19 Ekim 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

19 Ekim 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

19 Teşrinievvel 1293... AKŞAMDAN AKŞAMA Ül kai a Kulaklık... Şu âlimler ne lüzumsuz şeylerle meşğul oluyorlar, şu kâşifler ne faydasız icatlar peşinde ömür rütüyorlar. Bilmem hangi yıldızın, İmem hangi sehabeye ne uzak- Hkta olduğunu araştırır ve bulur- İar...Bilmem hangi dokuma maki- mesinin bilmem hanği mandalında ve şu vidasında bir tekâmül busule getirirler ... o Sanki gökteki milyarlarca yıldız beşe- riyete — kâfi değilmiyde, im #anların, diğerleri hakkında mü- temmim — malümata müstacelen - Ve sanki rin makine" yapılan kumaşlar piyasa ihtiyacına kâfi geldikten manda depoları tıklım tıklım doldurmu- yormuş gibi... Halbuki, en yakın ve en müb- rem zaruretlerimiz. için öyle ke- giflere, icatlara ihtiyacımız var ki, bunları meydana getiren ilim ve fen adamları, | beşeriyete, hi şüphesiz gayet büyük bir iyilik ettikten maada, dehşetli de zen gin olur. Işitenişti Icadile en fazla para kazanan adam, çengel iğne de diğimiz maruf iğnenin kâşifi imiş. Benim söyliyeceğim şey (ve çengel iğne kadar basit olan şeyi) keşif ve icat eden, zannedersem, para kazanmak rekorunu kırar; kısa bir zaman içinde, milyoner, mik yarder kesili Bu müthiş icadın ne olduğunu size anlatayım: Hani soğukta ku- lağı üşüyen, mayasıl olan ve ya ın adamlar, bir kulak mabfat zası kullanırlar. İşte, tal sekilde bir kulaklık yapılmasını istiyorum. Fakat, soğuktan değil, hâriçteki seslerden muhafaza et- mek için Bunu takıp da yatağa giren adam, ne i oyu, ne karşı penceredeki gra- mofonü, ne kendi evindeki kav gayı, ne sokaktaki sarhoşun na- Tasını, ne şimendiferlerin, yapur- ların cıyaklayıp bögürmesini, ne sabahın teccalı olan o korkunç sis düdüğünü, ne otomobillerin kornesin, ne tramvayların çanını me, me, ne, uykumuz arasında eden hiç bir şey işitmiyecek! Tam. bir siküt ve sükünet içinde uyu- yabilecekl Beşeriyetin bir asırdır kaybettiği deliksiz gece uykusuna kavuşacak! Aym zamanda, icatkerdem, gündüzleri de kullanılabilir, Me- selâ, kalabalık ve gürültülü bir odada yazı yazmak mecburiyetinde kalan bir muharrir, müdürün misafirlerle konuştuğu lâkırdılara aklı kaçarak yazısında şaşıran daktilo hanım, bunu takabili Geveze © kaynanasının . zırıltısını işitmek istemiyen damat bey de bundan kullanabilir. Kulaklığım için, sayılıpta tükenmiyecek kadar çok istimal zeminleri vardır. Geçenlerde, bir fransız muha, riri bir süküt sanatoryomu yapıl Odun, kömür | Bu sene fiatler diğer senelerden mesi yüzünden odun, kömü leri ucuzdur. Bir ay avvel Rumeli | meşesi 360 kuruşa satıldığı balde | son günlerde evde teslim ve istif | dahil olarale fiati 330 kuruşa düş- | müştür. Şehirde çok miktarda | odun vardır. Kömür fiatlarına gelince: Bulgar kömürü alt, altıbuçuk, Rumeli şimendifer kömürü beş, Anadolu kömürü dört kuruş otuz para ile beş kuruş arasında satılıyor. Bun- dan sonra havalar bozarsa ve bu sene kış; şiddetli ve sürekli devam etse bile Istanbuldaki mahrukat stoku kâfidir. Belediye kışın ihtikâra mani mak için bir tetbir düşünüyor. Bu tetbir Teşrinisani içtimamda şehir meclisine bildirilecektir. Meç- lis kararı muvafık görürse mah- rukat tacirleri her on beş günde bir beyanname vermeğe mecbur tutulacaktır. Bu beyannamelerde stok mik- tarı, fiatlerin değişiklikleri gibi malümat verilecektir. Beyanma- meler odun ve kömür piyasasını göstereceğinden, belediye evelce topladığı malümat ile piyasadaki değişiklik arasında bir gayrı tabi- ilik görürse o zaman ihtikâr ya- panları, komisyona verecektir. Taşa, toprağa giden paralar Hükümetin, milli servetin taşa, toprağa sarfedildiğini nazarı dil: kate alarak apartman inşaatı hakkında bazı tedbirler alacağını imiz. geçenlerde Dabiliye vekâleti bu münase- betle Istanbul © belediyesinden asrın gürül- #üsile sinirleri yorulanların burada bir dinlenme devresi geçirmesinden bahsediyordu; zannedersem, benim kulaklık teklifim, onun sanator- yormundan daba pratiktir. yle bir alet keşfeden (ki pek muğlak ve gayrı kabili tatbik | ir!) milyoner | Zira bütün Avrupa, Ame- rikada, hâttâ, diğer kıtaların çok yerlerinde, bu kulaklıklardan birer tane edinmek istemiyecek insan yoktur sanırım. Binaenaleyh kulaklığın imaline bu memlekette başlanırsa, orada tekmil işsizlere iş bulunacağı için, buhranın da tamamen önüne geçiliril, Hele kulaklık sık sık eskiyipte değiştirilecek aksamı havi olursa, ticarete payan yokl,. Peşinen söyliyelim ki, bunun her hakkı mahfuzdur. Mustakbel kâşiften yüzde on olsun isterimi Va-Na | Borsada vaziyet Ünifiye üzerine muamele hararetlendi Son günlerde Türkiye - Fransa arasında siyasi anlaşmalar, kam- biyo borsasında iyi tesirler bırak- mıştır. Ünifiye üzerine daha hararetli muameleler olmaktadır. Dün borsada geç vakte kadar aristen — telgraf bekleniyordu. Ünifiye 58 kuruştur. Diğer taraflan Anadolu demir yollarının obligasyonları da yük- Selmektedir. Bu kâğıtlar bir iki aydanberi yavaş yavaş yüksel- mektedir. Son günlerde 37 lira 25 kuruş olmuştur. Halbuki geçen Senenin bu ayında, Anadolu kâ- ğıtları 25 liraya kadar satılıyordu. Ingiliz lirası düşüyor Bir kaç gündenberi kambiyo borsasında İngiliz lirası düşmek tedir. Dün Ingiliz lirası 726 ku- ruşta kapanmıştır. Ay başında Ingiliz lirasının fiati 730 kuruştu. İngiliz lirasının düşmesindeki sebepler, mevzii değildir. Bu sukut, bütün dünya borsalarında vaki olmakta İngiliz lirasının düşmesi İngilizlerin hariçle olan tediye şartlarından ileri gelmek- tedir. Ingiliz lirasının düşmesi, piy: samızda büyük bir tesir bırak: mıştır. Çünkü bundan evvel, Ingiliz lirasında görülen büyük düşkünlükten beri ihracat tacirleri irank, florin, dolar üzerine iş yapıyorlar. Bu itibarla, agiliz lirasının düşmesi yalnız itbalâtçı zümreyi alâkadar etmektedir. İngiliz. lirasının düşmesi bu zümre üzerine iyi bir tesir bırak- mıştır. Çünkü ithalat tacirleri, agiliz satın aldıkları eşyaya, daha az para vereceklerdir. Kardeş kavgasının acıklı neticesi nü isimlerinde iki kardeş alacak yüzünden kavga etmişler Mustafa sandalye ile kardeşi Hüsnüyü başından tehlikeli surette yaralar mıştır. ABONE ücretleri Türkiye © Kenebi SENELİK 140 kuruş 2700 ker GAYLIK 750“ 1430“ 3AYLIK don » 800 » TAYLIK 150 5 — Ma Abone Geratiri doğrudan dokrüya « AKŞAM idare namına gönderilir. Ares tebii içim. yirmi, baş ke oi pul göndermek Hzr. Comazllahır 18 — Ruzuhizın 167 S5 İmad Güneş Öğle Ikindi Akşam Yala Ear 1280 GAS A7 12 ai Va, 46 615 1S VS OAG 7 Tdarehane: Babıali civarı Acımusluk sokağı 13 No. Süt meselesi Toptancılar fiatleri arttırmak istiyorlar Geçenlerde süt müstabsilleri cemiyeti reisi gazetelerde bey: matta o bulunmuş, İtanbul sal edilen sütün bir misli fazlasının satıldığını söylemişti. Cemiyet reisi ite seyar süt güler tarafından bile karıştır. dığını iddia ediyordu. Şimdi er de süt müstahsile- rinden şikâyet ediyorlar. Bunların şikâyetleri şudur. Süt müstahsilleri seyyar sütçi lere sülün okkasını şimdiye kadar on beş kuruştan verdikleri halde teşrinisaniden itibaren seyyarlara “yirmi kuruştan vereceklerini bi dirmişlerdir. Seyyarlar diyorlar ki: iz, müstahsillerden on beş kuruşa aldığımız sütü hala yirmi kuruşa satıyorduk. Halbuki şimdi durup dururken fatleri yükseltince mülşterilerimizden Çoğunu kaybe- deye Gk zam yapmak imkânı yoktur. Süt fiatlerini yükseltmek lüzüm- suzdur. Hatlâ bugünkü fiatleri biraz daha indirmek bile müm- kündür. Çünkü geçen seneye göre, arpa, saman ileri çok üşüktür. Zengin bir müstabsil sütün okkasını 6-8 kuruş arasında mal ediyor. Şayet biz sütte hile yaparak su ve sair katıyorsak belediye bizi şiddetle kontrol ederek en ağır ceza verebilir. Seyyar sütçüler, belediyeye müracaat ederek müstabsillerin iden itibaren süt fiatle- eltmek için verdikleri şikâyet edecekler ve belediyenin müdahalesini istiye- Yeni park Inşaata bir kaç güne kadar başlanıyor Ayasofya mının arkasın daki sahada yeni bir park yapıla: cağını yazmıştık, Yeni parkın proje ve plânı hazırlanmıştır. Park hamamın adliye tevkifha- nesil | tarafındaki cephesinden itibaren Sultanahmet meydanına zanacaktır. Hamamın de sekiz metroluk asfalt kaldırım yapılacakır. Parkın heyeti umu- miyesi bir murabba halinde bulu- nacak, etrafı demir parmaklık. larla çevrilecek, her dılımda çiçek ler ekilmiş bir tarh bulunacak, ortasında da asfalttan yollar ola- caktır. İstirahat için tarhların önüne sıralar konacaktır. iye park için in lira sarfedecektir. Tabsisat kâfi gi taktirde buraya bir de yeraltı. abdesthanesi yaptırıla- caktır. Inşsata bir kaç güne Amca beye göre... kadar başlanacaktır. > — Sahife 3 ISTANBUL HAYATI Ne usta berbermiş! Sırtındaki âlâ caketten, ayak larındaki kuyruk yağile parlatık mış , altları çivili kocaman kun- duralardan belli ki, Istanbula yeni gelmiş Beyazıtta leblebiciler çarşısın- daki piyango bileti satan cam. kânlı gişeleri baştan aşağı süze yanıma yaklaştı, elile de- Hirmi sakalını olşıyarak £ — Efendi -dedi- kusura bakma çok sıkıldım, buranın yar bancısıyım, kuvvetlice bir ipliğin varsa ver de ben takayım sen bir geril, Yoksa bana eli ayağı sağlam bir berber göster, emme yabancı olmasın, çünkim canım. çok yandı. Allah allahl,, Acaba adamı ğzin zoru net, Kuvvetlice ip vereceğim, o takacak ben gerile ceğim, ve yahut ta kuvvetlice bir berber.. Yakında ip olsa veripne yapacağını öğreneceğim amma ip. yok. Hiç olmazsa berbere götü- reyim. Beraberce birkaç dükkânın önünden geçtik; nihayet dükkânın önünde ustura bileyen şişmanca bir adamı gösterdim, dükkâna girdik. Berber aynanın önündeki iskemleyi çevirirken arkadaşım onun bileğine sarıldı, kolunu bir kaç defa sararak muayene ettik- ten sonra sorduz — Iş görürken eli ttremez yal, Berber gülerek onu iskemleye okurttu, su kasını doldurdu. Bizim. arkadaş tasi görünce hayretle sordu. — Bu ne küçük çanak, bunun ine ne kadar kan sığacak?.. Berber de, ben de hayretle sorduk: — Ne kanı baba?.. Bizim ağa iskemleyi aynaya yaklaştırdı, ağzını bir karış acıp berberin baş parmağım tuttu, kekeliye kekeliye: Aha şu tepesikink kökü görüyon mu, onun yanında bir glam diş var, o değil, onun bitişiğindeki de değil de tâ şa dipteki çürüğü çekeceksin. Kö künden sök haspayı, üç gündür ağrısından çektiğimi ben bilirim. Mesele anlaşıldı, meğer bi zim ağa berber dükkânını diş çektirmek için arıyormuş. Ken- disini berberden çıkarıp yakın- daki bir dişçiye götürdüm. “Bir kaç dakika içinde iş bitti. Kapr dan çıkınca ihtiyar çok saf bir eda ile elimi tuttu: — Vıy allah senden razı olsun, yumruk kadar kök (ağzımdan çıktı da bir kılım hile acımadı, meğer, ne usta berbermiş bul ya Galatasaray ticaret ve bankacılık kısmı “Galatasaray ticaret ve banka cık kısmı mezunları birliği son zamanlarda faaliyetini arttırmıştır, birlik binası, Glorya sinaması üstündeki apartmana nakletmiş- tir. Birlik, Galatasaray ticaret ve bankacılık kısmından çıkan genç- lere iş bulacak, bu zümrenin mezunları arasında samimi bir vahdet tesis edecektir. Duyduk mu Amca be bir kadın bie kumaş icat elmiğe Avrupalı | .. Tasan bunu giyip ateş içim | İ den geçse. . Furuna girsen. . Hattâ mangala otursa hiç yanmazmış | A.B. — Her gördüğüne yanıp tut ganlar için biçilmiş kaftan desenizel,

Bu sayıdan diğer sayfalar: