5 Eylül 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

5 Eylül 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

PEY 1v9ş 7 Yazan: AKDENİZDE TÜRK AKINCILARI İSKENDER FAHREDDİN Tefrika No. 163 Murat nihayet karısının izini bulmuştu.. Sinyorun yatağında gözüne (Jüzetta) nın mendili ilişti ve telâşla yerinden fırladı: “Sinyor, ea olsun!..,, “ Sinyor Skontonun ev bekçisi birdenbire yere liydi. Kadgi sy görünce kor- kudan lat Dre bağırmağa DA Hizmetçi betinden korkmuştu Dizlerinin istüni duramıyordu.. Old yere e kalmı: Mur: — ai hırsız değilim... Sinyor- la görüşmek ii istiyorum. Saraydan Kadın bu sözleri duyunca ken- dini toplamağa çalışarak: Diyebildi. Murat etrafı araştırdıktan son- Venedik tacirinin evde olma- — Dört beş gündenberi vakti, saati belli değil. Kâh Kumkapıda, at, karısile bir kaç za arası açıktır. Karısı bu evde e mu? — Bir haftadır öde yoktur.. — Nereye gitti — Bir nl evinde misa- firdir. — Niçin? Kocasile yor ye lâkis çok geçimli, çok iyi bir k Dali Fakat, sinyor son günlerde değişti. — Ne gibi değişti... mı yapıyor? — Eskiden çapkın değildi am- geçinemi- Çapkınlık vg z 8 Li 2 si şimdi deli gibidir. id yaptığını, ne söylediğini bilmi Muradın sindi AN — Dem en şka bir iniz sevi- “ümei ei başını salladı: . Allah insanı li Yaşlı yor. Sinyoru gene padişah mı is- tetti? iade sinyoru her zaman gağırtır mı? — Evet.. Hemen hemen hafta- da bir, iki defa sinyor saraya am- ber götürür. ber mi? e Evet. Siz ikinci Beyazidın son a ne Kadar çok am- ber kullandığını bilmiyorsunuz O hal ie Çün n hepsine sinyor amber satar. — Ben sinyor Skontoyu deri ta- ciri sanıyordum. Meğer o amber taciri imiş! — Bunu bilmemenize hayret et- tim doğrusu! at derin bir şaşkınlık için- de sağa sola bakındıktan sonra, hizmetçi kadına: — Bu kapıyı nasıl açmalı? Diye sordu. * Hizmetçi: Kapalı Denli snakıtarlari bendedir, dedi, mademki görmek istiyorsunuz.. m duymamak ei açi Kapı me sö 'avaşça içeriye girdi." Kadın ei ordu: ç — Sinyor Skonto, yatak odası- ,fonik aksam konseri, Radyo 5 Eylül pe İstanbul : 18,30 fransızca plâk neşriyatı, 19,30 (Ekrem, Ruşen, Ce a be; Semiha, Şükran hanımlar ,20 ajans ve borsa haberleri, 21,30 stüdyo, tango ve caz orkestrası. Varşova (1345 m.) — 68,25 viyo- lonsel kek ii no, kema 1 vi taganeii yi 23,15 » Bükreş (364,5 m.) — 18 hafif mi siki, 19 Babalar 19, 20 radyo orkestra: 61, 20,20 p ipi taganni, 213 ki man konseri, 22,45 e 3. 15 Cina lokantasından nak- 53015 m4) — 20,30 Har lenile: man» isimli radyo alym. 2, ee günel piyano konseri, 24 çiğan yi ana (507 yapıp 1,25 askeri 23, 20 biker a 50. konser, 24,40 Adolf El vE perşembe lim Sırrı bey), zile adyo eni v. Varşova (134 Ee e konseri, (piyano ğini vE Yo 10 21 spor haberler 21,45 Havayan kök 21,55 m ik ak: konser, 23,45 kah semi 24,30 zy musikisi, Bükreş (364,5 m.) — 18 kanşık po: İyo rte e» operası. Budaj 550,5 m.) — 19.50 pi- yano Konseri, 20,30 amele saati, 21 ses- ki ilimlerde parçalar, 21,35 çiğan ta- kımı a orkestrası, 24,25 ci Sir amı, Viyana (507 m.) — 20,35 radyo orkestrası, 21,45 aktüalite, 22 genç sa- natkârlar Ni 23. ç a enheyn kuarteti, 24,50 dan cek çağım' geçi Murat: — Merak etme! Diyerek, ortada duran muhte- şam bir yatağın kenarında durdu. Murat Kostanti tinin eski sarayında h köşesinde billür lili vardı. at hizmetçi kadına sordu: ağ, nyor a sevgilisile bu ya- takta yattı m Hizmetçi mali | — Ancak bir gece.. e ys bir yatakta yattılar ha... pe m EE oya, sarılıp en İnsan sevgilisine kavu- ur da ayrı yatakta mi az yi ME itidal ve muhakemesini kaybetmemek için dişlerini sıkı- yordu: — O kadının adını biliyor mu- sun? j Zaten beni yanlari- na bile sokmadılar.. Bir gece tep- si ine şaraplarını ve yem işleri- ürdüm. Ertesi sabah çıkıp Zine — Şimdi Kumkapıdalar, öyle Fi 23, 50 Tau musikisi, Posta ittihadına dahil olmayan ecnebi mi e ımleketler: DO 3600, ali m üç aylığı ei araş dres tebdili için Yirı Ki pul pik meli YENİ NEŞRİYAT em O ü yata cildini başlıyan 19 un. ali r. Bu sayıda baş ya- zı olak RA ün von «Türk dili ve Kürul makalesi sayı a 7 cüler bölü- ci yaşına aim bir ölümüne başladığı Sail ledi artan muvaffakiyet le mi? inyor evimizin bekçisine öyle söylemiş. Zannederim siny. Kumkapıdaki sayfiyesine git- Eu — Sinyor yazın orada mi otu- ir? vet.. Büyük kilise civarın- da zarif bir köşkü vardır. M yatağın kenarına * otur- muştu. “Birdenbire g gözü, kenarı iş- lemeli küçük bir mendile ilişti. Ve MEN yerinden fırladı: öphem kalmadı. Bu, karımın endilidir. Sinyor, alaca- ğın olsun senin! © (Arkasi var) AKŞAM İlân tarifesi e Ea 1 Santim 400 > 250 » 200 © iç sahilrde ilin sühifelerinde a So eş: Ai Şira mi kollektif. “şirketi Ankara gaddesi, Kahraman zade han, Tel, 20094-20095 Her akşam di bir hikâye Nimet hanım kocasinin tıraş ol- duğu banyo üieya kapısını aç- tı, haber verdi Lütfiye ii , bugün bi- ze öğle yemeğine a is eli bey: — Peki, peki, diye “yda Te thi bey elli anyon zen 1. Çok okur, lu inc. damı zarafetini muhafaza edi- yordu. Karı koca Re bet gayet yolunda ilüyordu. Karşılıklı bir eki mii biri- birlerine bağlamıştı. ocukları yoktu. Bu rm için epeyce üzüntü teşkil etmişti, Pe kat nihayet kaderin dü Rİ şer kalmışlardı. eğine geleceğini haber ünase- casının vefatından” sonra Yakacı ğa ie ie Köşklirinde vi bir hayat sürüyordu. Nadir. Sak İstanbula iner, bir iki samimi dostunu ziyaret ederdi. O gün, tam öğle üzeri, Nimet a geldi, sofraya oturdular. ekildi Lütfiye imi sordu: di yazı odidağ g — Kocanın nesi var? Pek dal- gın görünüyor. Can sıkacak bir vaka mı oldu? — Hayır. Sonra sana izah ede- rim. Dört beş gün sana Yakacığa m Seir Misafir odası boş m a kim gelir? Söyle, me- ar in Kocandan ilk defa ayrılıyorsun. o Aranızda mutlaka ir ou ar! iç bir şey yok. Fakat şu aç gün onu yalnız bi- nun k sokulmamak lâzım gelecek zaman- lar da olur. Lütfiye emi fazla bir şey sor- madı. Kendisi biraz öteberi al mak için sokağa çıktı. Akşama doğru, tekrar iği zaman, Ni- met hanım çantasını hazırlamış- tı. Fethi bey karısının Yakacığa davetli olduğunu işitince, hayret- le baktıktan sonra, derhi oldu. Gözlerinde âdeta gizli bir memnuniyet Li görülmüştü. Yirmi sene evvel, Fethi bey otuz yaşında iken, bir genç in ları biribirine dost renin üzerimizde birdenbire yap- tığı tesire akıl erer mi? Bu genç ep ile e erkek biribirlerini rünce ler. Biribirlerini ta- mp ahi artı, Tabiatin esrarlı elleri onların kalplerini bi- ribirine ebedi surette ördü. Bu hız, yüksek bir ei Mesut vok mak için ortada yalnız bir mâni vardı. Sevdiği alli evli idi. Bir Kocasının romanı p ayakları kö- olmuş bir kocası vardı. Fax: kir bir adamdı. Genç kadın bu İdeki bir kocayı maddi ve ma-' nevi bir sefalet içinde bırakarık ıstalık neticesinde sonra, kocasını bırakamıyacağı- nı bir gün ağlıyarak söyled ayar giriyi biribirlerie. a alamızacak kas da ahlâk telâkkilerine bağlı idi. r. Üzüldüler, kendi idir e 5 — 5 5 ESE iribi şt yrılık bir ölüm mukaddemesi gibi onla- veriyordu. Hayatta te kalmış olani rin içine bir Fethi bey öteye beriye dolaşarak iztırabını a e unutmağa ça lışıyordu.. Dostları bu hayata biraz ümit, neşe vw. doğ rabıta oldu. Sakin bir saadet için- de on sene geçti. sonra Ni- rin birinde mektuplar ve resimler bulmuştum, Vaka ben Fethi iz ye varmadan evvel geçmişti. şey söylemeğe akla yalım Te gazetelerde o kadının ud e yüzü, yük bir değişiklik farkettim. Bü- tün mazi gi er ki hatırasında canlanıyordu. Karşımda bir şey belli etmemek için kendisini zor- ladığını ipini um. Fakat ne yapsa, zihni dalgındı. Tebessüm- leri zoraki idi. Oğlenn her za- mankine nisbetle daha uzun müd- det kapalı kaldığına dikkat et- tin. ei Lütfiyeciğim, hayatımda benim böyle bir vaka geçmiş ol- saydı, sevgilimin vefatı bana o günleri hatırlattığı dakikalarda derin bir yalnızlık ve süküt ihti- yacı duyardım. Kocam karşımda vefatını ünde bü- rahat ağlasın “> buraya sana misafir geldim. O şu dakikada yacak, resimler hüzünlü hatıraları o kıskanm rum, Söyle, Lütfiye, sana İebiri te hakkım var mı imiş? Hikâyeci Seyahat mevsimi geldi, az para ile Öde ve lak Blm ik istiyenler. vsiyemiz: bir ei rn olmaz mı? 270 ye 2 - 293 kis 1 harita - 75 kuru, Yeni çı! Tevzi merkezi: YALNIZ AKŞAM KITAPHANESİ f /

Bu sayıdan diğer sayfalar: