16 Aralık 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

16 Aralık 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| 16 Kânunuevvel 1931 Sahife 5 GÜNÜN HABERLERİ Fındık nizamnamesi Fındıklar kontrol edilecek Mühürsüz çuvalların ihra- cına müsaade edilmiyecek Yeni fındık nizamnamesinm tatbikine bugünden itibaren baş- lanacaktır. Ticaret odası nizam- namesinin tatbiki için hazırlıklarını bitirmiştir. Verilen malümata göre bugün- den itibaren Ticaret oni a perleri ihraç edilecek fındikları kontrol edecektir. Karışık cinsi bozuk fındıklarin ihracı menedil- lecektir. Muayene edilen fındık- lar çuvalları, Ticaret odasi ta- rafından kurşun bir mübürle mühürlenecektir. Gümrük idaresi, mühürsüz çuvalların ihraç mua- melesini yapmıyacaktır. Diğer tarafın ihracat ofiside fındık ihracatını kontrol edecektir. Gümrük tarifelerinde yapılacak tadilât Iktisat vekâleti gümrük tarifele- rinde yapılacak tadilât hakkında Istanbul, İzmir ticaret odalarının fikirlerini sormuştur.” Balta ile! İzmirde bir kaçakçı memura hücum etti Izmir 15 — Burada içki kaçak- çılığının çoğaldığını bildirmiştim. Müskirat memurları son zaman- larda faaliyetlerini arttırmışlardır. Geçen gün beş ev aranılmış ve bir çok kaçak eşya levazımatı bulunmuştur. Muhafaza memurları bu evlerde yaptıkları (araştırma (esasında diğer evlerdeki kaçakçılar imal ettikleri 2000 kilo kadar kaçak rakıyı imha etmişlerdir. Kaçakçılardan Murteza isminde birisi elinde balta ile memurların üzerine yürümüştür. (Kaçakçılar hakkında kanuni takibata baş- lanmıştır. Yeni kontenjan listesinden şikâyetler Yeni kontanjan listesi hakkında ticaret odasına bazı şikâyetler vaki olmaktadır. Bir çay taciri, yeni listede çay olmadığından bahs etmiştir. Ticaret odası bu şikâyetleri tetkik ederek iktisat vekâletine bildirmiştir. Ticaret odasi meclisi Ticaret oda meclisi riyasetine Nemlizade Mithat B. tekrar inti- hap olunmuştur. Oda meclisine yeni olarak kasaplar şirketi idare meclisi reisi Ahmet beyle Kara Osman oğlu Suat B.dahil olmuştur. İhracat eşyamız Üzüm ve fındığa fazla rağbet var Berlin Türk ticaret odası ihra- cat maddelerimiz hakkında alâ- kadar daireler şu raporu gönder- miştir. Üzüm: Kaliforniyadan haberlere azalmıştır. Hamburg! piyasasından talep vardır. Yılbaşı münasebetile kuru üzüm istihlâki artmaktadır. Fiat- lerin yükselmesi ihtimali vardır. Buğday ve arpa: Piyasada sükünet vardır. Piyasada stok mal fazladır. Kambiyo müşkülatı ticareti tazyık gelen göre mevcut mallar ediyor. Fındık: Alivre fiatleri sağlam ve yükselmeğe meyaldır. Yılbaşı münasebetile (fındık (o sarfiyatı fazladır, 931 rekoltesi Ticaret borsası bu hususta malümat toplıyor Ticaret borsası 931 rekoltesi hakkında vilâyetlerden malümat toplıyor. Şimdiye kadar gelen malümata göre 34 vilâyetin buğday mahsulü 1 milyon 930 bin 999 tondur. 34 vilâyetteki arpa mahsulü de 969 bin 901 tona baliğ olmuştur. Yapağı mahsulü 9 bin 531 tondur. Bu mıktar yalnız 40 vilâ- yete aittir. Tiftik mahsulü de 3 bin 956, ton olacağı anlaşılmıştır. Diğer vilâyetlerden ihsai ma- lümat g:lm :miştir. Isviçre de ithalâtın tahdidi Berne 14(A.A)— Federal mec- lisinin mebusan meclisine tevdi ettiği bir kararnamede Federal meclisine ticaret eşyası ithalâtını 31/12/932 tarihine kadar tahdit etmesi, ithalât için verilecek mü- saadeye ait şartları tesbit eyle- mesi ve tediyat servisi hakkındaki serbes'iy; tahdit eden hükümet- lerle kısa vadeli itilâflar akdet- mesi için salâhiyet verilmiştir. Gül kraliçesi öldü Mis Kımnerley ingilterede her sene bir gül kraliçesi intihap edilir. Bu sene baharda gül kraliçesi olarak mis Edna Kimberley intihap edil mişti. Mis Kimberley 19 yaşında hakii'aten çok güzel bir kızdı. Ken: isine tiyatro ve sinema için bir çok teklifler vuku bulmuştu. Fakat genç kız bunların hiç biri- sini kabul etmemişti. Mis Kimber- ley son zamanlarda pek şiddetli bir romatizmaya tutulmuş ve bu- nun neticesi olarak vefat etmiştir. Isveç âlimleri Türkistanda ve Asyada tetkik seyahati Stokcholm, 14— Isveç parasının sterlingi takiben düşmesi üzerine Isveç fen adamlarından bir çoğu bu sene dünyanın muhtelif köşelerinde yapmak tasavvurunda bulundukları tetkik seyahatlerinden vaz geçmeğe mecbur kalmışlardır. Fakat buna rağmen meşhur kâşif Sven Hedin merkezi Çinde yaptığı tetkikatı daha ziyade iler- letmek için şubatta Çin Türkis- tanına gidecektir. Kâşif bu seya- hatinde evvelce keşfettiği gayet eski iki 'Çin mabedinin ufak mik- yasta modellerini yapacaktır. Ak çıdan yapaca'ı bu modellerden biri Stokholm ve diğeri Şikago müzelerine ait olacaktır. Avrupanın en tanınmış paleon- tolog'larından biri olan profesör Anderson da Çine ve cenuhi Amerikaya gitmek niyetindedir. Profesör tarihten evvelki devir- lerde Asya ile cenubi Amerika arasında bir muvasale tariki bu- lunduğuna dei olan iddianın sıhhat ve isabet derecesi hak- kında etraflı tetkikatta buluna- caktır. Yeni bir karar Suriye - Irak hududu değişecek Cemiyeti Akvam bir komisyon gönderiyor Cemiyeti Akvam meclisinin son içtimaıda Suriye ile Irak arasın- daki hududun yeniden tahdit ve tesbiti için İngiltere ve Fransa devletlerinin müşterek müracaatı tetkik edimiştir. Mazbata muharriri Yugoslav murahhası M. Fatiçin raporu tasvip edilmiştir. Bu zat meseleyi mahallinde ve arazi üzerinde tetkik için bir komisyon teşkilini tavsiye etmiştir. Komisyon alâka- dar devletlere mensup olmıyan üç aza ile dört muavinden mü- rekkep olacaktır. Komisyon âzaları Cemiyeti akvam meclisi reisi ile mandalar komisyonu mazbata muharriri tarafından intihap edilecektir. Lord Cecil her iki taarafı memnun edecek bu karardan dolayı Cemiyeti akvama ve maz- bata muharririne İngiltere bhükü- meti namına teşekkür etmiştir. Kutup sıcakmış! Yalnız bu sıcaklık yerde değil havada imiş! Londra — Son iki sene zarfında bazı kâşifler tarafından yapılan tetkikat şimal kutbunun yedi mil üstündeki hava tabakasının medarlar arasındaki aynı tabaka- dan daha sıcak olduğunu mey- dana çıkarıyor. Bu tetkikat (Şimali kutbu ikinci bir Riviera haline getirmek müm- kün müdür?) diye ortaya bir sual çıkarmıştır. Bu nazariyenin ne dereceye kadar doğru olduğunu tetkik için buzlu mıntakalara birer ingiliz, Amerikan, Rus ve Norveçli heyet gidecektir. Yüksek tabakaların derecesini ölçmek için havaya otomatik aletlerle mücehhez ufak balonlar salıverilecektir. Bu, hava nezareti tarafından ötedenberi yapılmakta olan basit bir iştir. Asıl müşkil rüzgâr tarafından kim bilir nere- lere sürüklenecek olan balonları bulmaktadır. Bu husustaki taharriyatı kolay- laştırmak için balonlara buz tut- mıyan kumaştan yapılmış yarım mil uzunluğunda şeritler takıla- caktır. Balon yere düştüğü zaman bu şeritler birer filama gibi havada uçuşacağından balonun mevkiini uzaklardan da tayin et- mek kabil olacaktır. Bulgar tütünleri Bu sene mahsul pek iyi değil Ihracat ofisine gelen haberlere göre, Bulgaristanda tütün mahsulü iyi değildir. Ecnebi kumpanyaları geçen seneye nazaran daha az mal almışlardır. Fiatler düşük gitmiştir. Bulgar tütün satıcıları- nın vaziyeti iyi değildir. Nev York borsasında Japon eshamının sukutu NewYork 14(A.A)— NewYork borsası, Japony'da altma ambargo vaz'ının Japon eshamı üzerinde bir nebze tesir icra etmiş olduğunu bildirmektedir. Maamafıh, Japonya tarafından yapılmış olan taahhüdata ait te- diyatın muntazam bir surette icra edileceğinden şüphe olunmamak- tadır. AKŞAM'ın tefrikası: No 66 e 16 Kânunuevvel 1931 KIVIRCIK PAŞA Büyük Milii Roman Müellifi: Sermet Muhtar şöx İMBdR sibiğbol İğ Paşa küçük odadaki yer yatağında haşırneşir... Hanımefendinin talimatı noktası noktasma yapıldı. Yatak çarşafı, yastık yüzleri de değiştirildi; canfes yorgan örtüldü. Hamıme- fendi odadan çıktıktan sonra paşa getirilip karyolaya yatırıldı ve atuvfetli mabeyinci beyefendi Bilâl ağa vedaatile içeri alındı. Sebebi ziyaret şu idi: Paşamn bir müddetten beri devam eden inhirafı mizaci bacii teessür olmakta iken bugün ma- kamı âlilerine gelmemeleri bir kat daha endişei hümayunu tevlit etmiş. Selâmı selâmet encamı şehriyariye terdifen istifsarı hatır iradei seniyesi şerefsadır olmuş. namizaclığın nevinin ve derecesi- nin serian işarı beyan buyurulu- yormuş! Cevap müstacelen beklendiğin- den Mabeyinci beyefendi kahve ve sigaraya ikbal buyurmağa bile vakti olmadığını söylüyor, ayak üstünde, geri dönmeğe hazırla- nış ordu. Paşa yatağın içinde iki büklüm olarak duayı vacibüledayi şehin- şahiyi yat ve tekrardan ve teşek- küratı minnettraneyi edadan ber- mutat kum sancısından ve kara- ciğer rahatsızlığından bahsetti. Arkasından şimdiki hastalığına gelerek, her halde şiddetli surette soğuk almış olacağını, ziyade ha- rareti bulunduğunu, başının ağ- rıdığını, her tarafının sızladığını bronşitinin arttığını, öksürük sağ- n: kl rı arasında müşki itla anla- tabıldi. Hanım efendi Hürmüz hanımla, içeride ne oluyor, ne bitiyor diye koridorda dört dönüyor, kulak- larını kapiya yaklaştırarak içeriyi dinliyordu. Mabeyinci efendi : — Geçmiş olsun paşam. Siz arslan gibisiniz; hiç merak etme- yin;an karp iadei afiyet buyurulur! Gibi sözler söyleye söyleye odadan çıktı; selâmlığa indi; arabasına binip gitti. Hanmm efendi yanına Hürmüz ve Hüsnücemali çağırmış, yaka silkiyordu. — Şimdi gel pirincin taşını ayıkla. Bu adam karyolaya postu serdi. Ben ne olacağım, nerede yatacağım? Öfkemden çatlıyorum. Bari ortada bir şey olsa. O mu- ru: adamda! Eee der gibi nasıl- sın eyimisin deyip gitti. Işin sonradan farkına varılmıştı. Sürpik Dudu paşanın fodasından çıkınca ağzını aça aça anlatmağa başlamıştı: — Zo haberiniz var? Padişah efendimiz paşamızı basta diye düyuncas bir meraklanmış ki sor- ma. Nelâflar göndermiş, ne lâflar göndermiş, bilseniz! Farsi olduğun- dan birini çakmadım ise de far- kındayım ki alıyı kıyak lâkırdıdır. Hepsi, Sürpiğin yüzüne baka kalmış, put gibi duruyorlar, Sürpik devam ediyordu: — Bizim irahmetli başkuyumcu Obanes efendi de'Sultan Ahmet- tir, Mahmuttur, nedir, onun böyle gözbebeği imiş. Bir yeri sancısa yaveri koşup gelir, sorar imiş. hastalığında Tuzladaki Içmelere bilem elmaslı, altınlı saray kayığı ilem gitmiş! | .. Öğle yemeğini yemişler, yuka- rıki penbe odada kahvelerini içi- yorlar, hanımefendi için o odaya bir karyola kurmaktan başka çare kalmadığına karar veriyorlardı. Hanımefendi düşünmüştü: Haydi paşayı gene küçük odaya gönder- sin. Ya gene bir gelen olursa! Oyuncak mı bu? Durmadan ode- dan odaya taşınılır mı ? Doğrusunu isterseniz asıl sebep o da değildi. Padişahın hatır sordurması üze- rine hanımefendinin eski yelken- leri suya iner gibi olmuştu. Hattâ içinden şöyle düşünüyordu. Üstünde rahatsızlık, nöbet hali varken belki bunalıp çileden çıkar; bunun için paşayı pek kışkırtmamak. Başka odaya, bil hassa karyola kurdurulduğunu sezdirmemek. Hazır kerime evde yokken bir hastalık bahane etmek ve onun yatağına yatmak. Hürmüz ve Hüsnücemal de ağız birliği ediyorladı : — Vallahi sen bilirsin kadınım! Ev de senin, bark da senin, ku- manda da senin. Dilediğini yap! Pembe odada bu sözler edil- diği, içeride paşamn O birbiri üstüne dördüncü ihlamur fincanını bitirdiği sıralarda gene küt! küt! ve telâşlı telâşlı mabeyin kapısı vuruldu; Ismail ağa sesleniyordu: — Bilâl ağa neredesin? destur, kimse olmasın! Paşa hazretlerinin yanına misafirler geliyor! Derhal gene odadan sofaya koşulup kapılar aralanmış, çifter çifter gözler sıralanımştı. Bilâl, öne düşmüş yürüyor, Arkasından odemiki oMabeyinci beyefendi ile uzun böylu, iri yapı bir adam takip ediyordu. Bu zat kimseye benzer gibi değildi. Üzerinde kurena, murena hali yoktu. Müslümana da pek andırmayordu. Koca ( cüssesile yere güm güm basıyor, sık sık soluyordu. Sürpik dudu odadan fırladı, — Buyurun, buyurun! Peşamız bundadır! diyerek misafirleri içeri aldı. (Devamı var(

Bu sayıdan diğer sayfalar: