1 Aralık 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

1 Aralık 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Törenler Fuzuli'yi anarken eçen hafta "Zafer" okuyucuları gazetelerinin çok ateşli muhar- rirlerinin Dil ve Tarih - Coğrafya Fa- kültesi Dekanına ver yansın eden yazılarını merakla, — fakat boş yare aradılar. Zira bir başka dekanın üni- versitenin yeni ders yılına girmesi münasebetiyle yaptığı konuşma üze- rine ayni gazetenin açtığı yaylım a- teşi henüz unutulmadan Dil ve Ta- rih-Coğrafya Fakültesi Dekanı Prof. Sedat Alp, "Fuzuli yılı" dolayısıyla tertip edilen bir törende - kası olmadığı halde - tutup kalkın— madan ve saireden söz açmış, uzun uzun konuşmuştu. Üniversite mensuplarının politi- kayla uğraşmasına — muhalif olduğu- nu, siyasi hadiseleri mevzu ittihaz e- den bir fakülte dekanının konuş- masına karşı açtığı kampanya ile or- taya koyan iktidar organı gazete, siyasetle hiç alâkası olmaması gere- ken bir fakültenin dekanının, hem de "Fuzuli yılı" töreninde tutup siyase- tin tam ortasına girmesi karşısında elbette hiddetlenecek, elbette batar- yalarım ateşliyecekti. Ama böyle, bir yazı çıkmadı ve "Zafer" okuyucuları boşuna beklediler. Zira bu dekan, "tenkit” değil "medih" yapmıştı. Anlaşılıyordu ki iktidarı methetmek milli bir vazife yapmak, tenkide kal- kışmak ise siyasete karışmaktı. Ni- tekim merasimden bir kaç gün sonra iktidar gazetesi dekanın konuşmasını büyük başlıklarla yayınladı: "İktisa- di kalkınma ve yurdun imarı saha- larında muşahede edilen mesut ge- lışme "Fuzuli yılı" — dolayısıyla tertiple- nen tören, geçen hafta Cumartesi gü- nü, Dıl ve Tarih-Coğrafya konferans salonunda — ya- ıildi. Fakülteni önünde numara- sı sıfırla başlıyan kırmızı - plakalı bir araba ve hususi arabalar sıralan- mıştı. Dil ve Tarih - Coğrafya Fa- kültesinin büyük kapısından girenler, kendilerini karşılayan güler — yüzlü kız ve erkek talebelerle karşılaşıyor- lar ve onların refakatinde konferans salonuna gidiyorlardı. Fakat bütün hazırlığa ve propagandaya — rağmen salon bir türlü dolmak bilmiyordu. Konferans salonunun ön sıraların- da oturanlar arasında bir de bakan vardı. Ama bu Milli Eğitim Bakanı değil Devlet Bakam ve Tarım Bakan- lığı Vekili Celâl — Yardımcıydı. Milli Eğitim Bakanlığım Müsteşar temsil ediyordu. Gene 6lı sıralarda bir kaç profesör göze çarpıyordu Fakat bun- lardan ancak üçü merasim günlerine mahsus cübbe ve — serpuşlarım giy- mişler, diğerleri gündelik kıyafetle- riyle sıralar arasına dağılmayı tercih etmişlerdi. Kürsünün hemen — yakınında ise Ankara radyosunun meşhur fes al- ma cihazları yer almıştı.' Anlaşılan konuşmalar banda alınacak ve radyo ile bütün yurda duyurulacaktı. AKİS, 1 ARALIK 1956 Cübbe de Ne Yaraşır!. zafer'in dehşetengiz başyazarı Burhan Belge, Prof. Feyzioğ- lu'nun “"her nabza göre şerbet veren münevverler'"den bahsetmesine pek içerlemiş. Be, Burhan Belge bu.. İçerlese de hakkıdır. Hemen oturmuş ve ehşet saçan başyazılarından birini -belki de en komiğini- ka- leme almış. Ustada göre, ÜUni- versite kürsüsü herkese teslim edilemezmiş. Ne gibi? "Devlet radyosunun mikrofonu" gibi!. Anlıyorsunuz, değil mi? Hani Devlet radyosunun- mikrofonu devr-i demokraside Burhan Bel- ge'lere teslim edilebilmektedir de... 15.15. de FFakülte Dekanı Sedat Alp kürsüye, doğru Saat Prof. Dr ilerledi Kursunun önünde Fuzuli'nin defne dalları ile süslenmiş, yağlı boya bir portresi vardı. Dekan Sedat Alp önce bir kaç k limeyle, Türk Dili ve Edebıyatı Kur— süsünün teşebbüs ve teklifi üzerine fakülte profesörler kurulunca kabul edilen ve bugünden 24 kasım 1957 ta- rihine kadar olan bir yılın "Fuzuli yılı" olarak ilan edildiğini söyledi. "Büyük Türk şairi — Fuzuli'nin hatı- rasına ithaf edilen bu yıl zarfında a- lâkalı ilim adamları ile ilim müesse- seleri çalışmalarım Fuzuli üzerine Prof. Dr. Sedat Alp Kalkmıyoruz, taa arşa kadar teksif edecekler ve bu suretle kısa bir zamanda daha verimli neticeler elde edilmesi sağlanmış — olacaktır" dedi. Dinleyiciler açılış konuşmasının so- na erdıgını sanarak Dekan'ı alkışla- mağa hazırlandılarsa da, — Dekan'ın konuşmasına devam ettiği görüldü. Konuşmanın bu kısmı hayretler için- de dinlendi. Prof. Dr. Sedat Alp Orta Şark Teknololi Enstitüsünden, kal- kınan Türkiyeden, manevi cıhazlan— mada üniversitelere ve üniversite Öğ- retim uyelerıne duşen vazifelerden, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi- nin tarıhçesınden uzun uzun bahset- ti. Salonda bulunanlar bu konuşmayı şaşkınlık içinde dinliyor ve gayrı ih- tiyari ellerindeki davetıyelerı bu da- vetiyelerin üzerindeki Türk Şairi Fuzuli'nin 400. ölüm yıldönümü münasebetiyle Türk Dili ve Edebiya- tı Kürsüsünce tertiplenen ve 24 Ka- sım 1956 cumartesi günü saat 15 de Fakültemiz konferans salonunda icra edilecek merasime — şeref, vermenizi saygılarımla rica ederim" yazısını o- kuyorlardı Davetiyelerin — altındaki imza kürsüde konuşan Prof. Dr. Se- dat Alp'a aitti. " Davetliler arasında bir memnuni- yetsizlik mırıltısı dolaşmağa başladı. Bir aralık arka sıralardan doğru bir ses yükseldi. Doğrusu Fuzulı gününde fu- zuli lâflar bunlar Nihayet Dekan, davetlılere ve hü- kümet büyüklerine saygılarını sunan cümleâği ile konuşmasını — bitirdi ve o ana kadar canları sıkılıp salonu terkememiş olanların alkışları ara- sında, boşalan kürsüye Türk Dili Edebıyatı Kursusu Profesörü Kenan Akyüz g Prof. Kenan Akyüz 400. ölüm yıl- dönümü münasebetiyle — Fuzuli hak- kında yapılan çalışmalardan bahsetti. Salona girerken davetlilere verilen programlarda beşinci madde olarak sabık Dış İşleri Bakanı Profesör Fu- at Köprülü nün de bir konuşma ya- pacagı yazılıydı. Profesör Akyüz, Pro- esör Köprülü'nün işlerinin çokluğu dolayısiyle toplantıya gelemediğini konuşmasını yapamıyacağını bildirdi. Uzun zamandır Profesör Köprülünün bu tip toplantılara katılmadığı bili- niyordu Bu bakımdan davetlilerin pek çoğu bır sürprizle — karşılaşmış olmadılar Prof. Kenan Akyüz' den sonra kürsü ye sırasıylaD ç. Dr. Hasibe Mazıoğlu e öğretim Göre hsı Kemal Edip Kurkçuoglu geldiler. Dr. — Mazıoğlu Fuzuli'nin şairliği ve edebiyatımızda- ki yerini, Kürkçüoğlu da Fuzuli'nin hayatını ve eserlerini derli toplu birer konuşmayla anlattılar. Törenden sonra dışarı çıkanlardan bir emekli öğretmen yanındaki arka- daşına dertli dertli Fuzuli'den şu mıs- rar okuyordu: "Kâfir ağlar bizim ahval-i perişa- nımıza". 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: