6 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

6 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 4 Iki istinâbe ifadesi! K ASbASE S v | 5 H. Rifat B. davasında İstanbul müc- ıLîk maçli deiumumisi ile müstantik Hikmet Beylerin ifadeleri alındı | : Hikmet B. Kadriye Hanım hakkında lüzumu muha- Son maç: Fenerle İ. Spor keme kararı verdiğim için takibata uğradım, açığa çıkarıldım, dedi. Haydar Rifat B. davasında Adliye vekilinin şahit olarak gösterdiği İstavbul müddelumu- misi Kenan Bein dün Agırceza mahkemesinde istinabe suretile itadesi alınmıştır. — Kenan B.ye evvela şu süal sorulmustur : — —Adliye vekili Mahmut Esat bey tevkifhaneyi bir teftişinde size irtişadan maznunen mevkuf Basat efendinin tahliye edilece- ğini kendisine tebşir ettinizmi? Diye bir söz soyledi mi? Müddeumumi bey buna şu cevabı verdi : — Bir defa vekil beyin:“Teb- şir ettiniz mi?, Sözünü memu- riyet dolayısile altı senedir ken- disi ile temasımda, Basaat için değil, diğer kimseler icin de söy- lediğini hatırlamıyorum.. Basatın tahliyesi esbabı ka- nuniye tahtında memuriyetimizce talep edilmiş ve kendisi tahliye olunmuştur. Vekil beyin berayı teftiş İstanbula geldikleri zaman refa- katinde olarak diğer mahke- melerde olduğu gibi tevkifha- neye ve hapishaneye gidilmiştir. Mevkufların koğuşlarını dolaşır- ken Basatın koğşuna da girildi, Burada mevkuflardan biri ve- kil beye bir istida verdi. Vekil, bey istidanın muame- lesi yapılarak neticenin kendisine tebliğ edileceği cevabında bulun- du. Bunun haricinde ne maznun- lmra, ne refakatinde bulunan bizlere tek bir kelime söylemiş | değildir. Yalnız vekilin diğer koğuşa girdiği zaman, Jak Basat hakkında tabliye kararı vezildi- | gini bildiğim balde kendisinin mevkuflar meyanında bulunması Şahsen ve memuriyetim itibarile dikkatimi celbetti. O sırada yalnız bendenim, tevkifhane — mü- düründen tahliye kararının ken- disine tebliğ edilip edilmediğini sordum: “Edilmiştir, kefalet mu- amelesi iİkmal edilmediği için henüz tahliye edilmedi, cevabın aldım. Buna dair olan dosya tetkik edilirse tahliyenin, karar tarihin- den bir, iki gün sonra yapıldığı görülecektir. Gazeteler davası 2 — Gazeteler davasının Bur- saya naakli * hususunun Adliye vekilinin müdahalesile olup olma- dığı hakkında ne biliyorsunuz ? — Gazete davalarının Bursa- ya naklini temin için 81 ikinci kânunda Ankaradan İstanbula gelip 1 Şubatta baş müddetumu- miliğe müracaat eylediğini , 3 Şubatta temyizden nakil tale- binde bulunmuş * Şubatta tem- yizden nakil kararı verdiğini ifadel kat'ive ile, bu İşte maznun Haydar Rifat bey tarafından Reisicumhur Hazretlerine tak- dim edilen mektupta muharrer bulunduğunu — gazetelerde — gör- müş, hilâfı hakikat olan bu key- fiyeti derhal gazetelerde tekzip eylemiştim, Çöünkü Ankaradaki müddelumumile kursuna iştirak | etmek üzere 19 kânunusanide İs- tanbuldan hereket, 7 Şubatta İstanbula avdet ettim. Binaenaleyh bü tarihlerde vazi- fe başında değildim. Ancak naklı dava talebi datremizin kaanatına muvafık olarak mahkemei tem- yiz baş müddeiumumiliğine arz- edilmiş, talep temyizce kabul olunarak nakle karar verilmiştir. Keyfiyet diğer suretle de tahkik ve tetkik edilebilir. İrtişa B — Bu süal irtişa maznun- larından Basattan gayrisinin An- karadan gelen emirle tahliye edilip edilmediklerine dairdir. Bu süalin müddei umumiliğe tevcihine imkân görmiyorum. Çünkü irtişa maznunlarından Basattan gayrisi hakkındaki tah- kikatta maznunlar tarafından verilmiş olan tahliye istidalarının, bazı noktaların anlaşılması için reddile ademi tnhliyelerine karar itası müddetumumilikç talep edil- miş ve tahliyeleri muvafık gö- rülmemiştir. Maznunların kefaletle tahliye- leri, tahkikatın tekemmül ettiği kanaatinde bulunan mahkeme riyasetinin, mustantikçe müttehaz tevkifin devamı hakkıudaki ka- rarı tasdik etmemesi dolayısile lera edilmiştir. Farzı muhal olarak bu bapta | bir emir geldiği kabul edilse bile bu emrin müddei umumiliğin mütalâası üzerinde müessir olma- dığı neticesi tezahur eder. Hikmet B.in ifadesi Şimdi 'Bandırma Ağır ceza reisi bulunan Hikmet beyin de Bandırma Ağıçeza mahkamesinde istinabe suretile ifadesi alınmiş- tır. Ankara Ağırceza riyasetinden gelen talimat üzerine Hikmet beye Üüç süal sorulmuştur. Bu suallerin birincişi Kadriye H. davası dolayısile bası taştan taşa vurulup varulmadığı idi. Hikmet B. mahkemede birinci süale şu cevabı vermiştir; — Kadriye haım davası do- layisile başımın taştan taşa vu- vurulup vurulmadığı kakkındaki süalinize müspet ve ya menfi cevap verebilmek için süalin iza- hi ve ne makaatla sorulduğunun bilinmesi lâzımgelir, Haydar Rifat B.in bu süalden maksadının ne olduğunu bilmedikçe bir cevak verebilmekliğim imkân haricin- dedir, dedi. Bnnun üzerine ağırceza mü- ddelumumisi Cemil B, — reisten müsarde alarak Kadriye hanım ve rüfekası alehine karar verdi- ginden doiayı vekâletçe hakkın- da bir muamele ve takibat ya- pılıp yapılmadığını Hikmet bey-j den sordu. Hıkmet B. müedelumuminin süaline: Kadriya hanım ve rüfeka- sına ait lüzumu muhakeme ka- rarl verdiğimden dolayı başımın taştan taşa vurulup vurulmadığı- »Ğ rı bugün | |nihayetleniyor —ütite n arasındadır. Mühim bazı tebeplerden do- lâyı epeyce Uzayan Lik maçları nihayet bugün fcra edilecek olan Fenerbahçe İ. Spor maçıyla bi- tecektir. Maçın herhalde hararetli ve heycenli geçeceğini kabul — et- mek lâzımgeliyor: Bu maçın şampiyona üzerinde hiç teşiri olmadığı muhakkaktır. Fenerbahçe mağlup bile olsa gene Şampiondur, Fakat bundan dolayı Fenerbâhçelilerin zaif bir takım la maç yapup yenilmelerini akla getirmek hatalı bir düşünce olur: Zaten Fenerliler, bu seneki lik maçlarında hiç yenilmemiş olduklarından, ve me'mul mağlu- biyetin Şampion takıma yakış- mıyacağını idrak eylediklerinden bu maçıda kazanmak yegâne ar- zuları olaçak ve kuvyetli şeklile sahaya çıkacktır. Takımlarında aon zamanlar- da bariz tarakkiler görülen genç İstanbul Sporlular Fener bahçe için ciddi bir rakip sayılabilirler. Mesela Fener bahçeliler, Ga- lata saray ikinci takımının Be- şiktaş birinci - futbol — takımını” mağlüp etmesi kabilinden bir süpriz yaratabilirler ve bu varit- tir. Fakat bunlar gayri tabil ahval- | dirki sık tık vukua gelmezler. Normal bir düşünce hiç şüp- | hesiz Fenerbahçenin galibiyetini bekler İ, Sporluların az ihtimal dahilindeki galibiyet ve ya ber- aberi kendilerine kati olarak dör- düncülüğü kazandıracaktır. Ba- kalım ne olacak? İ Z. K. | İrakda buhran içinde ! —erhonden e $ İrak hükümeti de bir İngiliz maliyecisini çağırdı Bağdattan yazılıyor : İrak ahvali maliye ve iktisa- diyesini tetkik ile buhranın iza- lesi hakkında ittihazı icabeden tedabire dair rapor vermek İçin Londradan davet edilen en meş- hur İngiliz maliyeciri Sir Helton burada bir hafta kalacak idi. Tetkikine başladığı mesailin ehemmiyetine binaen bir hafta- da ikmali kabil olmayacağı an- laşıldığından mumaileyhin Irakta altı hafta kalarak bütün mali ve iktisadi hususatı tetkik etmesine karar verilmiştir. kibat yapıldı, mutazarır oldum. Açığa çıkarıldım, mağdur edildim. Fakat Bursa ağırceza mahkeme- since beraetime karar verilmek suretile matumiyetim — tezahur etti, dedi, Hikmet B. Adliye vekili Mah> mut Esat Beyin Kdariye banım lchine bir harekette bulunuk bu> Tunmadıcı hakkındaki —üçüncü süale sadece:“Bilmiyorum,, ceva- bında bulunmuştur. Hikmet B.in bu suretle alın- mış olan tfadesini havi istinabe varakası dünkü posta ile Ankara ağırceza mahkemesine göndoril- -“lqn,._. lâkin hakkında ta-! miştir. Ü : Y:g Ş 6 Haziran Urla cinayeti esrarı! — eerrsi dee ee Şahitler fevkalâde şeyler söylediler. Hâkim Ziya B. ölmeden neler demiş? — Urlada pek esrarengiz bir surette katledilen hâkim İhsan ı Ziya Bey katillerinin İzmir Ağır ceza mahkemesinde muhakeme i lerine devam edilmiş, yeniden ! şahitler dinlenilmiştir. j Bu celsede dinlenen şahitler- den bazıları pek mübhim ifşaatta | bulunmuşlardır. | Belediye reisinin bir sözü. Bilhassa şahit Toyranlı Ömer | ağa çok mühim olan şu sözleri | söylemiştir : | — Urlada İbrahim Efendi is- | minde bir tanıdığım vardır. Bir | gün dükkânına gitmiştim. Urla | Belediye Reisi Atif Bey de oraya l geldi. Yanında avukat Fehmi Bey bulnnmakta idi. Fehmi B. Belediye Reisine dedi ki: — İhsan Ziya Bey benim da- valarımı geri bırakıyor. Ona burada hâkimlik ettir- mem, Bu sözler o vakit bende çok görip tesir bıraktı. Katil pusu mu bekliyor- | muş ? Şahit Osman Çavuş ta gu su- | retle ifade vermiştir. | — Bir gece Türkocağında eğ- lenti tertip edilmişti. Hâkim İh- san Bey, Belediye reisi Atıf Bey, Doktor Kemal Bey, Etbem ve saire arkadaşları orada idiler. Rakı içiyorlardı, Beni meze al- mağa yolladılar. Bu sırada İhsan Bey beni çağırdı : — Şu kâğıdı al! bana bir kâğıt verdi. — Elektirik fabrikasına gö- tür, Türkocağında sabaha kadar eğlenti var. Elektirikler sönmi-) yecek. Gençlik eğlensin. Dedi. Diyerek ı | ı | Elektirik fabrikası; hâkim İhsan beyin evinin yanında idi. Mektubu koşa koşa fabrikaya gö- | türüyordum. j Saat dört buçuk vardı, yol- | da İhsan Ziya beyin evi yanın- ı da değirmenci Mehmede rast- ladım. Koştuğum için ürkmüş silâhını çıkarmıştı. — Sen kimsin ne koşüuyarsun? Dedi, ben de silâhımı çektim. Beni tanıdı. Yanında daha iki arkadaşı vardı. Korktular, beni bıraktılar. Üç günsonra duyduk, İhsan beyi evinin yakinında döv- Müşler. Reis — Değirmenci Mehmet Saat altıya kadar Türkocağından ayrılmadım diyor. e Şahit — Ben gördüm, yalancı şahit değilim. Vicdanımın sesin- den eminim. —Değirmenci Mehmetten her kes korkardı, yüzbinlerce lirası olan bir adamdır. Her gün çar- tıda bir kaç kişiyi döverdi. Jandarmadan ve adliyeden Dasıl kurtulduğuna şaşıyorduk. Ondan bende korkarım. İhsan Ziya B.in sözleri Manisa Müddelumumisi Kâ- mil Bey, İhsan Ziya Beyi yara- landığı vakit İzmir memleket hastanesinde gördüğünü ve ken- disinin hadise ile doğrudan dağ- Tuya teması olmadığını bir dok- tor tarafından hastanede tanıştı- rıldığın şöyliyerek: — Hikim İhsan Ziya Bey bana tü sözleri söylemişti. — — Mücrimler bulunmalı ve y | teşvik edildiğine emin idi. Muhr yakalanmalıdır. Bir cürüm yâ” pıldiği anda cürmün tahlili ica” beder. Yalnız mücrimin nel yapacağını nazarı itibare alarak onu tutmak abestir. İhsan Ziya Bey bu maalde | daha bir çok şeyler söyledi. Vak- faillerinin başkası — tarafından 4 rik ve müşevvikler olduğunu #” rarla söyliyordu. ğ Mahkeme diger bazı şahitler — ri dinlemeye ve şahitlerin ifa" delerini değiştirmek için çalışan lar hakkında yapılan tahkikatın getirilmesine karar vermiştir. BıçaNl;lı ; kadın! Kız karâ;;kız kar- deşi vurdu! Aşk yüzünden İzmirde Çur | kur çeşmede karakol arkasında bir vak'a olmuştur. Döka namı diğeri Mustafa efendinin zevcesi Fahriye H kocasile aralarında münasebet bulunan hemşiresi Kübra hanı” mı bıçakla yaralamıştır. Fahriye hanım, kocasını pek çok - sev- mekte imiş. Bir müddettenberi kız kardeşi Kübra hanımın kendi kocasile münasebetini hissetmiş ve bunu Kübra hanıma söyliyere Vaz geçmesini ihtar etmiş İse de Ş Kübra hanım, böyle bir şey ol- — madığını — söylemiş, ehemmiyet vermemiş. Aradan bir müddet geçmiş- — Fakat Kübra hanım evli olduğu halde ablası Fahriye hanımın t kocası Mustafa efendi ile görüş- mekte devam etmiş.. ; Zaman zaman Kübra Hanımla Mustafa efendinin ortadan gaybol- dukları ve sonra tekrar meydana — | çıktıkları Fahriye Hanımın nazarı " — dikkatini celbetmeğe başlamıştır. Evelki akşam arkalarını takip etmiş ve ikisini de bir odada cü- — rmü meşhut kalinde yakalamıştır. — Yanında bir bıçak taşıyan — Fahriye Hanım, kız kardaşi Kü- — bra Hanıma bıçakla hücum ede- rek onu arkasından yaralanmış- tır. Kübra Hamım memleket ha- stansine kaldırlmış ve tedavi edil” meğe başlamıştır. Yarası hafiftir. Fahriye Hanım hakkında tahki- kata başlanmıştır. ——>rebat3dsses — Bir korsan kaçtı Evvelki gece saat 2 de Ga- '15' lata polis merkezi mürettebatın- — dan 2721 numaralı İsmail efen” di deniz devriyesi olarak gezer" K ken bir sandalın kaçtığımı ğör“ i müş takip etmeye başlamıştır. Kaçan sandalın dentz korsa — nlarına ait olduğu anlaşılmış, vti derhal denizden takip edilerek sandalın ayakkapz sahilinde terk eğl:lıııuwddulu halde görülmüt” tür. ğ Suriyede çekirğe Çekirğe mücadelesi için S” :ıyı bütçesine (4'—?3751_)' Anaya bakın! — Şıııİı bir mu e amazlık — eden ikı çı larından asmıştır. (

Bu sayıdan diğer sayfalar: