October 1, 1935 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 21

October 1, 1935 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

OMUZUnE ki, tabi e çünkü İş uğuna ineği geçmesin vir etiğin di etim adam öldü ir szavallmi n bile çek ır c romajâ — Tipler Üzerinde İncelemeler - mm Kadıköy Vapurlarının YAZAN: Fehmi Razi Oktay Hepimizin yollarda rastladığımız, kim ve neci olduğunu ; bilmediğimiz, birçok tanıdıklarımız öbeğini hoplata hergün vapurun sal lonundan geçen orta yaşlı bir adam görürsünüz. Yürüyüşü kaygusuzdur. Nereye baksa, gözlerinden keyif saçılır. Keder, yanına yaklaşmaktan korkar. dağıtmacı elile bir çağırışı vardır ki... bu, Bi benzemiyen bir ça- İç kazırsanız : n kafalı ai buraya ben geidim. Bu bir gazetenin sahifelerine bakmak isteyor. Bunu neden anlamadın ?.. Neden koşup bana bir gazete getirmiyorsun. İstediğin para değil mi ?.. Görmiyor musun ceblerim tıklım tıklım dolu. Kakavan, halâ yerinde duruyor. düşüncesi, uzun kolu başlar. Ya hele dağıtmaca para verişi, b bir gö rünüç ve acın vardır hoplata tasa onun ümÜvezzin üzünü bilmeyor musun, ugün canım, şöylece Anlaşıldı, daha gelmiyecek” kafasında” ışıklanır ışıklanmaz, havada yarım aylar çizmeğe «manzara» dır a a yerlere düşer. İki büklüm olmuş dağıtmaç, De a yerlerde dakika- larca para ara etiği tuttuğu günler Yirmi beşli in "üstünü uzatan dağılmacı, elinin ie: «Git istemez!» der, gi ileri ir iler. Siz karşıdan anlarsınız. bu adam, “parası bol, “keyfi yerinde bir İecimendir. Hergün, elinde çantası, hızlı adım'arla yürüyen genç bir kadın görürsünüz. Vapurun salonuna dike kapıdan girerken, gözleri boş ve rahat arar. Yanınızda gözüne ilişen boş yere, büyük bir ilişkınlıkla oturur. Yerini biraz isiltıktan sonra, çantasını koyacak ENA Wemniyetlir bir yer arar. Bu işi koyunca, lr bakışlarla, inceden in- ceye kadın tuvaletlerini incelemeğe başlar. çıkarmayı da genç erkekler varsa, ilk işi bu olur. Ne olur, ne olmaz oluracak bir yer de yoluna kendisile bir evlenen bulunur, diye. ünkü (Oparmâ kle arında alyans o yoklur e m göstermek, hoşuna gider. Huyu hiç sıkılgan değildik. ış ı adi e bir erkek arka bi yadan, i günün . ve daha ne bileyim birçok Kendi kendinize, karşıdan erirsiniz. Bu gen $ kadın bir belki değil; diye, o ha favorilidir. a alal alin ind da ei bir türlü İyad İde Sir zin sallanır u zincirin neye e ondan sor” kal Yüzde bunun maya kalkmayın. niçin takıldığını bilmez. İkem gör- Li için, Sw eliğe uygun olduğu için Bir gün bakarsınız, karşınıza goli di ii çıkar. Uzun bir geziye mi Epi ıkıyor diye, kafanızı boşuna yorm Geziye falan çıktığı yoktur. O gün, onun canı öyle istemiştir, öyle de mıştır © kad. İş şlerinde mantık ara zl- mez. Çünkü tam züpbedir. Züpbenin gidişinde LE raktur. gün, yine ml geçmiş geçe mi ütü- süzdür. Elbisesinin açi. sö "uktur. Dura) oturuşu biraz babayanidir. Bu hali teş- if e len Iraz rifat o işlerini değildir. radan geçen bir dostuna verdiği 5 ak selâmdan, bunu alama ta geci z Fa kat neden duruşu bu kadar babayani diye, düşünmeğe başlarsınız. Bi gelir önün gözle gi e eriniz karşı'aş ır. Ödün gözlerinde bir gülümseme var. Bu gülen bakışta, derin bir anlam «mana» vardir. Size : « Ütüsüz pantolonuma, elbiseme mi bakıyorsun ? An'aşıldı, daha hayatın dışındasın. Henüz içine gir- meğe vakit bulamamışsın. Acirım sana. Hayatın dışı, acı ve ıstırabtır. Saadet kaynağı onun içindedir. Durmadan, din- soluk sen Sinemasi Bay Fehmi Razl İenmeden onun içine girmeğe çalış. Rahat ve tasasız yaşamak istersen, her şeyin özünü gör kaynağına ulaş, O zaman göreceksin, ( hayalın (o anlamı, kafanda bambaşka bir yön alacak. Ütülü panto- pantolonun, lonla ütüsüz solugunun arasında bir ayrılık olmadığını göreceksin. Bu yeni görüşten sonra tasa” ların azalacak, boş kuruntuların kalmıya- cak, İnsan olacaksın. Ben istersem bü $o- yenileyebilirim. Param mı yok, Borda Oo yaptırırım, aydan aya öderim. Buna da söz yok yal.» Gözlerinizin önü bu sessiz diyevle bir felsefe sisteminin ana hatlarını çizer. yeni ii çeksin. ninde, bir gün, uzun boylu, mari yapılı kırklık bir adamla karşı karşıya gelirsiniz. Vapurda; nee otururken, eli cebine kayar, acele acele güzelesine sarılır. Dört yanında a kopsa, My çevirip bakmaz bile. Okur, madan okur, Tesadüf olarak yanma bir tanıdığı gelse, rahatsız olur, titizlenir. Sözü kısa kesmek, biran önce gazetesine, kavuşmak için vesileler arar. Sözün uzayacağını anladı im, e per izin alır, yine gazelesine sarılır. Yen güzel bir ei fi yudüm yudum içer gibi, okumaya başlar Tekrar e sm yaplğdan yn o vakit nü pri Bu geri kalış, a o okumasına AZESESİ sela ie kuyi abilmek içindir. Bani hiç © kiliniz e haftanın birçok günlerinde mutlaka karşılaşırsınız. Kafa- i tekra <5 Hepiniz bu tiplerle nızın içinden, bildiğiniz bir filmi reder gibi, bu düşünceler geçer. Size bu tipler, bu kader yakın oldu; Kd han tuhaftır, yine kimdir ve neyin nesidir, bir türlü bilemez Kafanızın içindeki bu düğüm, ilke çağ iyi gibi, miri . acaba Pin inizde eri ve al Sl ır. n yin kim olduklarını bilme- diziniz bi LD karşılaşmalarınız, sürer gider. 72 - Ağustos - 1935 19

Bu sayıdan diğer sayfalar: