18 Ağustos 1931 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

18 Ağustos 1931 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

p .. .. Uzumculugumuz Bu Seneki Manisa Uzumlîd"_ Nefis, Fiatlar Manisa, ( Husust ) — bun- (dan evvelki mektubumda bu #sene üzüm, rekoltesinin geçen senelere nisbeten daha aşağı olduğunu bildirmiştim. Faka? buna rajmen evvelki senc mahsul üzerine arız ola” bu î mur gibi ilâhi felâketisulün — gene tekrar etmes hemde — hem iyi olmar hisseltirme - reköltenin o*Muştur. mesine şetümı azamı henüz üzüml “İzmir (hususi) — Yeni İncir mahsuli henuz sergidedir. Bu , İncirler pıyasaya sevk olunur olunmaz — derhal işletmesine / başlanılacaktır. bu sene İncir mahsuli — hasta- | lıksız olduğu gibi çokda nefis- dir. Yalbız — rekolte 929-930 senelerine nazaran daha azdır. Fakat, rekoltenin az — olması İncirlerimizin — kiymetini bir derece daha artırmıştır. Şimdiye kadar incir işlen- mesi için açılan imalâthane- lerin adedi pek çoktur. Söy- Bu seneki mahsül hem de çok memnuniyet bahştır da Zarzi çşısaya vev. Bir e münas'p Hiyatlar- kedilimaktadır. Bu seneki Ltahsilin en büyük derdi Murabahacılardır. Çünkü, müs- tahsile aman vermemektedirler. Üzümlarin vatışı zararsız- | dır. Her ne kadar evvelki se- neler gibi alıyor, satış olmi- yorsa da mal Borsaya arze- dilir edilmez derhal talibi xu- hur etmekte ve satılmaktadır. “ İzmir incirleri hem hastalıksız lendiğine göre gerek Jiro ve gerek Fikparkes — şirketlerile Aydın incir kooperatifi bu sene külliyetli mıktarda iş yapa- caklardir. Bu şirketlerin beheri binlerle amele istihdam etti- ğine göre, işleme mevsimi olan Teşrinievvel nihayetine kadar İzmirde işsizlik tam manasile hafifliyecek hattâ hiç kalmı- yacaktır. 'İnclı piyasası açılmamıştır. Fakat, incir işi yapân tüccar- ların alyore satış yaptıkların- dan — fiyatların iyi olduğunu söylemektedirler, GarereeresereecerErANELEENERESEerAeeLARELaR AD ererersenerererRrARARAE KeREALELARALAERErELEAAAEALERLALELAcA Yanan H. nazırı ne diyor Tür Yunanlıları k-Yunan Doslluğu Terfih Etti Bu Dostluktan Yuranlılar 2 milyon Drahmi Tasarruf Etmişler Atina, 16 (A.A.) — M. Venizolos'a vekâlet eden Ha- riciye Nazıri M. Mihalakopu- Tox, tetkik seyahatine devam ederek refakatinde ziraat , münakaiât ve hava nazırları olduğu halde Selâniğe gek miştir. M Mihalakopulos, Bü- yükkule salonunda büyük bir kalabalık önünde — söylediği *nutukta komşu memleketlerle dostluk misakına istinat eden Yunanistanın harici siyasetini tzah ve aktolunan misakları ta- dat ederek demiştir ki: * Bilhassa Türk - Yunan misakı Yunanistana huzuru kalp vermiş ve Yunan bütçe- sinde senevi 200 milyon drah- mi tasarruf yapmak imkânını temin etmiştir. Bu —parayı mültecilerin iskânına ve yerli- lerin refahına sarfedebiliriz. Bütün — siyasi fırkaların tasvip ettiği dürüst harici siya- setile Yunanistan bütün ciha- min teveccühünü kazanmıştır. M. Mihalakopulos harici siyasette tek bir bulut ol- duğunu ve çok — şükür ki, bu bulutun arazi mev'elelerine değil para işine ait bulundu- — gunu söyledikten sonra Bulgar Yunan münasebatının mevzuu bashsolunduğunu tasrih ederek, Kafandaris - Malinof — itilâfna- mesile Hoover teklifi hakkın- daki Yunan tezini tekrar izah eylemiştir. ğ Yunan nazırı mü- M € #iyasete devam ederek mleketlerin ziraati himaye etmek, yeni yollar yapmak ve marifi tak- viye eylemek ııılnnını buk. ve komşu memleketlerle ve hıl)ı Tür. kiye ile mün'akılat itilâf neti- cesinde hâsıl olan vaziyete tevfikan tanzim olunan deniz- ve kara programlarını izah etmiştir. M. Mihalakopulos muse- vileri methüsena ederek nut- kuna nihayet vermiştir. | Karilerin sütunu Uzunyusuf mahallesi ikin. ci muhtarı Ahmet Ef. İşe zabıta vaziyet etmiştir. Hakkınız elbette aranır. * Karamürselin kavak mev- kiinde kiremit ocağı sahibi Kürt ibrahim ustaya: Gazetemiz vasıtasile ma- kamati âliyeye hitaben yaz- dığınız. mektubun bir suretini doğrudan doğruya gönderme- nizi tavsiye ederiz. * Bakırköy zuhurat baba caddesinde Mahmut Beye Yolunuzun tozu — topi hakkındaki şikâyetinizi aklıkı ümit ederizki köy Belediyesi bu sütunu okurda Bir arabada oradan geçirerek — yolunuzu sular. Sefarethane köpekleri Konsoloshane, sefareline ve buna mümasil siyasi mücssesa- ta ait köpeklerden, alınan marka resminin bade- ma alınmaması kararlaşmıştır. Po serhoşluk (Rakı içtikten son- ra balıkçılık İstinyede dört a daş ra> kı içip sandalla balık avina çıkmışlardır. - Yolda sandallar — birbirine yanaşmış ve Şevket isminde birisi (de merin İsandalına) atlamak istemiştir. Sarhoşluk saikasile muva zenesini kaybederek denize Haüşmüş, güçlükle kurtarılmış- tır. İştebu kaza Nişantaşında Mehmet AÂli Beyin apartmanı kapıcısı Ha- san Efendi dün, kapı (önünde otururken Misirli Macit Beyin | Penceresinden düşen bir saksı ile başından yaralanmıştır. Çifte kavgacı Yer ve yurtları olmıyan Mehmet ile Galip isminde iki kişi dün, Taksimde Şehit Muh- tar noktası önünde kavga et meğe başlamışlardır. Bu sırada nokta beklemek- te olan polis memuru 999 nu- maralı Sadullah efendi bunları ayırmak için aralarına — gir- miştir. Mehmet o sırada polis Sa- (Birinci sayfadan devam) Yokta his ve ihtiraslara mağlüp olarak yürümenin akl- betinin çok elim olacağı he- pimizin malumu olan ve tari- “hiridero” kadar esrküimiyen acı tecrübeler ile defatle sabit olmuştur. Binaenaleyh iş bu raddeye gelmeden evvel hükümetin bu baptâ esaalı tetbirler arayip bulması hakıkaten lâzımdir. ve bu bihakkin kendisinden beklediğimiz bir vazifedir . Bu vazifenin ifasında teahhur vukua gelirilmesi çok - ağır mesuliyet ve bali mucip ola- cağını kaydeylemeği — zarüri görür ve Hükümetin bu bapta ne düşünüyorsa sarahaten töy- lenmesine intizaren kürsüyü terkederim' (Bravo sevleri, al: kışlar ). Celâl Nuri B. (Tekirdağ)— Efendim; şahsıma taallük et- tiği için affınızı istirham edi- yorum. Pek küçük bir ifadem yardır. Ali Saip Beyin buyurduğu gibi (Yılmaz) gazetesi mahi- yetini — değiştirmezden evvel oraya yazı yazmaktan vaz geç- tiğimiz herkesçe malümdur. Bu gözeteye yazı yazmaktan feragattan sonradır ki müna- Çsebetsiz neşriyata girişti. Bi- dayette bu gazetenin muva- fık neşriyatta bulunduğu için bir limtet suretinde teşkili dü- günülmüştü ve bunun için de bir vesika imza edilmişti. Şu kadar ki, böyle |bir limtidin dlıxede. Bir katil 'Dün on yedi sene- A ye mahküm oldu! Üsküdarda, Hiya ismindeki arkadaşını bir hız yüzünden öldüren Niko nun muhakeme- #1 birinci ceza mahkemesinde bitti. Niko, katil ve izalei bekir türümlerinden 17 sene 6 ay Ti gön bapse mahküm olmuş- tur. h elfendinin gözünede vurmuş yaralamıştır. İki kavgacılar da yakalan- mış — baklarında, başlanmıştır. Bir dirhem esrar Beşiktaşta Hasfırın cadde- tinde Murat kaptanın kahve- sinde icra edilen taharriyatta esrar içmeğe mahsus bir ka- bak ile esrarkeş Yorgi namın- da birinin üzerinde 1 dirhem esrar bulunmuştur. Musadere edilerek tahkikata başlanmış- llır. Kadıina taarruz Kumkapıda oturan Yervant tsminde biri gene Kumkapıda oturan bir kadına sarkıntılık keksasessk AAA AAA AA dAR ŞA AA AA MA SAA AAA SAA AAA AAA AAA LA .Meclisteki istizah takriri Celse zabıtları iez GÜ ü Meclisteki son matbuat münakaşalarının zabıtlarını aynen neşrediyoruz teşkili cihetine bilâhare gidil- memiş ve hazırlığa dair olan bü kâğıtta hükümsüz addolu- marak geri alınmıştır. Mesele lan Ibarettir. Keyfiyeti bir iki gün evvel İstanbul matbü- atı vasıtasile ammenin enza- rına arzettim, Başvekil İsmet Pş. — Muh- terem Efediler; |hatipler mev- zubahs olan meseleden heye- can ve infialle bahsettiler. Mem- lekete zarar olmak üzere gö terdikleri misaller, teşrih ettik« leri esaslar intibahı (muciptir. Bütün bu tafsilâtın içinde Hü. kümete teveccüh eden itabı etmiş, kadının kardeşi - olan Boğos tarafından yaralanmış- tır, takdir etmiyor değilim. Bu ka- dar şikâyete mahal vermek için Hükümetin bir çok tedbir lerde eksiklik etmiş olması lâzımdır. — Matbuat — hürriyetinin uf -| istimaline karşı Hükümetin elinde medarı tatbik olacak hem salâhiyet vardır. hemde memlekette mer'i olan kauun- lar vardir. Kanunların cereyanı tabiisini bilirsiniz. — Şahisiyata taallük eden matbuat Cceralmi şahıt- lar tarafından mahkemelerde tahrik olunur. Hükümete ta- v aa DeraA e eee < tahkikata | allük eden ceraim mahkeme- lerde takip olunur. Hâkimle- rin vereceği “hükümler ile şi- kâyetler adli neticeye rapto- lanurlar, Hükümetin bundan başka da“salübiyeti" - vardır. | O da kendi takdirine göre her | hâpgi bir İgazeteyi intişardan menederek kapatmaktır. Eğer matbuat hürriyeti feyiz vere- cek bir tarzda' devam etmi- yorsa ve bir çok mahzurları davet ediyorsa bundan tevel. lüt eden gçikâyetleri derece derdce kısımlara ayırmak lâ- zımdir. Ya kanuni yolda ta- kip ederken Zabıta müddei u- mumilik. adliye ve saire tesi- rini göstermeğe kifayet etmiyor onların sahaları haricinde ka- lan meselelerde hükümet ka- nunuün kendisine verdiği salâ- hiyeti tatbikte ihmal ediyor ve yahut mevcut olan dert elde bulunan salâhiyet ve mer'i olan kanunların hükümleri haricine çıkacak kadar ciddiyet ve ehem miyet peyda etmiştir. Bunun için hükümet hiç bir şey teklif | etmiyor. Sizce bu üç istikamet- te cevap vereceğim. Bu defa vaziyet nedir? Ha- tipler muhtelif cepheden bu meseleyi izah ettiler. Ben burada geçen cözleri dikkatle dinledim. Zaten ha- tiplerin gösterdiği endişeyi yal- nız burada, Büyük Millet Mec- lisinde vüku bulan müzake- rattan değil, halktan - ve bir çok vatandaştan da - işitmişim- dir. Mesele ehemmiyetle na- zarı dikkate almak, müsta- Ticaret ve sanayi bankasınup İ ue A F; aalıyet nezaman? Banka tatili tedi: tediyata mukabil âîı silâta devam ediyor diyorlar Bir buçuk aydanberi tatili tediyat eden ticaret ve sanayi | bankasının yakında tekrar fa- | aliyete geçeceği haber veri- | liyor. Yalnız, bu husus için he- nüz bir gün tesbit edilmiş de- ğildir. Şimdiye kadar geçen zaman zarfında mükerreren bankanın açılacağı söylenmişti. Fakat, bu teahhürden alâ. kadar tüccar ve eshabı. mat- lvp pek müşteki bulunuyorlar. Bu meselenin şayanı — dikkat tarafı şudur: Bankanın tatili tediyat etmesine mukabil ala- caklarını tahsilde devam et | | mesi! İşte, bu vaziyet, piyasada itimatsızlık hissini Levlit edi. yor. Temenni olunurki ya- kında İş ve Ziraat bankala- ı rından muavenet gören Tica- ret ve Sanayi bankası faali- ! yete geçerek, bu mevzu etra: fındaki endişeler zall olur. Ticâaret odasındaki dünkü toplantı Balkan Federasyonu Istanbulda yapılacak içtima için esaslı müzakere cereyan etti Dün Ticaret odasında reis Nemli zade Miihat Beyin ri- yasetinde Balkan Federasyo- | nu komitesi akti içtima et- miştir. Bu içtimada, teşrin evvelde Balkan hariciye na- zırlarının İstanbulda yapacak- ları Balkan koömite içtimat müzakere edilmiştir. acelen düşünülecek bir mahi- yet almıştır. Müsaade buyu- rursanız. bugünkü — vaziyetin manasını izah etmek için size bir az eskt zamandan bahset- | meliyim. Matbuat bürriyeti ameli sahada vazih ve kısa bir ifade ile nasıl anlatılabi- lir? Bu memleketin ötedenberi istediği matbuat hürriyeti ne dir? Bu memlekette tabil her memleketin tetidadı da öyledire * bir matbuat bürriyeti diye ilk önce, mevkli Iktidarda bulu- nan Hükümete karşı ulu orta ve ölçüsüz söylenebil. meti — kastedilir. Milletlerde matbuat hürriyetinin ilk mi- yarı budur. Bu imkân, kato- hunacek ilk merhaledir. Memlekette herhangi bir gazete çıkabilsin doğruca Hü- kümete karşı mevkü iktidarda bulunan kimse aleyhine -me- selâ İsmet Pş.- söylenebilsin bunun böyle olabilmesi mat- buat hürriyetinin ilk miyarı- dır. Söylenen sözlerin doğru veya yanlış olması münakaşası ondan sonra başlar. Milletler evvelâ bu neticeyi elde et- mek için uğraşırlar ki biz de bunun için uğraşmışızdır. Hat- ta çocukluğumuzda böyle bir manzara 'görmek için müştak ve mütehâssir günler geçirmi- şizdir. Hükümetler ise, bilhassa uzun müddet söyletmeden ka- palı kalmış devirlerden sonra kendileri aleyhine söz söyle- mesine tahammül edemezler. Her milletin hususi istidat- ları vardır. Kendi halkımızın- da kuvvetli yerleri olduğu gibi zayıf yerlerini de bilmeliyiz. Meselâ yazı ile gösterilen her şeyi doğru zannetmeğe halkı- mız daha ziyade mütemayil: dir. Gazete veya kitap basmış bunu mutlaka doğru olarak alır. Saniyen halkımız aley: hine söz söyliyen mevkli ikti: dar sahibi bir adamın muhak- kak itibarından kaybettiğini zannedi Üçüncü nokta, kepalı de- virlerden sonra matbuat hürri- yeti ilk devrede dalma bir inki- Jâp vasıtası olarak - kullanıl- mıştır. Bundan da hükümet: ler çok korkarlar. İktidar ve nüfuzunun sartıldığı bir zaman da, on beş günlük bir fırsattan istifade edebilen gazeteler mev kti Iktidardaki Hükümeti de-- virebilirler. Bu da bu mem- |O7 Aynmca, balkan milletlerine | ait müşterek mesail iktisaden de müzakere olunmuştur. Bun« ların başlıcasını müşterek ban- ka, müşterek yollar müşterek » telgraf ve telefon, müp- terek iktisadi şekillerin tanzimi ve müşterek mevadı istihsali- yenin ihracı teşkil ediyor. v lekette ötedenberi haves edil miş bir mevzu olmuştur. Bu sebeplerlerdir. ki hükümetler matbuatta kendi mevcudiyet- lerinin ve siyasetlerinin ten- | kit edilmesine dalma az ta- bammül etmişlerdir. Bu taha- ginin aksülameli olarak mat- buat hürriyetinde ilk istihsal olunmıyacak şey hükümet aleyhinde istendiği gibi yazı “yazmak heves — olmuştur, Bu safha malbuat — hürfiyetinin ilk ve siyasi kademesidir. Bir millet siyasl! ha inkişaf ve tekâmül ettikçe ve onu İdare edenler tecrübeli, müktedir. oldukça bu - siyasi safhayı atlatmak kolaydır. Bü- yün Millet Meclisi milletin mukadderatına hâkim oldu- ğundan beri geçen safhalar ve geçirdiğimiz tecrübeler o kadar mühimdir ki — matbuat hürriyetinin hallolunmaz zan- nolunan bu ilk sarsıntı safhası muvaffakiyetle hallolunmuştur. Mevkii iktidarda bulunan Hü- kümete hatta haktız olarak ulu orta her şey söyleniyor. Bu suretle çok zaman geçiyör. Ne rejimin kuvveti ne de mev- | kil iktidarda olanların müfuzu | derhal zail oluyor. Esas olarak bildiğimiz sınıfları mütemadi- Yen - terbiye ve 1lah etmeğe vakit ve Şare. bulabiliyoruz. Büyük Meclise itimadı nefisle ve cesaretle söyliyebilirim ki- bir muhalif cereyanın derakap tehlikeyi tasavvur etmiyoruz. Arkadaşlarım; şimdi bun- dan sonra geçirmeğe mecbui olduğumuz safhalar matbuat hürriyetinin daha güç olan, daha muğlâk olan safhaları- dir. Asıl hallolunmasi lâzımi gelen güç şeylerde bunlardır. Bilirsinizki propaganda bu at- tin başlıca — silâhlarındandır. Matbuat hürriyeti bugün, 100 sene evvel zannolunduğundan daha ziyade ehemmiyet peyda etmiştir. Kıymeti bundan 100 sene evvelinden daha ıuıdı artmış değil ayni kıymeltir. Tehlikesi daha ziyade artmış- tır. Propaganda eğer mütait saha bulursa bir memlekette, bir millette yıkı!mıyacak zan- nolunan en kuvvetli bir binayı | dahi yıkabilir" (Devamı var) vücude getireceği bir tehlike —— derpiş etmiyoruz. Böyle bir -

Bu sayıdan diğer sayfalar: