26 Eylül 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

26 Eylül 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—&26 Eylil 1929 TÜT YA K U AÇAT K E Z DA ÜREE /T 77 T Akşam DDD ee B D âxmuıııv AKŞAMA Gazete okumıyan bir müessese Seyrisefain umumi müdürü Sa- fııı.ı Beyin gayet azimkâr ve faal bir zat olduğunu muhtelif &serlerile hepimiz gördük. Hattâ, ben, şahsen, kendisinin fedakâ- Tane mesaisine, üç sene evel, ğeyy r Sergide şahit olmuştur ütün şehir uykuda iken, sabah: | leyin, erkenden Karadeniz vapu- Yuna gelir; tamiratın en ince ferruatına kadar nazaret ederdi. Sadullah Bey , bugün de, Yalovı Bın imarile meşguldür. Aksi tak- tirde, Seyrisefaindeki müdürlerin zeteleri takip etmediklerini gö- İr; ona göre tedabir ittihaz ederdi. Evet, Seyrisefain idaresi mu- hakkak ki, gazete okumiyor. Zira, üvıhılı mütecavire vapurları hak- nda yazdığımız pek muhik ve makul iyetleri nazarı itil almamasını başka türlü Meyiz. 1 — Yaz tarifesindeki mantık- sızlığı üç kere yazdık; vız geldi . “Neyse, yaz geçti. diye sustuk . 2 — Ada vapurlarının Kadıköye uğradıkları halde Köprü için yolcu almadıklarını, Cumhuriyet refikı- miz de, biz de defaal ile yazdık. Gene aldırış eden olmadı. 3 — Nihayet, lüks kamaraların, arka taraftaki aptesaneler sebe- bile fena koktuğunu; ya aptesanc- lerin kapatılmasını, yahut da, pek ulmasını yazdık. maraler, - yüzül hâlâ buram lyıuı:ım n Hacıgemisi gibi maazallab ! Bunu, Seyrisefain müdürlerinin gazete okumadıklarile değil de neyle izah edebiliriz? Sadullah Bey gibi pek titiz bir zat tara- fından idare olunan müessesede, -hem de lüks kamaralarda- aptesa- ne kokusu havsalanın almıyacağı birşeydir . Evet, evet! Mutlaka, son günlerdeki tebeddülü hava dolayısile nezleye tutulup kokudan haber almamışlardır; ve, gazete okumuyorlardır! Karilerimiz arasında, Seyrisefa- in müdiram ile ahbap - olanlar varsa, lütfen, neşriyatımızı kendi- lerine bildirsin . (Vâ - Nü) izmirde edebi birlik İzmirde bir edebi birlik teşkili için gençlerden ve muallimlerden mürekkep bir grup; cuma günü Salepçi oğlu camii altında mual- limler birliğinde bir içtima yap- mak - istemişlerse de içtima için usulü dairesinde müsaade alınma- dığından bahs ile polis mür Bunun üzerine kırk kadar genç Türk ocağına giderek orada mü- zakerede bulunmuşlar ve birliğin tesisi için resmi müsaade alınmak süretile cuma günü ocak binasın- da içtima edilmesin mişlerdir. ne karar ver- ŞEHİR HABERLERİ Fındık bubranı Ticaret odası bugün bu meseleyi tetkik edecek | bugün meclisi odası öğleden senra toplanacaktır. Bu- günkü içtimada Gireson piyasa- icaret sındaki bubran mevzuubas - ola- caktır. Gireson fındık buhranı İstanbul piyasasını da alâkadar etmekte- dir. Ticaret odası meclisi fındık bubranı hakkında iktisat vekâle- tine bazı tekliflerde bulunacaktır. Bir ay sonraki havayı anlamak istiyenler Şehrimizde ve Anadoluda res- mi ve hususi bazı müessesat, zi- raat ve sair sebeplerle İstanbul: daki rasataneye müracaat ederek 20 gün. bir ay sonraki ahvali havaiyeye —dair malömat almak istiyorlar. Halbuki ilmen hava vukuatini uzun bir. müddet için evelden tayin etmek imkânsızdır. Rasatanenin müraccatı üze alâkadar makam ve müessesata tebligat yapılmış ve bü. kabi müracaatlarda bulunulmaması dirilmiştir. Otomobiller Seyyahların otomobillerin- den nasıl resim alınacak? ne Seyyahin cer otomobil seyahatları için müracaatlar ço Balmıştır. Otomobilile - gelecek seyyahlar / Trakya — hududundan girecekler dan çıkacaklardır. Rüsümat idaresi seyyah otomo- billerinin gümrük resmini nazarı itibara almıştır. Huduttan içeri bilâ resim giren otomobilin dahilde satılmak ihti- mali hatıra gelmektedir. Bunun için otomobillerin içeri girerken depozito akçesi yatırmaları düşü- nülmektedir. Seyyahin / cemiyeti — bu usulun gelen seyyahlar için müşkül ola- cağını maliye vekâletine - bildir- irye hudüdün- vekâleti seyyab otomo- için cemiyetten 100 bin t akçesi istemiştir. Hükümetten alacağı olanlar Devlet — zimmetinde — bulunan müteferrik borçların tesviyesi için | hükümet bir esas koymuş, 3 senede ikmal edilmek üzere bu borçları tesviyeyi muvafık gör- Halk bilgileri Dernek aylık bir mecmua da çıkaracak içtima Aakdetmiştir. Bu şarki Anadoluda halk bi toplanan malümat tetkil edilmiş- tir. Bundan başka Anadoludaki | şubelere yeni tetkik mevzuları gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Dernek bir de istihbarat şubesi açmıştır. Bu şube Avrupada bu- lunan halk bilgileri cemiyetlerile muhabere edecektir Dernek ayda bir defa olmak üzere bir ilmi mecmua cıkara- caktır. Münakasa kanunu Halen meri bulunan münakasa ve ihale kanununun yeniden bir kanunla tadili Maliye vekilliğince düşünülmektedir. Bunun için yeni ıkasa ve müzayede kanunu,, lâyihası hazırlanmaktadır. Bu yeni lâyihanın bir çok mü- him mevat noktai nazarından eski kanundan - büsbütün farklı olacaktır. Bir tehdit davası Büyükadada bir evde müşterek mütesarrıf olarak madam Katina ve Faço aileleri oturmaktadır. Son zamanlarda Faço efendi ile Kati- 'nanın arası açılmış, ve Faço efendi kadını evden çıkarmak için bir kaç kişiyi peşine takıp evin önüne gelmiş katinaya taarruz etmek istemiştir. Bu sırada yeti- şen zabita cümlesini derdest et- miş ve katina da Faço aleyhine dava açmıştır. Hadiseden muğber olan Faço maiyetinde çalışan gemici İlyas davadan vaz geçmesi ve evi tahliye eylemesi için katinaya göndermiştir. İlyas katinanın davadan vaz geç- mediğini görünce tehdide başlı mış, bu sırada cürmü meşhut ha- linde yakalanmıştır. Mesele ceza mahkemesine düş- müş mahkemede müddeinin vekili bu| davanın yalnız İlyas hakkında ol- mayıp İlyası eve gönderen Faço aleyhinde de davacı olduklarını ve evrakın Adalar mahkemesi, den celbile davanın tevhidini ta- lep etmiştir. Maznun vekili ise davaların müstantiklikte — ayrıldığından - bu talebin reddini istedi. Mahkeme adalar mahkemesinden böyle bir davanın mevcut olup olmadığının tahkikine karar — vererek talik edildi ğ Teşekkür 12 inci senci devriyemiz müna- sebetile tebrikte bulunan Anado- duda münteşir refiklerimize ayrı ayrı teşekkür ederiz. Fakir çocuklar Hilâliahmer her gün yemek ver- meğe çalışacak Hilâliahmer , bir kaç seneden: beri ilk mekteplerdeki bikes ve kimsesiz çocuklara haftanın mu- ayyen günlerinde öğle yeme; vermekte idi. Bu — muavenet, çocuğunu — mekteplerde — okutan fakat kâfi gıda veremiyen fakir ailelerin şükranını celbetmişti. Hilâliahmer, bu muaveneti bu sene de tekrar edecektir. Bir kaç güne kadar, Hilâliah- mer merkezi maarif idaresile te- mas edecek ve ilk mekteplerdeki socuklar yapılacak — muavenetin şeklini tespit edecektir. Bu sene mümkün olduğu taktir- de haftanın her günü öğle yeme- ği verilecektir. Mukavele ahkâmına riayet etmiyen şirketler Şehrimizdeki imtiyazlı şirketler- den bazılarının hükümetle aktet- tikleri mukaveleye riayet etme- dikleri görülmektedir. Emanet bu gibi şirketlerden hangilerinin mukavelenameyi tat- bik etmediklerini tetkik edecek ve bü büsüs dair hükümetin nazarı dikkatini celbedecektir. Seyrüsefer Kadrodaki memurları çoğaltmak lâzım Şehremaneti - seyrüseler mua- melâtı son günlerde çoğalmıştır. Kalem heyeti de dahil ol halde memur kadrosu 90 kişiye baliğ olmuştur. Bu memurlardan ancak 50 kişi kadarı seyrüsefer işleri ile filen meşgul oluyor. Son günlerde mevcut işaret memurlarına akşamları Tokatlıyan ve İngiliz sefareti önüne de birer memur daha ilâve edilmi; Bütün seyrüsefer işlerinin daha muntazam bir halde idare edil mesi için memur adedinin çoğal- fılması için cemiyeti. belediyeye müracaat edilmiştir Şarlis DU | gumunate sabit bir halde seyrüseler işlerini idare eden memurun mühtelif istikametlerden gelen nakil vası talarının idaresi - için meydanda dolaşarak vazife görmesi takarrür etmiştir . | — Son günlerde taksi dahil ve hari- |cindeki bazı otomobillerin frenlerin- de bozukluk olduğu görülmüştür. Bir kazaya mani olmak üzere otomobiller sıkı bir kontrola tabi tutulmağa bağlanmıştır. Frenleri bozuk otomobiller sey- rü seferden men edileceklerdir. Ca a) İzmirliler kışı nasıl geçirirler ? İzmir 22 ( Hususi ) — Gerek İzmire, gerek mülhakata yağı son yağmurların tesirile olacı havalarla beraber hayat da bir- den bire değişti. Yeleksiz yalnız bir ceketle gezen erkekler ve dekolte hanımlar bu sene erken- den kışlık palto ve mantolarına büründüler. İzmirde bilhassa yazın gerilecek mesirelerden evelce bir parçacık bahsetmiştim. Bittabi artık burar Jarada gidilemez ve gezilemez oldu. Deniz banyolarına incir altı seferlerine nihayet verildi. Kışın vakit geçirilecek, eğleni- lebilecek maballer Kordonda iki barla bütün yaz kapalı duran bir kaç sinemadır. Bunlar bir iki günden beri faaliyete — geçti. Yazın bir türlü, kışın da bambaşka bir intizamsızlığın tesirile sıkıntı karşısında kalan İzmir halkının kış gecesinden bir parçacık bahsedeyim: Ekseriyetle gündüzleri işinde ve gücünde bulunanlardan birisi gece bir sinema veya bir bar, bir eğlence mahalline gideyim dedi miydi vay haline... İki yapmayacağına bin defa yemin 'eder. Bir defa sinemaların seans saatile tramvay seferlerinin hiç te münasebeti yoktur. Sabahın saat beşinden beri bilâfasıla 50 kişilik bir tramvayı tek başına akşamın saat dokuzü- 'na kadar taşıyan bir hayvan yo- rulür ve saat doküz. buçuktan sonra tramvay bulunmaz ” olur. Şurasını da bahsedeyim ki: İzmir şimdiki halile iki kısma ayrılıyor demektir. Bunlardan - birine 19, diğerine de 20inci asır diyeceğim. Reşadiye Karantina - cihetleri yirminci asırdır. Buralarda elek- tirikli “tramvaylar — işlerken 19 uncu asırdan kalan kordon da altı ve iptidai tramvaylar seyrü- sefer etmektedir. Memleketin en fazla göze çar- pan eğlence ve iş mahalli olmak- İa beraber geceli gündüzlü daima kalabalık olan Kordonda halâ atlı tramvayların — gülünç bir şekilde seyrü seferi İzmir gibi her an terakki ve medeniyete doğru adım . atmak — istiyen memleket için çirkin ve acıklı görülecek bir noktadır. Bundan epice evel kordon hat- tında da Reşadiye ve Karantina hattında oldugu gibi elektirikli tramvaylar. işletilmesi kararlaştı. rılmış isede elân ve uzum zaman- dan beri kâğıt üzerinde muamele etrafında / faa- gören bu mesele liyet sahasına geçilmedi Başka memleketlerde halk kış gecelerini sindma ve tiyatrolarla mühtelif eğlence — mahallerinde geçirirken İzmirliler bütün kışı bu vesaitsizlik ve intizamsızlık kar- şısında evinde mangalın, sobanın başında geçirmeye mahkümduriar. Karikatür. tefrikası No: 7 Kürt — börünün içinden kurtulmak anın imkânı yöklır. Zira ni top altabaş'ın beklediği - aldur u. Fakat W Yü Ki avdr tatağinı davsamı kovalıyortu. Tavşan da vasgöle dam bo: | — Sallabaş. tüfek göroltüsünden, köpektem, avclan upiyee korktu Kaçıyortu. İki saçtayışta. harünüm - yağına gelmiş | amma istedigi de oldu. aA Takin Karşanlar tavsana Sacet edeceğime) — Zavallı kuzuyu insafsızca parçalıyaa hasa kürt sallabaş'ın kurduğu unduğu Terüyu delile deşik elti ÇArkısı yar)

Bu sayıdan diğer sayfalar: