29 Mayıs 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 3

| 28 Periembe | ıSıyası 'Takvim Muallel mazbata Münhal mebusluklara intihap vakti yine geldi. Cevdet Kerim Bey kongre- llen sönta h pök kak mış görünüyordu. İşte ona yine bol bol çalışacak ada- bir &5 Bu intihapta Fırka mün- kendinden mi işsiz makcıllı hal yerlere ı_'____ ON HABERL Saint - Sebastiende neler oluyor ? 'Manisada | | | varına iamzet gösterecek yoksa müs- akillerin intihabına göz mü yu- Fakat bir mâacak — bilmiyoruz. herhalde malüm olan tey varsa o da bu münhal mebuslukların tasarruf lâ- yihası ile alâkası olmadığı- dır. Bir mebus uhdesinde iki | mebusluk teksit edilemiye- ceğine göre bu intihap bir | emri zarurldir. Bütün : bunlar iyi. haberlere — göre iki Kütah- mazbatası Fakat alınan müstakillerden ya mebusunun muallel görülmüş. Hiç bir Fırka mebusu- nun muallel yalnız müstakiller arasında illetli aramak bilmeyiz am- ma galiba diğer müstakiller içinde Halil Beyin bir sö- zünü hatırlatacak: — O mazbatamı alma- dan mebusluğuma — muhak- kak nazarı ile bakamam., Şimdi. mazbatası yazı- lanlar da şüpheye düşebilir. Düşünüyoruz ki, bu işi biraz daha geciktirmeli ve böyle muallel — mazbatalı müstaklilerin şimdiden yer- açık — bırakmalı da birar şu Cevdet Kerim tey gibi gayretkeş Fırkacıları işeiz bırakmalı. Yeniden yapılacak inti- hapta ta müstakil iatihap olunursa nasihat ederiz ki, mazbatalarını alırken sıhhi muayenesi yapılmış ellerden alsnlar, kâğıtların üzerlüde hâk ve silinti olmasın. Vel- sasıl bir günlük beylik bey- liktir diye — mebus olmağa rozı olmasınlar. Yokas görülüyor ki insan lerini 'Yağmur ve dolu | 30.000 kişilik büyük bir nümayiş oldü! Bir çok adam yaralandı, bir çok adam öldü. Halka ateş açıldı! Manisa, 27 (A.A.) — Üç gündenberi yağmur yağıyor. Dün Manlsanın Arraplı ci- dönüm kadar olmuştur. Kulada dolu düş. muştur; fakat zarar yapma- mıştır. düşen doludan 150 | bağda zarar | Yağmurların çizilmiş af- | yonlardan bir kısmına zara- rı ve fakat yazlık mahsulâta çok faydası olmuştur. Alâkadaranın bu defaki teftişlerinde sele maruz ka lan Saint-Sebastinen, 28(A.A.) — Dün vukua gelen hâdi- | seler esnasında telef olan- | ların miktarı beşe ve yara- lıların adedi 35 e baliğ bu- ı | lunmaktadır. yerler müstesna olmak | üzere vilâyet itibarile ümidin | | fevkındu mahsul bolluğu tes görülmeyip te | | Bizinci bit edilmiştir. Belediye bütçesini vilâ. yet tetkik him tadiller yapmaktadır. Tevkif Eytam müdürü, noter yakalandı Manisa, 27 (A A:) noter ve Eytam müdürü, zimmetlerite para geçirdiklerinden tevkif edil- mişlerdir. etinekte ve mü- sremasama aa aa AAA müktesep tanımıştı. Şimdi biriki aya kadar her hakkı müktesipler de maliye mah- zemine giriyor. Muhtelif zamanlarda ifa- desi alınan iki memur ara- sında şöyle bir kıyas akla geliyor: Ayda 50.60 kağıt alan bir memur diyor ki: “Yahu bw ay - dediğin amma uzün, şey bir türlü bitmek bilmiyor., | | Yüzlerce lira alan ve bi müstakil olunca adama dert | akıl oluyorlar. * * Hakkı müktesepler Hakkıj - mükteseplerden azı kısımlar lâğvediliyormuş. Barem kanuni bazı me- nurlara iki sene için hakkı sefer hakkı müktesebi gideti bir memür diyor kit “Yahu bu ikt sene amma çabuk geçti. tini alamadım., Varın şimdi kıyas edin! * Attan inmek. İnhisar idarelerinin de büt çelerinde tensikat oluyormuş. Yüksek maaşlar iniyormuş. | Hanliya bir zarbımesel var- dir: Dünkü nümayişe 30.000 kişi iştirak etmiş olup ala- bir çok kadın- Şehir etmiş yın önünde bulunmakta idi. teşekkül olan grup, Salnt-Sebastien | methalinde bir sivil muha- fız kıtasına tesadüf e!mqllr.w Polis, nümayişçilere çe- kilip gitmelerini — tavsiye | lar civarında etmişte de nümayişçiler bu. | | emre itaat etmek istememiş- ı lerdir. — Sivil kumandanı, mutat ihtarlarda | balunduktan sonra majiyetine | Tmuhafızların. | | ateş açmasımı emretmiştir. Mamafih sendikaya dahil | sında nüfusça zaytat olmadığı, | komünistlerden Bir türlü lezze- | — Attan inip Eşeğe binmek. | Bilmem bu işle kıyas ka- l eder mi? Muharriri : Hüseyin Zeki Birader, o kadar çekingen bir kadınki, her şeyden kor- kuyor! — Sahte sofu, desene ! Enie itiraz etti: — Yok canım.. “Ne di- yecekler, € büyük bir ehem- miyet veriyor ve- kendisini lekeliyecek her şeyi eziyor. — E, ârabız nanl ? — Hiç bir şey yok vallah! terakki yok.. Çok nefis bir kadın, beni kabul etmekten | hazzediyor gibi, hattâ hoşu- na gittiğimi bile Hiraftan çe- kinmiyor; lâkin katı yürekli. | | | horoz gibi muzafferane öt- | mek zamanı gelince kuru bir | | | | | ne tane cevap verdi: —Yavrucuğum, buoyunu da biliriz. Buna: Amerikan aşkı derler. Bir erkeği çıl- dırtacak kadar her şeye mü- saade . ederler. Fakat, bir sopa, pat! Adamın ipini ko- parırlar. Ertesi gün, gene ayni yerde, ayni inkisarı: — İyi amma, bu kadının maksadı nedir ? Genç müellif bir an dur- dü. Dikkatli dikkatli arkar daşınm yüzüne baktı. Ve lb devirmişler atelyelere yan: bir. çoğu | Saint - Sebastien'e girmeğe ve kargaşahklar çıkarmağa şehir iltihak muvaffak olmuştur. uğraşan komünlet- lerine etmeğe Komünistler tramsvayları | kadar tehlikeli gın vermeğe çalışmışlerdır. Bu atelyeler içinde çalışmak- ta olân amele nümayişçilere üteş açmışlır.Öğleden sonra sükün ve İntizamın ihdesine muvaffakiyet hâsıl olmuştur. Sâatnt-Sebastlen, 27 (A.A) — Kömüniüst oldukları zan- nedilen bir takım grevciler bu sabah işleri başına gelen amejeyi ayartnıağa çalışmış- ve nakil seferlerini inkitaa uğralma- lar vastalarının ğa müvyaffak olmuşlardır. Saat 11 de. grevcilerle atkerler arasında bir şarpış- ma olmuştur. 3 kişi ölmüş, bir çok kimseler de yaralan- mıştır. Madrit, 27 (A. A.) Saint-Seba.tien'de bu sabah Çıkhâan kargaşalıklar esna- fakât bir çok kimselerin nezareti edilmiştir. Mecruhlardân tarafından tasrih ikisi sürette ya- ralanmışlardır ki, banlar ilk o |başta ölmüş zannedilmişlerdir. Memürların [ Tekaütlüğü —| Ankara 28 (Hususl) — Otüz| sene hizmeti devlette bulu- * tekaüde icap ettiğinden memurun mü-| dürleri tetki katta bulun- | maktadırlar. nanların sevkleri | Tekaüde - sevklörü idap: | eden memurların mühim bir | yekün tutacakları zanne- dilmektedir. Haber Maliye Deftardar ve 50 malmüdürü | & caktır. aldığıma — göre müemurlarından 12 cıkarıl — Evlenmek. Bir an sessiz kaldılar. Enlâ, başını önüne iğmiş, odada, enine boyuna dolaşı" yordu. — Bunu'beti de düşün- müştüm. Ben, pek saf bir adam değilim; lâkin fikirle- rimi- tasdik ettiğin için de darılmıyorum. — Aptal! dinle: Hicran #eni seviyor; ben, aranızda mani teşkil: ettiğim için, seni benden ayıriyorda'hâlâ işin — farkıtla) varinıyorsun? Günjigibi aşikâr Bir şeyi — Niçih, senli itiraz e- deceğini hissediyor? — Kendisi dul da, dan!- Yirmi'beş yağında zen- gin bir delikanlı, bir. dul kadınla evlenir mi? Hem de ihtiyar bir adamdan dul * kalan - bir hanımla? Haydi | canım! Bu delice bir hare- | ket olur! Hicran hanım, bu- on- Suiistimal Yapanlar Divana everilecek Ankarâ 27 — Gümrük muhafaza memurlarının a- kerl teşkilâta göre tensiki bakkmdaki lâyiha müdafaa encümeninde müzakere edi- lerek bazı tadillerle kabul edildi. Lâyihanm bir maddesine göre vazifesini sulistimal et- miş muhafaza memurları ve | kolcular — Divyanıharplerde muhakeme edileceklerdir. nu iyi hissediyor. Onün için sana bunları izah edöcek kimseleri, #enin yanından savmak iştiyor. Hanımefen- inin arzusu mucibince, savu- lanlardan - birincisi; galiba ben olacağım: — Salim! Hicrân o ka- dar gözel ki! — Hem de tehlikeli... — Peki, ne yapayım? Ne tavsiye edersin? — Ne istersen onu yap. — Niçin? | yaralannmıış olduğu Dahiliye | Hariciye vekili gelu* | Tevfik Rüştü Bey Ankaraya gi- derek Meclise izahat v eregck Dün gelen Hariciye vekili Tevfik Rüştü B. Arupa birliğ kömisyonu- iştirak eden — Harfciye Teevfik- Rüyştü Bey dön saat 12 de ekspres- ile nâ vekili şehrimize gelmiştir. Tevfik Rüştü Beyin ya- rın akşam Ankaray hareket etmesi muhtemeldir. Hariciye vekili volda ga- tecilere beyanatta bulunarak ı-chımiı demiştir ki: — Rusya ile dostluğu- muz pek sıkıd luk bir çok geçmiş ve muvaffakiyetle Ne tan hiç bir biz, ne değiliz. Türkiyede bütün — devlet- lerle dostluk peş Türk Ha olduğum nistan — gibi siyasetindi Çünkü Yur bizden siyaseti » İki devlet ette — teşrik ediyorlar., Hhariciye vekili Yu tâna giden mübadil yeye seya meseleleri bırakınız. rında pek me: asarını görüyorsur nezilos - bilir ki, ladıktan sonra nihayete kı.ıhır teşriki var- | mak azmindeyiz., Başkasına ait bir barakadan çıkan ihtilâf -Çok garip bir ışı Maliye,Tayyare cemiyetinin eşya- sına haciz koymak istiyor Eminönü. Maliye- şubesi bir baraka için Tayyare ce- miyetinden toplanan vergi- lerin tahsili için Cemiyete bir müzekkere göndermiş ve hattâ cemiyet 6 hazirana kadar bu parayı vermezse hemen haciz muâmelesinin edileceğini de — bildir- lera miş. Halbuki — hakikati halde | | Tayyare cemiyetinin İstanbul |gimdi, — Çünkü ne olacağını | biliyorum.> Boşu' Böşuna 14f söylemek niye yarar? — Ben, tasavvur ettiğin- den daha makul düşünü. yorum. Söyle, sen benlim yerimde olsan ne yapaârdın? — Bölki' senden- daha budalâca hâreket ederdim. — Bütaya, beni azarlı- yasın diye gelmedim. | kası yokmuş. dahilinde satın aldığı veya kendisinin yaptırdığı bir ba- Bu, Belediye | ile yapılmış bir mukaveleye müstenit olmıyan barakadır. Bu mesele üzerine Tay- yar& ctemiyeti idare heyeti bir içtimaaktetmiş ve paranın verilmemesine kararda vermiş: Yalnız heyeti azasından (defterdar Şefik Bey) bu karara iştirak etmemiş| “Muame komis — Burı ge geldin. Zaten başka tür- lâ yapamazdın. Aramızda- ki fazla gerilen ipin kopa- cağını — hissetmemiş olsay- dın, eski — arkadaşlığın- dan vaz geçemiyeceğin bir dostunla - saklambaç oyna- makta devam edecektin. Ben bir filezof olmasaydım sözlerini bile dinlemeğe lüzum görmezdim. Halbuki eyi bilirim. Beni, canının - kıldığı, bir. arkadaş bulup konuşamadığın, metresin kalbin daraldı- ya, beni görme- senin ruhunu azarladığı, | ği zaman seversin. Ben, her | şeye rıza- gösteren bir dos- tum. Ne ehemmiyeti var! zaten, insanlardan, mukte- | dir olamadıkları şeyi isteme- melidir. Ben, sana taham- mül ediyorum, çünkü aze- metinle, değersizliğinle, lâ- kayıdınla ve şehretperetli- ! cemiyetle alâkası | idare | | ğinle | | | tasdik ndi verelim, yonu mademki et miştir, parayı şi sonra itiraz edelim, dem tir. Tabii bu fikir ekalli te kalmıştır. Yalnız teemmül bir vakit Acaba maliye Hazirandâ para ve için cemiyesin e burada kalı memu ciz koyabilece him bir meseledir, i veisi H. Feh- hat B 'bü hu susta diyork —Kanün t ı.r,ı» Kâkim- parayi vermedik. de bilm Tem ötesini şiradi ben um.,, z — komisyonunun Ta.cemiyetinin Hirazına rağ men bu nasıl tasdik ettiğine cemiyet re” isi B.de bizim gibi hayret edivar. muameleyi beni eğlendiriyorsun.. Enis, arkadaşının şiddet- lH hücumunu gâh hayret gâh tebessümle dinlemişti: — Bu kadar söyledin, ba- ri, bir de “ Vabşi hayvan , di de tamam olsu Sonra, gülerek — Arslanım, kâfi, Ve etti: Bak sözlerin ne kadar tesir Bu gece yemeği H nımla bep beraber yiy — Haberi var mı ? — Seni davet etmemi o söyledi. — Alâ! Makul bir | nazlıki İsiran köpeğin ağzı na bir et parçası atmak isti yor! — Kabulediyor musun? — Evet. Nerede? Tokatlıyand. buçukta. — Peki, çalığac * ği A, saat 7 Şimdi (Dev