21 Temmuz 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4

21 Temmuz 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 4 Bir duvar yıkıldı, dört kişi altında kaldı Bunlardan ikisi öldü, ikisi ağır surette yaralandı Yikılan duvar mahallinde faaliyet ve dvar ( altında kalan adamlardan biri Dün öğleden sonra Tepebaşında feci bir yapı kazası olmuştur. Bele- diye, Perapalasın arka sokağının â8- falt olarak yapılmasına karar vermiş we İnşaata da başlanmıştı. Bu yolun yapılması işine dün devam edilirken Perapalasın arkasına isabet eden ve Garden Bern arka kapısına kadar uzıyan duvarın alt kısmında Taksim suyunu geçirmek üzere belediye sular idaresi tarafından 31 metre uzunlu- gunda bir yerin tesviyei türabiyesi icab etmiş ve burada kazma İşine bâş- lanmıştır. Yol çavuşunun nezareti altında ya- pılmakta olan hafriyat esnasında, du- yar temeline yakın olan kısım fazla kazılmış Ve duvar âni surette yıkılı- vermiştir. Duvar yıkıldığı sırada, di- binde dört amele çalışmakta idi. ai lar duvar allında kalmışlardır. Derhal zabıta, adliye ve itfaiyeyi haberdar etmiş, alâkadar memurlar kaza yerine gelmişler, itfaiyenin tah- Misiye tertibatı da çalışarak duvar al- tında kalanları çıkarmağa uğraşmış- tır. Nihayet itfaiyenin gayretile bele- diye tamiratı mütemadiye amelesin- den olan bu kazazedelerden Kenan ile Aziz ölü olarak, amele çavuşu Tahi- sin ve Hasan da tehlikeli yaralı bir halde çıkarılmışlardır. Yaralılar Be- yoğlu hastanesine kaldırılmışlardır. Diğer dokuz İşçi kaçarak kazadan kurtulmuşlardır. Kaza hakkında tah- kikat yapılıyor, Dün akşamki kanlı vaka Yetmişlik bir ihtiyar arkadaşını yaraladı ve kendisi de yaralanarak yakalandı İki kavgacı yaralı: Adem baba ve Reşad Dün akşam saat 18 de Sirkecide Bahrısefid otelinde kalı bir vaka ol- muştur, Adem babe namile maruf 0 yaşlarında bir ihtiyar, arkadaşı Reşadı tabanca kurşunu ile yaralamış, hadise mahalline koşan bir sivil poli- Me de tabanca çektikten sonra ihtiyar da yaralanrak yakalanmıştır. Hadise şöyle olmuştur: Adem baba İle Reşad arasında bir alacak mesele- #i vardır. Bu mesele yüzünden dün ak- şam Kavgaya Lutuşmuşlar, netlecede Adem baba hiddetlenerek tabanca- mn çekmiş, Reşada birkaç el ateş et- miştir. Reşad aldığı yaraların tesirile baygın bir halde yere düşmüştür. elinin ve Ee viğDe di Silâh seslerini duyan sivil polisler- den Cevad derhal hadise mahalline yetişmiş ve ihtiyarı yakalamak iste- miştir. İhtiyar bu seler de tabancasını polise çevirmiş ve ateş etmiştir. Niha- yet ihtiyar, yafâlanmak suretile ele geçirilmiştir. İki kavgacı yaralılar has- taneye kaldırılmışlardır. Tahkikakata devam ediliyor. ————— —— HALK OPERETİ Beşiktaş Alle Bahçesinde PİPİÇA Operet 3 perde (Max - Gustavs - Bu akşamdan itiba TEPEBAŞI BAHÇESİNDE Nevinde yekta, emsalsiz ve d n 3 FRATELLİNİ'leri Görecek ve sizi ağlatırcasına güldüreceklerdir. Avrupanın en büyük eğlence trupu olan ve emsalsiz muvaffakiyetler kazanan YENİ VARYETE TRUPU Konsomasyon fiat'arında zam yoktur. Cumartesi ve Pazar gün'eri saat 17 1/2 da Tekmi! Programla Matine âne Komik Soytariler 0 ) namı! AKŞAM Çin ve Japon (Baş tarafı 1 inci sahifede) Pekinden gelen bir telgrafa göre 40 dakika kadar şiddetli bir topçu muha- rebesi olmuştur. Bundan sonra ateş kesilmiştir. Tokyo 20 — Domei ajansı bildiriyor: Loukoutehiao istihkâmını işgal eden Çin askerleri dün saat 17 de bir Japon müfrezesine ateş etmişlerdir. Müfre- zenin Kumandanı yüzbaşı Yamazaki yaralanmıştır. Pazartesi günü 2i de, salı günü 2 ile 4 arasinda Çin kuvvetleri Japon askerini havan toplarile bombardıman etmiştir. Çinliler Japonlarm Pekin ile 'Tien-Çin arasında uzattıkları telgraf hatlarını kesmişlerdir. Japon elçilik ve konsolosluk memurları hareket ediyorlar Tokyo 20— Nanhindeki Japon elçilik ve konsolosluk memnrları ile bunların ailele- ri Nankinden hareket etme- ğe hazırlanıyorlar. Anlaşma yolu bulunacak mı? Londra 20 — Deyli Telgraf ne Japoh- yanın, ne Çinin harp istemediğini ve bir anlaşma yolu bulunacağını söylü- yor. Moming Post Çinin Japonyaya uzun müddet mukavemet edebileceği- ni, Japonyanın 400 mliyonluk Çin mil- letile harpten çok zayıf çıkacağını ya- ziyor. New Chronicle Çinin son notasının çok sulhperverane olduğunu, sulhün muhafazası şimdi Japonyaya bağlı bu- Tunduğunu söylüyor. İtalyanın vaziyeti Roma 20 (A.A) — Uzak şarktaki hüdiselere dair buraya gelen biribirini Dakzeden haberler büyük bir ihtiyatla karşılanmaktadır. İhtilâfın halledile- ceği ümid olunuyor. Maamafih, İtalya uzak şarktaki menfaatlerini icabında .müdaafa ök mek üzere vaziyetin inkişafını büyük bir dikkatle takip eylemektedir. Çinin mukabil teklifleri Şanghay 20 (A.A) — Çin Hariciye nezareti tarafından. Japon sefiri B. Hidako'ya tevdi edilen muhtıranın esasları şunlardır; 1 — Çin, daima, vaziyeti daha ziya- de vahimleştirmekten tevakki eylemiş, fakat buna mukabil! Japonya Hopei'ye mütemadi surette takviye kıtaatı yöll- yarak Çini müdafaa tertibatı almağa mecbur etmiştir. 2 — Çin hükümeti Hidako'ya 12 tem muz tarihinde karşılıklı olarak hare- kâtın nihayete erdirilmesini ve takvi- ye kıtalarının geri çağrılmasını teklif eylemiştir. Fakat buna Japonya hiç bir cevap vermemiştir. 3 — Çin, bugün de kıtaların: geri çağrılması için bir tarih tesbit edilme- sini teklif eylemektedir. 4 — Çin, hâdiselerin ve anlaşmazlı- ğin birer hal suretine raptı için mü- zâkere açılmasını arzu eylemektedir. 5 — Çin, Asyada sulhün idemesini istemektedir ve beynelmilel hukuk kai- delerine muvafık bir hal suretini ka- 'bule amadedir. 'Bu muhtıra, cumartesi günkü Japon notasına cevap teşkil eylemektedir. İyi membalardan bildirildiğine göre, B. Hidako, bu notayı cumartesi günkü Japon notasına gelen bir cevap ola- Tak telâkki etmemektedir. Müdafaa tedbirlerini takviye "Tokyo 20 (A.A) — Altı saat süren fevkalâde kabine içtimaıdan sonra bildirildiğine göre, kabine, 11 'Tem- muz anlaşmasının tatbikine nezaret etmekle beraber alınan müdafna ted- birlerinin takviye olunmasına ka- rar vermiştir. Bu kararın alınma- sına sebep, Nankinde . Çin Hariciye nazırı İle Japon maslahatgüzarı ara- sındaki müzakerelerin muvaffakiyet- sizliğidir. B. Eden ne diyor? Londra 20 (A.A) — B. Eden, uzak Şarktak vaziyet hakkında B. Attle- enün bir süaline şu cevabı vermiştir: «Hükümet bu mesele etrafında ya- bancı hükümetlerle sıkı temas halin- dedir. Japon tayyarelerinin Çin şehirleri- nl bombardıman ettiği hakkındaki gazete haberleri şimdiye kadar res- men teeyyüd etmiş değildir.» Bir adam mtresini öldürdü İzmir 20 (Akşam) — İzmir civarm- da Narlıdere köyünde oturan Halil, bir erkeğe kaçan metresi Fatmanın ba- şını sopa ve taşla ezerek öldürmüştür. 21 Temmuz 1937 isveçte tedkikler (Baş tarafı 1 inci sahifede) "Tarih sayfalarını çevirirken, bu Coğrafi şeraite rağmen, Türkiye - İsveç milnasebetlerinin çok uzun zamanlar- danberi mevcut bulunduğunu müşa- hede etmekteyiz. Ordularımızm daima İsveçte kalmadıkları devirlerde, iki devletin siyasi menfaatleri, birçok de- falar, bunları biribirlerine çok yaklaş- tarmıştar. Zaman zaman İsveç mümessilleri İstanbul yolunu tutmuşlar ve yine zaman zaman Türk elçileri, şimal ik- mini hiçe sayarak o payıtahtımıza gelmişlerdir. Bu suretle 1733 senesi yazı zarfında bir gün fevkalâde elçi Salt Mehmed efendi altı atlı bir ara- ba ile Stokholma girmiş ve büyük merasimle, altmış pare topla ve çok kalahalık bir halk kütlesinin alkışları ile karşılanmıştır. Sait Mehmed dinin vazifesi, çok mühim ve çok na- zikti ve bu vazifeler arasında İsveç kralı Demirbaş Şarl'ın Türkiyede bı- raktıkları borçlarının tasfiyesi işi de vardı, Sait Mehmed efendi, seyahat- namesinde, İsveç hakkındaki intiba- Jarını uzun uzadıya anlatır. Bunlar- den bazılarını burada nakletmek!i- ğime müsaadenizi rica ederim. Sait Mehmed efendi der: <İsveç halkı, ekseriyetle, sağlam ve uzün bayludur. Ve güzeldir, halk ara- sında doksan yaşında dinç ihtiyarla- ra çok fazla tesadüf olunur» «Halk, çok misafirperverdir ve yabancıya hüsnü kabul göstermeyi kendilerine bir zevk bilir. «İsveçliler, Türkiye ile dostluğa büyük ehemmiyet verirler». Bu, maziye aid olan kısmıdır. Bugünkü Türkiye - İsveç münasebatı Bugün ise, Türkiye - İsveç münase- betleri, âli siyasetin kayıcı toprakla- rından çok daha sağlam bir arazi üze rinde temelini atmış bulunmaktadır. Memleketlerimizi bugün biribirine bağlıyan ekonomik münasebetlerden bahsetmek istiyorum. Modem Tür- kiyede, yüksek devlet adamınız Ke- mal Atatürkün idaresi altında, eko- nomik hayatın bütün sahalarında muazzam bir yapıcilık eserine devam olunmaktadır. Bu akşamki misafirlerimizin ve bil- hassa B. Ali Çetinkayanın bu eserin yapılmasına olan iştirakleri malâm- dur ve hakkiyle takdiri mucib bulun- maktadır. İsveç, mühendisl: in teç- rübe ve maharetlerini ve endüstrisi- nin yüksek kalitedeki istihsalâlını emrinize vermiş olmakla, Türkiyenin terakkilerine bazı nisbette yardım et- miştir. İsveç, bu işlirakinden dolayı cidden iftihar etmekte ve bunun kıy- metini takdir eylemektedir. Zannedi- yorum ki Türkiye de bundan memnun kalmış bulunmaktadır. Belki de-Tür- kiye - İsveç işbirliğinin bu sayfası da- ha kapatılmış değildir, Belki de tek nisiyenlerimiz ve endüsiriyellerimiz, bu derece büyük muvaffakıyetle de- vam etiirmekte olduğunuz yapıcılık eserinde sizlere bundan böyle de fay- dah olacaklardır. Sizlere, İsveçde iyi ve enteresan günler geçirmenizi temenni ederim, Memleketinize götüreceğiniz intiba- lar, belki de, bundan ikiyüz sene ev- vel Sait Mehmed efendinin gölürdü- ğü intibalardan biraz başka olacaktır. Fakat yalnız şurasını ümid etmek is- terim ki, onun gibi, siz de . İsveçliler hakkında aşağıdaki hükmü söyliyebi- leceksinizdir: <İsveçliler, Türkiye ile dostluğa bü- yük ehemmiyet verirler.» Kadehimi, Türkiye - İsveç dostlu- ğuna ve Türkiye Reisicumhurunun şerefine kaldırır ve misafirlerimizin sıhhatlarına içerim Nafıa vekilimizin nutku B. Sandlerin bu nutkuna B. Ali Çe- tinkaya aşağıdaki cevabı vermiştir: Ekselâns, İsveç hükümeti namına bize söy'e- miş olduğunuz sözlerden dolayı cid- den mütehassisim. Nazik davetini icabet etmekle bahtiyarlık duymak- tayım. Bu suretle kültür sahasında en yüksek dereceyi bulmuş olan ve endüstri sahasında başkalarına haset ile bakmıyacak bir vaziyette bulunan asil milletinizi yakından tedkik ede- bileceğim. Ekselânsınız, Türkiye « İsveç mü- nasebetlerinin yalnız dün başlanış bulunmadığını, bir zamanlar, İsveç mümessillerinin İstanbul yolunu tut- tuklarni ve 'Türk elçilerinin de pay tahtınızda İsveçlilerin misafiri kak dıklarını hatırlattınız. Bu seyahatler o zamanlar arabalarla yapılmakta ve " bu suretle haftalara ve aylara ihtiyaç göstermekte Bugün ise, bir çok ye iyiye doğru değişmiş ve bu uzun yolu yapmamız için bugün ,bize dört gün kâfi gelr Diğer taraftan ben de Sait Mehmed efendinin intibalarına iştirak eyler ve ayrıca şunu da ilâve ederim: Türkiye de İsveçlilerin dostluğuna büyük ehemmiyet vermektedir. Türk milleti de çok nazik ve çok misafirperverdir ve kendisine benzerleri aramaktadır. Bu iki yüz senelik uzun zamanğan- beri, İsveç - Türkiye o münasebetleri azalmamış, bilâkis, daha sağlam yeni bir esas üzerinde takviye bulmuştur. Bu yeni esas, iki memleket arasın» daki ekonomik ve kültürel bağlardır. Bütün milletinin büyük bir sevgi ile bağlı bulunduğu hükümdarının, ma- jeste Gustav'ın idaresi altında yefah içinde yaşıyan İsveç, sulh içinde bir asırdan fazla bir zaman fasılasız de- vam eden bir çalışmanın verdiği bü- yük tecrübelerini Türkiyenin emrine tahsis etmiştir. Bu müddeti zarfında, İsveç teknisiyenleri, bilgilerini ve en- düstrilerini en yüksek dereceye kadar çıkarmış bulunmuştur. Türkiye, İsveç mühendislerinin ve teknisiyenlerinin kıymetli yardımlarını istemekle, İsve- çin bu uzun gayretinin semerelerinden istifadeyi bilmiştir. İsveçle iş birliği Ekselans İsmet İnönümün Büyük Millet meclisinde söylediği gibi, bu tek- nisiyen ve mühendisler, hükümetim tarafından kendilerine tevdi edilen iş- leri, emsaline nadir tesadüf edilebilir takdire şayan büyük bir dikkat ve ih- timamla yerine getirmişleridr. Bundan dolayı, yüksek şefim reisicümhur Ata- türk, memleketinin kalkınması. için başladığı muâzzam esere durmadan devam niyetinde bulunduğu için, bu mesut maziden mülhem olarak, istik- balde de İsveç teknisiyenlerinin, İsveç endüstrisinin işbirliğini istiyeceğine şüphe yoktur. Ekselâns, gerek kendi namıma, gerek arkadaşlarım namına temennilerinize teşekkür ederim. İsveç'te, maalesef pek kısa olacak bulunan ikametimizden unutulmaz hatıralar. götüreceğimize hiç şüphe yaktur. Sözlerimi şu kelime- lerle bitirmek istiyorum: İsveçliler, yap- tıklarırı iyi yaparlar... Kadehimi, İsveç - Türkiye dostluğu- na ve majesle İsveç kralının: şerefine kaldırır veekselansınızın sıhhatına ve güzel memleketinizin refahına — içe- rim. Elektrikle rey toplama inesi Stokholm 20 (A.A.) — İsveç ajansı bildiriyor? B. Ali Çetinkaya, İsveç telefon ser- yisini tedkik etmiş ve Stokholmun ce- nup kısmında telefon otomatik İstas- yonünu gezmiştir. Bilhassa parlâmen- to sarayına giderek orada, elektrikle rey toplıyan maikneleri ve tesisatı ted- kik eylemiştir. Zira, Türkiye hüküme- tinin Ankaradaki Büyük Millet Mecii- sinde ayni tarzda bir tesisat vücude ge- tirmek niyeti vardır. Ericsson telefon sosyetesi, yüzbin kuron mukabilinde bu tesisatı yapmak üzere bir teklif yap- mıştır. Ericsson sosyetesi direktörü B. Holm, Türk misafirler şerefine bir öğle ziya- feti vermiş ve bu ziyafette Müdafaa nazırı B. Nilsson ile daha birçok yük- sek zevat da hazır bulunmuştur. Elektrik lâmbaları fab- rikasında Stokholm 20 (A.A.) — İsveç ajansı bildiriyor: Türkiye Nafıa Vekili B. Ali Çetinkaya, kooperatif federasyonunun büyük silo inşaatını ve Luma elektrik Jâmbaları fabrikasını gezmiştir. — İnebolu vapuru faciası maznunlarının muhakemesi İzmir 20 (Akşam) — İnebolu vapu- Tu faciası maznunlarının muhakeme- sine bugün ağır cezada devam edil- di. Maznunların vekilleri Denizyolları işletme memurlarının devlet memuru sayıldıklarım ileri sürdü. İstikbal vapuru üçüncü kaptanı Ömer şahid olarak dinlendi ve denize dökülen İnebolu yolcularını kurtar» mağa çalışırken bu vapurun kaptan ve memurlarının bir kayıkla İstikbal vapuruna geldiklerini söyledi.

Bu sayıdan diğer sayfalar: