13 Aralık 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

13 Aralık 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a 7 O HG m Al, Fakat Yerli malı al! her türk lirası seni de fakir düşürüyor ! Sene 14 — No: 4733 — Fiatı her yerde: 5 kuruş PAZAR — 13 kânunuevvel 1931 Telefonlar: Tahrir 21686 — Idare 21434 — Klişe 20113 Iki tecrübe Her biri yüz milyondan fazla rüfusa malik iki büyük millet, diğer dünya memleketlerine ameli iktisat hocalığı ediyorlar: Amerika ve Rusya... Her ikiside, tatbik ettikleri iktisadi sistemin beşeriyete örnek olmasını istiyorlar. Bunların hem noktaları, hem cihetleri var. Amerika, sermayedarlık ve ferdi iktisat usulünün en son kemaline ermiştir. Büyük bankalar, trustler milyonerler, hususi sermayelere ait muazzam fabrikalar Ohep Amerikadadır. Rusya, bilâkis sermayedarlık usulünü ve ferdi iktisadiyatı yıkmıştır. Orada sosyalizm (komü- vistlik nevi) ocaridir. Her nevi sermaye ve istihsal | vasıtaları, sanayi, ticaret, devletin elindedir. Bu iki 'nokta, Amerika ile Rusyayı ayıran zıddiyetlerdir. Birbirinden farklı iktisadi usuller müşabehet birbirine | zıt takibeden bu iki (omemleketin, birbirine benzeyen cihetleri de var: Her ikisi de, yirminci asrın içtimai (o meselesini (o halletmeye uğraştılar. Amerika bu içtimai derdi nasıl halletmek istedi? Amele sınıfının, ağzını açıp fer- yat etmesine sebebiyet vermemek için, içtimai sınıf kavgasını orta- dan kaldırmaya çalıştı ; Ameleye mümkün mertebe refah verdi. Fertler arasında, servet itibarile müsavat tesisine imkân bulamadı, (çünki o Amerikanın (milyoner ve omilyarderleri çoktur) hiç olmazsa &on/or'da bir derece müsavat temin etti. Milyonerin otomobili varsa, ameleye de bir Ootomobil satın aldırdı. En zenginler gibi, en fakir- lere de, banyolu, elektrik ve kaloriferli apartımanlarda oturmak imkânını verdi. ve kredi sayesinde herkes birer radyo tedarik edebildi. Bu sayede, bizzat amele sınıfı, zenginler gibi müstehlik oldu, ve fabrikaların mamulâtı daha çok satıldı, şirketler, kredi müessese- leri aldı yürüdü, esham ve tahvilâtın kıymeti arttı, Amerika, şayanı hayret bir inkişafa mazhar oldu. Filhakika, oAmerikada amele teşkilâtı kuvvetli olmakla beraber, bunlar da sosyalizm, komünizm temayülü yoktur. Rusya, bu içtimai meseleyi halletmek için aksi yolu tuttu. Amerikada olduğu gibi, ameleyi, maddi refah itibarile yükselt- meyi değil, amelenin hayat ve maişet seviyesini bir iki derece yükseltmek için zengin sınıfın servetini elinden almayı tercih Ucuz mamulât | etti. Ameleyi otomobile bindirmek | mümkün olmadığı için, ölekileri otomobilden indirdi. Sermayeyi, menkul ve gayrı menkul servet- leri müsadere etti. İçtimai sınıflar üzerinden ibtilâl silindiri geçirdi. Sefalet ve mahrumiyete doğru, bir nevi tesviye ameliyesi yaptı. Rusya tamamen zıt bir yoldan giderek, muazzam sanayii ile Amerikaya benzemeye çalışıyor. Amerikanın bu iktisat işlerinde peygamberi Ford, Rusyanınki Karl Marx ve Lenin'dir. ( Devamı ikinci sahifede ) Necmeddin Sadık Ismet Pş. nın nutku Türk parası Bütün dünya paralarının en sağlamıdır Ismet paşa Hz. Ankara 12 (Hususi) Milli tasar- ruf ve yerli mallar haftası bugün ! saat 15-te Başvekil Ismet Paşa Hazretlerinin (o Halkevinde | irat buyurdukları mühim bir nutukla açılmıştır. Konferans salonu tama- men dolmuş, bir çokları ayakta kalmıştır. Başvekilin mühim nutku İsmet Paşa Hazretlerinin irat ettikleri nutkun mühim kısımları şunlardır:! Milli iktisat ve tasarruf müca- delesinin ikinci senesini bitirdik. Iki sene evvel tasarruf ve iktisat mücadelesi müşkül şerait içinde başladı. Hanımfendiler, Beyfendiler; ha- tırlarsınız, iki sene evvel 1929 senesinin bu gününde milli para- nın kıymeti üzerinde hasıl olan büyük teşevvüş milletin umumi endişesini ve merakını tahrik etmişti. Biz milli paranın kıymetini tutmak için mali tedbirlerden ziyade iki mühin âmile istinat ettik. Bunlardan birincisi milletin itimadı, ikincisi iktisadi muvaze- Osmanlı borçları Hâmillere verdiğimiz cevabın hülâsası Ankara 13 (Hususi) — Hükü- metimiz Duyünu umumiye tak- sitlerinin evvelce verdiğimiz karar mucibince üçte bir nisbetinde te- diyesine devam ediyor. Hükümet, düyunu umumiye meclisinin son müracaatına da cavap vermiştir. Bu cavapta, koponların üçte bir nisbetinde tediyâtına devam edildiğini ve 1932 senesi o budcesinin benüz tesbit edilmediğini bildirmiştir. Sıvas - Erzurum hattı Ankara 12 — Rivayete göre muteber bir Amerikan grupu Sıvas - Erzurum hattını inşa etmek üzere nafıa vekâletine müracaatta bulunmuştur. o Teklifleri (| tetkik olunmaktadır. “Vergi, vazifedir! Vergiden maksat, devlete va- ridat bulmak olduğunu eskiden- beri biliyoruz. Fakat, ceza niyetine bir kısım halka vergi yükletilmesini ilk defa işitiyoruz! Mebus Süleyman Sırrı bey, memlekette çok kadın, az erkek olduğunu görerek esef etmiş, evlenmeyen o erkeklere o kızmış, bekârlara ceza olarak bir vergi kesilmesini istiyor. Bizim bildiğimiz, bütün mali ve iktisadi nazariyelere göre, vergi bir ceza değil, bir vazife- dir. Tıpkı askerlik gibi.. Vazife ile ceza arasında, mahiyet itiba- rile çok fark vardır!... Bekârlığın Okabahat olduğu henüz, ne iptidai ne medeni, hiç bir cemiyette kabul edilmemiştir. Şu halde, bekârlara fazla bir vergi yükletirken, vergilerde en mühim esas olan adalet mefhumu nerde kalır? Insanlar, cezadan çekinirler, kaçarlar. Bu, gayet tabii, beşeri ve ahlâki bir keyfiyettir. Bir vatan borcu olan vergiyi, alelâde ceza menzilesine indirmek isteyen mebusu muhterem, acdba, vatan- nedir. o (Devamı ikinci sahifede) daşları vergiden soğutmuş ol muyor mu? Tayyareci Vecihi bey, dün ha Tayyareci Vecihi bey dün Halk Kadın, erkek güzide bir samiine alâka ile dinlenmiştir. Vecihi bey, Ik evinde konferans verirken evinde bir konferans vermiştir. hitap eden tayyarecimizin nutku uçmak hissinin insanlarda çok eski olduğunu ve Türklerde bu arzunun pek eski olduğunu anlat- tıktan sonra bugünkü tavyareciliği n vaziyetinden bahsetmiş, bundan sonra Anadoluda son yaptığı tayyare seyahatinden bahsetmiştir. Vecihi bey, milletimizin tayyareci iliğe karşı duyduğu alâkadan ve tayyare cemiyetinin yardımlarını sitayişli bir lisanla anlatmıştır. AMDAN Şİ ceza-değil, | Seylâp Sazlı dere civarını Edirne 13 (Hu- susi muhabirimiz- den) — Iki gece- denberi, durma- dan yağan şid- i detli yağmurlar- dan dolayı taşan Meriç ve tunça nehirleri, taşarak dün bildirdiğim gibi, Edirne şehri dahilinde 400 ha- neyi ve Edirne ovasını kâmilen “su basmış — ve tahta köprüler yıkılmıştır. Sazlı dere cıvarını da osu bastiğından Edirne ile Kırk- lareli arasındaki münakalâtta Bu- posta gelme- Nüfusca | zayiat olmamış- & tır. Hava kara- yele çevirdiğin- den ve yağmur dindiğinden sular, yavaş yavaş çekilmeğe başlamıştır. Dün sabahtan beri başhyan kar fırtınası devam ediyor. Her taraf kesif kar tabakasile örtül- müştür. Yağan karın kalınlığı on santimetroyu bulmuştur. Meteoroloji müessesesinin kesilmiştir. gün de trenleri miştir. raporu Ankara 12 (A. A.) — Iktisat vekâleti meteoroloji müessesin- den aldığımız malümata göre son 48 saat zarfında Trakyada yağ- mur fırtınası çok kuvvetli geçmiş ve bugün Meriç nehri taşmıştır. Edirnede yağmur kara çevril- | miştir. Toprak üstünde 4 santi- metreyi bulmuştur. Lüleburgaz O havalisine düşen yağmur miktarı metre murabbaına 85 kilogram su vermiştir. Istanbul mıntakasında yağmur tafsilâtı Edirnede sellerden sonra kar fırtınası devam ediyor da seller bastığın- i dan Kırklareli ile de münakale kesildi Edirneyi basan Meriç nehrile köprüsünün manzarası yağmur metre murabbama 20 kilogram su bırakmıştır. Vaziyet Marmara havzasında daha kuvvetli olmuştur. Çanak- kalede Ometre murabbama 60 kilogram su isabet etmiştir. Orta Anadoluya düşen yağmur miktarı azami 10 kilogramdır. Cenup ve cenubu şarki Anado- luda yağmur seyrektir. Hattâ Bursa ve Diyarbekir havalisi yağ- mura muhtaç bir vaziyettedir. Şarki Anadoluda Erzurumda kar başlamıştır. Karadeniz sahil- lerinde şiddetli cenup ve cenubu garbi ruzgârı esmektedir. Şarki | Anadolu müstesna hemen her ! tarafta sühunet sıfır ve sıfırın ! bu sabahki sağnağı Trakyada olduğu kadar | i i raber düşen | gelecektir. — Bir kişilik yer var, buyurun!... — Teşekkür ederim, siz buyurun | fevkindedir. Netekim Ankaranın sühuneti sıfırın fev- kinde 4 derece olarak kaydedik miştir. Konvansiyonel treni Edirnede feyezan yüzünden konvansiyonel treni bir buçukta

Bu sayıdan diğer sayfalar: