18 Temmuz 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

18 Temmuz 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K$AM 18 Temmuz-1937 Sri İbimalğrin kaldırılması hakkındaki kararın > tatbikine başlandı 50 kilodan fazla yükler dünden itibaren köprüden geçirilmiyor Dün de yazdığımış gibi sırt hamal- sırtta Galata köprüsünden geçirilme- si menedilmiştir. Bu karar dün sabahtan itibaren tat bik edildiği için köprünün her iki ba- gına gelen mahallardan köprüyü geç- mek istiyenler, belediye zabıta me- murları tarafından geriye çevrilmiş- lerdir. Zabıta, karam gayet sıkı ola- rak tatbiki için lâzım gelen teğbirle- ri almıştır. Ancak bazı hamallar, 50 kilodan geçiremiyeceklerini gözönüne alarak Ta yüklemek suretile geçirmeğe ve köprü geçildikten sonra tekrar sırt- larına almağ, bir kısım hamallar da denizden sandalla yüklerini geçirme- ğe teşebbüs Maamafih işin kolaylığına giden hamalların bu teşebbüsleri de bazı polis memurları tarafından mene- dilmek istenmiştir. Sirt hamallığının lâğvı tedrici bir surette yapılacağından ay başından sonra şehrin diğer bazı kısmında dâ bu memnulyet teşmil edilecektir. Bu- nun için bugünlerde bir karar veri- fazla ağırlıkta yüklerini köprüden | lecktir. Aşk yüzünden ! Zavallı ı çocuk feci bir cinayet | Küçük arkadaşının kaza A a ayarttı, kurşunile öldü hemde kocasını sopâ ile öldürdü İzmir 17 (Akşam) — Menemen kazasının Musabeyli köyünde bir ci- nayet olmuştur. Muhtar Nurullahın Akbıyık civarında oturan Cemal ve Ülâ adlarında iki çocuk ellerine geçir- dikleri bir tabanca ile oynarlarken ta- 'banca Cemalin elinde patlamış ve kur- şun Ülânın karnına sa) Ağır yaralı olarak Şişli Çocuk has- tanesine kaldırılan Ülâ dün hastanede ölmüştür. Çocuğun cesedi adliye dok- toru tarafından muayene edilerek morga kaldırılmıştır. Diğer taraftan kazayı yapan Cemal de yakalanarak Adliyeye verilmiştir. Cemal henüz an beş yaşını bitirmemiş olduğundan kendisinin farıkı mümey- yiz olup olmadığının tesbiti için ta- bibi adli tarafından muayenesine ka- rar verilmiştir. SON GECE!.. Askerler odadan çıkıp gidiyorlar... Her geçen bir koşu atı hızile açılıp açılıp kapan- — Birbiriniz için yaşıyorsunuz, bi- ribirinizden ebediyyen ayrılmamağa karar verdiniz!., Peki! Farukla, Mariya; gözlerini dehşetle açmış odanın ortasında, deli gibi ken- di kendine söylenip duran Polivasa bakıyorlar... Sessiz bir kaç dakika ge- şiyor... Herkes boğuluyor gibi nefes alıyor odanın içinde!.. Üzerimize bir kâbus ağırlığı ile çöken basık bir has vanm tazyiki alında mütemadiyen terliyor ve ürperiyoruz... Bora patla» mak üzeredir... Oda bir mezar sessiz. İliği içinde... Sabah ışıkları perdelerin Üzerinde oynaşmaktadır... Henüz gü- Deş doğmadı!.. . Tefrika No. 106 No. 100 Birdenbire dışarıdan, dari, nerdimmiee tarafından gelen bir gürültü kopuyor... Beş altı sarhoş ağzın hep birden çıkar- rüyor... Rumence: — Gelin arkadaşlar; ekg. yanı- ma diyor!., Neferler, biribirine dayanarak yü- rüyorlar.. — Cepheden şimdi geliyorsunuz de- dil mi? Hep birden cevap veriyorlar... i.Spor faaliyet proğramları etrafında münakaşalar Ankaradaki toplantıda bazı kararlar verildi Ankara 17 (Telefon) — Spor mın- takası başkanlığı tarafından yapılan bir davet üzerne Ankara spor klüpleri murahhasları mıntakanın önümüz- deki sene faaliyet proğramı etrafında görüşmek üzere bir toplantı yapmış- lardır. Hararetli münakaşaları mücib olan bu toplantı Ankaragücü, Genç- lerbirliği, Altınordu ve Güvençspor murahhaslarınını verdikleri bir tak- Tir üzerine geri bırakılmıştır. Bu klüp murahhasları mıntakanın yeni çalış- ma proğramı hazırlanırken geçen se- ne mesaisinin mevzuubahis edilmesini istemişlerdir. Bu yüzden açılan münakaşa müza- 'kerenin devamına mani olmuş ve reis Ziya içtimaa nihayet vermeğe mecbur olmuştur. B. Ziya bu arada bahsi geçen tak- ririn verilmesi üzerine içtima maksa- dını tekrar izah etmiş ve mıntaka- nın şimdiye kadar mütad olmıyan böyle'bir toplantıyı yapmak süretile hüsnü niyetini göstermiş olduğunu, bu programları grupların fikrini alma- dan umumi merkeze gönderebilece- ğini ve bu suretle hareket etmekle bir taraflı iş yapmak istemediğini, fakat içtima: terk eden klüp murahhaslar rının bu noktayı anlıyamadıklarını söylemiştir. İçtimada hazır bulunan diğer murahhaslar proğramların gö- rüşülmesine devam edilmesini iste- mişlerdir. Teklif kabul edilerek fut- bol ve atletizm ajanlıkları tarafından hazırlanan raporlar etrafında görüş- meler yapılmıştır. Bu münasebetle söz alan murah- haslardan bazıları menfaat gösterli- mek suretile bir klüpten diğer klübe alınan futboleülerin resmi ve hususi spor temaslarına iştirak ettirilmeleri- nin teminini istemişler ve bu İstek de kabul edilmiştir. Diğer ajanların raporları etrafında görüşülmek üzere içilman nihayet verilmiştir. Gelecek hâfta tekrar top- lanılacak ve müzakereye devam olu- nacaktır. Rapit takımı İstanbulda 1 AliriliN Amer yapacak © Ankara 17 (Telefonla) — Tay takımının yıldönümü zak tile Slâvya atkımının getirileceği ya- zılmıştır, Bu takımla yapılan müza- kereler müsbet netice vermediğinden takımın getirilmesinden &sarfınazar edilmiştir. Bunun yerine Rapit takı- mı getirilecektir. Rapit takımı İstan- 'bulda Galatasarayla bir maç yaptık- tan sonra ağustosun 3 ünde ve 4 ünde iki maç yapmak üzere Ankaraya ge- lecektir. İstanbul nafia müdürü İstanbul vilâyeti naflia müdürü B, Nuri Nafia Vekâleti , şoseler şubesi gerliğine tayin edilmiştir. — Evet kumandanım!... — Çoktanberi siperlerde miydiniz? — Üç aydanberi!... — Hangi alaya mensupsunuz?.. — On üçüncü alayal.. — Nerelisiniz?.. İçlerinden birisi ilerliyor... Bu bir onbaşı!.. Yüzü, mitralyöz ateşine tu- tulmuş gibi delik deşiktir!.. Korkunç bir manzarası var!.. Pis pis gülerek: biz!.. En aşağı üç ay oluyor ki, şehir yüzü görmedik kumandanımi!.. Polivasın sevinçten gözleri parlı- yor... — Bu daha iyi diyor!.. Bilhassa çin- gene oluşunuz fevkalâde güzeli.. Şans sım varmış|.. Faruk, bütün bunlardan bir şey an- Jamıyor tabil!.. Yalnız gözlerini aç- mış, hayret ve dehşetle bu garib ga- rib konuşan adamların yüzlerini sey- Maryora ise bir köşeye büzülmüş, başı kollarının arasında yarı çılgın bir halde öyle durmaktadır. Bir dakika... Polivas, ağır ve soğuk kanlı adım- larla askerlerin bulunduğu yere doğ- "Limanda kömür mıntakası projesi Kömür mıntakasındaki tesisat için 2 milyon lira sarfedilecek Londradaki Gibs firması direktörü B. Gibs bugünlerde bazı İngiliz mü- hendislerile birlikte şehrimize gelecek- tir, Malüm olduğu üzere bu müsse- senin mühendisleri İstanbul limanın- da yapıları tesisat için bir avanproje hazırlamışlardır. B. Gibs, bilhassa limandaki kömür mıntakasına ald kati projeyi berabe- rinde getirecektir. Limanın kömür mintekası, Avrupadaki benzerlerin- den çok daha asri bir şekle sokula- caktır. Suların cereyanları, kömür de- polarının yerleri, şekilleri ve hacim- leri, kömür tahmil, tahliyesi için kul- Janılacak modem vinçler ayrı ayrı tes- bit edilmiştir. Kömür mıntakasının tesisatlandı- rnlması için hükümetten iki milyon li- ra tahsisat istenmiştir. İktisad Vekâ- leti tarafından memlekette yaptırılan etüdler sonunda bu tahsisat muvafık görülmüştür. İstanbul limanındaki diğer tesisat için beş milyon lira sarfolunataktır. Liman işletme idaresi Obu tesisat ve inşaatı senelere taksim ederek kendi bütçesile başaracaktır. Bu sene bütçe- sile asri antrepolar inşası, nıhtımların tamir ve tevsii işlerile daha bazı mü- him noksanların tamamlanmasına başlanmıştır, Türk - Sovyet ticaret anlaş- ması uzatıldı Ankara (Telefon) — Türk - Sov- yet ticaret anlaşması 1 ağustos tarihi- ne kadar yeniden bir ay müddetle u- zatılmıştır. Topraksızlara arazi tevzii Ankara VI (Akşam) — Yeni gelen ve gelecek olan muhacirleri, mülteci- leri, naklonunan eşhas veyahut yerli topraksız halkı topraklandırmaya aid hükümlerin Küathya, Muğla, Aydın, Bursa, Afyon, Bilecik, Kocaeli, Amas- İskân umum müdürü Sivasta Sivas 17 (Akşam) — İskân umum müdürü doktor B. Cevdet buraya gel- di. Göçmen işlerine bakmak üzere Şarkışla ve Germenek'e gitmesi muh- temeldir. Hindistana sıgara sattık Ankara (Telefon) — Hindistana sıgara ihracatı yapılmasını temin et- mek üzere Türkofisi Bombay şubesi- nin sarfettiği gayred semeresini ver- miş ve Türk tütün limted şirketi tarafından bu memlekete ilkdefa olarak 240,000 pâket sıgara satılmıştır. xu gidiyor, aralarına giriyor. Seşin- | de, kudurmuş bir köpeğin uluyuşunu duyuyoruz... Dudaklarını bükerek bo- guk buğok konuşuyor... — Arkadaşlar; bugün büyük ve mil- Mi bir bayramın heyecanlarını yaşıyo- ruz... Bütün İbrall şimdi, zafer şenlik- leri ile mestolmuş eğleniyor... Biz de eğleneceğiz!.. Zabit, nefer farkı yok!.. Hep beraber şimdi burada biz de, za- fer şenlikleri Sima içecek, bağıra” cak, oynıyacağız! Askerler, hep en a ağızlar —Arkadaşlar; şurada bir kadın dü- Tuyor, görüyor musunuz? Askerler hep birden başlarını çevi- — Evet görüyoruz kumandanım!., .— Bu kadın, bir Rumen kızıdır!., Sonra birdenbire Faruğa dönüyor... — Bakın; şurada da bağlı bir adam yar!.. Bu da bir Türk yüzbaşısı!,, Askerler bu sefer kafalarını, Faru- gun bulunduğu tarafa çeviretek bakı» yorlar... Boğuk bir hömürdanma!., — Ooool.. Ne arıyor bu herif hâlâ burada?.. | KADIN KÖŞESİ Dantel sea r a p Siyah dantelden kenarlı şapka: Pembe kurdeleden saç üzerine gelen bir volanı vardır. Ayni kurdele çene al- tından geçerek yandan bağlanacaktır. Dört yangın Ateş büyümeden itfaiye tarafından söndürüldü Dün şehirde dört yangıfi olmuştur: 1 — Tarlabaşında Keresteci soka- ğında bay Kâmil ile bay Salde aid bulunan 6 katlı apartımanın üst ka- tında çamaşır yıkamak için ocağı yar kan kapıcının karısı Hatice, ateşi fağe Ja .alevlendirdiği cihetle baca kurum- ları tutuşmuş ve alevler çatıyı sar- mıştır. Derhal haberdar edilen itfaiye ye- tişmiş ateşi vaktinde söndürmüştür. 2 — Kocamustafapaşada Yeniçeş- mede terlikçi Yaşarın evinde mut- fakta patlıcan kızartılmakta iken yağ parlamış, ateş geyişlemek istida- dını göstermiş, hemen haberdar edile itfaiye yetişerek yangını söndürmüş- tür. 8 — Dün öğleden sonra Kumkapı- da Kürkçükuyusu sokağında emvali metrukeye aid 30 numaralı iki katlı boş bir evin arka tarafındaki tahta kaplamalari tutuşmuş ve derhal ge- len itfaiye tarafından evin yanmasını) imkân verilmeden söndürülmüştür. Ateşin atılan bir sigaradan çıktığı anlaşılmıştır. yünde Nufus köyünde Ayazma mevkiinde bayan Selman isminde bir kadına aid harman mevkiindeki buğdaylar tu- tuşmuş. Bakırköy itfalysine haber verilmiş, fakat itfaiye gidinceye ka- dar iki yığından ibaret olan buğday- lar tamamile yanmıştır. Yangının bip sıgata ateşinden çıktığı zennediliyor. — Durun; sele eniyi; anlataca- ğım size. — Bu Rumen kızı, vatandaşları ve bizzat asker olan erkek kardeşi, cep- hedödüşmanlarla çarpışırken, baba- sını öldüren, memleketini işgal etme- ğe gelen bir düşman zabitini severek içi zerre kadar sızlamadan vatanmı, ailesini ve nihayet kardeşinin, baba- sının namus ve şerefini hiçe sayıp, bir mezar orospusu hayâsızlığı İle, kendi- ni işte şurada elleri kolları bağlı gör- düğünüz bu düşman zabitine teslim etti! Askerler, sarhoşluktan kan çanağı- | na dönmüş gözlerini, Kirli suratları- nın üstünde kırmızı balon şişkinliği ile çevirerek yiyecek gibi kıza bakıyor- lar... Ağızlarından bulaşık, karışık bir takım küfürler, hırıltılı sesler gelmek tedir... — Hay kaltak hay!.. Vay edepsis orospu vay!.. Başka adam bulamadı da! Polivas hemen stılıyor... — İşte böyle arkadaşlar!,. Anladınış şimdi değil mi?.. Biz cephede vatanın şeref ve namusunu kurtarmak için can verirken, vicdan diye içinde kok» muş bir et parçası taşıyan bu kahbe de bir düşman zabitine metres olarak bu evde yaşadıl.. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: