28 Şubat 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

28 Şubat 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ğ İSTANBUL 2 Bir az uğrayacağım felâketi düşünmiyor hayata veda etmeğe hazırlaniyordum. Arada sırada dişarıdaki nöbetçilerin seslerini duyuyor, bunların içinden bizim İsmailin sesine uyguncasını işite- miyordum. Her on dakıkada bir pencere kesmeğe giden arkadaş- lar sanki önümde resmi geçit ya- pıyorlardı. Astık ne olacaksa ol- sun diye dört gözle etrafı tecessüs ediyordum. Ya İsmail de gelmez- se akibetimiz nice olurdu? Am- ma o'da hürriyet aşıkı bir kahra- mandı. Hiç anadolu uşağı bir söz verir de o halde ne olabilirdi. Şimdi onu kiminle arattırmalı; bul- durup ta hakikati öğrenmeliydim, maalesef ki bu benim için imkân- sızdı. Ben yavaş yavaş kaçmak- tan da ümidi kesiyordum. Saat- ler bir sel gibi akıp gidiyor etra- fi kaplıyan karanlıklar göz gözü görmiyecek kadar zifiri bir şekil alıyordu. Şöyle bir pencereye gitmek zavallı İstanbulu bir de gece Halile görmek istemiştim. Arkam — kapıya — dönük — bir halde — pencereye — yürümiye hazırlandım tam bu sırada açık başlı sırtı ceketli bir arkadaş al- nından akan terleri mintanının kollarına silerek hem gülüyor hem de sevincinden ellerini diz- lerime vururcasına hareketlerle bana kestim bitti diyordu. Demek ki arkadaş kaçacağı- mız parmaklığı kesmiş deliği ha- zır etmişti. Şu suretle bu mes'ele de bitmiş sayılırdı. Lâkin bunların hepsi bitinciye kadar da biz de bitip gideceğe benziyorduk. Çün- ki daha İsmail onbaşı görünürler- de yoktu. galiba arkadaşı Musta- fayı kandıramamıştı. Öyle olmasaydı şimdiye ka- dar gelip, bana haber vermesi icap ederdi. Maamafih asker Mustafa da haklı değilmiydi. Bir arkadaş hatırı için de gece vakti vazifesini diğer birine neden terkederdi. Ya bölük kumandanı ani bir teftiş yapsaydı. Mustafa- mnin yerinde İsmail bulunsaydı niçin böyle oldu diye Mustafaya Muharriri: HALİT CEMAL Her hakkı Mahfuzdur İŞGALİ!.. D - sorgu sual namına hiçbir şeyler sorulmaz mıydı. No çare ki bu düşüncelerin birini de belki onlar düşünmiyorlardı. — İkide birde saatime bakıyordum. Şöyle böyle dokuz buçuk on vardı artıl sab- rım tükenmeğe başlıyor bu ümit- te kendi kendine sönüyordu. Hey- hat ki ölüm hayallerile ceng ediyordum. Dışarıda birçok ayak sesleri vardı. Arkadaşlar desem değildi. Çünki onlar olsaydı daha kapının dışından selenirlerdi. O halde a- caba kimdi? Yoksa beni idama mı götürmek için gelmişlerdi. Asılacak mahkümlarin daima gece galürüldüğünü pek çok defalar gazetelerde kitaplarda oku muştam. Belki de bana böyle olu- yordu. O halde dişardakiler tel- kinatı diniyede bulunmak için gönderilen hoca efendi idi. Aca- ba önce beyaz gömlek mi giydiri- lirdi? Ben onu giydikten sonra Beyazıt meydanına kadar nasıl gidecektim. Ah şurada elime bir silâh geçiverseydi de bir — kurşunla kendimi vursaydım pisi pisine ölmektense intihar etmek daha şerefli olurdu. Ne çare ki bu im- kân da yoktu. Dişardaki patırdı gittikçe fazlalaşıyor. adeta sen gir ben gireyim gibi sedalar kü- lağıma gelir gibi oluyordu. İhti- mal ki bu meş'um hareketi yapa- caksalar da korka korka infaz etmek istiyorlardı. Bir aralık duvardaki büyük bir çivi başı gözüme ilişti. İşte dedim silâhın yoksa da belimdeki kayışı boynuma takarak bir ucu- nu da buraya iliştirerek kendimi olsun asayım dedim hemen tatbi- ka da geçtim. Duvara sokuldum kayışı ilmek ettim çiviye taktım. Artık kendimi koyuvermek - icap edecekti. Tam bu sıralarda büyük bir gümbürtü ile odanın kapısı açılıp ta İsmail ile arkadaşlar içe riye girmesinler mi ? (Devamı var) — Zekâi Bey —>mom e— Dün Ankaradan geldi Osmanlı düyunu umumiyesi Türk dainleri vekili Zekâi B. dün Ankaradan avdet etmiştir. Fransız dainler vekili M. Dök- löziyer Pazara Nisten şehrimize gelecektir. İnıillı ve Fransız dainler ve- killeri Türk dainler vekili ile beraber gelecek çarşamba Anka- raya gideceklerdir. sEye aĞ ) Cumhuriyet abidesi Taksimdeki cumhuriyet abide- sinin tamiratı tera edilmektedir. Daha geçen yaz abidede başlıyan çatlaklıklar gün Beçtikçe fazla- Taşmıştır. Abidenin kırmızı taşla- rı dökülmektedir. Emanet abide, nin etrafına tahta perde çektir- miş ve tamirata başlatmıştır. Bu, ikmal edildikten sonra abide talâ edilecektir. — >Mrosldem Tercümanların imtihanı Tercümanların imtihanları dün ikmal edilmiştir. AhmetRizaB.. — mAe Cenazesi dün defnedildi Dün vefatı haberini yazdığı- mız mülga Ayan reisi Ahmet Rı- za Beyin cenaze merasimi dün vali vekili Fazlı, Beyle vilâyet ve Emanet erkânı ve bir çok dost- İarının huzuriyle icra edilmiştir. .a 450 seyyah geliyor Bugün İlimanımıza ( Roter- dam) trans atlantik vapurile, Amerikalı, kanadalı, Fransız ve İngiliz olmak üzere 450 seyyahın gelmesine intizar edilmektedir. Seyyahların pasaport mua- melelerini Çanakkalede Ikmal etmek üzere polis 4 cü şube me- murları dün akşam çanakkaleye gönderilmiştir. (Roterdam ) iki gün limanı- mızda kalarak ( Suriyeye ) gide- cektir. A — Mro e— Umumi maaş yarın Umumi maaşın yarın sabah tevzline başlanacaktır. YARIN | .. |Kömür depoları | İ — ağe— Üçe taksim edildi Şehremaneti kömür depoları hakkında yeni bir karar veril- miştir. Mevcut depolar üçe taksim edilmiştir. 1 — Vapurlara kömür satan maden kömürü depolârı 2 — Ticari muamele yapan de- polar. 8 — Mahalle aralarındaki kömür depoları bundan üç ay evveline kadar açılmış olan de- polar ipka edilecek fakat bu ta- rihten sonra açılmış olanlar var- sa seddedilecektir. Mahalle ara- larındaki depolar 20 tondan faz- la maden kömürü bulundurmı- y.uklırdır. Kok kömürü iste- dikleri kadar bulundurabilecek- lerdir. ———ti sdzman — Yerli yünler —rrten 1928 senesinde yerli yünleri- mizden 27000 balya ( beher balya 100 gr. olmak üzere) istihsal edilmiştir. Evvelki sene mahsulun dende 17000 balya kalmıştır. 1928 se- nesinde bu muktarin 40 */, dere- cesinde ydn tacirlerin elinde kalmış diğerleri satılmıştır. Aynı zamanda hükümeti cüm- huriyemizce yerli yünlerinin is- lahı için (merinos) cinsinden KBNM Te DA UN yüncularımıza ve ıö,ıu" tevzi edildiğinden yeni yünler daha makbul tutulmaktadır, 1928 senesinden ise 4000 bal- ya yün stok olarak tacirlerimizin elinde kalmıştır. Bu yünler piya- sada 103-104 kuruşa okkası satıl- miştir. 1929 senesinde Türkiyeden h- raç edilen yerli mevattan en ko- lay satılan yünlerimiz olmuştur. Çünkü piyasaya çıkan bütün yen- lerimize en ziyade Amerika ta- cirleri rağbet göstererek satın al- mışlardır. Türk yünleri Ameri- kada halı imalâtında olduğundan fazla miktarda satılmaktadır. Yerli yünlerimizden yikan- mış olanların okkası 100 kurusa satılmıştır! Bütün bir sene zarfında yerli yünlerimize dalma talipler çık- mıştır. edilen kumaşlar temamile yerli yünlerden imal edildiklerinden, fabrikalardaki yün sarfiyati gün- den güne artmaktadır, Bu şuret- le isilkbalde büyük miktarda “yerli yün sarfiyati temin edilebi- leceği kuvvetle tahmin edilmek- tedir. ——— 0v>yvc<— Dikkat | İstanbulda (Yarın) gazetesi namma Abona yazan hiçbir memurumuz yoktur- Gerek bunamla ve gerek baş- ka vesilelerle herkim herhangi bir müesseye müracâat ederse, müracaatının katiyen nazarı itibara alınmaması lâzımdır. Aynı zamanda heman İstan- bul (4243) e telefon edilmesi reca olunur, Çünkü bir takım adamların gazetemiz namına öteye beriye müracaat ettikleri haber alın- mıştır. 'Bıı gibi müracaatlar idareye haber verilmezse idâremiz hiç bir mes'uliyet kabul etmiye- cektir. Yerli fabrikalarımızda imal | Bahbasını A dae e Öldürdükten sonra çu- kura saklamış Dün, Ağırcezada, babası Ka- ra İbrahimi öldürmekle maznun Süleymanın muhakemesine de- vam edildi. Süleyman, Şilenin, Manşar köyünden olduğunu, evli bulunduğunu, hiç mahkümiyeti olmadığını, kömürcülük ve renç- perlik yaptığiını ve okuyup yaz- mak bilmediğini söyledi. İddiaya ve zabıtlara göre, Süleyman, 20 Teşrinlevvel 920 perşenbe günü akşam üzeri, yolnna çıkarak bal- ta ile öldürmüştü. Süleyman, bundaa 4 ay ka- dar evvel bir akşam, köyden 3 kilometre kadar bir mesafede, dağda bir çalılığı siper ederek babasını beklemiş, babası atla önünden geçerken, baltanın ter- sile iki defa vurup attan aşaği düşürmüştür. Babası ölüp attan düştükten sonra sürükliyerek çu- kurlardan birisine atmış ve üze- rinı yapraklar ve saire ile ört- müstür. Bundan sonra uzun za- man taharriyat yapılmış Kara İbrahimin cesedi bulunamamış- tır. Nihayet, Jandarma karakol kumandanı Hayreddin efendi İbrahimin oglu Süelymandan şü- pelenerek buldurmuş ve sonra da tevkıf etmiştir. Süleyman, cürmünü inkâr etmek istemekte isede dinlenen şahitlerden Şileli Şerife H. kah- veci Aptullah efendi, maznunun hemşiresi 18 yaşında Safinaz H. Kikisininde elleri ve yüzleri vahim 7 3 Jandarma İsmail ef, ve Jandar- ma karakol Hayreddin ef. ler tamamen maznun aleyhin- de şahadet etliler. Muhakeme 27 Mart perşembe günü saat 13 € talik edilmiştir. Yaraladıktan sonra savuşmuş Tophanede karabaş mahalle- sinde Zaronun kahvesinde amele Derviş arkadaşı Abdullahla bir alacak meselesinden kavga etmiş- ler, Derviş Abdullahı arkasından çakı ile ağır surette yaralamış kaçmiştır. Bu zamanda muşamba yırtılırmı Evelki gün ketenciler kapısın- da vuku bnlan yanğında muhafız Süleyman efendinin üstüne Çaycı T hücum etmiş muşambasını yırtarak hakaret etmek İstemiş isede yakalanarak mahkemeye sevkedilmiştir. Denize atlamış ama kurtulamamış Emniyet sandığından sahte- kârlıkla sabıkalı ayetullah ile iki arkadaşının 16000 lira dolandır- | dıklarından haklarında mevkufen tahkikata devam edilmektedir. Ayetullahın - arkadaşlarından ayni cürümle alâkadar Üsküdar- da oturan |Mehmet Bey isminde _hlrl hanesinde evelki gün tepkif ! edilmiştir. Mehmst Bey Üsküdardan ya- vi nında sivil memurlarla getirilirken Defterdarlık fenerler ida” kendisini vepurdan denize atmış isede kurtarılmız ve müstantik- likçe tevkif edilmiştir. Çabuk bastırılmış Mahmut paşada kurdacı Apus- tolun dükkâhındaki elektrik ütü- sünden ateş çikmışsa da söndü- rülmüştür. Bayıltıncıya kadar döv-- müşler kaçmışlar Çukur çeşmede Tıı'hıllı'& T başısı Mehmet odasında evelki gece otururken iki kişi içeri BİF — miş, kendilerine 200 lira vermt” — sini yoksa öldüreceklerini söyle” mişlerdir. ğ Mehmet bağırmak isteyinct — ikisi birden lâmbayı söndi f ten sonra Mehmedi bayıltıncıyâ kadar dövmüşlerdir. * İki gerir hakkında zabıtac& — takibata başlanılmıştır, Yalanmış " Beşiktaşta bir konakta oturan — bir arabın bazı gençleri iğfal ede" —— rek konağında ahlaksızlığa sev” ——— kettiğine dair evelki günkü Cum” * huriyet ve Vakit gazetesinde yazılan havadıs hakkında yaptır ğımız tahkikat, bu havadisin yan” lış olup meselenin bir eğlencedet r ibaret olduğu, iki gazetenin yaz” * dığı gibi bir vaka olmadığı anla” A gılmıştır. -.:g Ateş çıkmış ama söndü-. — rülmüştür li Evelki gece Üsküdarda mey* ”a haneci Mehmet Fevzi efendinin  evindeki yatak odasından atel çıkmış isede söndürülmüştür. Elleri ve yüzleri yanmış Dün saat 14.6 da Beyoğlunda — Venedik sokagında İbrahim paşa — Apartımanında 3 cü kalta oturaf Rus tabaasından Siçenka zevcer — sile gaz ocağında yemek pişirr — mekteler iken ocak parlamış,her — ;( & sure te yanmış Amerikan hasta” nesine yatırılmıştır. Zi Hastanede ölmüş Evvelki gün Mısırçarşısı ar” X kasında — ketenciler kıryııındl'(( zuhur eden yangında vacudıuıllf" muhtelif yerlerindn yanrak İngi” — Hz hastanesine nakledilen Levi” dis vefat etmiştir. ' # Muhayyelmiş M Bir kaç gün evvel, bir akşam gazetesinde Eyupta bir ebenit — evine gece girilerek hlr;oo* , doğurtturulduğuna dair yazılan — havadis hakkında alâkadar me" kamattan yaptığımız tahkikattâ böyle bir vak'anın kuku bulma” — dığı ve muhayyel olduğu anlaşt!” — mıştır. g Hergün beş on tane Gedikpaşada Sinekli medre” sesinde 1 numaralı oda kundura* cı çıraklığı eden 14 yaşında Uf # çocuk çarşıya giderken — Şebif mobili emanetin 154 numaralı otol çarpmış sol elinden, ayakların” dan ve yüzünden ağır surettt yaralanmasına sebep olmuştU”” Mecruh hastaneye yatırılmi$” tır. f Ölü sayacaklarmış zahif Hasköyde kamonto mezarli” ğında gece - güpheli bir sureti? üç kişiye polls devriyeleri ( dUf ’ ? emri vermişlerse de meçhul 1” hıslar polisler silâh atarak kâF” mışlardır. 4 resinden para istiyo” Defterdarlik fener idaresi” den kazanç vergisi Istiyor. Fenef” ler idaresi şartnamesinde böyle bir kayt olmadığını ileri sürmüt” tür. Fenerler idaresi bu vergini? alınmaması için hükümete müra” caat elmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: