5 Mart 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

5 Mart 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

b P- Sahife 4 | — İSTANBUL “İŞGALIİ!. HALİT CEMAL ' Muharriri: m> Her hakkı Mahfuzdur. — <& a 28 — az vakit kalmıştı. Henüz daha biz pencerelerden nasıl şığacağımızı düşünmiyorduk. Bir aralık arka- | daş İsmaille ne yapacağımızı ko- nuşuyorlardı. Bende kaçamadığım takdIrde uğrayacağım akibeti dü- şünüyor ah ne yapupda buradan kurtulmalı diyordum. Yanımdaki refikim birdenbire silkindi şikâr görmüş avcılar gibi derhal harekete geçdi. Sirtında- kileri çıkardı bir don gömlekle kaldı kendisini kaldırıp delikten uzatlı fakat bu benim aldığım va- ziyetlerin temamen aksini yapiyor- du ben evela ayaklarımı uzattığım halde o bilakis ellerini çıkarıyor tıpki bir yılan gibi kıvrıla kıvrıla delikten kendisini uzatıyor haki- katen tekmil vücudunu dışarıya çekiyor kurtuluyardu. Demekki insanın başi geçerse tekmil azala- rıda geçer didikleri bir kerre daha sabit olmuştu. Şu halde bende arkadaşın yaptıklarını taklit et- mekten başka kurtuluş çaresi gö- temiyordum. İlk hamlede aynını tatbik ettim hakikaten omuzlarımı yarıncaya kadar' sığmıştım. Son bir gayret daha kâfi geldi şimdi pencerenin haricine toprakların üstüne yığılmış kalmıştım. Arka- daşla İsmail omuzlarımdan tuta- rak ne yapacagımızı şoruyorlar emir dileyorlardı. İilkiş dar köşe- |dri geçmek demirle örtülü yüksek divarda on metro irtifadaki süley- maniye caddesine atılmakti. Las” kin bu on metrolük yükseklikten hanğimiz sağ kalırdık. Yanımızda ne bir ip ve ne de bir merdiven yoktu. Ohalde ne yapmalıydık ? Velhasıl manianın biri bitmeden diğeri peydah oluyor tükenmez. | tehlikelerle boğuşuyorduk. Ahbir | kerre şudivarıda aşaydım ne olur- ! İsmailin nöbetinin bitmesine 'l * Yarın , büyük bir termaye mahsulü olmaktan ziyade de- vamlı ve yorulmak bilmez bir sây neticesidir. Bunun Için- dir ki onun inkişafı seri hatve- lerle değil, bati fakat esaslıdır. « “ Yarın , cılar memlekete bo- yadan ziyade öz vermek istiyen kimselerdir. Eğer matbuat de- nilen mefhum beşeri terbiye ve medeni zekânın vücut bulma- sı ise bunun yolları beynelmilel Alemde taayyün etmiştir. * Ya- Ü rın, cıların şimdiye kadar sar- ettikleri mesai belki de bir az datınıktı. Böyle olmamasına - imkân olma: F lııkm kabul etmek te bir ı::!mlulı hentiz yeni me- Sa| ve l K istediğimiz şekilde eni girmek üzre bulunuyoruz, y Yarıncıların (* akikes Mi kabiliyetlerinin fevkinde ve o kadar müşkül bir iştir. İ * Yarın , in yakında yapa: cağı yenilikler arasında bu gün-: kü dünya muhtelif memleket- lerde siyasi tezahürlerle anlaşı- labilir. “yarın,, yakında pek yeni ve canlı bir şekilde çıkıyor —— revaş gsaese— — Yalnız reklâmla değil, bilfil en hayati mes'eleleri aradığınız şekilde « Yarın » da bulacaksınız eli bııı'.g:' bulacaklardır. du? İsmatl dedim hepsi olduamma galiba burayı aşamayacağız. İstermisin yerine gelen nöbetci neferde seni bulamasın devriyede haber versin bir taharriyat; niha- yet burada yakayı ele verelim hay aksi şeytan hay bir türlü biz den uzaklaşmıyor ne yapacağız diye düşünüyor deli »gibi kendi kendime söleniyordum . İsmall birden bağırdı bey dedi benim belimde sekiz kulaçlık bir kuşak var acaba: ondar istifade kabil olmazmı? Hay Allah senden razı | olsun İsmail işte zanederimki çim- | di kurtulabileceğiz. Burası olsa olsr on onbir metro kadara irtifa dadır. Senin kuşakla bunun dörtte üçünu kazanır mütebakisi içinde atlayabiliriz vesselam. Haydi çıkar dedim. İsmail hazırdı ucunu de- mire bağladım ve kendimi aşağıya koyverdim. Toprak kokuları ya- yaş yavaş burnuma geliyor hürri- yetin yakında olduğu hissini uyan- dırıyordü. — Ellerimin arasında kıtalan kuşak artık gittikçe kısa- hyor zemine yaklaşdığım belli oluyordu. Sağ elimin avucu içinde son uç kalvuştı. İnhinalı kabarık- larla karanlıkların arasından her biri birer dağ parçası ğibi gözüken sathı arz biraz sonra banada kol- larıtı açacaktı. Fakat bunda. arlık ellerimim. arasında tutulan . yün parçasını" birakmıştım Bir külçe gibi dizlerimin üstüne düştüm. Kendimi dinledim hiç bir yerimde bir ağrı sızı duymayor ıztarap filan ! çekmeyordun. Ankadaşlara ses- lendim Haydi çabuk olün ben selametdeyim diye beğirdim. o zavallılarda bin çeşit heyecanlarla sarkmaya başladılar. ( Devamı var ) Bundan dolayı gerek şark gerek garpteki siyasi tezahür- leri, umumi yürüyüşü, medeni kesafetin eziş kabiliyetine mu- kabil mukavemet kabiliyetini, fırkaları, siyasi mücadeleleri birer makale ile neşredeceğiz- Bu makalelerimizi okuyan kariler muhtelif. devletleri ve memleketleri öğrenmiş olacak- lardır. Şafar - * Yarın , Ikinci bir “yenilik olarak ta'memleketimizdeki |ş hayatını ve işçiliği, tetkik et- mekle yapmış olacaktır. Bundan başka yeni bir baş- kalık ta harflerimizin gelmek üzre bulunmasıdır. Her halde “ Yarın ,, tasnifli ve tasnifçi bir gazete olmağa çalışacaktır. Bundan maksat birinci de- recede meşgul- olunması icap eden bir mes'ele varken seki- zinci derecede bir işle meşgul solmamaktır. Her halde okuyu- o vcülar sekiz on gün sonra elle- b rinde yep yeni ve bu 'günkü gazetecilik telâkkisinden ayrı — kase— İstiklâl hareketi (Luhardan mektup) Geçenlerde, Hindistanın her tarafından gönderilen murahhas- lardan mürekkep — burada bir Kongra toplanmışti. Bu Kongra- da en ateşin vatanperver hatip- lerin irad ettikleri nutuklardan sonra Hindistanın tam bir istedi- igini temin bir yabanci hükümete karşı medeni ısyan ilânına, vergi vermemeğe,İngiliz malıalmamaga, onlarla her hapgi bir şekilde ©- lursa olsun, Munasebette bulun- maması karar verilmiş ve bu ka- rarların, icabı.hale göre birden veya- tedricen, tatbikini temin etmek üzre de daimi bir icra encümeni teşkil olunmuştu.. Meşhbur Hint yatanperverci Gandinin riyaseti altında bulunan Encümen ilk. iş olarak tuz ver- gisinin — Verilmemesini ilân ile beraber Hint limanlarina gelen | İngiliz vaporlarının tahliye edil- memesi hususunun liman amele- si reisine ltebliğ etmişti. Bu ve aliyen zuhur: edecek bu gibi' müşkilâtın bertaraf edil- mesi- için Hindistana verilecek tarzı İdarenin müzakeresi — zım- nında — bir” (konferans - akdine datr İngiliz. hükümetinin “vaki olan — teklifir Icra encümenince 3 tetkik bile sedilmeğe * şayan gö- | rülmemiştir. Hint vatanperverlerinin na- giri efkârı olarak -Gandi” tara- findan çıkarılan “Ganç Hint, Gandi bir makale — yazarak, İngiltere hükümetiuin konferans teklifini nazarı dikkate almak için Hintlilerin şartlarını tadat etmiş ve evvel emirde bu şart: ların kabulünü istemiştir. Bunlar kabul — olunduğtan — sonra- Hint watanperverleri İngilizlerle Hin- | gistânm tarzi idarasine dair müzakereye gır.blleukhflnl bil- dirmiştir: 1 Rupiye kıymetinin bir şitin altı penesten bir şilin dört pe- nese tenzili. 2 — Arazi vergisinin yarı | yarıya endirilmesi ve arazi it- lerinin heyeti teşrilyenin tahtı murakabesine konulması. 8 — Tuz vergisinin ilgast- 4 — Askeri masrafların lâa- kal yarısına endirilmesi- 5 — Yüksek -dereceleldeki memurlar maaflarının, - Varida- tn, azalmasile tevafuk etmek üzere, tenzili. 8 — Kthal olunan hazır elbi- se ve mensucat rük resmi- niü tezyidi ve bü suüretle vatani sanaytin kimayeti- Z Kat ve Katle teşebbür ile müttehim bulunanlardan ma- ada bütün siyastmahbukların tah: / iyesi, g — Derdesti Tü'yet bulunan viyasi mühakemelerin devamının tatili. 9 — Menfada bulunan. bütün Hintlilerin memleketlerine avdej- lerine inusaade olunması, 10 — Kanun dairesinde, mu- dafaai nefsi için Saterli silah ta> şımak izni. Bü şartları yazdıktan sonra Gandi ilâve ediyor: 1 — Hintte Kral matbinin bizim bu Bir münakaşa yüzünden Şişlide oturan Celile hanım evelce tanlştığı Yalovada çiftlik sahibi- Zihni bey ile aralarında, bir münakaşa çıkmış. Zihni bey Cemile hanımı tabanca ile boy- nundan yaralamıştır. Carih Zih- ni bey Pangaltı poliş memurları tarafindan yakalanmıştır. Celile hanımın yarası ehemmiyetli ol- duğundan tahtı tedaviye alınmış- tır. Bıçak oyunu Unkapanında mavunacı Riza amele Sükrü ile kavga etmişler, Riza Sükrüyü bıçakla vurmuştur. Sarhos değil eşkiya İç Erenköyünde oturan Mus- tafa sarhoş olarak iki kahvede oturanların üzerine biçakla hü- cüm etmiştir. Kahvelerde oturan- lar korkup kaçmışlarsada, polis- ler yetişerek bedmest sehroşu yakalamışlar elinden — bıçağını almışlardır. Sarhoş Mustafa arbede esna- sında kendini bacağından yara- Tamıştır. Çakile vurmuş Üsküdarda çinilide berber pe- rikli bir mes'eleden duvarcı Ago- pla kavga etmiş, Agop çakı ile Perikliyi yaralamıştır. 3 Camlarını kırmış Hasköyde kahveci Torosun kahvesine sarhoş olarak sabıkalı | Aziz gelmiş, camları kırarken bileğinden yaralanmıştır. İşte şimdi tam maskara olmuşlar Beyoğlunda Dolapderede mas- kâra eibisesi giyen Haçik, Keon, Liranuş, Sater, Haço isminde beş kişi Kemal ve Mehmet namında birlerinin gırtlaklarıma sarılarak boğuştuktan — sonra — cümleside mühtelif yerlerinden yaralanmış- lardır. Bir asker ikitramvay arasında kaldı Beşiktaşta Ali isminde bir as- ker iki tramvay arasında kalmış Dolis lqa.bğ?._ V aki kişi arasında kavga cikmiş bir |. bir kaç yerinden yaralandığından Güraüş suyu hastanesine yatırıl- mıştır. ilk matalibimizi kabulü tsyani me- deniden bahsolunmasına nihayet verecek ve umumi Hint Kongresi de memnunane teklif olunan kon- fransa Iştirak edecektir, çünki Konfrasta re'yini açık söylemek hurriyeti tammesine malik oldu- ğunu anlayacaktır. Umum Hint Köngresinin itti- fakı arasile icra komitasi riyase- tine tayin edilmiş ve bu 'etle bütün Hindistanperverlerinin mü- messili bulunan Gandinin derme- yan eylediği bu şartlara İngiltere hükümetinin ne cevap vereceği malâm değildir. Ancak, Hint Racalarının İn- giliz idaresi taraftarı- olmalarına rağmen, İslam, — Mecusi bütün Hintlerin idarei müstekilleyi te- mine kat'iyen azmetmiş oldukları düşünülürse İngilizlerin, er veya geç,Hint istiklâlini tanimağa mec- bur olacakları şüphesizdir. Buda kadın yüzündü Şehremininde Feyzi GELE ve Sabri isminde üç. kişi bİLTİ dın yüzünden blxbh-krll'“ İ etmişler üçü de yekdiğerlti ? | ralamıştır. D Kadın parmaği —— -| Unkapanında oturan n j. arkadaşı Arifle Hayriye is” - | bir kız yüzünden ırılınnllj ğ ) ga çıkmış, birbirlerini yaralP ” kiy lardır. ı bu sarhoşluk :: Karagümrükte oturan 9D | sarhoşlukla kama ile bir T7 | taarruz etmiş, kendisini me S | polis Emin efendinin elind! : mi ralamıştır. 3 dix Hlyazar Roso, © <| Bir müddet evvel Beyoğlü”'| Üzi Karanfil sokağında İlyazar isminde birinin evine iki miş tabanca ile kabürga Lt? B m: lerini kirarak İlyazar Rosoyi ' | m. dit ettikten sonra bir mik! rasını gaspederek firar etm di dir. d ne İlyazar Roso hastaneye: | rilmiş tahtı tedaviye alınmış? b evelgi gün vefat etmiştir. «& Fazla rakıdan gi 4 Kumkapıda iskele bapıf n numaralı kahvenin üstünde ran hamallar kâhyası k arkadaşlarile, Çemberli n matbaal Osmaniyedeki od fazla miktarda raki içmişle! Mustafa - içtiği - rakının ölmüştür. Hamal Mustafanın vefati' heli göründüğündenici ga gönderilmiştirr içtiği kaçak rakıların tesirilö " fât ' ettiğinden * şüplie'ari edilii ginden zabıtaca tahkıkata böf” | Mustafa 48 yaşmda kavi J cutlu birşahıstır. * Hamam - zannetmiş Taksimde — Firuzağada: " likçi sokağında hamamcı * | met efendinin evine dün # düz hırsız. kirmiş bazı dw çalmıştır. Çuvalı değil dıvar! delmiş Taksimde ılnıırvlleı'd.'M ratın dükkânma dıvari M hırsiz girmiş 40 Uira çılı!w mıştır. r Şüphe üzerine havagat! 7 ketinde Luka yakalanmıştif' —| Çalmış kaçmış Ortaköyde tsamvay M de 26 numaralı Ayşe İl% tütüncü dükânına hırsız ıdj' ğ tütün —sigara, para ve * | “çalıp kacmıştır. VĞ Kamyon çarpmıs — 04 Dün 2205 numeralı | _yl Üsküdarda birinci milâzım! F* | beye çarpmış - belinden ve , ' dan yaralanmıştır. (| Kamayla :.'zırıılil!_î!'ş,ı'a 5 Beşiktaşta Yeni sokakta , | lha H. evine sebzeci İsa kama ile hücum- etmişleri y bulunan Haydar beyi yar MJ” ları gibi gelen devriye m! Ö vına karşı gelmişlersede yakk mışlardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: