22 Haziran 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2

22 Haziran 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 2 Bütçe müzakeresi (Baş tarafı birinci sahifede) Remzi beyin nutku Recep beyden sonra Sıvas mebusu Remzi bey kürsüye çıktı. Remzi bey, bazı devletlerin maişet masrafını harbi umumiden evvelki hadde indirdikleri (o iddiasından bahsederek bunun doğru olmadı- Şını, fiatlerin düşürülmesi mese- lesinin pek karışık ve güç bir mesele olduğunu söyledi. Sırrı bey tekrar kürsüde Bundan sonra Sırrı bey tekrar kürsüye çıktı. Iptida kendisinin daima muhalefetkârane hareket ettiğini iddia eden Malatya mebu- su Reşit ağaya cevap vererek sekiz. sene zarfında hükümete karşı katiyen muhalefet etmediğini söyledi. Sırrı bey her türlü tenkide tehammül ettiğini, fakat bilgisiz tenkitleri kabul O edemiyeceğini beyan ederek dediki: — 14 milyonluk bir vatandaş kütlesine bu kürsüden söz söyle- mek salâhiyetini bana bahşeden Halk fırkasının eseri inayeti oldu- guru itiraf etmek isterim. Ve bundan dolayıdır ki ben Halk fır- kasına belki içinde bulunan bazı arkadaşlardan daha fazla merbu- tum. (Salonda fısıltılar). Dünkü beyanatımda ben bilâ kayduşart devletçiliğin buhrana sebebiyet verdiğini söylemedim. Yalnız buhran başlamadan evvel mahsulâtımıza mahreç aranmamış ve bulunmamıştır. Dedim. Kooperatif meselesine gelince bu hususta tetkikatım yoktur, itiraf o ederim. Dün mevzuubahs- ettiğim zirai rapor Kanadi ismin- de ve Macaristan ziraat başmü- şaviri bulunan bir zata aittir. Kocaeli mebusu, müteakıben, kendisine mektuplar yazan ve - tenkide sevketmeğe çalışan bazı vatandaşlar hakkındaki Odünkü ifadesine temas ederek ilâve etti. — Sizi temin ederim. Dün iki mektup daha aldım. Recep beyefendi benden bahse- derken bir cümle kullandılar: “ Adeta bedbinliği körükleyecek derecede , beni tenkit etsinler, hatalarımı yüzüme vursunlar, fakat çok rica ederim beni böyle bir hareketle ittibam etmesinler. Her türlü sitemlere razıyım. Fakat sen fırkadan değilsin de onun için bu mütalâaları söylüyorsun deme- sinler. Recep beyin mukabelesi Bundan sonra Recep bey tekrar kürsüye çıktı. Evvelki beyanatını teyit ederek fırka prensiplerine hakikaten. inanmıyan-Sırrı beyin fırkamızca namzet gösterilmeme- sinde isabet ediliğinin anlaşıldığını bildirdi. Müteakıben kooperatifler meselesine geçerek Sırrı beyin bugün wilâyatı şarkiyede kooperatif yap- manın doğru olmadığı söylediğini ve bunda kendisi ile hemfikir olduğunu, dün de “ memlekette kooperatif yapmak doğru değil- dir, yerine vilâyatı şarkiye- de demiş olsaydı ortada daha o zaman mes'ele kalmamış buluna- çağını söyledi. Zülfi beyin nutku Recep beyi müteakıp söz alan Zülfi bey (Diyarıbeki) Sırrı beyin birinci (o müfettişlik © teşkilâtına karşı yaptığı hücumlardan bahs- etti. Birinci müfettişliğin mem- leketin o refahı ve — halkın menfaati hesabına çok faydalı işler gördüğünü, bu tenkitlerin haksız olduğunu anlattı. Bu sözlerden sonra müzakere kâfi görüldü. Bütçe kanununun birinci maddesi okundu ve Meclis Riyaseticumhur, Başvekâlet, Ista- tistik müdiriyeti oumumiyesi büt- çeleri bilâmüzakere kabul olundu. Sonra şurayı devlet bütçesine geçildi. o Bazı (o münakaşalardan sonra bu bütçe de kabul edilerek içtimaa nibayet verildi. Lozan, 21 (A.A.) — M. Herriot ile Amerikan murahhas heyeti arasında vuku bulan mülâkat hakkında Amerikan mahafilinden alınan malümata göre Ameriman mümessilleri fransanın askeri mas- raflarda ve silâh kuvvetlerinde esaslı surette tenzilât yapılmasına muva- fakat etmesi hususunda israr göstermişlerdir, Amerikanın mümessilleri Avrupa hükümetlerinin kendi teslihatları için Vaşington hükümetine ödeye- cekleri harp borçları senelik taksit- Viyana, (Hususi) — Belğrattan buraya kısa ve mübhem bir takım telgraflar ( gelmiştir. e Telgraflar MiHbükg diz tevkif elifin zAbE lerin muhakemelerine dairdir. Bu zabitlerin Sırp hükümetinin iddia ettiği gibi komünistlikle alâkaları olmadığı, belki orduya kadar sirayet eden cumhuriyet cereyanı- na mensup bulundukları anlaşılıyor. Belgrat, 21 (A.A.) — Hırvatis- Izmir, 21 ( Hususi ) — Rıhtım şirketi davasına bugün devam edildi. Birinci celsede yalnız Iv Gifre vardı. Sebebi anlaşılamı- yordu. Evrak okununca omumaileyh aleyhine 1,880,000 franlık yeni bir dava açıldığı anlaşıldı. Bu iddiaya nazaran maznun hükümet hissesini nazarı dikkate almaksızın salâbiyeti haricinde para sarfet- miştir. Maznun, mevzuubabs paranın 1,980,000 frank olduğunu ve papas müteveffa Gifrenin vekâ- Eski borçlar Bugün maliye vekili izahat verecek Ankara, 22 (Telefon) — Bugün mecliste maliye vekili, düyunuumu- İmiye, gümrük ve inhisarlar, tapu ve kadastro. dahiliye vekâleti, em- niyet işleri, jandarma kumandan- lığı, hariciye vekâleti bütçeleri müzakere edilecektir. Düyunu umumiye bütçesinin müzakeresinde sakıt imparatorluk borçları için bütçeye konan dört milyon doksan beş bin liralık tahsisat münasebetile maliye ve- kilinin Paris müzakeratı hakkında meclise izahat vermesine intizar olunabilir. Maliye bütçesinde (omuavenet fasılları encümende tenzilâta uğ- ramıştır. Hilâliahmer ve Himayeietfal | verilebilecektir. Darüşşafakaya muavenet miktarı muhafaza edil- miş, telsiz telefona muavenet tahsisatı kaldırılmıştır. Muhtelit mübadele komisyonu için yetmiş beş bin liralık tahsisat konmuştur. cemiyetlerine ancak üç bin lira | Akşam Bu Sabahki Telgraflar lerinden fazla masraf yapmakta devam ettikleri halde Amerikanın bu hükümetlerden olan alacaklarını iptal etmek değilse bile tenzil etmesini Amerikadan istenmesini Amerikan efkârı oumumiyesinin bir türlü anlayıp kavrayamıyaca- ğını beyan etmişlerdir. Vaziyet çok mühim Lozan, 21 — İngiliz ve Fransız heyetleri arasında ihtilâf çıktığı haberinin doğru olmadığı söyle- niyor. İki taraf arasında mülâkat- lar-devam “ediyor. tanın her tarafında dün, 1926 da parlamentoda katlolunan Radiç ve arkadaşlarının hatırasını taziz için büyük marasim yapılmıştır. Bu merasim umumiyetle sakin geçmiştir. Yalnız bir kaç yerde ufak hâdiseler olmuştur, Ezcümle Bosanskiada nümayişçiler komü- nist propagandası yaptığından dolayı tevkif edilmiş olan birini kurtarmak için hapishaneye hü- letnamesile parayı bankadan çe- kerek babasının borcunu ödedi- ğini söyledi; — Ben bunu şirket namına almadım. Bu paradan ikrazat dahi yapılmıştır, Halbuki şirket; liman, * rıhtım işleri o haricinde çalışmazdı. Bunu babama söyle- dim. “Zarar yok, şirket meclisinin haberi var.,, dedi. Maznun bu ifadesile babasının emrile yaptığı işlerdeki yolsuzluğu anladığı zehabını veriyordu. Çekler tecdit edilince maznun, . babası namına değil," şirket namına ha- Lütfi Fikri bey hakkında takibat Bir lâyıhasındaki tabirler mahkeme heyetini tahkir mahiyetinde görüldü Ankara 22 (Telefon) — Avukat Lütfi Fikri beyin Ankara ticaret mahkemesinin verdiği bir karara itirazen mahkemeye tevdi ettiği temyiz lâyıhasında mahkeme heyeti hakkında kullandığı tabirler tahkir amiz görülmekle hakkında kanuni takibata tevessül edilmiş ve evrak Ankara asliye mahkemesine veril- miştir. Lütfi Fikri beyin suçu neşir vasıtasile tahkir mahiyetinde adde- dilm -ktedir. Muhakemesi yakında Ankarada rüyet edilecektir. Ankaraya dolu düştü Ankara 21 — Bugün öğleden sonra Ankara ve civarına dolu ile karışık yağmur düşmüştür. Yağmur üç çeyrek saat devam etmiştir. Izmirde buğday fiatleri Izmir, 21 (Hususi) — Bugün borsada 7,10 kuruştan 7,32 ku- ruşa kadar 700 çuval buğday 4 satıldı. Teslihatmasrafıindirilmedikçe boçrlar tenzil edilemez Amerika mevcut askeri kuvvet- lerin yüzde 25 nisbetinde indiril- mesini istiyor. Bu hususta Ame- rika ile Fransa anlaşamamıştır. Lozan 21 (A. A.) — Almanya başvekili M. Fon Papen M. Gran- diyi ziyaret etmiştir. M. Fon Papen gazetecilere vaki beyana- tında konferans âzası arasında bir takım mühim müşkülâttan dolayı fikir ayrılıkları mavcut ol- duğunu, fakat bir anlaşma temi- nine calışıldığını söylemiştir. Sırbistanda yeni hadiseler Tevkif edilen zabitlerin Belgrattta muhakemelerine başlandı cum etmişler ve önlerine geçen polis memurlarına sopa ve taşla tecavüzde bulunmuşlardır. Polis silâhla mukabele etmiş ve bir nümayişçi ölmüştür. Başka taşkınlıklarda bulunan nümayişci- lerle polisler arasında sokakta müsademe olmuş ve bir jandarma ağır surette yaralanmıştır. Altı kişi tevkif edilmiştir. İzmir rıhtımı sui istimali Yeniden 1,880,000 franklık dava açıldı reket edildiğini gördüğü zaman: ilk ifadesinde ısrar etti ve ikrazatı babasının (o vekâletile (yaptığını söyledi. Dava asıl dava ile birleştirildi. Öğleden sonraki celsede maz- nun vekilleri paranın sureti sar- fının tetkikini istediler. Şahitler gösterdiler. Mahkeme, şahitlerden bir kısmını kabul etmedi. Bazı evrak okundu. Bunlar, şir- ket muamelâtinda hükümetin nasıl zarâra uğradığına dairdi. Muhakeme talik edildi. Tevkifat haberi Vali muavini “Malümatım yok,, diyor Sabah refiklerimizden birisi, Istanbul zabıtasının şüphe üze- rine bazı kimseleri (nezaret altına alarak tahkikata başladı- ğını ve bu hususta fazla ketumi- yet gösterildiğini bildirmekte idi. Bu hususta malümatına müra- caat ettiğimiz vali muavini Ali Rıza bey kendisinin böyle bir şeyden haberdar olmadığını bil- dirmiştir. Bulgar heyetinin Ankarada ilk temsili Ankara, 22 (Telefon) — Bulgar hars cemiyeti dün gece ilk tem- silini Halkevi sahnesinde verdi. Reisicumhur hazretleri, meclis reisi, başvekil, vekiller, mebuslar, şehrin mümtaz simaları gelmiş- lerdi. Dost memleket sanatkârları çok takdir edildiler ve alkışlandılar. Sahnede Celâl Esat bey tara- fından yapılmış dekorlar, bilhassa nazarı dikkati celbediyordu. 22 Haziran 1937 İsviçrede Akşam (Baş tarafı birinci sahifede ) Bu sahanın karşısında tribünler yapılmış. Hıncahınç dolu, Bilhassa küçük mektep talebesinin çokluğu nazarı dikkati celbediyor.. Rejisör tarafından tahtaya baston vurulması, oİambaların sönmesi, perdenin açılması gibi, başlangıç merasiminden hiç biri olmadığı için, piyesin başladığı geç fark- ediliyor. Uzaktan, Alp dağları çobanlarına mahsus kaval sesi duyuldu. “Dört kanton, gölü kenarındaki (o (sahnede hakiki bir göl ve içinde bir de sandal vardı) balıkçı şarkı söyledi... Bir de baktı ki, Alp dağlarından, orman içinden, inek ve keçi sürülerile, eşyalarile, çocuklarile, -: yüzlerce kişiden mürekkep bir kafile sökün etti. Sürüler mer- adan dönüyor... (o Çobanların şarkıları, ineklerin çıngırak sesi, çocukların bağırışmaları, Okarşı- sında, hakikaten dağdan inerek önümüzden (Ogeçen o kafilenin suni, bir piyes perdesi olduğuna inanmak için, fikren her an cehdetmek lâzımdı... Zevcesine taarruz etmek - istediği için, Avusturya valisi Wolfen- schiessen'i balta ile öldüren Conrad Banmgarten, elinde kanlı baltasile geliyor, kendisini takip eden suvarilerden kurtulmak için gölün karşı sahiline * kaçmak istiyor. o Balıkçılara © yalvarıyor. Fakat fırtına var. Balıkçı sandalla göle açılmaktan korkuyor. O aralık cessur Wilhelm Tell geliyor, firariyi sandala bindirip kaçırıyor. Schillerin bütün trajedisi, baştan aşağı, bu tabii dekor içinde oynandı. Atlı suvariler, çocuk, kadın yüzlerce halk seyircilerin bazen teessürden yaşaran, bazen hayret ve takdirden açılan gözleri önünde bu taribi o hadiseyi canlandırdılar . Zannetmem ki hiç bir yerde bundan büyük ve bundan güzel bir tiyatro sahnesi mevcut olsun. Piyesi tem- sil edenlerin hepsi, bilhassa baş- lıca aktörler, meslekten yetişmiş sanatkârlar olmadıkları için belki sun'i bir sahne üzerinde muvaffak olamazlardı. Hepsi, kadını, erkeği, çocuğu, merak hissile oraya gelip bu piyesi temsil eden İnterlakın ahalisinden, iş güç sahibi insanlardı. Her halde, Schillerin eserini baştan aşağı mükemmel ezberlemişler, hiç şaşırmadan, hata etmeden, ve bilhassa - bizde olduğu gibi <* şaşalayıp uydurmadan söylüyor- lardı. Sanat hatalarını da tâbiatın muhteşem dekoru telâfi ediyordu; Sordum: Bu amatör . artistlere, her oyun için iki buçuk İsviçre frangı, yani bizim para ile tam bir lira ücret veriyorlarmış, bir de bedava ikindi kavaltısı... Tabiat ortasında o sahneyi hazırlamak için 170 bin İsviçre frangi sarfedilmiş.. Her İsviçreli mektep talebesi, her İsviçreli çocuk, yazın, behe- mehal bir kere Interlakına gelerek, yegâne milli kahramanlarının bu hamaset efsanesini, İşviçrenin bu basit istiklâl tarihini, tabiatın güzel dekoru ortasında Schillerin lisanından dinliyor, büyük bir cesaret ve fedakârlıkla, okunun yayını çeken Wilhelm Tell'in bu hareketini hafızasına ve kalbine nakşedip gidiyor. Yalnız bir defa seyirciler (arasında 2300 isviçreli çocuk varmış... Kıskan- dığım bu oldu... “xx Teşekkür Ailemizin çok sevgili reisinin irtihali (omünasebetile (aldığımız taziyet mektup ve telgraflarına, cenazede hazır blunan zevata, elektrik şirketi ve fabrikası me- murin ve mustahdeminine, mat- buat omümessillerine ve mer- humun mensup olduğu insani ve hayırperver cemiyetler tara- fından gösterilen kardeşliğe ayrı ayrı teşekküre kederimiz manidir. Bu vazifeyi gazeteniz vasıtasile ifa ediyoruz. Merhum Fazlı Necip beyin ailesi namma zevcesi Rebia ONE A many

Bu sayıdan diğer sayfalar: