13 Ekim 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

DÜNYADA OLUP BİTENLER. rafından Birleşmiş Mı..letleryı iştira- kiyle garanti edilmeliy 3) Nâsırla diplomııhk mÜnasebet- let kuru!malı, Yemen ve Suudi Ara- bistan ile olan ihtilâilar halledilmeliy- 4) Birleşmiş Milletlerin himayesi el.rleririn âdül tevzi- ni temin etmek ve hayat seviyesini 'adıyla bir İktisadi konsey kuru sıydı. 5) Ticari yol.ardan İngilterenin petrol iltiyacı emniyet altına 2 malıydı. Petrol için silâha başvurmak veya tehdit etmcıcten vazgeçilmeliy- " 6) Arap - İsrail ihtilâfını önlemek için yeni teşebbüsler yapılmalıydı Bu program gerçekleşir, bölgeni silâhsızlandırılmasına ve tnrafsızlaş- tırılmasına gid'lirse, ortada CENTO- Gdan eser kalnuyacaktı. Bu sebeple, 51, işine geleni silâhlan- dır. kafa tutanı cezalandır”' politika- sına taraftardılar ve CENTO'nun mü- dafiiydiler, Kıbrıs meselesi bakımırdan da, işçiler Londra anlaşmasını destekle- mekle beraber, Adadaki Türk ekalli- yetine tanman garantileri aşırı bulu- yorlardı. Bu sebeple, Ankarada Türk hari- clyes_mn bir sözcüsü A. P. muhabiri- Hükümetinin memnuniye- Unı belirtti ve Macmillan'ın “anlayı- şını, inceliğini ve maharetini” övdü. Sözcüye göre, Kıbrıs meselesi, Mac- millan'ın bu meziyetleri — sâyesinde halledilmişti Küba Cesur basın Geçeh hafta Kübada, bir kaş işa- retiyle Cumhurbaşkanını İstifaya zorlıyan milletin sevgilisi F gel Castro ile hür basın arasında ııııdeıh bir mücadele başladı. Buna bep, Ca:tro nun bîr tclcvızyon ko- nusığasında, o de la Marina ga- zetefini mulale ve ihtnâl hükümetme aleyhtar olmalkla suçlandırması ve Avance gazetesinin neşriyatını şüp- heli bulması oldu. ın hürriyetine samıml surette !nardıgı söylenen Castro'n ithame ları çok ağırdı. İhtilâlden yeni çıkan Küba, ımı'm aleyhtarı ilân edilen kurşuna dizildiği Halbukl gazeteler, tenkitten başka bir şe lardı. Basın hiirriyetine inanan bir insan için, tenkitler son derece mâsu- mane idi. Her halükârda Diaro ve gibi hür gazeteler ihtilâ! a- leyhtarl ğı sıfatını hak edecek hiç bir bulunmamışlardı. Maama- fih 'tamlmı basın hürriyeti taraftarı bâzı insanları şaşırtacak hiç b! yoktu. Bu, hemen hemen böyle olu- 20 â - A_f e göY C yurdu. Bâzı iktıdarlar, basın hÜrriye- ti diyorlardı. Sonra basın hürriyeti zülfü yâre dokununca hürriyet böyle kulianılmaz — buyuruyorlardı. Ondan sonra da dusta düşmana dönüp, “ben basın hürriyetinin taraftarıyım, be- nim memleketimde basın hÜrdür” şek- linden nutuklar veriyorlar, hatta zo- raki şahitler buluyorlıırd Kübada durum daha bu dereceye gelimemişti. HÜ vasın da kolay kolay bu duruma gelmeye râzı olacağa ben- zemiyordu. N.tekim “ihtilâle aleyh- tarlık” ile suçlandırılan Diario, ces- sur bir mücadeleye girişti. Diario, Castıo'ya sansür olmamasının basın hürriyetinin mevcut sayılmasına yet- medığini, basına karşı bir tazyik ha- vasının yaratılmaması gerektiğini ha- tırlattı. Diğer bir makale, Castro'nun “Amerika memleketleri Basın Der- neği”ne -ki bir cins Mi lletlerarası Ba- sın Enstitüsüdür- yönettiği hÜcum- ları enerjik bir dille cevaplandırdı Gazete, diktatör Batista'nın basın hürriyetini kısmasını şiddetle tenkit ayni prensipleri savunuyor. Fakat bu sefer iktidardaki Castro'yu öfkelen- dırı)ordu' aro'da diğer bir makale daha vardı Bu makalede, gazete Castro'ya teşekkür ediyordu. Zira Castro'n hücumu gazetenin satışlarını arttır- 'mış. Diaro'wu halkın gözünde sempa- tik yapuuşu' » —h LA İsrail Yaklaşan seçimler İ srailde 3 Kasımda yapılacak olan milletvekili seçimlerine katılacak gruplar bu haftanın başında belli ol- du 120 koltuk için, 1 milyon 120 bin seçmenin önüne 24 ayrı İlste cıkmı.k-' tadır! YAni 24 gsiyas! grup seçime ka- Ulmaktadır. Bu herhalde bir dünya rekorudur imi, İsral- de en gen!ş şekliyıe nlsbî seçim siBte- mi tatbık olunmaktadır. Bu demek- tir ki 24 siyasi teşekkülden hemen he- men hepsi, aldıkları oy sayısına uy- gun olarak 120 koltuğu aralarında paylaşacaklardır. Hiç bir parti kolay- ca mutlak ekseriyeti elde edemiyece- ğine göre, hükümeti karışık bir koa- j lisyon kuracaktır. İsrailde parti sayısının çokluğu memleket rcalitelerine uymaktadır. Çünkü 11 yaşındaki bu memleket, dünyanın dört bucağından gelmiş, farklı insanlardan müteşekkildir. Bü- tün gayretlere rağmen, İsrail milletini teşkil eden gruplar arasındaki fark- ları kaldırmak mümkün olmamakta, farklar politik bakımdan parti sâ- yısmın çoğalmasıyla gozukmektedn' mafih, İsrailde başlıca iki grup insan göze çarpmaktadır. Birinc grup, Avrupadan gelen muhacirlerdır ki sosyalızme çok yaklaşan, bâzan sosyalizmi aşan bu genç devletin a- riştokrasiş!nı teşkil ct.mekt.cdlr İkin- Ci grup, şark muh idir. Şark muhacırlerl İsramn 'parya” smıı'maî muadildir. Bereket İsrailde demokra- si vardır ve sayıca kalabalık Şark muhacirlerinin reylerini toplamak iİ- çin partiler yarış etmektedirler. Şarîâ' muhacilerlerine mensup adaylar, sebeple parti listelerinde oldukça ğâ—r niş yer bulmaktadırlar. 24 siyasi teşekkülün en gürbü- Mapai Yi yıllık ıklidar devresin yıpranarak çıkmı Bu, He şansını arttırmaktadır anal, ;ktida- rın yıpranmasını telâfi için, Sina za- ferini kazanan Gener foşe Dayan'ı ve zaferin diplomatı'k tarafını yürü- + ten Sımon Perez'i ve diğer popüller kimzeleri listesine almıştır. Maams.— eru Mapai'den 3 - 5 koltuk calabileeetlniı göstermektedir. Bu Üç oltuk.,. urlon'un partisinin lid rlik et- tiği koalisyonu İktidardan düşürecel mahiyettedir. Onun yenni He nn'un liderliğinde bir koalisyon alabilecek- tir. Herut'un hâlen ümidi budur. Yal- nız içeride bütün gayrı memnunları toplıyan Herut dışarmda hiç reali Arap âleminin karşı koyacağı ve yer . yüzünde hiç bir memlekeıı defteklemiyeceğı a$i şüphe yok, bu tarz aşırı iddial; vazgeçecektir. O AKİS, 18 EKİM : ğ |