6 Kasım 1954 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

6 Kasım 1954 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Tarık Gürerk Altın sevmiyor «İkramiyenin ikisi de çıktı efendim..» Vakıflar Bankası —yeni kurulmuş, geniş faalıyet gosteımış bir banka— al- lın ikramiyeleri rağbet — etmiyordu. Bankalararası komısyonda bulunan ban- a umum müdürü Tarık Gürerk, banka- sının bilhassa bu türlü keşidelerden ka- çınmasım prensıp olarak ortaya koy- muştu. — Tasarruf mevduatını arttırmak için başka usullerı denemek istiyordu, bunlardan birisi «Ümür boy Ankara'ya ikramiyesi vatandaşa elli yaşından son- rTa <<emeklılı maaşı gibi aylık gelir te- Vatandaş bankaya ne ara yatırmış ise, çekilişte ka- zandığı takdirde, elli yaşından itibaren her ay bankadan bu miktarı alabiliyor- azanan vatandaş elli yaşından genç ise, hesap yapılıyor kendisine ellı İ Olumu halınde varisle- rine geliri intikal ediyordu. yola gıtrmyecek 1st1kbalın1 ga- nen bankanın hesaplan da fikri kuvvet- lendirecek bir yolda inkişaf etmiş, ömür boyunca gelir ikramiyesine yüksek sa- yıda Vatandaş iştirak etmiştir. Ömür boyunca gelir keşıdesı yapı- lırken Tank Gürerk diyordu midimiz odur 1li, bu planla— rTIMıIZ tasarmfun terbıyetkar faziletine yakışır bir vasfı haiz bulunacaktır. Biz, 16 memlekette tasarruf terbiyesini ve iti- yadını telkin edecek ve geliştirecek me- todlu çalışmalara ihtiyaç olduğu kana- atindeyiz.. Bu sözlerin manası ve istihdaf et- tiği gaye ortadad kıflar diğer bazı bankalar bugunku keşıde usullen nin mam aleyhindedir, tasa ruf mevduatının artmasını bu keşidelere baglamamak icap ettiğini 1fade et ek- n için bankalararası bu tarz mücadele rdır tasarruf mevdua tının temini ıçın apılacak işler ve ter— tiplerin her şeyı önce <<terbıyetkar» olması ıstenılmektedır Bundan ba!: bazı bankalar tasarruf mevduatının tışındaki tek sebebin keşideler olmadı ğını ileri surmektedırler ve memleketin 1kt1s di — kalkınmı bu gelişmede mühim bir unsur oldugunun kabulünü 1stemekted rler. Şimdi bankalar bu yolda çalışacak- lardır. Bu, bir şart olarak belirmekte- dir. Şaıtn bankalar tarafından — halka ne şekılde aksettırılecegı ne gibi usul- ler bulun şüphesiz he rkesın me- rak ede! cegı bır mesel d ir. Ömür boyun- ca gelir bu yeni yolun ilk aksidir. Dış temaslar Vakitsiz münakaşalar B aşbakan Adnan Menderes Almanya seyahatinden döneliberi bu seyaha— tin sağladığı menfaatler üzerinde mü- nakaşalar aldı yürüdü. Gün geçmiyor ki muvafık ve muhalif gazetelerde ve hat- tâ Deutsche Wirtschaftszeitung ve Der Spiegel gibi bazı Alman dergilerinde hâlâ mezkür seyahatin yankılan devam etmesin. Eğer Türk ve Alman gazeteci- leri Başbakanın — Almanyayı zıyaretım müteakip yayınlanan resmi tebliği di katle okumuş olsalardı bu derece uzun ve yali münakaşalara giriş- mekten sakımrlardı Başbakan doğrudan doğruya Almanya'ya Almanya'dan Kre- di, sermaye istemeye veya transferi ya- pılamamış olan borçlarımızın her hangi bir şekilde bir hal tarzına bağlanmasını talep etmeğe gitmemiştir. Başbakan Al- Alman Şansölyesinin — Mart tisadi hayatımızın kurmaylarım — Alman iş ve devlet adamlariyle temasa getir- miştir. Zaten Başbakanın Almanyayı zi- yaret ettiği sıralarda Şansölye Adenauer Londra'dan yeni dönmüş ve üstelik Al- manya için tarihi ve şerefli vazifelerle tavzif edilmiş bulunuyordu. — Başbakan Türkiyeye döner dönmez o da Patise gitti. Şimdi de Amerika'da bulunuyor. Memleketimizde bir kaç gündenbe- Ti Alman s ayıının temsilcileri var; ba- kim: anayii mümesilleri de Tür kıye de bulunu or. — Oldukça kalabalık bir A]mnhyetınn 15 Kasımda An- karaya — geleceğinden bahsolunuyor Onun için asıl tenkidler ve söylenecek sozler Almanlarla — Ankarada apılacak şmelenn sonunda yapılmalıdır. Zi- a şımdı öylenen sözlerin hiç bir kıy- meti yoktur. Almanyayla olan meselele- rimizin halli Almanya'da, Ankara görüş- melerine bırakılmıştır Mesele bu iken söylenen sözler, aşındırılan kalemler ve sarfedilen kâğıt- lar mevzudan uzak bir sahada semere- siz ve faydasız münakaşalarda — israf edılmektedır Tenkid elbette demokra- mevzuunda Ankara ticesini beklemeksizin yapılan münaka- şaları pek erken ve hattâ biraz da yer- siz buluyoruz. Serinkanlılık ve ağırbaş- lılık her dâvada olduğu gibi iktisadi me- selelerm hallinde de çok önemli rol oy- Bunu ne unutabiliriz, ne de bilme- mezlıkten gelebiliriz. Taleplerımızde ve teşebbüslerimizde muvaffak olmak isti- yorsak herhalde nerede ve ne zaman, nelerin istenebileceğini bilmemiz gere- kir Dış temaslara doğru Yola çıkış AKİS, 6 KASIM 1954

Bu sayıdan diğer sayfalar: