5 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 1

5 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir kaç güne kadar hacmimiz büyüyor.. Sene: 2 No: 166 ARIN BAŞMUHAıudRı ARİF ORUÇ 5 Haziran Gazetemiz, yeni ve çok güzel yazılarla 8sayfa - Persemb(— e 1960 Haydar Rifat B.| Valı Bey kaldırılıyor mu! Haydar Rifat beyle konuşmak yasakmıdır ? Bu adam nedir? İhtilâttan menedılmiş yaşıyan bir tehlike mi? Yoksa pirensip cezasına uğramış münevver bir vatandaş mı ? Emanet Operatör Emin Beyi dava etti Dün Haydar Rifat /m/i fleıı bir mektup aldık : İh-İ! ilöttan men edilmiş gibiyim d'.'l'" "du, şikâyet Pdıyııı'ılu. Wüddeiumumilik bundan %ıırmuhr Urmumi haplshanede bulunan ydar Rifat beyin bir mek- w aldık. Haydar bey, Pishanedeki vaziyetinden şi- Byet ediyordu. Bize hitaben Köndermiş oldugu mektupta : “ İhtilâttan men olunmuş gibiyim, bu bapta bir süal dercedebilir misiniz ? Davala- Tımın idaresi, talimat vermem Mahkemelerde nagihani hadis olan bir hususa dair mütale- Amın alınması gibi her vesile ile kendi yazıhanem adamı dahi, günde kaç defa olursa olsun her defasında, Kenan bey kendine müracaatı şart l'”Yıııuılur. Husumet şahıslara maksur Olur, İşlere, aileye sirayet et- tirilmek insanlık şerefi ve va- Zife iktizası ile kabili te'lif değildir. Aceba Kenan bey böyle emirler vermiş midir ?, deniyor, şikayet ediliy. rdu. Evvelâ : Haydar Rifat B.in: İhtilattan men edilmiş gibiyim, bu bapta bir Isüal dercede bilirmisiniz ? Diye, şüpheli ve Mütereddit bir süal sormaları- na, bir Cümhuriyet vatandaşı tifatile müteessir olduğumuzu kaydetmek isteriz. Türk cümhuriyetinin hür ka- hunlarına — sırını dayayarak, hürriyet için çalışan bir va- tandaşa, ve onun gazetesine o tekilde tereddütlü süal tevcihi, hakikaten teessürle karşılana- tak bir şeydi ! Mademki ortada bir hak, bir hakkın aranması meselesi mev- bahs idı, artık onun müda- faası, bir Türk gazetesi için en Mmeşru vazifelerden biri olmaz- midi? Binaenaleyh, hakikate is- tinat eden her hakkı aramak için bir değil, icabederse bin süal tormak, cevab alınmayınca da, bütün mevcudiyetimizle haykır- Mak boynumuzun borcu oldugu, açıkca bilinmek lâzımdır. Sırası gelmişken şu noktayı da tavzih etmek isteriz ki: Biz ne Haydar Rifat, nede Adliye vekili Mahmut Esat beyin ha- lırı için yazı yazanlardan de- Bu davada bazı noktalar- Adliye vekili haksız olma- __:; yine hak ve hakikat Rif, * hesabına evvelâ Haydar St beyin haksızlığını al ilân ederdik. ğ iğıni aleme esaslı ” Ba; akat iki tarafta Zi Mmeselelerde hem baklı ve hem de YazaraLağ rlar. Mahmut Esat beyin hakaı: z olduğu kısımlara gelince: Onlar halâ, bugüne kadar devem ödip gitmekte, mülevali darbalâr halinde kendi meslekinin ada- let şuurunu baltalamaktadır. Nitekim maruf hukukşinas:- lar Haydar Rifat beyin hapsi Meselesinde kati ve açık bir *bılhzık gördüklerini teyit edip kduruyorlar Mesele itarafaane mubakeme edilecek olursa Hay- | adamlarının Vali degişiyor mu ? İstambul valisi Muhiddin be- yin tebdil edileceğine dair bir iki gündenberi bazı şayıalar deveram etmektedir. Hatta dün akşam ötede beride bu mesele- nin kat'i' bir © şekle büründüğü bile rivayet edi- liyordu. Dahiliye ve- kili Şükrü Kaya beyin gazetele- rden birinde neş sözleri bu — şayia redilen bazı | ların sağlam addedilen bir temeli suretinde gösteriliyor. Cemil ps. — Muhiddin bey | münakaşalarından bir kaç saat sonra vekil beyin Cemil paşa hakkında mültefit bir mütalaada bulunması, aceba zarif — bir nezaket ifade etmiş olamaz mı ? Vaktin geçikmemiş olsaydı bu şayıaları Ankara — muhabirimize tahkik ettirebilecektik. Fakat ne buna, nede bulşi burada anlı- yabilmeğe muvaffak olamadık. Karilerimizi ve kendimizi bir emrivaki karşısında bırakmamak için vaziyeti tespite lüzum gördük. Çünki bazı şöförlerle kavga eden şehrin sekenesini tokatlıyan bir zatın tebdili Bu devirde elbette ki her an bir ihtimaldir. * Dün bir arkadaşımızı Haydar Rifat beyle konuşmağa gönder- miştik. — Arkadaşımızın — gitme- sile gelmesi biroldu. Sorduk : — Niçin bukadar döndün ? Bize verdiği cevap şu oldu : — Konuşamadım da ondan.. Ve sonra uzun uzadıya — an- lattı ki Haydar Rıfat beyi ziya- rete gidenler hapisane kapısndan içeriye girememektedirler. Haydar Rıfat bey, ister avukat ister doktör İster tüccar olsun hiç kimseyle görüştürülmemek- tedir. Hapisanenin parmaklıklı kü- çük papısından uzanan bir gardi- yan kafası her geleni çatılmış bir çabuk | çift kaşla ve tek kelimeli bir | eevapla karşılamaktadır: — Giremezsiniz. — Olamaz! Murahhaslar gidiyor Dün akşam bir veda eğlencesi tertip edildi. Bir çay ziyafeti verildi Turing klüpler murahhasları dür İstanbul'da son gezintilerini | yapmışlardır. Sabahleyin — Galatasarayda | köngrenin son içtimamı akdet- tikten sonra, serbest olarak ye- meklerini yemişlerdir. Sonra çarşıyı gezmişler, da- rülfünunda verilen çay ziyafe- tinde bulunmuşlardır. Gece Türkuvazda veda eğlen- celeri yapmışlardır. Bu gün 9,30 da Tevere vapuru ile hareket edeceklerdir. ——_ dar Rifat beyin hapishanede yirmi beş gün yatmasından | bir! şey çıkmayacağı gibi bu | mahkümiyet kararı Adliye ve- kili için de şerefli bir şey teşkil edemezdi. Bununla beraber artık ha- | pishaneye düşmüş bir hasmin tazibi için ugraşmak ta dogru değildir. Haydar 'Rifat bey husust hatta — ailesinin kedini her ziyaret arzularının Müddeiumumilikten müsaade almak zahmeti ile karşılaştı- gından şikâyet ediyor. Umumi hapishanenin ni- zamnamesi vardır. Bu nizam- namenin muphem maddelerin- den istifade edilmek — suretile yapılan muamelenin, müddei umumiliği haksız. Çıkaracağı | hiç te zannedilemez. Şu halde Haydar Rifat beyin şikâyetleri hapishane ile “Yarın, gazetesi arasında kalmış olacaktır. Mamafi, — müddeiumumi Kenan beyin, şahsi bir iğbira- rı, vazife kutsiyetine ve emri- ne tercih edeceğine, Adliye vekili ile müşterek hasımlarını, şeref teşkil etmeyen şekillerde tazyik etmek isteyecegine halâ inanınak istemiyoruz. Bu iti- barla Kenan beyin, hapisane- nin nizamnamelerinden ziyade meseleyi insaniyet ve fazilet noktal nazarımdan tavzih etme- leri beklenir. Filhakika, hapis- hane nizamnamesi, — elyevm medeniyet mefhumu çerçive- sine sığdırılmak — kabil olma- yacak tehakküm — maddelerile dolu, eski devirlerden kalma bir istibdat nameden başka bir şey değildir. Fazilet iddi- asında bulunanları, gu küçük- lüklere düşmüş görmek, cidden acı oluyor. Arif' Oruç Aceba niçin? Niçin bu kapıdan geçilemez, bu hapisaneye girilemez ve aceba niçin Haydar Rifatla görüşülemez onun yanına varılamaz? Olamaz!, I Fakat niçin olamaz a gardi- fyan efendi? Haydar Ri- fat bey kimdir? Nedir? Bunu - bil- miyen varmıdır kt bu adam, şu memleketin sa- yılı münevverlerindendir. Ne bir canidir, ne bir igti- şaşcı 'veya katildir. Fikir kavgasının tünelinde pan yapmış bir lâkomotiftir. Bir vekildirki bin bir dertli vatandaş kendisiyle görüşmeğe mecburdur. Olamaz olamaz.. Bu adam, ziyaretcilerinden mahrum edilemez! Bir hesap mes'elesi Emaaet tarafından — esbak Şehremini — operatör Emin Bey aleyhine evvelce cemiyeti belediyede verilen bir karara tevfikan otuz bin Hralık bir da- | va açılmıştir. Cemiyeti belediye- nin geçen devri içtimaında büt- | çeye ait hesabı kati radoru, tet- kik edilirken muhtelif yarlerde sarfedilen utuz bin liranın usul- | süz sarfedildiği görülerek bu | karanın amiri sarfolunnuası itiba- gardiyan — efendi! ! rile şahsan Emin beye tazmin ettirilmesino karar verilmiştir. | Hesap sormak lüzumsuz bir şey değildir. Fakat muhiddin beyin . tebdili şayla larıdeveran ederken, hesap vermek davetiyle karşılaş- | mak, eski şehremini için enfes | bir fırsat olsa gerek! urla' Kendını oldüren şahidin evrakı.. Mühim vesikalar bulundu Urlada öldürülen hakim Zi- ı ya beyin İzmirdeki muhakeme safahatının çok -esrar engiz saf- halara girdiğini yazmıştık. Dün verilen malumata göre: Üçüncü istintak dalresinde Urla sabık kaymakamı Talât be- ye isnat edilen 1000 liralık rüş- vet mes'elesi tahkikatına devam edilmiştir. Urladan celbedilen üç şahidin ifadesine müracaat edilmiş ve bunlardan Muhtar Kâzım efendi bu mes'eleyi tenvir edecek mühim ifadatta bulun- muştur. (Devamı 2 inci sahifede) aN aa A Bir müşkülpesent! İzmir Belediye Reisi Dr. Hulüsi B. İzmirin meşhur belediye rei- si doktor. Hulüsi B. iki günden- (beri şehrimizde bulunmaktadır. İzmir belediye reisi malümdur ki geçen sene muhteşem bir tetkik (!) soya- hatı yapmış ve avdetinde türk gazete cilerinin cahil oldukla- rını iddia etmi ** şti. Dolayısiyle — Türk gazetecileri meşhur olmuştu. cahil bulan reisB. İzmirdeki gazeteci arkadaş- larımızın şahıslarında türk mü- nevverliğini tezyif ve tahkire kal- kışan zata şüphesiz ki hoş gel- din deyemeyiz. Yalnız sıhhi bir münasebetle yakında Avrupaya yollanacağını haber aldığımız doktor beyin av- dette tekrar eski tecrübeye kal- kışmamaamı tavsiye etmek için bu'satırları yazdık... MM Gazetelerde çıkan mülâkatları nasıl yapıyorlar? 1 — Bir emriniz var mı beyfendi hazretleri ? . 2 — Bâşüstüne efendimiz hazretleri !,

Bu sayıdan diğer sayfalar: