21 Ocak 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 2

O gün gördükterim nasıl on iki saat içine sığdı, bunu bilmem. Onları za- man sırasile deği tırladığıma göre birer birer anlatacağım... Sabah erken uyandım. Bena- resin Şşafak ışığı bana Hind denizlerinin soluk - beyazımtrak gökünü hatırlattı. Giyindim, te- rasa çıktım.. Ganj nehrini gü- neş doğmadan görmek âdet imiş, onun için misafirler seher vakti kalkıyor. Biraz sonra profesör Mucible ev sahibi ge- di, yola düzüldük. O gün gördüklerim nasıl on iki saat içine sığdı, bunu — bil- mem. Onları zaman sırasiyle'de- , hatırladığıma göre birer birer anlatacağım. Shiva Praşadı ziyardi' Eski bir zahire ambarına ben- ziyen bir kat'ev. Odası beyaz örtülü koltuklarla döşeli. Başı açık, ayakları Çıplak oturduğu koltuktan kalkarak bizi karşı- ladı, Yapraklar içinde yemiş ikram ettiler, Hayli uzun ko- nuştuk.. Kapıdan çıkınca yemiş — ve giçek ağaçlı arazi arasından bu gün Benares halkına vakfedi- len /» muazzam konağı gördük. Öbür tarafta Ganjın beyaz su- ları gümüş bir ayna gibi ışıl- dıyordu. Hindu Üniversitesini ziyaret Bu müessesenin bir de kadın tarafı var. En kıymetli şubesi mühendislik mektebi imiş. Bu- rada üniversite tahsili yanın- da hayat bilgilerini pratik şekil- de veriyorlar, birçok demirci, dokumacı vesaire yetiştiren i - malâthaneler gezdik. Hindu ce- maatini müslümanlara iktisadi sahada faik yapan âlemlerden biri bu gibi imalâthaneler. Bir saat talebe ile konuştuk. Raç - pot ve Mogol mekteblerinin şa- heserleri sağılan resimlerle do- lu bir müze gezdik. O gece pro- fesörlerle salonda toplandık ve uzun münakaşalar ettik, Benaresi ziyaret Bizim eve yakın bir yerden; biribirine müvazi iki yokuştan Ganj nehrine iniliyor. Nisbeten geniş olanı aynı zamanda Bena- resin pazarıdır. İki taraf el sa- nayii satan dükkânlarla dolu, sokağın iki tarafında işportalar dizili. Bakır, ipek, dokuma, ça- nak çömlek işlerinde Hint sana- yinin tenevvüüne bir defa daha şahit olduk. İşportalar ekseriyetle sebze ile dolu. Sokakta insan sayısı kmd.ır inek var. Başka büyük Benares ineklerin hükümran ol- duğu yerdir. İstedikleri işporta- dan sebze yiyor, büyük bir aza- metle dolaşıyorlar. Benares hal- kı İngiliz yalisinden daha çok ineğe hürmet ediyor, hürmet bel ki zayif bir tabir, çünkü inek o- rada mukaddestir. Benim bir, tek korktuğum hayvan inektir. ve hayvan kendinden korkana. en çok hücum eder. Esasen in - san da böyledir ya. Hülâsa her yerde inekler bana fena bakar. inekler o kadar kendi kutsiyet- Jerine, kudretlerine inanmliğ ki, ABONE BEDELİ Türkiye — Ecnebi 1400 Krş. 2700 Krg. 760 » — 1450 » 400 » — 800 » 150 » — 300 » Zi İkincikânun 1941 BALI 28 Zllhicce 1359 8 İkincikânun 1356 Gün 21 Ay 1 Yıl: 941 — Kasım 75 Güneş — Öğle — İkindi 2.09 718 945 820 — 1825 — 1657 Akşam — Yatsı — İmsak 1200 — 136 — 12.25 1812 — 1947 — 6.86 DİKKAT «Yeni Sabah» a gönderilen yazılar Ve evrak neşredilsin edilmesin (: #lunmaz ve bunların kaybolmaların. | “dan dolayı hiç bir mesuliyet kabul gdilmez. SENELİK 6 AYLIK 3 AYLIK 1 AYLIK Ezani Vasati Ezan? Vasati | birer mektubla vaziyet bildiril- Y M DAi - YAZAN : HALİDE EDİB || —No. 52— bakmıya tenezzül etraftarına etmiyor. Bu sokakta mabedlerde dı, kapı önlerinde bazı adamlar | var- oturmuş yüksek sesle “veda,, rı okuyordu. Mabetlerin n meş- hur “Vişno,, dan — beni içeri| soktular. Karışık bir mimari. Bir sürü yere kakılmış mermer masalar, mermer sutunlar, altın yaldizlı kafesler ve kubbeler, garib bir gekilde oymalı ve biribirine geç- miş yaldızlı tavanlar. Vişno bir altın kafes arkasın- da çiçeklere gömülü oturuyor. Mabedin içi kıyamet gibi insan dolu, kadın erkek kafesin önü- ne yığılıyor, konuşuyor, hare - ket ediyor. Yüzlerinde ve tavır- larında dinf bir mürakebeden | ziyade âdeta “isterik,, denilecek bir telâş, bir heyecan var. Mabe- din içi insan nefesinden öyle ka- lin bir buğu ile dolu ki, âdeta bizim eski hamamları hatırla- | tıyor. Uğutlu bir arı kovanı i- cindekinin yüz defa büyütülmü- şü, Bir zaman sonra yabancı kendini rüya içinde hissediyor, yani alıklaşıyor. Buğu bulutu içinde kaynaşan çırpınan, hayal meyal görünen insanlar haki - kat bir heyulâ alayı. | Öteki yokuş çok dardır. ve merdivenlerden ibarettir. Kolla- rınızı açarsanız iki tarafın —bi- nalarını tutabilirsiniz ve binalar r küçük — birer arettir. — Bunla- la | hayvan şeklindedir. Maymun - dan file kadar Cengelistan mah- lükatının her biri burada bir ilâhtır. Hepsi - çiçekler içinde. Binaların tarzı, koyu kahveren- gi, eflâtun, mor, turuncu boya- Jariyle insana uzâk şarkı hatır- latıyor. | Fil, bu hayvan - İlâhlar ara-| sında bana en sevimli, neşeli ve örü Kuyruğunu al- fına almış, küçük gözleri etra-| fiyle eğleniyor gibiydi. Kendi hesabıma bu küçük oyuncak putları Vişno mabudundan da- ha cana yakın buldum. Bun- ların her biri muayyen bir fer- din yahud grubun tapınmak ihtiyacını tatmin ediyordu;* ve bu gruplar her halde insanın en alışık olduğu mahlükatın resimlerini seçmişlerdi. Bütün bu yokuşta en - iptidaf bir mu- hayyele, bir symbolism hâkim- di. İnsan kendini hilkatın ilk günlerinde hissediyordu. Âdem oğlu topraklara indiği gün ne- kadar kendini biçare ve yalnız bulduğunu, etrafındaki şeyler- den nasıl medet ümduğunu, bu Bokakta anlamak çok kolaydı . (Arkası var) l MAARİFDE Okulların teshin î vaziyeti Maarif Müdürlüğü bundan bir | müddet evvel bütün - okullarda | ve bilhassa hususi okullardaki teshin vaziyetini tetkik ettir- mişti. | Şimdiye kadar yapılan tahki-| kat neticesinde Bezezyan orta| mektebinin teshin vaziyetinin çok kötü olduğu tesbit olunmuş tur. Burada dershanelerde soba yakılmamakta ve talebe dersde palto ile oturmaktadır. Bezez-| yan orta mektebi teshin vaziyı tini ıslâh etmediği takdirde mektep hakkında zeeri tedbirler | alınacaktır. Yapağılar tesellüm ediliyor Hükümetin neşrettiği — bir kararname ile yapağı - tacirle-| rinden Sümerbankın satın alı*lı»W ğı yapağıların tesellümüne bu- günlerde başlanacaktır. Yapa- ğılar bankanın eksperleri ta-| rafından depolarda muayene e- | dilecek ve bu eshada mallara | fiyatları takdir edilecektir. Bu hususda alâkadar tacirlere dün | Avrupa ve Amerikadan otobüs 'Kahvehanelerde | bar olunmuştur. Mektep haysi- | rilmiştir. Yapılan duruşmada | | de taksi değnekçisi Tevfiği bı- bîğâüs işile Dahiliye Vekâleti Meşgul oluyor —— Vekâlet bu hususda Amerikan sefaretile temaslar yapıyor h ğatr İstanbul belediyesinin şehir servislerinde çalıştırılmak üzere | getirtmek üzere yaptığı teşeb-| büsler Dahiliye Vekâletinin alâ- kasını celbetmiş ve vekâlet bu işle bizzat alâkadar olmağa ka- rar vermiştir. Dahiliye Vekâleti bu hususda Amerikanın Ankara - sefaretile| temaslara başlamış ve bu te- maslar neticesinde otobüs mü- bayaatının esaslı noktalarında anlaşmalar olmuştur. Getirtilecek otobüslerin vasıf | ve şartları vekâlet tarafından | Amerikan sefaretine bildirilmiş- tir. Bu şartlar sefaret tarafından | Amerikan müesseselerine bildi- rilecektir. Amerikadan alınacak | otobüsler 18 kişilik ve dizel mo- törlerile müteharrik olacaktır. dolaşan 31 talebe yakalandı, Kontrole şiddetle devam olunuyor Ş Emniyet ve maarif teşkilâtı, ders saatleri dahilinde sokak- larda ve kahvehanelerde - dola- şan okul talebelerini ehemmi- yetle takibe başlamaktadır. Bu Çakibat netiğesinde Fâtih mın- takasında Yeniden kahvehene- lerde oyun oymyan 31 talebe| yakalanmıştır. Bu talebeler derhal mensub oldukları mektep idarelerine ih- yet divanları talebeler hakkında 3 gün tardı muvakkat cezası yereceklerdir. İ ADLİYEDE Şübheli bir ölüm Haseki hastahenesinde teda-| vi edilmekte iken kanı zehirle- nerek- öldüğü anlaşılan Sadberk | ismindeki kadının cesedi adliye doktoru tarafından muayene e| dilmiş ve morga. kaklırılması| lüzumlu görülmüştür. Öğren- diğimize göre Sadberk has- tahaneye girmeden evvel — bir| kaç defa morfin şırınga ettir-| miş olduğunu söylemiştir. Ze-| hirlenmenin bundan mütevellid | olup olmadığı yapılacak otopsi | ile taayyün edecektir. Arkadaşını yaralayan Tayfur tevkif olundu Fatihde Şekerci hanındaki kahvede kavgaya tutuşan Tay fur çakı ile Hızırı üç yerinden yaralamış ve yakalanarak dü cürmümeşhud mahkemesine ve- her ne kadar kaçamaklı cevablar vermişse de suç delilleri kâfi görülmekle tevkifi icab etmiş ve hakkında tevkif müzekkere- si kesilerek tevkifhaneye gön- derilmiştir. Beşiktaş cinayeti | failleri tevkif edildiler Beşiktaşta Köyiçindeki evii çakla 23 yerinden yaralayarak öldüren katillerden Cevdet ev- | velki gün yakalanmış ve Beyoğ- | lu sulh ceza hâkimliğince sorgu- su yapılarak tevkif edilmiştir . Dün sabah da Selimiyede yaka- lanan suç ortağı İlhami öğle- den sonra müddeiumumiliğe ge- tirilerek” dördüncü sorgu hâ- | kimliğine verilmiştir. — Yapılan sorgusunu müteakib o da tev- kif olunmuş ve tevkifhaneye, miştir. gönderilmiştir Belediye mükel bir talimatname hazırladı | -— — —— Asker - ailelerine yapılacak / yardım ve bu yardımla mükellef tutulan vatandaşlar hakkında belediye tarafından — hazırla- nan yeni talimatname mevkü meriyete vazedilmiştir. Bu ye-| ni talimatname yardım göre- cek vasıfta asker ailelerini - ve yardımla mükellef vatandaşlara yardımın tahsil ve tevzi şekil- lerini yeniden organize etmek- tedir. | Asker ailelerine yupıııee.kW yardım aile eşhasının askere | alınmasından terhis - tarihine kadar devam edecektir. Terhis olunanların derhal tesbiti ve yapılan yardımın kesilmesi için her ay askerlik Şubelerinden terhis olunanların — isimlerini | havi cedveller alınarak tedmk' olunacaktır. Asker ailelerine| yapılan yardımdan ecnebi tabi- | iyetinde bulunanlar, her — nevi| hükmi şahıslar, silâh altında | bulunan vatandaşlar ve 100 lira- dan az varidatı bulunanlar istis- na edilmektedir. Fakat yardım- da istisna edilenlerin teberrü geklindeki yardımları kabul ©-| lunacaktır. Yardım tahakkukatında - me-| mur, müstahdem ve ecirler için mensubu- . oldukları dnirelerin dolduracakları cedveller ve bun lar haricindeki vatandaşlar için kazanç ve bina vergisi kayıdları esas tutulacaktır. Yardım' ta- | hakkukatı bu esaslara istinaden kaza ve belediye şubeleri encü- Yunanistana hay- van ve arpa gönderiliyor - Yunanistana yapılan hayvan sevkiyatı fazlalaşmıştır. Bu hay | vanlar Yunan ordusunun et ih- tiyacı için satın alınmaktadır İhraç edilen hayvanlar kücük ve büyük baş olmak üzere ka- rışıktır. - Diğer-taraftan Yu - nanistana verilecek 2000 — ton arpanın mıktarı 3.000 tona — çı- karılmıştır. ÂSKER AİL AİLELERİNE YARDIM ——— ..- — lefler için yeni Bu encümenler tarafından yapılan tahakkuklara itirazlar | Mmükerrer ve yanlış tahakkuk iddiasiyle yapıldığı takdirde ka- za ve belediye şubeleri eneü - menleri tarafından tedkik olu- nacaktır. İtiraz yardımın aslı- na matuf ise tedkik mercii İs- tanbul belediyesi daimi encü - meni olacaktır. Şimdiye kadar yapılan tahakkukat Asker ailelerine yardım için şimdiye kadar yapılan tahak-| kuklar bir milyon lirayı teca- vüz etmiştir. Bu mıktarın bir| buçuk milyon lirayı — bulması | lüzumlu — addolunmaktadır. Yardım görmek üzere mü- racaat eden ailelerin — mıktarı beş bine baliğ olmuştur. Kira bedelleri tesbit edilecek B ge aa Tarife haricine çıkan- lar cezalandırılacak Haber aldığımıza göre koor- dinasyon heyeti kira bedellerini | tarifeye tâbi tutacaktır. Kirala-| rı arttıranlar hakkında kanun! takibat yapılacak ve mal sahip- lerinin kiracılardan fazla para istememesi için de yakında hu-| kuk ve belediyecilerden - teşek- kül edecek bir komisyon önü- müzdeki günler zarfında topla- narak bu hususdaki esasları ha-| zarlıyacaktır. | Bu kararname haricine çıkan | &v sahipleri halkında şiddktli| cezai tedbirler alınacaktı! Hasköydeki yangın — | Dün saat 19 da Hasköyde| Hasköy — caddesinde —Mah - mud çavuşa aid 130 nu-| maralı kahvenin arkasındaki 0-| dada ani olarak yangın cıkmış yangın mahalline derhal yetişen itfaiye sirayet halinde bulunan | yangınr söndürmüştür. Hâdişe-| nin sebebi henüz tesbit edileme- miştir. | Dünkü ihracat Dün muhtelif memleketlere | 77 bin 278 liralık ihracat mua-| melesi kaydedilmiş ve bu me-| yanda İngiltereye mikale yağı, İsveçe sigara, Fransaya ham | ipek, Bulgaristan ve- İsviçreye bağırsak — gönderilmiştir. | Dün Sultanahmed birinci sülh ceza Mmahkemesine bir hırsızlık ve dayak. atma cür- mü meşhudu geldi. Vaka cere- yanı itibarile çok enteresandı. Mustafa ile Ahmed ismin- de iki arkadaş Beyoğlunda (Hatay birahanesi) ne gidip oturmuşlar. Orada tedarik edi- liveren iki bayanı da masalar na davet ederek şişelere gelsin gitsin demişler.. ve paydos z: Mmanına kadar oturup - içmi eğlenmişler. Vaktaki hesab za- mani gelmiş ve garson listeyi uzatmış: Tam ve deliksiz 18 lira. Fakat ne çıkar?. Hovar- daların parası gani. Mustafa hemen portföyü iç cebinden çekmiş. İçi para do- lu bir cüzdan. Hem şişman, hem iri, Bunu gören kadınlarla, et- raftakiler fena fena bakışıp zengin mirasyediye gıpta et- mişler. O fütursuzca 18 lirayı sayıp garsona vermiş.. Fakat cüzdanı cebine yerleştireme - miş artık. Çünkü tam bu esna- da ve birdenbire bütün cere - yan kesilmiştir. Ve karanlıkta birisi saldırıp Mustafanın elin- den cüzdanı çekmiştir. Liralar yürüyüvermiş! Tam cebine koyarken lâmbalar sönmüş, cüzdan sır olmuş? Tabit ortalık biribirine ka- rışmış.. Biraz sonra da lâmba- lar yanınca Mustafa ile Ahmed gazinocudan bu işin hallini is- temişlerdir. Garsonjar etrafla rını almış ve tehdide başlamış- lardır. Hattâ dayak bile atma- ğa kalkmışlar.. derken polis müdahale etmiş.. Ortalık aran- mış. Yerdeki halının altından cüzdan çıkarılmıştır. İçinde 387 lira bulunmuş. Mustafa ise: —- Tam 500 lira idi. Yine âal- mışlar içinden. Demiştir. Bunun üzerine a- rana arana.. her kilimin, her halının altından beşer lirahk- lar, onarlıklar çıka çıka... Para tamamlanır gibi olmuştur. ve Mustafaya iade edilmiştir. İşte bu vak'anın birinci sulh cezada muhakemesi görüldü dün. Ve suçlu olarak getirilen gazino sahibi Hakkı Bayrakdar ile kasadarı ve 8 kadar garson sorguya - çekildiler. Neticede hepsinin fotoğraflı ikametgâh senedine bağlanarak serbest bırakılmalarına — mühakemele- rinin gayri mevkuf olarak ya- pılmasına karar verilmiştir. İ ı î ! | | idaresi Üsküdar tramvayların- | alarak her arabada çift biletçi | | kinalt Tramvav idaresi Amerikadan Malzeme getirtiyor Getirtilecek malzeme arasında ray ve ban- dajlar da var —ei | İstanbul Belediyesi Tramvay idaresi İngiltere hükümeti vası- tasile bazı Amerikan firmala- rından malzeme mübayaa etmiş-, tir. Şimdiye kadar anlaşmaya| varılarak mübayaaları kuı.rlaşi tırılan malzeme arasında tram- vay rayı, bandajlar ve tünel cer| kabloları vardır. | Raylar, kararlaştırılan müd-| det zarfında şehrimize gelmedi-| ği takdirde İstanbul tramvay dan bir kısmını almak maclm—w riyetinde kalacaktır. Diğer tarafdan idare tramvay lardaki izdihamı nazarı itibara kullanmağa karar vermişti. Bu| kararm tatbikine başlanmıştır. İdare kadrosunda mevcud bilet-| çiler bu işe kâfi gelmediğinden tramvay idaresi yeni piletçiler yetiştirecektir. Pamuk makineleri —| getirtiliyor Ankarada geçen ay toplanan büyük ziraat kongresi netice-| sinde verilen kararlara göre önümüzdeki aylar içinde 300 pamuk makinesi getirtilecek ve bu makineler çiftçilere maliyet fiyatına dağıtılacaktır. 300 makinenin Amerikaya si- parişine aid kontratlar Ziraat | Vekâleti mümessilleri ile Ame- rikan firmaları mümessilleri | tarafından imzalatmıştır. Bu gelecek makinelerden sonra Zi- raat Vekâleti her sene bir mik-| dar ayni tip makine getirterek kiftçinin bu mühim ihtiyacını | bir kaç sene icinde kargılıya-| caktır. | Amerikaya sipariş edilne ma| içifide * sulama #—atmitet hususi ekme mekineleri vardır.| Bu gelecek partilerle -pamuk| Makinelerinin adedi 1000 i göçe | cektir. HARB VAZİYETİi Alman tayyareleri- | nin uğradığı zayiat! (Bap tarafı 1 inci sayfada) rak, İngiliz muhafız armada-| sına taarruz etti. Hedef, çilmişti. Tayyare ana gemisi' 21 Ikinçikânun 1941 İlim Köşesi ğ[qr. Salih Murad Uzdilek Keşifler, ihtiralar ça E ŞAİ Nebat büyümesinde ziyanın rolü Dünkü yazımızda, toprağın nebatın büyümesinde oynadığı role aid eski düşüncelerden ve bu vadide yapılan ve ilmi de- nilebilecek olan Von Achoontun tecrübesinden bahsetmiştik, Şim di bundan bir adım ileri giden Woodwardın tecrübelerile diğer- lerinin eserlerine geçelim. Bu zatın 1699 senesinde tane üze- rinde yapmış olduğu tecrübeler tanenin saf sudan ziyade pis suda ve bilhassa bahçe toprağı ile karışık suda daha iyi büyü- düğünü görmüştü. Bir cetvel halinde koyduğu tecrübe neti- celerini Royal Şocietynin mec- mualarında neşretmişti Nebatların çamurlu sudaki kirden veya topraktan gıda al- dığı aşikârdır. Glauber 1656 se- nesinde nitratların nebatı bes- lediğini göstermişti. 1756 sene- sinde Home potasyum tozları- nın bu işdeki rolünü ve 1795 de Lord Dundovaldda fosfat- ların rolünü keşfetmişti. 177L senesinde maruf kimyager Pri- estley nebatların havadaki ih- tirak veya teneffüs mahsülleri- ni aldığını bildirmişse de bura- da ziyanın rolünü keşfedeme- mişti. Maruf kimyager Schele nebatların havayı değiştirdiği- ni Bildirmekle iktifa etti. Ziya mevcud olmadığına göre bu mütalea doğrudur. Görünüşte biribirine zıd gibi görünen bu mütalealar İngen - Houszun nebat beslenmesinde ziyanın rolünü keşfetmesile ay- dınlandı. 1782 senesinde Ceney- uebier, Von Helmant a- gırlığındaki artmanın havadaki karbon di oksidin 2- bsborbe edilmesinden ileri gel- diğini keşfetmesile mühim bir adım atılmış oldu. Bu perakende bilgiler daha kök salmış olan spekülâsyon- lar içinde boğuldu ve pek az tesir hasıl etti. Bu mütalealar —RAdemertTiT TEMSEEE— Lağ v fından bir araya toplanarak 18- lâh edildi ve maruf kimyager Lovoisierye ilham verdi. Çift- çiler mahsulün gübre ile beslen mediğini kabul ediyorleardı. Gerçi bunlar nebatların büyü- mesinde kemik, kan, yüh, ot gibi maddelerle tuz, kireç, kül vesaire gibi madeni maddelerin rol oynadıklarını kabul edi- yorlar idiyse de bunların nasıl kullanılacaklarını bilmiyorlar - dı. Bunu öğreten Boussingault olmuştur. Bunun öğrettiklerini yarına bırakalım. Fakat bu teşebbüs, düşmanı da Gülhane önünde kopan zayiata uğratmakla beraber,| oldukça pahalıya mal öldu. — | Bugün gelen haberler, ikinci| darbenin “Maltaya tevcih edil-| diğini bildirmektedirler. Ancak | tamamen asri manzumeleri ih- tiva eden Malta arasında gay- Ti askeri hedeflerde yapılan| tahribata — mukabil, — Alman| tayyare kaybının 87 ye kadar| fırladığı anlaşılmaktadır. Zayi-| at taarruzların nisbeten mühim kuvvetlerle icra edildiğini isbat | etmek itibarile, cenuba kaydırı-| lan hava kuvvetlerinin de dik- kati calib olduğunu gösteriyor. İtalyaya, orduya düzen vere- bilecek elemanların da gönde-| rildiği söylenmektedir. Fakat| marazın tedavisi çareleri bun-| dan da ibaret değildir. Yaralar derindir, mesele psikolojiktir. Diğer tarafdan Libya vaziye- tini yarım adadan düzeltmek | zamanı -da geçmiştir. | İngiliz hava filoları Tobruk| gibi mühim üsleri dövmekte| Berdevamdırlar. Hava kuvvet-| lerinin Manşdaki faaliyetlere | bile sed çekemiyecekleri mey- danda iken, İngiliz Akdeniz do- nanmasının harekâtını - sekteye | uğratabileceğini düşünmek bey hudedir. 'Yunan hava filoları da Avlon ya üssünü bombalamışlardır.| Zayıf Yunan denizaltı filoları| asker dolu vapurları batırmak- tadırlar. Esasen cür'etli filolar| zayıf da olsalar, havalarda da, denizlerde de daima rol alabi- lirler. Arnavutlukta İtalyanların Kavallero ordu- sunu takviyeye çalıştıkları a- janslar bildiriyorlar. İtalyanla- Tın uğramakta oldukları mu- vaffakiyetsizliklerin sebeb ve hikmetini dünkü istilâ ordusu- nun sayi noksanında aramak hatadır. Gün geçmiyor ki, Yu- nanlılar esir ve ganimet eldel tramvay telleri Dün akşam saat 19 da Gülha- ne parkı kapısının önünde 46 sayılı lâmba direği üzerindeki tel kopmuş, diğer ucu da tram- vay telleri üzerinde kalmıştır. Derhal haber alman bu hâdise tramvay idaresine bildirilmiş ve hiç bir hasar ve vak'aya mey- dan verilmeden teller tamir edil- miştir. Askerlerimize kışlık hediye Antakya, 20 (a.a.) — As < kerlerimize verilen — kışlık he diyeler 6780 cift yün corap, 7.100 pamuklu ve yün kazak | olmak üzere 13.880 parçayı bul muştur. Mehmedcik günü olarak tes- bit edilen — önümüzdeki pazar günü muhtelif kollar şehirdeki veleri ziyaret ederek verilecek hediyeleri toplayacaktır. Bu su retle hediyelerin yirmi bin par- , çayı bulacağı umulmaktadır. etmesinler. Halbuki mevzil ma- hiyet alan cephelerde esir al- mak bile güç bir iştir. Libyada Muhasara hazırlığı hararetle devam ediyor. Kum - fırtınaları yalnız kıt'aları yormaz, ağır silâhların da kullanılmasını güç- leştirir. Muhalif havalar, isa- betli ateşlere de mümidir. Buna rağmen, tabiatin güçlüklerini, hazırlık devresi bitince, muha- sara ordusunun yeneceğine ka- naat edilebilir. Rumanyada Faaliyetler göze çarpıyor. Bu gösterilerin hakiki manasını an lamak - istiyenler, biraz daha beklemelidirler,