9 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Sahifa 2 hükmü veren mahkemeyi tahkire kadar cesaret ettiler, hey'eti hakime bakaret davası açtı. Bu- nu benden bilirler. Halbuki dava esnasında İstanbulj müddeiumu- miliği bunlar hakkı: da kâfi delil | elde edemediğinden mahkümi- yetlerini talebe imkân görmedi- ğini şayet vekâlelçe başka malü mat varsa bildirilmesini istedi. İmzamla cevapta dava görülürken direktif. vermeyi, münasip gör- mediğimi, vicdani kanaati daire- sinde hareketini bildirdim. Mah keme ademi mes'uliyetlerine karar verdi. Kararı ceza işleri müdüriyetine — İletkik — ettirdim. Nefan bilkanun temyiz ettirdim, Temyiz sebepleri doğru gördü, ilâmı bozdu, ben vazifemi yaptım Cevat bey, —Haydar - Rifat beyin Retsicumhura yazdığı ihbar nameleri dava açılmadan evel darülfünun koridorlarında obtumuş yüksek müderrislik vazifesile bu volü telif etmiştir, bu bana gay- zının Gderecesini gösterir. Beni müdahale ile itham eden Cevat bey bazı davalarda benim de şehadette bulunmaklığımı istedi, reddeltim, Cevat beyin bir çok idare şubatında vekil olmasını muvafık görmemiştim. Menfaati lehinde olmıyan bu müdahaleden haberdardır" MÜNİP B. İÇİN Abdurrahman — Münip bey vergisini gizlemek suçundan 10 bin küsur İlira cezalandırılmış hukuk işleri müdürü bunu bir avukatın şerefile mütenasip gör- mediğinden hakkında lâzımgelen muamele — yapılmak — üzre iş İstanbul barosuna — gönderildi mesele henüz bitmemiştir, bu cihetten bana gücenmiştir. Bir Türk köylüsü sigara kâğıdı kaçır- dığından takip edilirken hazine- den vergi kaçıran bir profesör bir avukat inzibati muameleden nasıl iitisna edilebilir ? KENAN B. İÇİN Esbak adliye müsteşarı Kenan bey kendisini adliye vekili oldu- ğum ğün tanıdım, beni müdür- lerle tebrike gelmiştir. Adliyenin esaslı ıslaha muhtaç - olduğunu söyledim. Vakia hukuk tahsil et- tim, fakat çifçilikten ğeldim, yardımınızı isterim dedim. Ke- nan bey yorgunluğundan ba- hisle istifa edeceğini söyledi. Diger bazı müdürler de bu ha- | rekete uydular - istifanız doğru değildir, bep beraber çalişalım dedim. Kenan bey mümkün ol- madığını beni harice karşı müş- [ kül vaziyette bırakmamak için o0 gün kalabileceğini söyledi. | istifadan müşkül vaziyete düşmiyeceğimi söyledim. Bazı mi le istifa etti, sonra ha- ber aldım ki istifa tertip eseri imiş hatta eytamın dağnık parasını toplayacak ko- | misyona Kenan beyi reiş yaptım altı ay ça sonrn mecli- sin tatiline yirmi gün kala bu işin yapılmayacağını söyledi çok — müşkül vaziyette kaldım, çünkü Reisicumhura, — Meclire m bankasının teşkil edileceğini bil- | dirmiştim, sözü yerine getireme- mek tehlikesi vardı. İş bankası müdürü Celâl beye rice ettim, | onun relsliğinde toplanan heyet derhal kanun projesini hazırladı a gene kızmadım. Usul muhakematı cezaiye komisyonuna rels yap- tım. l İĞNELİ SANDALYE! | Senelerce uğraşan bu komle- | Adliye Vekili şahitleri | Birinci Sahifeden devam | yon bir Iş görmeden dağıldı. Hu- kuk fakültesi reisi Tahir beyin riyasetinde mümtaz hukukcuları- miz toplanarak yeni kanun ha- zırladılar. Kenan beyin yerine| müsteşarlığa gelen Kâzım beye “şen bu makamda oturamazsın, bu sandalyeler iğnelidir., gibi sözler söyledi. Bunu o sırada İs- tanbul müddeiumumisi Esat beye de söyledi, bana haber verdiler. *Makamınızda böyle muamele eden kim olursa olsun polise ve- rin ! , Dedim, Gene bir gün Ke- man beyin hain Ferit divanı har- binde bazı vatandaşlar aleyhinde şahitliğini işittim. Bunu doğru bulmadığımı haber verenlere söy- ledim. Cevat ve Kenan beylerin darülfünun müderrisliklerine ta- yinini işidince isabet olmadığını merhum Necati beye söyledim. Çünkü her ikisi bu gibi kanunla- rın alındıkları memleketlerin li- sanlarını bilmezler. Hiçbir. ec- nebi dili bilmezler. Yalnız Cevat B. Arnavutça bilir. Bu da ilim sahasında işe yaramaz.Cevat B.kanumu medeni hazırlanırken “Hükümet - şeriatı terkediyor. K atolik oluyor, demiş Ben evelki fikrimde gene musir- rım Bu şahitler mahkemede tevdi edilmiş şehadet mevzularına ce- vap veremeyince bunun haricine çıkarak gayretkeşlik göstermiş lerdir, Yüksek mahkemenin bu ifabelerdeki gayreti görmek için zorluk çekmiyeceğine şüphem yoklur. SITKI B. İÇİN İsmail Sıtkı beyin maruf tti- lâfçilardan biri olduğunu işidir- dim. Damat Ferit kabinesinde adliye nezaretini kabul ettiğini Selçuk dağlarında Yumanlılarla göğüs göğüse çarpıştımığım sırada | İşittim, şağmadım. O zamanlar şmanın müdahalesine susan bu zat gazeteciler davalarının Bur- saya naklinden çok müteessir- miş. Hürriyeti matbuata bu ka- dar meclüp olan ve Türk gaze- tecileri nezareti zamanında sür- günlere gönderilen bu ihtiyar ya- hit bu hırsa © kadar kapılmışki mahkemede mevzu — haricinde çıkıyor. Diğe- bokkında söyleyecek bir şeyim yoktur. Bu şabitlerin söyledikle- | rine gelince şahadelin mevzuu vak'anın naklidir. Yoksa şahidin #fkârını bildir- mesi değildir. Cevat bey, “mat- buat davalarının nakli mesele- sinde malümatım yok, demekle şahitlik vazifesini yapmıştır. Alt tarafta söylediği şeyler mevzu harici gayretkeşliktir. Kenan beyden sorulan suale Cevat bey gibi ademi malümat beyan ediyor. Ceyat beyin hissi şahadetine mukhabil fikri şaha- dette bulunuyor. Bu kabil şaha- det caiz değildir. Garonun — şahadeti. hakkında llmi mütalâalarında — yukarida bahsettiğim sebepler dolayısıyle bihaber bulunan bu Darülfünun müderrisinin ağzından bunları işitmek acı bir şeydir. Abdurrahman Münip de ka- nun ve ilim şahitliği değil fikir şahitliği yapıyor. Yeni şahadet etmiyor, bu mü- talâalar hiffetten bunalmış bir adamın gayrı şuürt — sözleridir Türk kakimi Abdurrahman Münip beyden izzeti nefis dersi şahitlerin şahadetleri ; iittiham ediyor. Telraf | olmaktan çok müstagnidir. Mus- | tafa Hayri Bey: “Bursaya nakli | dava hüküm bakimden şüphe- lenemez. şüpheli ehvalde nakli y dava hükümden evel| olur. İsmall Sıtkı bey, Gazeteciler davasının Bür- saya nalinden müteessirim) di- yor. Niçin, anlıyamadım. Ma- mafih taessür ve memnuniyet herkesin hakkıdır. Şahitler diğer suallerin hepsi hakkında ademi malümat beyan etmişler, yalnız sadetharici bazı şeyler, söylemişlerdir. Şimdi yalbız maznunun mü- dafassı kalmıştır. Suçlarına te- mas etmezden evel söylemek is- terim ki: * Hadar Rifat yalniz değildir. Aakasında gizlenenler ve yanı başında maskeli duranlar vardır. Almak ta olduğum malümat bunu müeyyittir. — Onlar — namuslu adamlarsa benimle millet mah- kemesi huzurunda yüz yüze gel- melerini, benden hesap sorma- larını, Türk milleti mevacehe- sinde kendilerine teklif ediyorum. Vatanlarını seviyorlarsa vazife- lerini yapsınlar. Bu davetten ka- çanların hükmünü mitlete bırakı- yorum,, Öğleden sonra Öğleden sonrada muhakeme- ye devam edilmiş ve Mahmut Esat B.in avukatları müekkil- lerinin davalarını uzun uzadıya teşrih etmişlerdir. Mütecakiben Müddei umumi Ekmel B. iddianamesini okumuş- tur, Müddelumumi — talepnamede bilhassa' hakaret kısımına ehem- miyet vererek, Mahmut Esat beyin yaln x şahsımın tahkire uğra- dığını değil fakat Mahmut Esat beyin mevkiü dolayısile devlet otoriterisinin de hakarete uğra- dığını iddia ederek, maznun a- vukatin cezasının esbabı müşed- dede nazarı dikkate alımarak |. yerilmesini laep etmiştir. H. Rifat B.in mahkemeye telgrafı Haydar Rifat B. dün sabah Ankara Asliye ceza mahkemesi riyasetine şu telgrafı çekmiştir : Hastalığıma dair rapor tıbbi adliye tetkik ettirilmek mütalea- sile talik olandu. Ondan sonra bana kendim gelmeme veya ve- kil göndermeme dair tebliğat yapılmış olduğu hakkında müd- del umuminin şimdi Milliyet te okuduğum mahkemedeki ifadesi hilâftır. | Böyle bir tebligat ancak mah- | kemeden yapılabileceğinden ha- kikat dosyanın tetkikinden anla- şılır. Tebelluğ olmadığından dün- kü celse kanunsuz inikat etmiş- tir, Müter Manişinin dinlenme- meside esas karara münafidir. Askerlikten firar gibi haka- retler ispat olunamaz suretindeki mütalea da 485 inçi madde ile mecruhtur. Çünkü bu hakaret 1se buna kendi hâksız ve kanunsuz haraketlerile sebebiyet verdiğini ispat etmek hakkını kanun kabul etmiştir. Şahitler buna baliğan kafi idi. Mahkemeden tarafıma tebliğat olmadan dünkü mubak- eme kanunsuz cereyan etmiştir. Çünkü benim hazır bulunma- dan vareste tutulmam bıklund.;: talebim okunduğu celsede *i edilmediğinden rapora binaen ba- na Müteakıp celse için gönderil- mesti zarureti aşikârdır. Ameliyat gibi bir arıza müs- tesna Oolarak 26 ıncı perşem günü müdafaamı yapabilirim, Buna müsade adalete hürmet olur efendim.., Umumi hapisane hastanesinde Haydar Rifat haberlerimiz Anadolu kurumadan Sıhıye V. bu sene en: ziyade bataklıkla”- rın kurutulmasına ehemmiyet verecek Ankara, 8 (A. A.) — Haber aldığımıza nazaran Sıhhat ve İçtimal muavenet vekâleti bu sene en ziyade arazi ıslahatına ve bataklıkların kurutulmasına ehemmiyet verecektir. Silifke, Manisa, Salıhli ve Es kişehir mıntakalarında birçok bataklıkların kurutulmasına devam edilecektir. Sihhat ve içtimai muavenet vekâletince bu vene sıtma mücade” lesi için Manisa mıntakasına Alâşehir, mıntakasına İnevi, Ân” kara mıntakasına, Kâlecik ve Çiçekdağı şubeleri ilhak edilecek, Silifkenin de Adana mıntakasına ilâvesine çalışılacaklır. Ayrıcâ Menemenin de mücadele sahasına ilhakı için tetkikat yapılmak* tadır. Frengi mücadelesi için Zonguldak vilâyetinde teşkilât yapılacak ayrıca İzmirde de bir dispanser açılacaktır. Trahom mücadelesi için mevcut Malatya,” Adıyaman, Behisni, Gaziayinlap ve Kilis mücadele teşkilâtına ayrıca seyyar teşkilât dahil edilmiştir. * e * »- Portekizde Alman sefirini vurdular reisicümhurlar telgraflar taati ettiler — —<— Lizbon, 7? (A.A) — Almanya | amiralı ziyaret ettikten sonrâ orta elçisi revolver kurşunile | avdet etmek Üüzre otomobile ağır surette yaralanmıştır. Sefir, | bineceği sırada vuku bulmuştur. aldığı yaraların tesirile vefat | Sefire iki kurşun isabet etmiş” etmiştir. tir. Mumaileyh kendine gelme- den vefat etmiştir. Katil bu cinayeti işledikten sonra elinde tuttuğu revolyeri otomobilin içine —atmış — ve tevkifi esnasında hiçbir mukave- ! met eseri göstermemiştir. Reisicümhur Lizbone 8(A. A.) Retsicüm- Katil kim? Lizbon 7 (A.A) — Almanya- nın portekiz orta elçisini öldü- ren şahsın Piechvski isminde Danzıklı sabık bir alman bahriye neferi olduğu rivayet olunuyor. Alınan mütemmim — malümata göre katil iki sene Alman timar- hanelerinden birinde tedavi al- tına alınmış, fakat son günler- de Madrite kaçmağa muvaffak olmuş ve her hangi bir yüksek şassiyeti öldürmek — maksadile Madridten Lizbona gelmiştir. | Katil öldürdüğü zatın kim ol | duğunu öğrenince kendisinden bahse vesile olacak böyle bir cinayetin faili olduğundan dolayı çok memnun olduğunu söyle- miştir. Cinayet Alman sefirinin Koenisberg zırhlısı suvarisi olan Almanya — elçisi. Baron — Fon | kasttan dolayı gerek Portekiz milleti ve gerek kendi namına teessür ve taziyet hislerini bil- dirmiştir. Sefirler heyeti azası Brezil- ya sefirinin riyasetinde topla- narak müleveffa sefirin zevce- sine taziyette bulunulmasına ve bayrakların yarıya indirilmesine karar vermiştir. Sakat bir şoför- Bir zavallı şoföre cemiyet niçin yardım etmiyor ? Dün koltuk değneklerile yü- rüyen genç ve alil bir şoför | matbaamıza geldi. İlk kelimesin- den son kelimesine kadar göz yaşı içinde çunları söylemişti : *Ben dokuz sene askerlik et- tim. Askerliğimi tahtalbahir kur* ! şunda yaptığım müddet haricinde hiç ayrılmadım. 11 ay evvel , bir otomobil kazası netice- sinde sağ kalçamdan sakat kal- dım. Mühterem cemiyetim bana bir defaya mahsus olarak 5 lira yardımda bulundu. Mesleğime senelerce verdiğim emeğe muka” #zemi iktısada başlamıştır, | bil 2 yavrumla şimdi sefil bir Dün Devlet matbaası kısmen — halde bulunuyorum. CemiyetiD tatil edilmiş ve müstahdemine | gündelik vermemiştir. Matbaa bundan böyle haftada iki gün işleyecek ve bu surette gündelik Ve masraftan tasarruf edilecek- Uur. Devlet matbaası | tensik ediliyor - Devlet matbaasının yeni büt- çesi gelmiştir. Mevsukan haber aldığımıza Böre bu seneki devlet matbaası- nın bötçesinde Maarif vekâleti- nin neşriyatı için 40,000 İiralık | bir tahsisat vardır. j Halbuki matbaanın şimdiye ' kadar işlenen kitap ücretleri ve saireden 35000 İirayı mütecaviz borcu vardır. Bu para ancak timdiye kadar işlenen kitap : bedellerinin parasıdır. : Yeni tahsisatla yeni ıeuej içinde matbaanın çalışması müm- kön değildir. Devlet matbaası * yeni bütçenin gelmesi üzerine | dım etmezse ben ne yapabilirim? | biçare çocuklarımla bana yol | gösterin, . | Buğün direksiyonu başında otomobillerini şehrin sokakların” Yeni müdür Devlet —matbaası müdürü Faik|Sabri B. Gazi institösü mü- düriyetine tayin edilmiştir. Devlet matbaam müdürlüğü- nede Hamdi Emin B. tayin edilmiştir. lesi bu alilin akibetine maruz kalabilir. b Şoförler cemiyetinin bu sakat kalmış uzvuna göstereceği bayif ve merhamete bir nümuüne ola" caktır. Almanya Reisicümhuru Hinden- — borga gönderdiği bir telgrafta , Baligandın maruz — kaldığı — sul- — 4 ve şoför arkadaşlarım bana yar” —— da sürüp götüren şoförlerin cümM” İ
