12 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

12 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

v S” eeet öene S eei vark Günahtır.. Yazıktır! Taksim meydanında bir ti- Yatro yapacaklarmış . . Doğrusu , böyle bir tiyatro binası de:hal yapılmazsa İstanbul şehrinin encamı berbattır.. Şehir :,'Ğ_İllıin.. Her kes parayı nereye 'cedeceğini bilmiyor.. Şehre- Manetinin, belediyelerin bütce- leri dolgun, dolgun da lâf mı ya, Amerika hükümetinin bütçesi gibi, varidat hanesi masraf ha- hesini milyonlarca dolar aşıyor. Şehrin sokakları temizlikten, düzlükten yana ayna gibi ; . . Yollara bal dokte yala . .- Ten- Vitat, nakliyat işleri tıkırında . . halleler geceleri gündüz gibi Piril pıril aydınlık .. Verem has- taneleri o kadar çok ki, şehrin stalarını tedavi etlikten sonra &ene boş yatak kalıyorda, Ana- şehirlerinden — vetemliler İ"Wüılılyor & 4 afın alış verisi mükemmel. Kazançları yolunda vergiler, bele- ye rüsumları gayet hafif doğ- Tüsu, Hatta Vilayetle birleşen Şeh- Temanetinin varidatı çok fazla teldiğinden belediye rüsumları tehir vergileri yarı yarıya İndiri- lecekmiş. eCi Şimdi siz söyleyin allah ap- kına böyle gül gibi bir şehir için dört beş milyon liracık sarfiyle taksiım meydanında bir tiyatro binası yapmak lâzım değilmidir. Elhak - lâzımdır. Hatta dört beş milyon azdır Istanbula, dünyanın bu ne me- tut, ticareti alış verişi en mükem- Mel, vergileri en az, rüsumları en fif şehrine on onbeş milyon sarfederek bir tiyatro inşa et- Mek gerektir. Sonra efendim, yapılacak bina vali Muhittin be- Yin zamanı saadetine tesadüf ettiği için ilk defa olarak Şehre- Manetiyle vilayeti nefsinde ceme- den bu zatın şerefiylede müte- Dasip olmalıdır. Mimarlar Avrupadan getirtil- meli .. Hem bir mimar değil bir aç mimar. Sütünlar somaki mermerden olmalı, kubbe altın veraklardan.. Altında bir havuz bulunmalı" Ha- Vuzun suyu, yer altı kazılarak, Akdeninzden akıttırılmalı.. Tiyatronun yetmiş yedi kapusu olmalıdır. Her kapudan binbir Seyirci girmelidir içeriye.. İşte İitanbul halki, hayatın kadar ucuz, vergilerin, bele- diye rüsumlarının bu kadar ha- F, alış verişin, yevmiyelerin bu- kadar yerinde ve dolgun bir za- Mmanda, böyle bir tiyatro binası İnter, Tabli, tiyatronun bahçesine Muhittin beyin kocaman bir hey- keli rekzedilerek, bu şöför dö- ven demokrat, halkçi vali- şehr- *minine edayı şükranı unutma- Mak lâzımdır... Günabtır, yazıktır.i, İstanbul tehri bugün öyle bir halde dir tÜyatro biaası yapmak için ©ü para veremez.. Eğer Şehre- Mahetinin fazla parası varsa, lane açsın, yol yapsın, köprü Parasını kaldırdığı halde vesalti meı ilâve ettiği kuruşları- biraksın,. Eğer bütün bun- ları mükemmelen icra ettiğine ve edeceğine kani ise, bu buh- K nda, belediye rüsum- larını indirsin, şehir vergilerini azaltıın ki hayat ucuzlasın, — ce- nafın beli doğrulsun biraz.. Tiyatro binası mı yapmak is- Uyorsunuz?.. hstemeyiz, yapmayın.. Bizden tiyalroya sarfedeceğimiz para kadar noksan rüsum ve vergi alınız.. Şehremini, şehirde bitaraf şanket yaparsa, halkın ekseriyeti ©na böyle diyecektir, — * vt (GÜNÜN HABERLERİ Eczacılar Eczacılar dün fevkalâde bir içtima Polis 4cü şube M. yaptılar Idare heyeti istifa etti Dün eczacılar cemiyetinde fevkalâde bir içtima aktedilmiş- tir. Çok keftum davranılmaktadır yaptığımız tahkikata nazaran bu içtima — vekâletin eczacılarında etibba odasına girmeleri için verdiği kadar üzerindedir. Eczacılar etibba odasuna gir- mek istememektedirler. Aldığı- miz umümi intibaa nazaran bu içtima hayli hararetli olduğu kanaatindeyiz. Diğer taraftan *Fi koloğlar, d | armakoloğlar, Cemiyeli namtle | L K L LA D iğei bir cemiyet teşekkül etmiştir. Cemiyetin gayesi eczacıla- rın ve eczacılığın terakkisi için çalışmak, — onların ihtiyaçlarını temine çalışmak ve eczacılığa lâyik olduğu mevkii vermektir. | İlk kongralarını bir aya kadar cemiyetin merkezi bulunan Şeh- | nında aktedeceklertir. Bütün çalışmalar ilmi ve C.'Guro | reden b azılaı: | Diğer azanın da istifası beklen- | mesleki olacaktır. Eczacılar ce- | girmiyor ! miyetinin bütün eczacıları tatmin edemediği s#öylenmektedir. Dip- lomalı eczacı, asker, sivil her- kes, her eczacı cemiyetin azâsından addolunmaktadır. zacılar cemiyetinde olabiliyorlardı. Bugün Etem Pertevin senei devriyel — vefatına tesadüt etti- ğinden ecrzacılar cemiyeti tara- fından bir ihtifal yapılacaktır. Sabah saaat onda köprünün lerle Eyübe hareket edilecek ve dini merasimden sonra nutuklar | söylenecek, Etem Pertevin kab- rine çelenkler konacaktır. * Şon dakikada aldığımız mev- | suk bir habere nazaran Etibba | Dodasına ithâl edilmek kararın- zade başında Letafet apartma- | dan münfeil olarak heyeti ida- istifa etmiştir. mektedir. ün gitti Çanakkale kahramanı asker ve muzıka ile selâmlandı ! Sefarethanede bir balo verildi Ceneral Guro dünkü ekeprer- le şehrimizden müfarekat et- miştir. Ceneralı istasyonda ke- sif bir halk ve Fransız sefir ve ataleşeleri selaret erkânı, Fran- sız edibi Klod Farer ve hükümet namına polis müdürü Âli Riza beyle, merker kumandanı ve ordu namına kol ordu erkâı har- biye reisi ve ceneralımn mihman- darı erkânı harp binbaşısı Fasih bey teşyi etmişlerdir. Ceneral memleketimizi ziyaretinden pek ı:iluhıulı olduğunu söylemekte idi . Tiren hareket ederken cene- ral a; ağır bütün teşyi eden- lerin ellarini sıkmış ve memle- ketimizde gördüğü terakkiyat ve kendisine gösterilen hüsnü kabul- den pek çok mütehassis olduğu- nu söylemiştir. Tiren kolordu mu- zıkası ve alkışlar arasında ha- reket etmiş ceneral bazır. bu- lunan bir ihtiram kıt'ası tarafın- dan selâmlanmıştır. Ceneral Yugoslavyada — Vi- koviski şehrinde bir gece kala- cak oradan Romanyaya geçecek Bükreş'te de bir iki gün kala- caktır. Oradan Viyanaya geçe- cek ve badehu Paris'e avdet &- decektir. Ceneralın memleketimizde ika- meti esnasında ıılhııındırlılı“eı..“ olan erkânı harp binbaşısı Fasih bey bir muharririmize şunları söylemiştir — Bir abide için olmaktan ziyade türk ve Fransız dostluğu- pu takviye maksadila memleke- timizi ziyaret etmiş olan ceneral her fırsatta türklerde gördüğü azim terakkı ve derin samimiye- tin kendilerinde çok yüksek inti- | balar hasıl ettiğini tekrar etmiş- | de çok müta- lerdir. ve ayrılırken hassıs olarak ayrılmışlardır. x Gelibolu şibih ceziresindeki Fransız mezarlığını ziyaret için * Ceneral Gronun riyaseti altında şehrimize gelen hey'et şerefine | olarak evvelki gün Fransa sefa- rethanesinde yapılan resmi ka- bul pek parlak olmuştur. Sefarethanenin geniş salon- | larında iki büfe ve sefarethane bahçesinde de diger bir büfe ku- rulmuştu. Resmi — kabule — davetlileri Sefir “Comte de Chambrun,, ile Ceneral Guro, kabul ve istikbal ediyorlardı. Pek kalabalık olan davetliler — arasında — Ceneral “d'Amatte,, Amiral “Guepret, ve sair Fransız kumandan ve Meb'uslarından bazıları bulun- dukları gibi kıtaatı fenniye mü- fettişi umumis! Kirameddin, Per- tev, (Boğazlar komlisyonu reisi Amiral Vasif paşalarla Koca eli Meb'usu ve Turing klüp relsi Reşit Saffet, Istanbul Meb'usu şairi azam Abdülhak Hamit bey- ler ve bir çok ümera ve zabitan bulunmakta idi. Bunlardan başka Osmanlı, Kredi Liyone, Selânik bankası umumi müfettişi M. yurt umumi kâtip Ligalar ve sair muessesatı maliye müdürleri hazır bulun- muşlardır. Resmi kabul esnasında “Cene- ral Guro, kıyam ederek bir hita- bede bulunmuş ezcümle demiştir kiz — Türkiyeye öolan ziyaretim- den dolayi fevykarlâde memnu- num. Güzel memleketiniz akılla- ra hayret verecek derecede terakki eylemektedir. Her sahada faaliyet göze çarpıyor. Gazı Hazretlerile Ankarada görüştüm. Fevkalâde büvük, emsalsiz, tarihi bir zat, Tarihin nadiren kaytettiği büyük kumandanlardan biri, Gazi, Tür- kiyeyi, her sahada Cev adımlarıla zâfere dogru koşturmaktadır. Bir kaç sene zarfında Ankara tanın- mayacak bir hale gelmiş, her hangi bir Avrupa şehrinden far- ksız olmuştur. Memleketinizi çok sevdim. Türkler cidden büyük bir millettir. Bunu her zaman ve her fırsatta tekrar ediyorum ve edeceğim. » Bundan sonra Akdeniz filo- su komandanı Amiral “Guep- Zat, bir nutuk söylemiş ve balo | . geç vakte kadar neş'e ile de- |- Hazin şey | tecennün etmiştir. | dolayısiyle ise yalnız | Mehmet B. saat sekize gelince eczane sahipleri cemiyete aza | , Met bey muayene edilmiş ve 'hareket edecektir | mizde bulunan büyük Fransız H yin ll — — Kâtibe arayOruza Dünden bugüne İzmir belediyesi İi Maateessüf,. Evet, maateessüf, artık Hu- lüsi beyden bahsedemiyeceğiz. Ve eğer dünkü yazımızın sonunda *“bu günlük bu kadar!., Kaydi bulunmamış olsaydı, hasta dok- / |tordan bahsedebilmek hakkını dahi arisizin çıldırdı ! TC 5ei tat DU Polis dördüneü şube müdür 'ünki d bi muavini Mehmet bey birdenbire fendçı (nınuıııl?::ıînğ?uud':: ) İ::ıî; şehri belediye riyasetinden istifa- buyurmuşlardır. Evet, nihayet, istifa buyurmuşlardır. Bunu tarihi, kıymeti İyüksek bir memleket hadisesi — olarak kaydediyoruz. Böütün bir şehir halkının, tam üç senedenberi dört gözle beklediği ve fakat bir türlü u- laşamadığı bir neticedirki — bu, öğrendiğimiz anda bizi,, deh- haş bir sevinç kasırgasile sarstı. İzmir'i candan seven her İzmirli gibi sevindik.. Evvelki gün nöbetçi olmak müdiriyette — kalan birdenbire bağırmağa —manasız emirler vermeğe başlamıştır. Bu vaziyet karşısında memur- lar polis müdürünü dördüncü şube müdürünü haberdar etmiş- lerdir. Mehmet B. bir aralık, bana Rifat beyi çağırın : Gibi garip emirler vermiştir. Nihayet, em- niyeti umumiye müdürü de vazi- yetten baberdar edilmiştir. Meh- * İzmirde şehir işleri, dört ve- nedenberi fena halde bozuk dü- zen gidiyordu. Hele son aylar içinde bu işler adamakıllı çığrından çıkmış , arap saçı gibi karma karışık olmuştu. Yollar bozuktu. Tamir için kaldırılan taşlar, aylar geçiyor, yerlerine konulamıyordu. Sinemacılar müştekiydi. Key- fi emirlerle kesip biçtiği beledi mükellefat, bilhassa büyük si- nemaları pek müşkül vaziyetlere sokuyordu. Tanzifat işleri berbattı. Kor- don ve Göztepe gibi yerlerden en kenar maballelere kadar s0- kaklar, birer bataklığa dönmüştü. Tenvirat çok fenalaşmiştı. Velhasıl berbattı, berbattı, ber- baat!.. Belki doğru, belki yanlış; belki haklı belki haksız, herkes bu tezepzübü “Zatı âlil riyasıt- penahi,,ye yükletiyordu. Ve mü- temadiyen bekliyorlardı: Acep şu zalı âli ne zaman bizi kendinden kurtaracak.. Ve nihayet işte bu iş te oldu.. Artık Hulüsi bey Avrupa pa- ytahtlarında istediği gibi gezip tozabilir .. “Yahu | nereye gidi- yorsun, ne yapıyorsun? , deyen olmaz .. “Belediyeden de her ay bukadar alıyor... deye kazan- cında kimsenin gözü hl:::... Dilediği gibi ve dilediği r Adıdıı. yı: gelip kalbinin yağla- rını eritebilir .. “Gözünün üstün- de kaşın var deyen bulunmaz.. maal'esef tecennün etti anlaşık mıştır. Doktorlar bir iki gün evinde kalması lüzumunu ızhar etmişler- dir. Hastalık seyrini tecavüz eder- se hastaneye kaldırılacaktır. —a Dostumuz Bü güh'*;;'ansaya Dün bir muharririmiz şehri- edibi ve türk muhibbi Klod Fa- reri ziyaıet etmiş ve memleketi- miz hakkındaki tehassüslerini sor- muştur. Büyük edip demiştir ki. — Aziz türkler ve aziz türk memleketini her fırsatta ziyaret etmek benim için büyük bir e- meldir. Bu defada muharipler guüruübile bu nimete nail oldum. Çok sevdiğim memleketinizi her ziyaretimde bir az daha terakkı etmiş v e dahbçok güzelleşmiş bu- luyorum, ne yazıkki Fransada bir çok işlerim var ve yarın güzel İstanbulun uzuterk etmek mecbu- riyetinde kalacağım. , Klod Farer şehrimizde bulu- nan bir kısım muhariplerle bera- ber bu gün vapurla Marsilyaya hareket edecektir. —— o aaman — — — Hükümeti dava —3 )e0utt. — Muhtelit mahkeme bugün karar - veriyor Gayri menkul emlüâklerinin iadesi Türk Yunan muhtelit ha- kem mahkemesinde Yunan tabli- yetinde bulundukları - iddiasile Türkiye hükümeti 'aleyhine ika- me edilmiş olan davalardan mü- rafaaları icra edilen ön iki dava- ya ait kararlar bugün tefbim edi- lecektir. Poliste tebdiller Galata saray polis merkez memurluğuna Anrnavutköy me- rkez memuru Yunus Vehbi, Ar- navutköy merkez memurluğuna da Kara kömrük polis merkez memuru Şükrü beyler naklen ta- yin edilmişlerdir. Serbest vatandaşlığın hürri- yet ve faziletleri üstünüze olsun Hulüsi bey! Fakat nettinse ba- na ettin.. Evet, istifanızdan memnun ol- h ne olurdu? Bu işi iki gün sonra yapsaydınız | Çünkü o zamanben Vakıt'te- ki meşhur. beyanatı tahlilde de- vam edecek ve faraza en #on =::::ı=lıl ele alıp şöyle deye- — A efendim ! Doktor arka- daşlarınız tavsiye eder Avrupa- ya gidersiniz. Gene onlar tavsi- ye ede istirahata çekilirsiniz Ne olur! Şu mübarek zevatın bir €yi tarafına gelse de size şöyle bir tavsiyede Bulunsalari Bırak gü İzmir'in yakasını a Hulüsi bey ! a . —Her ne hal ise., Biz bu zevkten mahrum kaldık ame, İzmir kur- tuldu ya,. Bu da bir tesellidir. Ensari Bülent " "Matbanmızda istihdam edi- lecek bir kâtibeye ihtiyaç var- dır. Ameli hayat mektebinden yahut o derecede tahsil gör- müş olanların idaremize mü- racaatları.

Bu sayıdan diğer sayfalar: