16 Ağustos 1958 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

Başarılı bir hayat Günün birinde tepeden inme bir emirle ve seçim usulüne bile pek aldırılmadan İstanbul — Belediyesinin başına getirilen Kemal Aygün kim- dir? Meziyetleri nedir ki. İstanbul Belediye Meclisi içinden ve dışından pek çok talip kuyruğa girmiş durur- ken Ankaradan alınmış İstanbula getirilmiştir? Bu suallerin cevapla- rını verebilmek için Kemal Aygünün hayat hikâyesini bilmek lazımdır. Kemal Aygün 1914 yılında Div- riğde doğmuştur. Babası — emekli kaym kam.Mehmet Ali beydir. Ay- gün ilk tahsilini Karamanda yapmış, orta ve İliseyi Konyada okuduktan sonra Mülkiye Mektebine leyli tale- be olarak kaydolmuştur. — Sınıfının hemen daima en iyi talebelerinden biri olarak Mülkiyeyi bitiren ve bu arada bilhassa Hasan — Polatkanla yakın arkadaş olan Aygün, devlet hizmetinde ilk iş olarak, — İstanbul Vilâyeti Maiyet Memurluguna tâyin edilmiş, zamanın İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Lütfi — Kırdarın Hususi Kalem Müdürlüğünü — yap- mıştır. Çalışkanlığı, zekâsı ve ida- reci vasıflan ile kısa zamanda te- mayüz eden Aygün, İstanbul Maiyet Memurluğundan Bozkır Kaymakam- lığına tâyin edilmiştir. Bozkır Kay- makamlıgınd an tekrar İstanbula, Adalar aymakamlığına nakledılen Aygün, bir müddet sonra Emniyete intisap etmiş ve İstanbul Emniyet Mudurlugunun muhtelif şubelerinde, bu arada 6. be Müdürlüğünde he- men bütün Istanbulluların ve bilhas- sa gazetecilerin günlünü kazanmış- tır. Şube Müdürlüklerinden — sonra sırasıyla İsta nbul Emniyet Müdür Muavinliği ve İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü de yapan genç idareci, 1952 yılında Amerikanın meşhur F. B. İ. ına -Federa Araştırma — Bürosu- staja gönderilmiş, bir sene — orada kalmıştır. Bu büronun dunyaca meş- hur şefi Edgar Hoover'in, "bu ka- dar zeki bu kadar uzak goruşlu bir polis şefini ilk defa görmek — bana nasip oldu" demesi meşhurdur. A- merikadan dö Önüşte Emniyet Umum Müdürlüğüne tâyin edilen — Kemal Aygün, üç ay bu vazifede kaldıktan sonra Ankara Vali ve Belediye Baş- kan vekilliğine getirilmiş ve bu va- zifede 6/7 Eylül hâdiselerine kadar bulunmuştur. 6/7 Eylül hâdiseleri- nin patlak vermesi üzerine bır kere daha Emniyet Umum Müdürlüğüne getirilen Aygün 1957 seçımlerınden emen önce tekrar Ankara Valiliği- ne ve seçimlerin peşinden de Beledi- ye Başkan Vekilliğine tâyin edilmiş- tir. Aygün evli ve iki çocuk babası- dır. Melek gibi bir zevceye sahip ol- ması büyük — talihlerinden — biridir. İkisi de kız olan çocuklarından Bey- san lise son sınıfa geçmiştir. 1947 doğumlu Nursan ise bu yıl ilk oku- lu bitirmiştir. — Geçen yıl Ankara Kolejine devam eden çocukların ka- AKİS, 16 AĞUSTOS 1958 yıtları bu yıl babalarının mekân de- ğiştirmesi yüzünden Arnavutköy Kız Kolejine yaptırılmıştır. -Bin güçlük- le- Aygün, hayatta en çok — sevdiği insanın kim olduğu — sorulduğunda "babamdı" diye cevap verir. Kay- makamlıktan emekliye — ayrılmış o- lan ve bundan iki yıl önce vefat e- den M. Ali Aygün kendi kendini ye- tiştirmiş bir insandı. Oğlunun An- kara Valiliğine taym edıldıgı şöyle bir kart göndermiştir: raya Vali oldu Kemal -Anı korusun Rabb-ı Zül Celal". Şayet Kemal Ay- günün babası, bu günlerde de hayat- ta olsaydı, muhakkak ki bundan bir kaç yıl önce gönderdiği kartı bu se- fer hem de daha kalınlaştırılmış ya- zılarla İstanbula Be Başkanı olan oğluna gonderırdı Kemal Aygünün İstanbuldaki ilk faaliyetlerinden biri, şehirlinin ka- nını bir kene gibi emen kabzımallar ve sebze halindeki toptancılarla mü- cadele etmek olmuştur. Aygün Bele- diye Başkanlığına seçıldıgının hemen ertesinde üç gün üst üste sabahın alaca karanlığında Hale giderek bu işleri bir hale yola koymaya çalış- mıştır. Yeni Başkan, Hale ilk gitti- ği gün orada Belediye alâkalıların- dan kimseyi bulamayınca son derece sinirlenmiş, Hal Müdürü Sami Var- darın işine, son vermeyi bile düşün- muştur Ancak ömrünün yarısından çoğunu polis mesleğinde geçiren ve bu arada olur olmaz şeyler karşısın- da soğukkanlılığını, bozmamayı da öğrenen Kemal Aygün, Hal Müdü- rünün niye sabahları Halde bulun- madığım araştırmış ve bunun bir 1hmalkarlıktan değil, — alışkanlıktan olduğunu görmüştür. İlk anda' işten atmayı düşündüğü —Hal Müdürünü YURITTA OLUP BİTENLER bir derece terfi ettirerek — İstanbul Murakabe teşkilâtının başına geçir- miştir. Aygün Hal Müdürünü terfi ettirirken şunları da — söylemekten geri kalmamıştır: "Bu adam bu işi çekirdekten biliyor, sonra da dürüst ciddi. Marifet onu çalıştırmasını bılmekte " Kemal Aygünün iş husu- sundaki prensipleri işte bu cümle- sinden anlaşılabilir. Bütün mesele F akat İmarın, D. P. lideri için ifade ettiği mâna ve İstanbulun bugünkü halde bırakılmasının im- kânsızlığı her şeye rağmen bir kı- sım paranın toprağa dökülmekte de- vam olunacağım göstermektedir. Bu bakımdan, bugünden yarına radikal bir degışıklık beklenmemelıdır Üs- telik, Kemal Aygün de İmar faali- yetının hararetli bir taraftarıdır. Fakat bu faaliyet sırasında yapılan büyük israfları ve suistimalleri öÖn- leyebilirse, bir buldozerle milyonlar azanmayı mümkün halden çıkarır- sa ve şehir dışı yolların altım bile betonla destekleme gibi gü sullerden bu faaliyeti kurtarabılırse em İstanbula, hem memlekete ve hem de D. P. ye hizmetlerin en bü- yüğünü yapmış olacaktır. İstanbul- da İmar, şimdi, durup yaraların sa- rılma anındadır. Buna muvaffak 0- lunacak mıdır, olunmayacak mıdır? Kemal Aygünün Ankarada bir çok yolu hiç olmazsa zamanında teslim almış bulunması ve bir yolun bir de- ğil yirmi bir kere yapılıp bozulma- sını önlemesi küçük bir Ümit ver- mektedir. Bu, dış yardımın akıbeti hakkında da bir fikir verecektir. Gözler, Görülmemiş — Başarıdan bahsedıldıgı bugünlerde işte bunun için İstanbulun yeni Belediye Baş- kanına çevrikti. Vali Aygün Ankara köylerini dolaşıyor Mesai sabah 6'da başlar