21 Haziran 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

21 Haziran 1958 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER vazifesini görüyordu. Bir zamanların en müfrit C. H. P. lisi olan ikincisi işe, simdi birincisinin en yakın mesai arkadaşıydı. Gazetelere zam yapılma- sı için Babıâlide uzun zamandır mev- cut arzuyu onlar kanalize etmişler ve esasları onlar hazırlamışlardı. Mü- vezziler, hiddetli Babıâliden ayrıldı- lar. Zaten müvezzilerin bir netice ala- bilmesi güçtü. Gazete sahipleri kendi aralarında hazırladıkları protokola iki madde eklemişlerdi. Fiyatı 29 ku- ruş olan bir gazete kendi rotatifinde fiyatı 15 kuruş olan bir gazeteyi bas- mayacaktı. İkincisi, bayilere verilen hisse pek cüzi şekılde arttırılacaktı Ve bütün gazeteler aynı nisbeti muha- faza edeceklerdi. Bunların müeyyide- i. 25 bin lira tazminattı. Ama gaze- te sahipleri ellerine geçecek fazla pa- ranın bir muayyen nisbet dahilinde gazetelerde çalı şanların maaşlarına intikalini mecburi kılan bir maddeyi protokole dahil etmeye yanaşmamış- lardı. Bu yuzden Babıalıde bir çok gazeteci "Tröst!" veya tel!" di- ye haykırdı. Haklı ve haksız taraf Bu hafta içinde itiraz sesi, sade- ce müvezzilerden gelmedi. Fiyat- larını arttıran bütün gazeteler o- kuyucularından son derece sert mek- tuplar aldılar. Basın ki hükümetin yaptığı zamları o kadar tenkit edi- yordu, şimdi nasıl olur da bızzat ken- dısı yuzde 66 nisbetinde bir "ayarla- a"ya başvururdu. Hiddetli okuyu- cular gazetelerin başvurmak zorun- da kaldıkları bu tedbirin o tenkit e- dilen zamların tabii bir neticesi ol- duğunu hatırlamak istememişlerdi. Maliyetler artarken satış fıyatlarının aynı kalmasına, elbette ki imkân yoktu. Fakat okuyucular bir noktada haklıydılar. Gazete sahipleri nisbeti yüksek tutmuşlardı. Gazetelerin ma- liyetindeki artış yüzde 66'nın çok a- şağısındaydı ve tabii bu, her gazete- ye göre degışıyordu Satış fiyatları 25 kuruş yerine 20 kuruş olarak ta- yin edilmiş bulunsaydı hiplerine söz soylemek haksızlık ola- caktı. Zira 20 kuruş gazetelere Mam artan fiyatlar karşısmda fazla öde- yecekleri parayı karşılamak, hem de makul bir kâr sağlamak imkânını pek âlâ verebilecekti. Çalışanların hakkı azete fiyatları ayarlanır ayarlan- gazetelerde çalışanlar son derece haklı olarak seslerini yükselt- tiler. Cefayı onlar çekiyorlardı, gündüz didinen onlardı. Bir patronlar gazeteciliğin g' sinden bile anlamıyorlardı. — Babıâliyi, — dışarda muhtelif yollardan kazandıkları ser- vet için iyi bir envestisman yeri addetmişler — ve gelip — orada yer- leşmişlerdi. Aralarından bir hakikaten şaşılacak kadar ra -milyonlar- kazanıyordu. 14 Buna Sefa Kılıçlıoğlu Bir köprü ki gelen geçer, giden geçer mukabil, son zamanlarda mühim bir gelişme — görülmekle — beraber, çalışanlara ödenen Ücret tatmin- kâr olmaktan henüz uzaktı. Şim- di, madem ki 15 kuruşa satılan bir gazete 25 kuruşa satılacaktı, fazla kârın bir nisbet dahilinde çalışanla— rın maaşlarına intikali şarttı. Nite- kim Gazeteciler Sendikası toplandı ve bu yolda bir tebliğ neşretti. Fakat Gazete sahipleri, müşavir- leriyle birlikte bu istese hemen ku- lak asmadılar. Grev hakkı mevcut olmadıgına göre çalışanlar haklarını ncak müzakere yoluyla alabilecek- lerdı. Gerçı Babıâlide bu hafta, Baş- bakan Menderesin kendisine ber- Naşit Hakkı Uluğ Devr-i Demokrasi geldi böyle oldu! mutad Sefa Kııı(ıınuııı zete sahiplerinin zam taleplerı akset— tirildiğinde çalışanlara da zam pılmasını şart koştuğu yolunda haber- ler dolaştı ama, bunların da ne dere- ceye kadar aslı bulunduğu anlaşıla- Oyun' bozanlar Fakat pazartesi günü, zam kararı veren ve bir de protokol imzala- yan gazete sahipleri bir — sürprizle karşılaştılar. D. P. nin İstanbuldaki organı Havadis, mutabakatını bildir- miş oldugu halde fiyatını arttırma- dı. Hatta, aksine, radyolara ilân ve- rerek eskisi gibi gene 15 kuruşa sa- tılacagını bildirdi. Doğrusu istenilir- ir D. P. organının satıştan sağ- ladığı para üzerinde durulacak, bir şey değildir, bu organlar masrafla- rını daha ziyade reklâmdan sağlar- lar, pek az satıldıkları için nüsha ba- şına 10 kuruş onlar için bir şey i- fade etmez. Ama buna rağmen fiyat ayarlaması yapan gazete — sahipleri durumdan memnun kalmadılar. De- mek ki D. P. bu ayarlamayı gazete- lerin zam aleyhindeki neşriyatına mukabele edebilmek için silâh diye kullanmak niyetindeydi. Hakikaten, Havadisin İstanbuldaki temsilcileri- nin kabul edip mutabakatlarını bil- dirdikleri protokolü gazetenin An- karadaki büyük idarecileri geçen haf- tanın sonunda reddettiler. D. P. u- mumi efkâra dönüp "İşte, bizim za- ruri zamları tenkit eden Basın!" di- yebilmek imkânını elinde tutmak is- tiyordu İstanbul Paparalı telgraf eçen haftanın ortalarında bir gün, İstanbul Şehir Meclisinin D. P. Grubu Başkanı Avukat Cevdet Özgür, Ankaradan çekilmiş bir yıl- dırım telgrafiı aldı. Telgrafin altın— da İçişleri Bakanı Namık Gedi zası vardı ve telgraf mahiyet 1tıba— riyle son derece sertti. İçişleri Baka— nı İstanbul Şehir Meclisi D. P. Gru u Başkanına adeta"sen orada ne yaparsın, uyur musun?" — mealinde bir sual soruyor ve Başkanı enikonu paylıyordu. Telgraftan anlaşılan, ha- fızalarda —suratının asıklığı ve hiç gülmemesi ile yer etmiş olan İçişleri Bakanı küplere binmişti. Namık Gediki bu kadar kızdıran hadıse bundan iki hafta kadar önce r gün, süs haline getirilen İstan- bul Şehir Meclisinde cereyan etmiş- ti. Şehir Meclisinde — muhalif hizbin liderliğim yapan -gene D. P. 11- Hay- ri Erdoğdu ve 24 arkadaşı bir tak- rir vermişler ve takrir ittifakla ka- bul edilmişti. Gerçi ittifak karalın- dan sonra azalardan yaşlı, orta boy- lu, süt gibi bembeyaz saclara sahip """ "Yahu ne oluyor? Adam Bakanlık emrinde, biz takdirname veriyoruz" demıştı ama on numara miyop gözlüğü taşı- yan bu azanın -Ahmet Hidayet Re- AKİS, 21 HAZİRAN 1958

Bu sayıdan diğer sayfalar: