12 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Gazi Hz. Dün samimi teza- hüratla karşılandı | Birinci Sahifeden devam Toprak üzerinde renkli bir yol gibi duran halılar üzerin- den İstasyonun uzun merdiven- lerini inerek vapur iskelesine gidiyoruz. Gazi hazretleri ken- dilerini bekliyen yatının arka kısmına teştif ettiler. İskeleyi ve rıhtımı dolduran halkı selâmla- yorlar. Ve halkın avazeleri bü- yük gazinin selâmlarına mukabele ediyor : Yaşa! yaşa! yaşa | Söğütlü Yatı bir gelin güzelliğile Hayadarpaşadan uzaklaşıyor.. Yatta konuşulanlar Yatta Gazi hazretlerinin sol taraflarında Yakup Şevki paşa , Ruşen Eşref Bey ve sağ tara- fında başmuharrirler ve Cevat Abbas Bey oturmuşlardı. Yat hareket ettiği zaman şairi azam da geldi ve Gazi hazretlerinin iltifatlarına mazhar oldular. Gazi hazretleri şairi azama : — Klod Farer İstanbulda imiş öylemi? Diye sordular. Şairi azam cevap verdi : — Evet efendim, İstanbulda. — Kendisile görüşünüz mü? Tanışır mısınız ? — Bu sefer görüşmedim e- fendim. Evvelce bir defa görüş- tüm, Gazi hazretleri bundan sonra Klod Farerle Madam Golisten bahsettiler ve her ikisinin de muhtelif gazetelerle kendilerine hitaben neşrettikleri açık mek- tuplardan bahsettiler. Gazi Hazretleri bundan son- ra Nadi Beye teveccüh ettiler l a— - X;îğ_;wm Iktisadiyatımızda yeni cihaz # v l A RBe Tet a ae e — Ad Kral Karol Devlet bankası layıhası p, ansaya teşekkür Dün Mecliste Ve e kilin izahatından sonra alkışlarla kabul edildi Ankara 11 bu sabahki Piçtimamnı kâmilen Türkiye Cümhuriyet Merkez ban kası kanun lâyihasının - tetkiki- ne hasretmiştir. Maliye vekili Saracoğlu Şükrü bey kısa bir ! nutuk irat eerek ban'lanın bün- yesi hakkında izahat verdikten sonra demiştir ki: “Muhtelif mutahassısların muhtelif heyetlerin ve muhte- , lif encümenlerin - tetkiklerinden geçerek hazırlanmıs olan |âyiha ' memleketin en büyük bir ihti- ! dir, | yacına cevap — vermekte hakiki — bir nazımdan bugüne kadar mahrum kalan Türk ikti- sadiyesi, Türk — kredisi, Türk parası bundan sonra bu kanun- la vücut vereceğimiz en sağlam bir cihaz tarafından tevk ve idare edilecektir. ve bu yüzden memlekete pek büyük menfaat- temin edilacektir. Bankanın tees- süsüne meydan verecek olan bu Osmanlı düyunu umumiye meclisi- bir teblig neşretti. Paris, 11 (A.-A) — Osmanlı düyunu umumiye meclisi tarafın- dan neşredilen tebliğin metni şudur : “Türkiyenin — şimdiki — mali müşkülleri Türk hükümetini M. Rist'in memuriyeti devamınca ve Bozüyükteki tesisattan bahse-| kendisine bütçe ve nakti vaziyet derek : İbrahim Bey orman içinde çok, güzel bir kö,k yapmış, de- diler. Nadi Bey! — Bitmişmi. — Evet Cennet gibi bir yer. 1700 metre irtifamda ve bir orman için Köşkte yemek yedik. — Oraya hususi gitmeli, e, fendim. — Evet hususi —gitmeli kaç gün de kalmalı. Bundan sonra bahis Yalova- ya intikal etti. Abdulhak — Ha- mit Bey Yalovayi hiç görmedik- lerini söylediler. Gazi Hazretle- ri Yalova hakkında bundan 28 sene evvel bir beyti tibbiye ra- porundan bahis buyurdular: — Daha ozaman radyo akti- viteside malüm değildi, Buna rağmen raporda bu suyun beşe- riyet için emsalsiz ve bulunmaz bir nimet olduğu kaydediliyor. Şimdi suda radyo aktivite ol- duğu da tesbit edilmiştir. Bu menbain kiymeti bir kat daha artmıştır. Her halde şayanı İsti- fadedir, buyurdular . Yat kızkuülesi açıklarına gel- mişti. Gazi Hazretleri Nadi Be- ye işaret ettiler ve: — Nadi Bey, dediler, size bir tey soracağım. — Buyurun efendim. — An kelimesinin aslı nedir. Nadi B. sustu. Gazi Hazretleri suallerini izah bir hakkında bazı kolaylıklar göste- rilmesini talep eden bir mektubu meclise göndermeğe sevkeylemiş- tir. Bu tahsilât evvelâ 18 haziran 1928 mukavelesinin 16cı maddesin de zikrolunan nakillerin imhalin- den, saniyen taksitlerin ancak bir sülüsünün maclise tediyesin- den ve diğer iki sülüsün M. Rist neticei tetkikatını bildirinceye kadar Türk hükümetinin emrine da trenlerinin gecelediği Vezir handan bahis buyurdular. Gece herkes yatmış, saat dörde gelmişti. Penceremi açtım. Nefis bir musiki vardı. Saatler- ce binlerce bülbül dinledim. Va- gonda kafeste de iki kuş vardı, Ne kuşu bilmiyorum Bülbüller ve daha bir çok kuşlar mütema- diyen öttüler, fakat kafesteki kuş- | k | eaat edilen zevat dün gelere | ifadelerini vermişlerdir. Urla ha- | disesinin Ffecaatına karışan ve lar hiç ötmediler. Dolma bahçede Yat Dolma bahçe sarayına yanaşırken Gazi Hazretleri ve maiyetindeki zevata limonata ikram edildi ve Haydarpaşa ile Dolmabahçe arasındaki yolculuk muhtelif mübahasalarla geçmiş, Gazi Hazretleri tam 11,415 te Dolmabahçe sarayına çıkmışlar- dır. Dolmabahçe sarayının kapı- sında Gazi Hazretlerini polis mü- dürü ile polis erkânı karşıla; Saray bahçesinde Gazi Haz- Tetleri müstakbilin ve kendilerile buyurdular ve bu kelimenin Türk- | saraya kadar gelen zevata ayrı çe olduğunu aritmaktan temiz ma-' ayrı ellerini sıkarak veda ettiler nasına geldiğini söylediler. Muhtelif mübahasalar arasın- ve istirahat etmek özere hususi dairelerine çekildiler. Millet meclisi | lâyihada bilhassa nazarı dikkatten ayırmadığımız nokta şu olmuştur. Dahile ve harice karşı bankayı bütün emniyet cihazlarile teçhiz etmek ve işlerini çok sağlam ve maddeten — karşılıklı kısımlara | taksim etmek. Bundan sonra maddelere ge- çilmiş ve icap eden izahat vekil bey tarafından verilmiştir. Kanun lâyihasının son maddesini sürekli alkışlar takip etmi;tir. Bundan sonra söz alan vekil bey İâyihanın hazırlanmasında kiymetli — yardımları dokunan zatlara, heyetlere ve' meclis ar- kadaşlarına — teşekkür — ettikten sonra her gün vatanın boşluk- larını sağlam varlıklarla doldu- ran Büyük meclisin bu günde çok metin bir iktısad cihazını memlekete hediye ettiğini söy- lemiş ve tebrik sesleri ve alkışlar arasında kürsüden inmiştir. avans şeklinde âmade bulundu- rulmasından ibarettir. Bu teshi- Vâtın muvakkat mahiyetine ve dermeyan olundukları ahval ve şeraitin hususiyetine binaen ma- yısın 266ında düyunu umumiye meclisi ile hamiller meclisi ara- sında aktolunan müşterek bir | içtima neticesinde hamiller mü- ' messilleri Türk hükümetinin tale- bini 1s'aftan başka çare görme- | mişlerdir. Fakat ayni zamanda onlar hamillerin menaflini müm- kün mertebe siyanete medar bir takım şeraiti dermeyan eylemiş- lerdir, Meclis Türkiye küküme- tinden henüz bir cevap ılmıı:lı- ği için Türk talebinin “tarzı 18 a- finın Türkiyece kabul edilip edil- mediğini anlamak üzere Anka- radan seri bir cevap istemiştir. » Urla cinayetihde tehditler,rüşvetler. Urla kaymakamı Talât beyle rüfekasının 1000 İirahık rüşvet mes'elesi tahkikatına İzmir istin- tak hâkimliğinde devam edil- mektedir. Urladan şahadetlerine müra- adliye dairesinden kendisini aşa- ğıiya atmak — süretiyle intibar eden Ferhat efendinin karısi da dün celbedilerek ifadesi alınmış- tır. Ferhat efendinin karıtı Ce- vahir hanım ifadesinde, zevcinin son zamanlarda meçbul şahısla- | yın tehdidi karşısında bulunduğu- nu, son günlerde evine erken geldiğini söylemiştir. Hadisenin tahkikati bu hafta zarfında ikmal edilecektir. Zayi: — Hüviyet cüzdanımı kaybettim . Yenisini alacağım. Beşiktaş Yıldız caddesi Ale- ko apartamanı kapıcısı OSMAN . ediyor Bukreş- 11 (A. A.)— Kıral ikinci Karol Matin muhabirine şu beyanatta bulunmuştur: Rei- sicümhur M. Doumergue'e gön- derdiğim bir telgrafta Fransa- nın 4 seneden beri bana göster- diği samimi misafirperverlikten dolayi duyduğum — memnuniyet ve teşekkür hislerimi ve Ro- manya tahtına çıktığımı bildir- dim, Yeni teşekkül eden kükü- met orduyu tanzim ve tensik etmek, memleketin kuvvetini arttırmağa çalışmakla beraber bilhassa iktisadi vaziyeti iyilep- tirip yükseltmeğe gayret ede- eektir. Harici siyasetimizin le- tnat Tettiği umdeleri bilhassa Fransa ile; olan dostluğumuzu tamamile muhafaza edeceğiz. Biri geldi, öteki gidiyor Bükreş, 10 (A' A.) Liberal fırkası kral Karol — ile birleş- miştir. Prens İstir Bey Roman- yadaki emlâkini tasfiye ederek memlâketini terketmeğe karar vermiştir. Yarın — Prens İstir bey Ro- manyanın en eski bir familyası- na mensup en zengin asılzade- sidi. İster beyin kraliçe Mari ile olan hissi rabıta ve münasebet- leri bir çok dedi koduları mu- cip olmuştu. Hatta bu meyanda ı kral Karolun bir gün sarayda | valdesinin yanında bü asılzadeyiğ | tokatladığı dahi — şayidir. Kra- hn başına gelen felâketlerin en | büyük müsebbibi bu adamdır. İstir bey hayatını tehlükede gör- dügü için vatanını terk etmeğe karar vermiştir. Para için l :Sabaha kadar da- | gılmıyacaklar Paris, 10(A.A) — Alman- yadan alacaklı olan devletlerin murahhasları ve Young istikrazı tahvillerinin tedavile çıkarılması ile alâkadar bankalar mümessil- leri bir arada müzakereye yeni- den başlamışlardır. Bu murahhas ve mümeesiller tat'ı bir itilaf el- © etmek için bütün gece içtima halinde devam etmek niyetinde- dirler. Alacaklılar paylaşıyor Paris, 11 (ALA.)— Yung le- tikrazı tahvillerinin tedavüle çı- karılması — meselesile alâkadar bankaların murahhasları gece #aat birde kat'i bir anlaşma hasıl etmişlerdir. Murahhaslar, *Al- manyanın — beynelmilel tediyat bankasına karşı giriştiği teah- hütleri havi umumi vesika ile her banka grupunun Almanya hükümetile ayrı ayrı yaptığı mu- kaveleleri, bunlardan başka yine bu banka gruplarının beynelmi- lel tediyat bankasile olan muka- velelerini ve tahvillerin piyasaya çıkarılması hakkındakı lâyıhayı imza etmişlerdir. Tedavül mev- kiine 340 veya 350 milyon do- larlık tahvil çıkarılacaktır. La- hey itilâfi mucibince bu wtikra- zın 200 milyon dolarlık kısımı ala- caklılara, 100 milyonu Almanya- | ya ait olacak, geri kalan kısmı ! | masarife tahsis olunacaktır. Yagdık | Acığ]mız tam 50,000,000 lira ! aitbebiĞE Ne fena v UAT P İhracat eşyamız bundan bet sene evveline yani 1925 şe nazaran büyük bir tehlike geçirmektedir. Alakadarlar bunu bizzat gör” mektedirler. İhracat eşyamızın Avrupa pazarlaırında sürüleme- mek - tehlikesi geçirmekte ol- duğunu ve bunu bize ne şekilde çalışmak Mmecburiyeti — yükledi- ğini ihracatcılarımızdan Şevki A- pu şekilde anlatmaktadır: — Bundan beş sene evvel ya- ni 1925te iİhracat eşyamızın bu kadar kemiklenmiş rakipleri yo” ktu. Meselâ Yunanistanın tür tüncülüğü bu kadar genişlemiş degildi. Üzüm, incirlerimize de rakip yoktu. Diğer belli başlı ihracat ep yamız daha sühületle Avrupa pazarında yer bulabilirdi. Halbuki, bugün öyle değildir. Üzüm incirlerimiz. Amerikadan geri gönderilirken daha iyi cins mal yetiştirmek mecburiyeti vardır. Fındıkcılığımıza — gelince e- panya rekabet ediyor. Pamuk- larımız hep bu vaziyet içindedir. Halbuki bu şekil dahilindeyken Türk ticaret pilançesu senede vasati olarak 50 milyon Türk lirası açık veriyor. Yani senede ihracalımız — itbalâtımızdan ' 50 milyon lira noksan .. Bir de ih- racat eşyamız bir az daha sürül- memeğe başlarsa açığın ne ola- cağını düşünmeli. Onun için Türk ihracat mal- larının tiplere tefrik edilmesi ve Stanbardizasiyonun bir an evvel kabul olunması elzemdir. Yoksa bu büyük tehlikeyi görmemiş oluruz. Neticede zarar edecek hiç şüphe yok bizizdir ve bu zarar başlamıştır bile . , İktisat programında ihracat işlerine büyük bir ehemmiyet veren hükümete, sür'atle hallet- mesi lâzım gelen bir iş daha,, Herman mes'elesi —0 d— Birinci sahifeden devam | Binaenaleyh bugünden itiba- ren tarhiyat yapılacaktır. Vergi mikdarı henüz yekün edilmemiştir. Mamafi — yarın “Bugün onu da tesbit edeceğiz. Kayıkane sui istimali —Beylerbeyindeki kayıkane mes'elesi ne olmuştur ? — Kayıkaneyi biz kiraya vermiştik. Lâkin Beylerbeyi klü- bünün , işgali — dolayısile kaldı. Tabiatile klüp hakkında muamele cereyan ediyor. Klübün fuzuli işgali tahakkuk edince ecrimisil istifa edilecek- tir. Vergi matrabazları Bilâhare Şefik beye istihlak vergisinin toplanmasında türeyen — Her zaman her yerde bu gibi işlerde hazine ile halk ara- sında böyle mutavassıtlar girer Biz halkın fazla bir ihtikâra ma- ruz kalmaması için ikazda bur klunduk. Satılık köy! — Şamlılar köyünden isteni” len taksitiçin ne gibi tedabir alınmıştır. — Bu mes'ele için mal müdü- ründen sordum. Bu gibi işlerde köylünün em- vali menkulesi dürürken emvali gayri menkulesine dokunmak doğru değildir. tahkikat yapdır rıyorum.
