11 Mart 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

11 Mart — ——— — —”: Milli rsassüransın tesisine sEbeBi- yet veren ahval ne gibi şeylerdir? Dünkü nushadan devam ——— Birinci sınıfa dabil olan ve umumi tarifeye tabi bulunan ri- zikolar da üç kısma ayrılmıştır. 1 — Beton arme, Fransız u- sulü potrelli tonuzlu, eski usul kemerli binalar ve mühteviyatı. 2 — Dişarısı taş ve tuğla ile inşa edilmiş içerisi ahşap adi kâr- gir binalar ve içerisindekiler, 3 — Tahta ve emsali binalar. Bu kısımlara döhil sigortala- rın fiatları 6 veya 15 metro müu- hiti dahilinde tahta bina olup ol- Madığına ve etrafında ahşap bi- a varta onların adedine ve ta- Mamen yal 'a bi km:l:":ul:nıyıuklırmı Birinci kısma —ait — fiatlar harbi. umumiden itibaren müta” rekenin sonlarına kadar tedsicen Yükselmiş ve 1926 dan beri de ya” Vaş yavaş azalmıştır. Yukarda beyan olunduğu üzre | ahâli ile doğrudan doğruya te- ması olan ve mühim miktarda Prim vermiyen bu kısım sigorta- lar mütarekeden sonra bazı şi- kâyetlere sebebiyet verdiğinden bunun önüne geçilmek daha doğ- Tusu göz boyamak için fiatlar bir Parça azaltılmıştır. İkinci sinıfa mensup sigorta- lar için alınan munzam ücretler- | “le üçüncü sınıf - sigortaların fat- ları birinci sınıfa ait fiatlarla beraber yükseldiği halde onlarla beraber tenezzül etmiyip bugü- ne kadar vaziyetini muhafaza- etmiştir. Ticari ve sınal mües- seselere ait olan bu sigortaların | “Ücretleri mallara zam edildiği gibi bu işlerin başında bulunan eşhastan birçoklarının sigorta kumpanyalarile türlü türlü alâka- &ı olduğundan bittabi bunlar ta- tafından itiraz edilmemiş ve şikâ- yet edeceği anlaşılanların ise üc- Tetlerinden mühim miktarda ten- zilât yapılarak kendileri susturul- Müştür. Mmeydan vermemek ve gerek bazı kumpanyaların işlerini kendilerine celp etmek için yaptıkları tenzi- lâttan memleket ve hükümet hayli miktarda istifade etmişse de ga halden istifadesi azalan bazı kumpanyalarla mensupları mes'e- leyi başka şekile — bürüyerek fiatları tesbit ve tarifeye riayeti temin için sigortaları inhisar altı- na aldırmağa çalışmışlar ve mu- vaffak ta olmuşlardır. Geçenlerde neşrettiğimiz sigor- tacılar dairei merkeziyesinin 25 Haziran 1928 tarihli zaptından _Vildy;;lğrin Taymıs gazetesine cevaben Fran- tzca akşamda — intişar eden beyanatile — sigortacılar - dairei merkeziyesinde irat ettiği nu- tuktan anlaşıldığı üzers temsil ettiği kumpanyalarla kendi men- fantını düşünen (Piyosjun işine bu fiatlar gelmediğinden ticaret vekâletile iş bankasıma müracaat ederek bu fiatlar tatbik edildiği takdirde milli reasüransin gerek hükümete ve gerek bankaya yermesini taahut ettiği miktarın itasi mümkün olmıyacağını ve kumpanyaların buna itiraz ettik- lerini bildirip büyük emlâklerle yücude — getirilmiş olan tari- feyi tadil ettirmiş ve fiatlar halkın ödeyemeyecegi derecede yükselmiştir elyevm mevkil mer- iyette olan tarifedeki birinci ve ikinci sınıflara ail fiatlar 1929 tarifesindeki fiatlara nazaran bir aZ UCuz isede evelce tarife tema- men tatbik edilmediğinden ahali #imdiki fiatların yarısı derecesinde bir fiatla mallarını sigorta edebi- Hyordu. Piyosun yüzünden halkin cebinden çıkan para ile hazineye girecek olan parayı mukayese edersek hiç mertebesinde olduğu görülür. Sigorta kumpanyalarından biri hinde ve 928 numaralı posta mak- buzile Maliye vekâletine takdim kılınmış olan arizada bildirildiği üzere hükumet yalınız rekabetten istifade ederek bir takım fikirlere muzaharet etmemiş olsa idi yalınız | hükümete ait sigortalardan 350 bin lira istifade ederdi- bulkda mutazarrır. olmazdı. ve Piyosun nutkunda bahs olan dedikodulara meydan verilmemekle beraber düşmanımızı kendi elimizle besle- | Mmemiş ve paramızıharice gönder- Memiş olurduk. Bu yüzden bir çok yerli şirket- kapanmış ve bir çok Türk Bu suretle gerek — itirazata açıkta kalmıştır. ( Devamı var ) YARIN Sahife 8 tarafından 6 Kânunusani 1929 tari- '+ 1 ı 1_ yi : Yeni sene bütçeleri dahiliye vekâletine geldi. — Ankara, 10 (Hususi) Vilâyetlerin bütçeleri dahiliye vekâletine gelmiştir. Vilâyetler meclisi umumileri- nin vıı.ıyellıılııldı bildirmişlerdir. lik temas —a anlaşılacağı üzere tarife ve tali- | Düyunu umumiye Mümessil. matnameyi tanzim için müderrit Zühtü, Muammer, Raşit, Hüsnü, Hamit, Muhittin, — Muhsin Naim, Balt Riza, Nüsret, Ali Riza, Bey- lerle Piostan mürekkep bir kom- isyon teşkil olunmuştur. Bu hey'et birinci sınıf sigorta- lar için beş sınıf üzerine bir fiat Tistesi ikinci sınıfa ait ücreti mun- zamlara mahsus bir cetvel ve birde talimatname tanzim etmiş- lerse de yerli sigorta şirketleri Müdiranının — hazır. bulunduğu mecliste Pios ve küstahça bu listedeki fiatlara kemali asabiyetle İtiraz etmiştir. Sigorta kumpanyalarınin şim- © kadar yaptıkları tenzilâtlar | Derik kaymakamı Cemil Demirci lerile dün yapıldı Ankara, 10 (Hususi) Dayinler vekilleri bu gün ma- liye vekilini ve başvekili ziyaret edip uzun uzadıya düyunu umu- miye Mmes'elesi üzerinde konuş- Bu müzakereler ev bildirdiğim veçhile çok"::;y:: ehemmiyeti haizdir, Hükümet müzakerat neticesinde iyi bir n2- :;ı elde edeceğini zannetmekte- Yeni- tayinler Ankara, 10 (Hususi) Simav kıymlııııılıhııı sabık :uırı dihkate alınarak birçok | kaymakamlığına sabık Mazkirt tkikata edilmi Müsteniden tanzım | kaymakamı Fahri, Orhan Gazi kalı İt olan bulistedeki fiatlar | kaymakamlığına Şatak kayma- ve hükümetin menfaatine kamı Emin Beylerin nakil ve ta- Muvafık idisede (Piyos) un — yinleri tensip edilmiştir. Şehirlerde Gördüklerim -İ— Eskişehir : 1 Mart - 930 Eskişehir istilâ ve felaket gör- müş tarihi bir yurttur. Kahr olan Yunanlıların kanı bu memleketin topraklarına çek fena bir şekilde işlemiştir. Bu mülevves kani meş'um - telekki eden — Eskişehirliler topraktan fevkaladelikler, beklemiyorlar . Geçen sene dehşetli izdiraplarla kıvranan Eskişekir eger busenede aynı şekilde felakete oğrarsa açlık ve fecaat tam manasile başlar. Burada halk umumi bir neş,e- sizlikten muzdariptır. balkı betbin ve neş'esizliğindan dolayı âslâ hatâlı görmeyelim. Biz fukara bir milletiz. Paramiz yok halbuki arzın üzerinde en, büyük sultan paradır. Buna kat'iyen kanı olalim ki parsız bir millet hiç bir şey olmaz ve olamaz!... ç f Napuleone sormuşlar: Harp ne ile olur!.. Verdiği üç kelimelik bir ce- vapla; *Para !.. Para !..” Para !... ile diye bağırmış !. Şu halde büyük mücadeleler- de demekki; muzafferiyet para ile oluyor. Bir milletin tarzı hayati bir cidakdir. Eğer bu muaZzam cidalin saadet ve refahiyeti için bir çarei muvaffakiyet arayorsak. Bu memleketi para memleke- ü yapmalıyız. Şunukemali samimiyetle itiraf edeyim ki Eskişehirde , sefaletin yaratlığı ve yaratmakta olduğu çirkin bir âlem vardır. Aç ve iş- siz bir insan benliğini hiç bir za- man cemiyetin hayrına, nef'ine hasredemez ve etmesinede im- kânı içtimal B Aç: dalma açlığın acı elem- leri altında kıvranırsa ölmek ve öldürmek ister. Açlık; karşısın- da'tantana ve depdebe görürse şaşkınlaşır çllıl':'llf— Bir az evvel Porsuk çayı kenarım- da geziyordum Bözlerini suyun korkunç derinliklerine doğru di- ken bir gence rastladım. Hayatından bıktığı ve usan- dığı yüzünden Ookunan bu zaif bünyeli genç, — Efendi; bana bir şey sor- mayınız. - Yolunuza devam ediniz reca- | ederim!?. Bu cümleler sanki felce oğra- mış bir insanın agzından çıkıyor- du.. Gözleri yaşlı olan bu felaket- dide işsız; — şehirden ozak yer- de suyun kenarında ne yapmak isteyordu? Bekleyordum... Halâ durduğumu gören bu adam gayri ihtiyari ve fena bir çehre ile: * Toklar açların halinden an- layamazlar! Artık ben oldum. İntihar edecegim!. İntihar!..n Bu —cevap beni — şaşkın bir hale soktu bir çok gençler İt bulamiyor. Ve açlıgın esiridir. bunun sebebleri nedir?. Bu yigirmi senelik mevcudi- yetjer henuz şebabet devresinin lezzet ve kıymetini idrak etme- den neden hayata kahr ediyor- lar!. İşte burasını ıılıyı-Wlı â ozavallı genç derinlikler de halâ derinliklerde bir deva ta idi! aramak! Barlir Helljret izdirabın avladı ! BAA İzmirde de —erLmde— Mahsul fiatları çok düşük ve ucuzdur Menemen havalisinde maal- esef alivre olarak arpayı yüz pa- raya satıyorlar. Pamuk 74, darı 5, akdarı 8 kuruştur. Fakat hiç birisinin de alıcısı yoktur. Buğ- day fiatlarına gelince 11 - 14 bu- çuktur. Vasatisi 12 buçuk kuruş eder. Halbuki ekmek hâlâ yerin- de saymakta ve halkın cebinden her okkada hâlâ dört kuruş fazla para çıkmaktadır. Uncuların iddiasına nazaran kepek Fatlarının çok düşkün bu- lunması iyi una tesir etmekte ve bu yüzden fiat düşme 'ne imkân görülmemektedir. Bu !! a pekte yanlışa benzemiyor. Fa. ! müba- lâğalıdır. Ne olursa olsu.., .p meydanda olduğu ve ! tı ekmek Fiatına ötedenberi mi- yar bulunduğu için ekmek narhı bugün fazla, hem pek Sazladır. Bir nevi ekmek meselesi iyi tatbik edilirse fiatları on kuruşa düşürebilir. Hülâsa bütün iaşe mukadderatını elinde tutan İzmir belediyesi bugünlerde ekmek ine- selesile ciddi ve esaslı bir surette uğraşmak mevkiince bulunuyor. | Ekmek fiatları behemehal düş- | melidir... I Naci isminde birini Talar ı y Fim- zzecl vurmüş İzmirde Hüseyinin kahveha- nesinde bir cinayet ika edilmiş- tir. Yenicevardarlı Çolak Naci ; kahvehaneye giden İzmirli Ömer “oğlu Tatar İzzet tarafından bıça- kla karınından cerhedilmiş ve barsaklari meydana çıkmıştır. Ağır yaralı olduğu halde Me- mleket kastanesine kaldırlmış olan Çalak Naci'ye ameliyat ya- pılmiş ve basaklarının yedi yerin- den delindiği anlaşılmıştır. Çolak Naci ameliyatan sonra vefat a j “m;;(:l:'ınııı sebebi ahlâksizlıktır || çolak Naciyi yaraladıktan sonra kahvehaneden firar etmiş olan tatar İzzet ertesi gün yakalanmış- tır. Cinayette alâkası bulunma- ilip gittiğini söylemiş. Kendi :::ı:ll'ı yaralanmiş olması ih- timalinir'ileri sürmüştür. Fakat şahitler katilin Tatar İzzet oldu- gunu ı!ylııwlıledlıler, Tahkikata devam edilmektedir . Maarif vekili bugün Ankaraya - gidiyor Maarif vekili Cemal Hüsnü B. dün de maarif işlerini tetkik eylemiştir. 4 Cemal Hüsnü B. bugün An karaya gi 'da — kadın ,Mıded.ı inayet olmuş, Jandar- Zi :rlıl: mektebinde stajiyer ::lllxiınl evvel Mehmet Tevfik eşendi, arkadaşı mülazim Mehmet :lı ef'ondlyi meçle vurmuş, öldür- müştür. Katil derdest edilmiş hakkında kanun! takihili baş- lJanmıştır. seresineerseeeee” * a Belediye Dülece encameni Cemiyeti belediy: Lütçe en- cümeni olan emanet muavini Hamit Beyin iştirakiyle bir içtima akdeylemiş ve emanet büdçesinde yapılacak tasarufat görüşülmüştür. Ş haberleri . . İzmirde aşumğem 1929 senesi zarfındaki ihracat ne kadar? İzmir İimanının 1929 senesi ihracatına 1929 senesi birinci altı ayı zarfında limanımızdan ecnebi memleketlere 28740000 İlra, ikin- €i altı ayı zarfında 52,110,000 lira ki cem'an 80,850,000 liralık mahsul ihraç olunmuştur. 1928 senesi birinci altı ayında 21,110,000, ikinci altı ayı zarfın- da 45,3800,000 ki, cem'a! 10- 000, lira kiymetinde emtia ihraç edilmişti. Bu istatistiklerden an- laşıldığına göre 1929 senesi umum ihracatında evvelki seneye nispet- le 5,5 milyon lira kadar bir faz- lalık, fakat yalnız 1929 ikinci altlı milyon lira meycutlur senesi aylık ihracatında 2 kadar bir noksanlık Son senenin ilk altı ayındaki, 5,5 milyon lira fazlalık 1928 se- nesine ait rekolte — stoklarının mezkür aylarda ihraç edilm-sin- den münbelistir. 1929 senesi ikin- ci altı ayı ihracatına ait 2 milyon Hra noksanlık tse mezkür sene zarfındaki ahvali havaiye hesa- biyle bazı mahsul istihsalâtının az- lığından ileri gelmiştir. Her iki senenin rekolte mev- simlerinde, yani ikinci altı ayları zarfındaki ihracat mukayesesi şu neticeyi vermiştir. 1929 İkinci altı ayı zarfında Almanya 14,1 Amerika 7,1 Bel- çika 1,2 Fransa 8,6 Hollanda 3,2 İngiltere &, İtalya 9,8 diğer mem- leketler ö,â milyon lira. 1928 ikinci allı ayı zarfında Almanya 8,8 Amerika 17, Belçi- ka 1,2 Fransa 3,2 Hollanda 2,1 İngiltere 8, İtalya 7,8, diğer mem- leketler 6,2 milyon lira. Yukarıdaki rakkamlara naza- ran 1929 senesi ikinci altı ayında evvelki senenin aynı aylarına nis- betle Almanya'ya 6 Hollanda'ya 1, İtalya'ya 1.5 milyon lira fazla, Amerikaya ise takriben 10 mib- yon lira noksan ihracatta bulu- nulmuştur. Alacak yüzünden İzmirde bir çingeneyi vurmuşlar İzmir Eşrefpaşada, Beştepeler- de çenesinin altından büyük bir tabanca kurşunuyle vürulmuş bir ceset bulunmuş ve derhal polise baber verilmişlir. Cesedi gören polis derhal civarı dikkatle aramış ve epiyce uzak bir mesafede eski sistem, tek gıra kurşunu atar bir tabanca bulunmuştur. Polis maktulün kıpli Ramazan isminde bir tütün amelesi oldu- ğünu tesbit etmiş ve İşi taharri dairesine vermiştir. Taharri dairesi nihayet kalay- c Ali isminde birisini tevkif etmiş ve eline kat'i deliller geçirmiştir. Yapılan — tahkikatın şuduür: safahatı Maktul Ramazan, tütün ame- lesi olmadan evvel Bayram yerin- de bir kahve tutarmış. Kahveyi bir. müddet sonra kalaycı Ali tsminde birisi Rama- zandan devren almış. Bu satıştan Ramazanın Alide 25 lira alacağı kalınış. Ramazan bir çok defa alacağını — istemişse de Ali âb dırmamış. Aralarında bu suretle husumet başlamıştır.