9 Ekim 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

9 Ekim 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a İ Teğrinievel 1929 Sahife 5 Havalar birdenbire değişti bil- hassa geceleri hava adam akıllı serin oluyor. Bu tebeddül üzerine kürk mantolar meydana çıkmağa başladı. Yakın zamanlara kadar kürk kibar ve zenginlere mah- sustu. Orta tabaka ve fakir halk için kürk manto edinmek imkânı yoktu. Çünkü bir kürk manto, altın para, dört beş yüz, hattâ bir kaç bin Hiara idi. Son seneler zarfında Emniyet Buharla müteharrik makineler e buhar tazyikli tencereler kadar insanların -bilhassa kadınların- da bir emniyet supabına ihtiyaçları yardır. Erkeklerin hiddet halinde hadisenin ehemmiyetine göre, atıp fulmak masaya yumruk indirmek ayağını yere vürmak , kapıları hızla çarpmak, hattâ karşıları dakine bir tokat atıvermek gibi öfkelerini almak usulleri vardır. Kadınlar için böyle iddet tezahüratı varit yacağından, canları sıkılınca için için ağlamak, uykusuz kalmak, sinirleri bozula- rak etraftakileri et mekten başka ellerinden birşey gelmez. Böylelikle ise iş “sü cemede kalır, yani üzüntü temadi eder, her an taze kalır. Son seneler zarfında her tarafta, bilhassa Almanyada kızların bedeni terbiye miyet atfedilmeğe başlanmıştır. Resmimiz Berlindeki kız terbiyı esnasında gösteriyor. denbire ucuzladı, kürk —manto giyenler hayret edilecek derecede çoğaldı. Kürkün bu kadar team- müm etmesine sebep taklitlerinin çoğalması dır. Bugün sokakta — gördüğümüz samur, lutr, petigri ve saire gibi kiymetli ” kürklerin büyük — bir kısmnı taklittir, bunlar ucuz kürk- leri boyamak — süretile —- vücuda getirilmektedir. Bilhassa lutr mantolar içinde supabınız En iyisi derdi yıpratmak sure- tile tabü bir ölüme sevketmek- tir. Bunun için de mücerrep bir usul kendimize bir meşgale - bul- mak, zihin ve vücudumuzun - faa- liyetini buraya hasrederek oyalan- maktır. İşte bu meşgaleye ben emniyet supabı diyorı Meselâ bir şeye pek hiddetlen- diniz; dikiş sepetini açarak orada sökülmek için tefrik ettiğiniz her hanği bir şeyi alarak çatır söküp hiç tecrübe Yazı da supap vazi Birisinin yüzüne karşı söyleye- mediğiniz veya sonradan aklınıza gelen bir çok hakikatları beyaz kâğıdın gibi dizerek iyice hiddetinizi hafiflet P en sonra| edemet a başladı pek azdır. Mamafih bir parça kürkten anlıyan bir göz bunların taklidini derhal fark et- mektedir. Taklit kürkler 150 lira- dan 250-300 liraya kadar, hatta bazan daha fazlaya satılıyor. Memleketin bugünkü vaziyetine göre bu para az değildir. la taklit bir kürk alacak yerde meselâ top gibi hakiki bir manta giymek her halde müreccahtır var mı? rahafça uykuya yatarak hoş rüya- lar görmek muhakkaktır. Yalnız aklınıza uyup ta sabah- leyin gece yazdığınız mektubu postaya vermek gafletinde bulun- mayınız ha. Yüze söylenmiş en ağır sözler kaleme alınmış keli- melerin kat'iyetine nisbetle kuş tüyünden hafif kalır. Emni el siyano, dikiş, yazı makinesi hele geniş adım- larla uzun bir gezintiyi zikret- meden geçmek haksızlık olur. Kederli günlerde ise bedbaht bir ahbabın ziyaretine — giderek dert dinlemek kadar, kendi hali- mize şükrü öğreterek sükünet tevlit eden hiç bir şey tasavvur erine büyük bir ehem- bedeniye mektebi talebesini bir yürüyüş nisbeten ucuz | ; İtalyada bir için dişlerini arı İtalyanın Milan şehrinde gari; bir talâk davası görülmüştür. . . Pietro Cako İsminde bir iki seneden beri İrma isı bir genç kızla evli imiş. Bir kaç ay evel Pietro, Solfe- rino caddesinden geçerken yeni yapılan bir binanın kapısına ko- ir tabela nazarı dikkatini ir. Tabelada Luiza Ma- rina isminde bir kadının diş mu- ayene ett yazılı idi. Pietro dişi imadığı - halde | sırf merakını tatmin ve bir kadın dişçi görmek için içeri girmiştir. Pietro intizar salonunda bir müddet beklemiş ve nihayet sırası gelerek muayene odasına girmişti. Fakat karşısında gayet güzel bir kadın görünce — söyliyeceği şaşırmış ve muayne - kolluğuna oturarak ağızını açmıştır. Luiza dişlere bakmış ve doldu- rulması icap eden bir diş bul- Tuşlur. Pietro o günden sonra munta- zaman — Luizanın tedavihanesine devama başlamış ve az zaman zarfında, genç kadınla dostluğu ilerletmiştir. Pietro güzel dişçı kadınla baş- başa kalabilmek için akşamları eve geç gelmeğe, bazı geceler mühim işleri bahane ederek sa- bahlara kadar dışarıda vakit ge- çirmeğe başlamıştır. Bu hal zev- | cesinin nazarı dikkatini celbetmiş, | kadın hiç bir şey söylemeden kocasını takip etmeğe başlamıştır. İrma bu tal neticesinde ro'nun dişçi ile olan münasebe- tini keşfetmiştir . Bir akşam Pietro gene iş bahane ederek evden çıkar çıkmaz, İrma €n yakın polis merkezine koşmuş ve kocasını cürmü meşhut halinde yakalamak istediğini anlatmışlır. İrmaya iki polis verilmiş genç kadıir doğruca — Luianın cg»me | gitmiştir. Kapıyı çalan polise Luiza ne istediği Amerika'nın — Denli — şehrinde Corç Smit isminde bir tütüncü hırsızların her şeye kadir oldukla- rına öteden beri kani imiş. Bunun için parasını saklamaz, parasını kapamağa lüzum görmez, hattâ dükkânmı bile, sadece kapısını çekerek - kilitlemez imiş. Corç kendi kendine şöyle düşünürmi Hırsızların en iyi muhafaza edilen — yerlere — girdiklerini , en kalın va küvvetli ” kasaları kırdıklarını, kilitleri oyuncak gibi açtıklarını her gün gazetelerde okumayor muyuz.? Ohalde ben dükkâmma / kilit koymak, küçük kasamı kapamakla ne kazanacü- ğım, şu bir defa hırsız dükkânımı soymak istemesin, bunu istedik- fen sonra ne yapsam nafiledir. Corç Smit, son seneler zarfında hırsızlığın çoğalması üzerine uzan | müddet hırsızların ziyaretini bek- lediği halde küçük dükkâna | kimse ehemmiyet vermemiş, bu hal tütüncünün kanaatını takviye etmiştir . Corç “ Hırsızlar benim dükkâ- mima — ehemmiyet — vermiyorlar. İsteseler şimdiye kadar dükkânı temellerile kaldırabilirlerdi, diyerek | dükkânmı adeta açık bırakmağa | başlamıştır. Corcun bu kayıtsızlığını hirsiz- | lar bir davet telâkki ederek ge- | sende dükkâna girmişler, kasa- | Senelerce hırsız beklemiş! talâk davası Güzel dişçi kadının başka | Mmarifetleri de varmış!.. Bir çok kimseler dişçi ile dost olmak - Zaya uğratmışlar! | Güzel dişçi Luiza | bir telgraf var, demiş, kadın da | kapıyı açınıştır. V Ç Zaman İrma meydana çıkmış eve girmiştir. Yukarı çıkınca ko- | casını Luizanın ' yatağında bul- | muştar. Polislerin: | — Burada ne sualine: arıyorsunuz? — Dişimi baktırmağa gelmiş- tim, fakat birden bire şiddetli bir mide sancısma — tutuldum. Madam beni tedavi için yatağına yatırdı. Hattâ karıma haber ver- mek için telefon etti de cevap | alamadı ,, demitir. Polisler bu sözlere inanmamış- lar ve Petroyu karakola götürerek bir zabıt verekası yapmışlardır. Pietro ertesi gün eve gelmiş, fakat karısını bulamamıştır. Irma annesinin evine gitmiş ve talâk istemiştir. Dava — günü hakım İrmaya hak vererek, talâka ve kocasının tazminat olarak 10,000 liret ödemesine karar vermiştir. Güzel dişçi kadım bu kabil bir çok aşıkları olduğu, anlaşıldığın- dan Luiza da 40 gün hapse mahküm * edilmiştir. — Yapılan tahkikatta bazı kimselerin Luiza ile münascbet tesisi için vesile olmak üzere sağlam dişlerini arı- zaya uğrattıkları anlaşılmıştır. Hırsızlıkların kudretine iman eden tütüncü Corç Smit daki paralardan başka - tütünleri ve sair eşyayı da kâi mışlardır. Hırsızlar tütüncüye şu tezkereyi bırakmışlardır “Kasayı kapamıyarak bizi zah- metten — kurtardığınız için - size çok teşekkür ederiz. Yalnız için- deki para az... Gelecek defa bi parça daha fazla para bırakmak nezaketini- göstereceğin ederiz V. . Ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: