22 Haziran 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

22 Haziran 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

-29sHaziran 1932 niği Klara Bowun macerası Çok gürültülü bir hayat geçiren bu artist nihayet süküna kavuştu b ii ka li Sahife 7 Tefrika numarası: 19 22 Haziran 1932 ÇANAKKALE muharebeleri Yazan: Ceneral A. F. Oglander - Tercüme eden: Muharrem Feyzi ingilizler: “Üzerimize türkler geliyor,, diye bağırarak kaçmışlar Hollivutta, sinema artistlerinin ekserisinin - hayatı o maceralarla doludur. Bu maceralar birçok dedikodulara sebep olur, fakat hiç biri rezalet derecesini bulmaz. Bütün maceraları ortaya dökü- lerek müthiş bir rezalet halini alan yalnız Klara Bovun hayatı olmuştur. Buna da sebep Klaranın kâtibesi Eaisv de Voenin hiya- netidir. Klara meşhur olduğu zaman- larda bütün yaptıkları hoş görül- düğü içi biç bir şeye ehemmiyet vermez, sevdiği gençlerle muaşa- kasını gizlemezdi. Iptida Gilbert Roland, sonra Garry Tooper, daha sonra Harry Richmon © Klaranın ( olmuşlardı. Onlardan. gelen (o mektuplarla, Klaranin verdiği cevapları kâtibesi neşrettiği zaman bütün Amerika bu rezaletle meşgul olan Klara gözden düştü, filimleri boykot edildi. Klaranın etrafında dola- şanlar, onunla meşgul olanlar en fazla (aleyhinde (bulunmaktan çekinmediler. Klara bu felâket zamanında kendisini müdafaa edecek, teselli edecek, kimse yok zannederken, senelerden beri onu seven fakat hayatına karışmamış olan birini bulmuştur: Rex Bell, Rex Bell genç bir kovboydu. Şehirlerde yaşıyanlar gibi riyakâr değildir: OKlaranın meyus ve hasta olduğunu görünce meseleye müdahele etti. Daisyyi kovdu, Klarayı terzil eden' gazetelere cevap verdi. “5““Bütüm' bu söylenenlere ehem- miyet wermiyerek Klarayı, Mon- tanadaki çiftliğine götürdü. Eskiden Rex Bell, Klara ile evlenmek istemişti. (Genç kız Rexi sevmediği ve biribirini takıp | ğ eden maceralar yaşadığı evlenmeği (o reddetmişti. için, Fakat şimdi çifliğe gittikten sonra Rex | yeniden izdivaç teklif edince bu fedakâr genci sevdiğini anlıyarak evlenmeği kabul etti. Rex, Klara için kelimenin bü- tün manasile en samimi bir dost * olmuştur. Klarayı müdafaa ve ona rehberlik etmiştir. Montana da, Rexin tanzim ettiği hayat mucibince istirahat, ata binerek, uzun gezintiler, dağların saf havası, Klaraya sıhhatini kazandırmıştır. Az Klara kilo olmağa başlamış ve şişman denecek bir hale gelmiştir. Şimdi Klara Bov eskisinden daha sıhatli, daha neşelidir. Karı kocanın bütün emelleri yeniden ( Klaranın sinema hayatına avdet etmesidir. Bunun için (Klara Bov fil şirketi) namında bir şirket tesis etmişlerdir. İyi bir mevzu ve iyi bir rejisör buldukları zaman, Klara filmi çevirmeğe başlı- yacaktır. Klaranın tekrar sinema alemine avdet etmek niyetinde (olduğu işidilince bazı şirketler tekliflerde bulunmuşlardır , fakat (Klara hepsini reddederek kendi hesabına filim çevireceğini ilân etmiştir. Klara; bu wfilmleri para . içi bir zamanda ? Klara Bow Rex Bell de şu iz bu- lanmuştur: — Dünyadan bütün emelin Klarayı mesut etmektir. Onun kadar saadeti hakketmiş yoktur fakat bir türlü mesut olamamıştı. Klaraya herkes güzellik müsaba- kasında birinci gelmiş, sonra sine- mada şöhret bulmuş bir kız nazarı ile bakıyorlardı, O halbuki Oben onun gözlerindeki - şefekatı ve sevilmek ihtiyacını gören ve an- lıyan yegâne adamım, Klarayı bütün mevcüdiyetimle seviyourm ve onu mesut etmek hayatta yegâne emelimdir,, John Gilbert tekrar evleniyor John Gilbertin üçüncü defa olarak evleneceği haber veriliyor. Artist bu defa Virginia Bride isminde bir sinema yıldıziyle ev- lenecektir. Maamafih bu izdivacın da uzun sürmiyeceği tahmin olunuyor. * Gary Cooper yeni bir film çevirmek üzere Hollivuttan 100 kilometre uzakta bir plâja gitmiştir X Meşhur Amerikalı komik Laurel ve Hardy yeni bir filim çevirmişlerdir. Iki artist yakında Klara Bow ve kocası Rex Bell çevirmiyecektir. Filmlerde muvaf- fak olduktan sonra şöhretine | Avrupaya bir seyahat yapacak- kadar istihfaf ettiğini göstermek | lardır. ve yalnız Rex Bellin karısı olarak Xx Al Colson yakında tatil yaşamak kendisi için en büyük saadet olduğunu anlatmak için bütün bütüne “sinama “hayatından müddetini geçirmek üzere Avru- paya gelecektir. » Meşhur Alman: sahne vazıi çekilecetir, YY Fritz Lang Amerikaya“gitmiştir. ingilizler mekkârllerini sahile naklediyorlar Dokuzuncu - ilgiliz —kolordusu eline geçen vakit ve fırsattan derhal istifade hususunda çok zaman kaybetmiştir. Suvla körfezi ve ovası etrafındaki tepelerin gayet müsait şerait ve kolaylık içinde zaptı fırsatı kaçmıştı. Artık şimdi ingilizler kendilerine müsavi mıkdarda bulunan türk kuvvetlerile gayrı müsait şerait içinde uğraşmak mecburiyetinde kalmışlardır. Ingiliz kıt'atı güneş- ten kavrulmuş ovada sıkişmış kalmışlardı. Türkler ise ingilizleri sıkıştırmağa müsait ve hakim her noktayi elde etmişlerdi. Suvla plânı, obaşkumandanın tasavvur ettiği şekilde artık iflâsa mahküm bulunuyordu. Sabaha (arşı iki taraf karşılaştılar 9 ağostosta yani Suvla ihraç hareketinin üçüncü sabahı fecirden biraz evvelki zulmet içinde East Yorkshire taburu Tekke tepesi sırtına doğru hareket etmişti. Bu tabura sekizinci OVest Ridnig taburu müzaharet ediyordu. Liva kumandanı miralây Minogue gaip dokuzuncu Vest Yorkshire taburu bulunur bulunmaz altıncı : York ve Loncaster taburları ile Küçük Anafarta üzerine ilerlemek için bekliyordu. Gündüz olmazdan evel Tekke tepesinin ozervesi üzerinde hiç olmazsa bir taburun yerleşmiş olmakta ısrar eden baş kumandan ceneral Hamiltonun emir verdiğin- den yedi saat geçmişti. Şafak o sökmesine ancak bir çeyrek saat kalmış idi. . Tam bu sırada iki türk taburu Tekke tepesi sırtının karşı yamaçlarında yukarı doğru tırmanıyor idi. Türklerin tüfek ateşi ingilizlerin hem cephesinde hemde iki tarafından devamlı bir şekil almış idi. Ingiliz tabur kumandanlarından miralay Moore ile beraberindeki bir avuç ingiliz askeri sırtın zerve- sine yaklaştıkları (ovakit O sırtın diğer tarafından bir çok türk askeri sırtın üzerini istilâ ediyor idi. Bu vaziyet karşısında miralay (Moore) e geridönerek taburunun bakıyesine iltihak etmekten başka tevessül olunacak bir çare kalma- mıştı. Türkler yarışı kazandı Kırk sekiz saatlık bir teehhüre rağmen ingilizler tekke tepesini işgal için türkler ile girişmiş ol- dukları yarışı yarım saat az bir fark ile kayb ettiler ve burasını türklere bıraktılar. - 9 ağuston günü sabahı “(elli üçüncü *firkaye mensup) yüz. elli dokuzuncu ingiliz -livası karaye .çıkmış idi. Akşam üzeri geç va- kıtta bu liva, zaif olan cephe hattının muhafazasını takviye için alelâcele ileriye sevk ediliniştir. Bu livanın karaye çıkarken uğramış olduğu hâl ve vaziyeti son derecede ağır ve gayrı mü- sait olmuştur. Ne liva kumandanı ve erkânı harbiyesi nede alay kumandanları (o şimdiye (Okadar Suvla mevkiinin haritasını görme- mişler idi. Bunların cephe hak- kında hiç bir güna malümat ve fikirleri yok idi. Evvelce karaya çıkmış olan kumsal sahildeki asker kalabalık- ları arasında umumi bir futür, şaşkınlık ve lâkaydı havası vardı. Bu hava yeni gelen kıtaata bir sis gibi sür'atla sirayet ve intişar ediyordu. Mezkür livanın erkânı harbiyesi etrafı istikşaf için Lala tepesine çıkmışlardır. Bunların nazarına ilk çarpan manzara, tepenin arkasın- daki kurumuş müvazi gölün üzeri sahile dönmekte olan Ingiliz askeri ile mestur bulunması idi. Futbol maçından dağılan bir kalabalık gibi İngilizler kum- sal sahile akın ediyordu. Bereket versin ki oSulacığın şimalindeki vaziyet İngilizler ara- sında büyük telâş tevlit etmiş olmakla beraber Türkler sabah- leyin elde ettikleri müsait vaziyet- ten bir kat daha istifade için ileri doğru zorlamak teşebbüs ve gayretinde bulunmamışlardır. Türkler geliyor ! Liva kumandanı ceneral Maxwell vaziyetinden obüsbütün bihaber idi. Geceleyin Secimitar Hill - münci Pala tepesi- İngilizler tarafından tahliye olunmuş idi. Ve Lincolushire South Staffords- hire taburları bu tepeye yaklaş- tıkları vakıt şiddetli bir ateş ile karşılanmışlardır. Aynı zamanda Türkler Anafartanın ovaya doğru çıkıntı teşkil eden yamaçlarından sel gibi aşağıya iniyorlardı. Mezkür iki Ingiliz taburu hü- cum için ilerlemek istemiş ise de ber ikisi de Türklerin şarapnel ateşinden ağır zayıat vermişlerdir. Bilhassa (OSouth (o Staffordshire taburu pek talisizdi. Taburun kumandanı miralayına, yaverine ve dört blüğün kuman- danına mermi isabet ettiğinden tabur idaresiz kalmış ve ileri hareketi zaiflemiştir. Mahaza bu taburun bazı küçük aksamı Lin colushire taburu ile birlikte ileriye doğru zorlamı;lar- dır. (Devamı var): «

Bu sayıdan diğer sayfalar: