14 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

Pngo“." S$on (j; mlere Muhasiri Aybun n araramann Cennetmekân - amcamın we “Müfsit imam,, dediği... Mahmut Nedim paşa şaşkın şaşkın dinliyordu. Kendisi Dahiliye Nazırı, Padişahın şikâyet ettiği Hicaz valisi idi. Diye yerden temenna etti. | Cevdet paşa : — Efendimiz asker sevkini münasip buluyorlarsa, her halde | isabet andedir. Dedi. Kaçamaklı bir cevap verdi. Abdülhamit : — paşa, asker — sevki doğru değildir. Devletin * başına bir gaile çıkarmakdansa | meslel hukuku saltanatı seniye- ye muvafık — bir şekilde hal * ve fasıl — etmek — zarüridir . | Ben diyorumki: zabıtlar hak- | kında yapılmak Jlâzım gelen | muamele iradel seniyenize ik- tiran eylemek şartile gaile ber- taraf edilsin ... Abdülhamit, — suya dokunmadan meseleyi mek istiyordu : — Hem, İngilizler çekilmek | mecburiyetinde kalırlar. Biliyor- musunuz paşa, Mithat Paşanın İngiliz parmağile kaçırılması ih- | timalleri vardır. Ben şimdi Şerif Aptül Muttalipten mahrem bir tahrirat aldım. İngiliz konsolosu Mithatı kaçırmak istiyormuş. — Huda göstermesin. Bir ga- | ilei azim olurdu... Bu sözleri Cevdet paşa söyli- l yordu. Mahmut Nedim paşa: ’ İ | | sabuna | hallet- — Kulumuzca Mithat mel'unu meselesi şu Mısir hadisesinden ehemdir. efendimiz Ferman bu- yurunuz muhafızlar teksir edilsin. Abdül Hamit: —paşa siz Dahiliye Nazırı bulunuyorsunuz. Mithatın | muhafazasile mükellefolan Hicaz ' valisi Saffet paşanında bazı | na layık ve tarafgirane hare- | kâtından bahsediliyor. İntihap | kerdeniz olan valinin meslek ve mişvari sizce bihakkın bilinmek | icap etmezmiydi? Bu adam Vali olduğu halde cennet mekân amcamın “müfsit imam, dediği * mahut Şeyhislâm melununu re- fakatine alıyor, Mekkeye götü- rüyormuş. Mahmut Nedim paşa, şaşkın | şaşkın dinliyordu.Kend'si Dahili- ye Nazırı idi. Şeyhislâm Hasan Hayrullah efendi gibi bir Padişah hainini himaye edende Hicaz valisi idi. Sultan Hamitte bundan şikâ- | yet ediyordu. Mahmut Nedim Paşa Padişahın ayaklarına kapa- klandı : — Efendimiz,dedi..Saffet Paşa | kulunuz bir aciz ve zebun adamdır. Hemen tebdiline ferman buyuru- nuz. Çakerleri kendisinin müte- | addit defalar azlini derpiş eyle- miş isemde, mahza Mühat ve hempasının Taifte bulunmaları | hasebile tarafı esrefi mülükâne- €e —memuriyetinde — ipkasının | Mmültezem — olması — ihtimaline binaen sarfi nazar kılınmıştı. ı Cevdet paşa,Mahmut Nendim | paşanın kurnazca yapmaya mu- | waffak olduğu manavraya hay- retler içinde — dinliyordu. Şu Mehmut Nedim paşa ıl;rıı. , rinı ardına “yavaş cekilmiş, ortadan kaybol-J - muştu, hastanın hnabzına göre şerbet veren bir adamdı vesselam. Sul- Etan Hamit : — Hayır paşa, o herifin gözü- | nü görmüş değiliz. Şu anden “itibaren Hicaz kitasında bakası | tecviz edilemez,. Sakın tebdilini telgrafla bildirmeyiniz, bilakis, kendisine bir takdir telgrafı ke- şide etmeniz münasip olur. Yeni ; valiyi ben bulacağım. Ansızın git meli ve Saffat paşa <enilen herifi, gaflet içinde bastırmalıdır, anlı- yormusunuz? — Ferman efendimizin... — Sonra Cevdet paşa! Sizde Mısırdaki - zabitan mes'elesinin | hukuki aksamını mutalâa ediniz. Yarına kadar bana bildirmenizi İstiyorum. Abdülhamit, fazla bir şey söylemeden, yan kapuya doğru yürümüştü. Fakat birden bire | geriye döndüğü, odadan çıkma- ya hazırlanan paşaların üzerle- rine yürüdüğü görüldü. Mahmut ve Cevdet paşalar geri geri çe- | kildiler, el bağladılar. Abdülha- | mit önlerine gelerek çok yavaş bir sesle dedi ki : — İyice anlıyorsunuz değilmi paşalar? Baen Mısır üzerine as- ker sevkini arzü — etmiyorum. Sonra — devletler bir konfrans talep — ediyorlar. Buda Misir imtiyazatı meselesinin yeniden kurcalanmasına — vesile — taşkil edebilir. İşte böyle... Dahiliye ve Adliye Nazırları, gözleri şeytan — gözü gibi par- layan Padişahın karşısında can- sız birer gölge gibi — duruyor, dinliyorlardı. Abdülhamit, kola- bağlıyarak —yavaş Mabeyinciler — paşaları açağıya, vükelâ istirahat salonuna aldılar. Cevdet paşa Mahmut Nedim paşanın kulağına fısılda- dı: — Vallahi paşa efendimiz! efendimizin son — ihtarlarından bir şey anlıyamadım... Mahmut Nedim paşa — me- yus görünüyordu. Cebri bir tebes- sümle yavaşca cevap verdi: —— — Abdurrahman paşa haz- retleri gidiyor paşa.. Zannima devletlâ epketlu Sait paşa hazret- | leri yine mührü humayuna mail olacaklardır. Malüm devletiniz Sait paşa bazretleri Mısıra asker sevkına taraftar — olduklarından Vekâlet makamından infisal bu- yurmuşlardı... — Evet, evet... nı acizidir. — Efendimizin âdeti hüma- yunlarıdır. Fmri vakilerden iç- tinap buyururlar. Şayet Şait pa- ga asker sevkında israr. eder- lerse Meclisi vükelada —arayı inkısam ettirmeğe çalışınız de- mek istediler... — Allab, Allah... — Aman, dikkat buyurunuz, Hatır nişa- Mi Bir köy Karakol kuman- danından elaman çekiyor ! * Adananın Çotlu — köyünde mühim bir hadise cereyan et- miştir. Suriyeli Keser namında biri başına arapça konuşan bir kaç kişiyi toplayarak köyün suyunu kesmiş ve buna itiraz eden köy ihtiyar heyetini de mavzerle karşilamıştır. Köylüler Vilâyete şikâyet etmişler, mesele jandar- maya — aksetmiş, fakat bu defa da Keserin ahbabı - olan Jandarma — komandanı — tahki- katı tehir ve tâvik ederek neticesiz bırakmıştır. Bundan başka — bu marifetli — karakol kumandanı bazı eşhas namına köy ihtiyar heyeti aleyhinde sah- te bir dayak - şikâyeti - istidası tanzim ederek takibata başlıyor ve müşteki olarak Istidaya mü- hürleri basılan adamların tahkikat esnasında kendilerinin böyle bir şikâyette bulunmadıklarını söy- lemelerine mukabil de onları zor- la müşteki yapmak için tehdi- datta bulunuyor. Bu fena vaziyet muvacehesinde ihtiyar heyeti Uzun bic istida ile Adana vilâyetine müracaatla İncir- li jandarma karakol kumandanının himayesile bu hüviyetleri meç- hul adamların — elinden köyün halâsını istemişlerdir. Bu yol- suzlukları tafsilâtile yazan Ada- na gazeteleri Umum Jandarma kumandanlığının nazarı dikkatini celbetmektedirler. Balkan ittihadı ! Hüke Yunan meclis reisi ilk FAAE Maç heyecanlı oldu! ——— Şampiyon Fener Bğşîktaşı 2-1 yendi Haftalardan beri merakla bek- lenen Betiktap-Fener Şild maçı | dün icra edildi. Maça saat 5,35 de başlandı, Fener tam takımıyla.. Beşiktaş Eşrefden mahrum : Hakem Saim Turgul B. geçen Fenerlile, bir iki dakika Beşiktaş kalesine tehlikeler ge- çirttiler. Bundan sonra Beşiktaş forver- ' di muntazam hücumlarla Fener müdafaasını müşkil vaziyetlere sokuyordu. İ Sadi bu gün çok bozuk ayni- | yor.. Ayağında topu İüzumsuz | bekletiyor; ve bu da bir gole mal oluyor : | Taçla atılan topu stoper eden | Sadi topu bir müddet ayağında tutuyor. Nazım topu kaparak | Fener kalesine doğru sürüyor. Reşadı. atlattıktan sonra Furü- zanı güzel bir çalımla geçiyor. | Fakat arkadan Fürüzanın batalı bir tevkifi .. Penaltı. Şükrünün köşeden şütü gol | oluyor. Bundan sonra Fenerliler | sağdan çok tehlikeli hücumlar yapıyorlar ve bir iki fırsat ka- çırıyorlar ; Oyunun ortalarına | | j / | İ | ee Vapurcular uyuşmadılar 'Müşterek tarife ve konferansı Atinada isti_vorl Atina, 15(A.A.) — Meb'usan meclisi retsi, Türkiye, Yugosla- vya, Bulgaristan, Romanya ve Arnavutluk hükümetlerine bir telgraf göndererek Atinada ilk bir Balkan konferansı akdinin münasip olacağı fikrinde bulun- duğunu ve bu konferansı Balkan milletlerini birleştiren rabıtaların teşdidine medar olacağını bildir- miştir. Laki , sonra V etti. | doğru Beşiktaş aleyhine bir kor” ner oluyor . , Fikret bu korneri çok güzl çekiyor ve geçen maç bski gibl: " Niyazi sağdan yıldırım gibi İNi yo ve yerinde hir kafa vuruşu- ! ve gol! Oyun başlar başlamaz hücuma | Fenerliler yine hücumda. bif az sonra geriden pas alan Zeki Alâettine çok güzel bir eşap* pas veriyor; topu kapan Alâettif mutat çalımlarıla Betiktaşın bef müdafiini de atlattıktap sıkı bir. şütle topu ağla” ra takıyor. j Beşiktaşlılar bu gölden s00” ra daha iyi oynayorlar, fakat muhakkak gol fırsatlarını kaçt” | rıyorlar. İlk devre bu suretle 2—1 Fe> nerin lehine bitiyor. İkinci devre mütekabil hü- cumla geçti ve neticeyi değiş” tirmeden bitti Oyun umumiyetle hararetli,vt mütevazin bir şekilde cereyan Hakem oyunu iyi idare edemedi. Bundan evve| yapılan Fener- Topkapı maçı Fener küçüklerinin Z. K. | 3-1 galebesile bitti. hareket günlerinin tesbiti daha mümkün olamadı ! Vapurcularımız arasında müp terek bir tarife tesbiti ve hare- ket günlerinin tayini için müza- kerat cereyan etmektedir. Bu hususta henüz tam bir uyuşma temin — edilememiştir . Bir | Muharririmiz müzakerat neticesi hakkında malümat almak üzere birlik âzâsından bir zat ile gö- Tüşmüştür. Mumaileyh demiştir | Osman beyefendi teşrif buyuru- yorlar,.. Hakikat Baş mabeyinci Üt man beyde neşe içinde odaya girlvermişti. — EFendimizin atiyei yeleri... Diyerekten elindeki iki mu> rassa mahfaza ile ilerliyordu. Paşalar sevinç içinde ayaklan- mışlardı, ellerine sunulan mah fazaları öpüp başlarına koydu- lar. Mahmut Nedim paşa, bermu- tad duâlarda senalarda — bulun- şmağa başladı. Osman beyin ar- dından Mabeyinci RağıP bey göründu. Bu zatın iki elinde iki atlas kese vardı : — Ffendimiz selâm — buyuru- yorlar ! Dedi keseleri verd!- Efendimiz selâm buyunı!o'l"- demek, artık gidebilirler, de- mekti. Paşalar, saraydan - Çikti- lar, arabalarına bindiler, Yıldız camisinde yatsı ezanı okunu- yordu. Baş mabeyinci Osman bey, cami önüne kadar Mahmut Nedim paşanın arabasında git- mişti. Orada arabadan (endi, Cevdet paşayı da- etekledikten sonra saraya döndü. (Devamı var) seni- — Bütün vapurcular aramız- da itilaf için müzakerata devam ediyoruz. Bu müzakerat hare- ket 'günlerinin tesbiti ve müşte- rek bir tarife kabulü esası üzerine dir, Bazı teferruat tam bir ttilâf | husulünü biraz tehir ediyor. Bun- | lar da bütün vapurların koyaca- | | | | | | | ki ; i | | | | l ğımız müşterek tarifeye riayetini temin ve bunun kontrolu çare- | lerini bulmak, hareket gün ve saatlerinin arzuya ve İlüzuma göre tertibi gibi şeylerdit. Ma- mafih yakında uyuşacağız zan ediyorum. Zaten başka türlü ol- masına imkân yoktur. Deniz ti-- caretimizdeki durgunluk ve buh- ran hakkında da mumaileyh: — Bu şimdi hemen bütün dünyada hüküm sürenbir buhran dır. Yalnız arada bir fark varsa ecnebi kumpanyalarında sermaye | fazladır. Bu cihetten bu onlarda mahsus olmaz. Bunu tevlit eden — şeyde ticaret hayatımızdaki - durgunluktur. f Beynelmilel Hava işleri konferansı merasimi bitirdi Paris, 12(A.A) — Beynel- milel hava işleri federasyonu kon- feransı öğleden sonra mesaisini ikmal etmiştir. Konferans önü- Müzdeki içtimaının mahallini tes- bit etmek ve federasyonun reisi ile riyaset divanı âzâsını intihap €etmek üzre yarın son celsesini aktedecektir. Fairafaks - felâketinden kaptan mesul Boston, 13 (A.A) — Kaptan açI açığa ihmalcilikle ittiham edilmekte olan “Falraks,, felâketi hakkında — ciddi tahkikat icra edil a tür, — Kaptan, istimdat işaretleri gönderm emiş ve düşen- leri kurturmağa teşebbüs etme- | miş olmakla ittiham edilmektedir. ) Cemiyeti Akvam Hrer D a Tahdidi teslihat şube müdürlüğüne Cemiyeti akvam kâtibi tayin edildi Cenevre, 12 (A.A.) — Cemi- yeti akvam kâtibi umumisi, M. Achnides'i meclisin — tasvibine arzedilmek şartile kâtibi umumi- likten tahdidi teslihat şubesi mü- dürlüğüne tayin etmiştir. Bu ma- kam, Norveç'in Paris elçiliğine tayin edilen M. Rolften inhilâl etmiştir. M. Achnides, bu an€ kadar Cemiyeti Akvamın siyasi şubesinin Yunanlı âzâsı idi, Beyoğlu Âlemi 19 Haziran perşembe günü çıkıyor; Beyoğlu —muhitinin aynatl, Beyoğlunun yegâne mecmuasıdir: Her yerde arayınız!!