, Nişans taşı köşesinde diğer bir polis bulunur- ken, bu birkaç yüz metrelik yolda 93 di. İenci icray İ n'at ederlerse, İstanbulda dilencilerin: toplatıldığına, büyük bir dilencilikle mücadele açıldığına nasıl inanılabilir?., Onlar, Erkeklerle Her Yerde ve Her zi Müsavi Olduklarını iddia Ediyorlar.. Allah Bu iddiaları, Bazı Sahalarda Hakikat Olmaktan Muhafaza Buyursun!.. © Ii — Kanalizasyon amelesi,.. 2 — Boyacı... 3 — Seyyar satıcı...