23 Ekim 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

23 Ekim 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Rışın delikanlının neşesi yerine geldi. Bütün gün bu kadar İyi haber alınma- miş denilebilirdi. Karsıdaki sordu: — Umumi durum nedir?" Sarışın delikanlı hiç tereddüt et- meden cevap verdi: — 200 milletvekili, 85 tör..." Sonra, kendisini hayretle dinleyen birkaç gazeteciye bakarak gülümse- di. Söylediğine kendisi de pek inan- mamıştı.. Ertesi gün A. P. Genel Merkezin- de birdenbire bir sükünet görüldü. Konuşanlar, kısık sesle ( birbirlerine bazı meseleler anlatıyorlardı. o Yük- sek Seçim Kurulundan gelen haber- lerle teşkilâtın verdiği haberler bir- birini hâlâ tutmuyordu. Milletvekili sayısı 200 ün de altına çoktan düş- müştü. Daha fenası, suküt durmamış- tı. Devam ediyordu. Şimdi Genel Merkezde yepyeni temenniler, haber halinde dolaşmağa başlamıştı. Saatlerin 16 yı gösterdiği sıra- larda, pek genç bir partili, odalardan birisini karargâh haline getirmiş olan gazetecilerin yanına sokuldu — Y.T. P. den 30 kadar millet- vekilinin bize iltihakı doğru mu?" iye sordu Dinleyenler şaşırdılar. Acaba böy- le bir hâdise olmuştu da, haberleri sena- ir evvel bir anlaşma mı mev- iz silkerek, bir şey bilmedik- lerini belirttiler. Genç partili devam etti: "— Bunu bilmiyecek ne var?. Bu iki parti aynı gayeler için kuruldu. Neden olmasın, yâni?." Basın mensupları bu defa sormak lüzumunu hissettiler: "— Bu, temenni mi, mi?" yoksa haber defa omuz silken genç A. P. li oldu. Ağabeylerinden duymuş, doğ- ruluğu hakkında bir bilgi edinebilmek için gazetecilere açılmıştı. Ne bayram, ne matem Aynı gün, vaktin dahada geçmiş olduğu bir sırada A. TP. merkezin- de "Tek basma iktidar" o hülyaları çoktan terkedilmişti. Bir yandan ne- ticelerle teselli bulunmaya çalışılı- yordu. Bütün temenni, A. P. ile kar- deş parti Y. T. P. nin Millet Mecli- sinde müştereken hükümet kurma- ya yetecek sayıda milletvekili o çı- kârmasıydı. A. P. lilerin e dan ümitleri yoktu. Bu a A. ile Y. T. P. nin birlikte 240 lehe. killiğini aşmış oldukları haberi gel- di ve ortalığı neşelendirdi. Fakat, o hayalin pembe rengi de biraz sonra soldu. Bunun yerine, elde edilenle ö- günme tercih edildi. o Gazetecilerin 18 yanına gelen bir genç A. P. ll, heye- canla: "— Düşünün ama, şu partiler ku- rulalı ne kadar oldu. Şunun şurasın- da, sekiz aylık mazileri var. Demek ki bu millet.." Bir gazeteci lafın burasında genç partilinin sözünü kesti: "— Bu partiler 1946'da kuruldu. On yıl da iktidarda bulundu. Kendi- nizi aldatmayın, kardeşim.." Haftanın sonunda, herkesin aldığı belli olduğunda A. P. Genel Merke- zinde esen ne, bir bayram havasıy- dı, ne matem havası. İdareciler, neti- celeri bir zafer gibi göstermeye gay- ret ediyorlar, fakat hayallerin en ca- Zibinden bir hayal sukutuna uğramış olanlar artık ne kolay gülüyor, ne ko- lay söylüyorlardı. Şimdi bütün ümit, başka partilerden transferler ovu- kuuydu Zira, seçimi tâkip eden sa- baha karşı 200 milletvekilliğini çan- tada keklik sayan A, P. nin nasibi 158'den ibaretti. Daha da fenası, Y. T. P. nin sermayesi 65 idi ki iki parti başbaşa ancak 223'ü buluyor- du. Ama, tafralı A. P. yi en çok üzen bu olmadı. C. H. P., bir koalisyon yapmaya kalksa, kendi 173 milletve- kiliyle hem 65'lik Y.T. P., hem 54'lük K. M. P. ile hükümet yo oca A.P.,D.P. nin şanlı vâ- iki şıkta da yaya kalıyordu! CH.P. Şerefli mağlübiyet Ak saçlı, dinç görünüşlü adam ko- nuşurken dışardan sesler geliyor- du: "Ya yaya, şa şa şa, İsmet Paşa Tisi, ” çok yaşa!" İsmet Paşa, seçim sonra- sı durumunu kendi görüşüne göre i- zah etmek üzere tertiplediği basın toplantısındaydı. Bu, CHP. Genel Başkanının seçimlerden sonra bası- nın karşısına çıkışı oldu. Partiye girerken, kapı önünde birikmiş bir kalabalık kendisini coşkun şekil- de alkışlamıştı. Hâlâ devam eden, o tezahürattı. İsmet İnönü, bilhassa Bölükbaşının ogönderdiği adamların kalabalık bir grup teşkil ettiği basın toplantısında ovaziyeti açık (kalple anlattı. Hasım kuvvet temsilcilerin- den gelen sualleri meharetle cevap- landırdı. Bilhassa, politikadan çekil- mek niyetinde bulunmadığını bildir- mesi salonun içinde dahi alkışların yükselmesine yol açtı. Ama, toplan- tının en önemli tarafı, demokratik ananeler içinde C.H.P. nin, milli menfaatin gerektirdiği her kapıyı a- çık tutma kararının bildirilmesi ol- du. Öteki partiler ve liderleri, çeşit- li kompleksler altında kıvranırlarken 15 Ekim 1961 seçimlerinin büyük mağlübu olduğu ileri sürülen ve ha- yallerle hakikatler kanşılaşıırılırsa gerçekten de öyle olan C.H. n | numaralı adamının samimi, açık ko- nuşması Türk siyaset hayatında ha- kiki kuvvetin ne olduğunu mükem- melen ortaya koydu. İnönüde gazete- ciler, temayüllerine göre keder gör- düler, huzur gördüler, hayal sukutu gördüler, ağırbaşlılık ak- törlük gördüler. Ama bir tek kimse, kompleksin izine rastladığım ileri sü- remedi. İnönünün. partisinin mücadeleye devam edeceği, fakat bir Milli Koa- lisyona da, başka çare kalmazsa gi- İsmet İnönü basın toplantısında konuşuyor Kızgın demire su AKİS, 23 EKİM 1961

Bu sayıdan diğer sayfalar: