3 Nisan 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

3 Nisan 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Nisar AKŞAMDAN AKŞAMA “Kim çakar? Birşey uyduruyer! Aldırma...,, 1939 — Devlet salnamesinin ikinci cil- dinde, Çanakkale ormanları, Çanak- kalenin mesahai sathiyesinden faz- Jadır... İnanmazsan aç ta bak.. — Nasıl olur? — Kim bilir?... Belki'de, Çanakka- le de, Babilin asma bahçeleri tarzın- da, aparlımanvari kat kat orman olduğu tasavvur edilmiştir! Emin misir Böyle şey resmi neşriyatta olur mu?-- diyordum. — Kitabın ismini söyledim... Ken- din de bak. - dedikten sonra, ar- kadaşım devam etti; — Dahası da yar... İstatistiklerde ne dakik tafsi- iâta raslanır. Meselâ bir senede Türkiyede tavuklar şu kadar mliyar, şu kadar mliyon 762,326 yumurta yumurtlarlarmış. Bunun şu adedi köyde istihlâk edilir; şu adedi dahil piyasada satılır, mütebaki şu kadar milyon 312714 taneside harice sevk edilirmiş... Dikkat buyur, azi- zim... Sanki tavuklara taksimetre tax kılmış gibi, birler hanesindeki 4 lere, 6 lara kadar sayılmış... Bu ne hassas ölçü, şaşmaz terazi, bune krono- metro dakikliğinde tavuk taksimet- rosudur maşallah... Amma, gelgelelim: Kaç hususi fabrikamız, nerelerde, ne sermayelerle, kaç ameleyle açılmış, işliyor?... Pek daha kolay olan bu s0- ruya doğru dürüst cevab veren yök» tur... hs | Bu muhavere, iktisad işlerinde eldden ihtisas sahibi olan bir dos tumla benim aramda cereyan edi: “ yordu. Bu, rakamlar hususundaki lâüba- Jiliğimiz... «Adanaam, sen del» cil | ğimiz... «Aldırma, geçi» çiliğimiz..», «Kim çâkar? Bir şey uyduruver!» ci. liğimizdir... Böyle neticeler veren ihsaiyatın da ne şekilde meydana geldiğini, başka bir yazımda vaktile anlatmıştım: «Falanca kazada, bir loprak sahibine: «— Benin erazin pek çok, öyleyse çifçi- Uikten anlarsın. Biz de ziraft odası teşki- Mtı yapıyoruz. Keisliği fahri suretle deruhde buyar J «Eh, cakal bir ünvan! Kahullenmiş. Amma ne büro var, ne kâlip! Arkasından bir de sualler varakası dayanmış: «Mem- dönüm ne eki- lir? (Kera!) kaç hayvan, kaç tayuk var? Kaç yumurta yumurtlar? «Düşünmüş: «— Deli miyim ki posleki sayacağım? Nasreddin Hocaya sormuşlar: (Dünyan ortası neresidir?) demişler. o CEşeğimin bastığı yerdir. İnanmazsanız ölçün!) ce- vabını vermiş... Ben de öyle bir uyduruş uydurayım aksini isbat için saysınlar sayı muşlar cedvellerini tistikler onlara müstenid olsa gereki...» ” Yalnız rakamda mı böyle?.. Mü- balâtsızlık, Iübalilik, ekim ça. kar?» cılık her sahada... Dün tercü- melerden bahsettim... Şekspir'in bir «yeşile: kelimesi şöyle mi denecek, böyle mi diye başka milletlerde ne- silleri uğraştırıyor. Bizde bütün İn- giliz edebiyatının katliâmı bir iki Dükteyle sayuşturulmuştur... — Üse mezununun imlâsı bozuk — Caiz... — Memurun hattı kargacık bur- — Öğretmenler arasında ğ ile g nin farkımı kavrayamıyanlar var. — Olur a... Buna âlemi imkân der- ler... — Şehirlerimizde göz üne asık İ Hayat pahalılığı ile mücadele Belediye bir proğram hazır- lamağa karar verdi Hayat pahalılığile mücadele etmek üzere, Belediye bir program hazırlıyar caktır. Belediye İktisad istişare heye- ti şimdiye kadar et, ekmek, süt işleri etrafında tedkikler yapmıştır. Bu ted- kiklerden şimdiye kadar ameli bir ne- tice alınmamakla beraber, bunlar, Belediyenin alacağı tedbirlere bir esas teşkil edecektir. Belediye, yağ. peynir gibi çabuk bozulan gıda mad- deleri üzerinde de ehemmiyetle dur- mak fikrindedir. Hususile sade yağ istihsal ve satışı çok ıslaha muhtaç görülüyor, stanbul piyasasında karı- şık yağlar lüzumundan fazla oldu- ğundan, halkın sıhhatini korumak için ilk öncs'bu karışık yağ meselesi- ne kati surette nihayet verilmesi dü- şünülüyor. İstanbulda sarfedilen yağların bü- yük bir kısmı Trabzon, Erzurum, Kars gibi uzak yerlerden geldiğinden, yağ | stokunun muhafazası için büyük bir soğuk hava deposuna ihtiyaç görül- mektedir. Belediye, inşası yeni biten sebze hâlinden sonra bu gibi madde- | ler için yeni bir hâl daha yaptıracak ve bu, hâlin soğuk hava deposu ola caktır. Unutulan çanta İçinde 1600 lira mı, 1660 lira mı vardı? Halıcıoğlunda oluran ve idarede mutemedlik yapan B. Nazif adında biri evvelki gün 9 numaralı Haliç va- purunda içi para dolu bir evrak çan- tası unutmuştur. B. Nazif sonradan işin farkına varmış ve polise müraca- at etmiştir, Bu sırada vapurun memuru B. Aziz çantayı bulmuş ve içinde para olduğu anlaşılınca, çantâ muhafaza alına alınmış, idare müfetlişlerinden B. Nazmi de keyfiyetten haberdar edil miştir. Para, B. Nazminin huzurunda, sayılmış ve 1600 lira olduğu görülerek bir zabıt tutulmuştur. Çantanın bulunduğunu haber alan B. Nazif müracaat edince, kendisine, içinde 1600 lira bulunan çantayı ak- a dair bir zabıt imza ettirilmiş ve çanta verilmiştir. Fakat B. Nazif, sonra 60 lira noksan olduğunu iddia etmiştir. Bu hususta tahkikata baş- lanmıştır. ö. mış lâvhalar, tırtıl üşmüş çam ağaç: Tarı gibi yanlış içinde... — Doğru... Âleme hitab eden cihazlarımız, mülesseselerimiz telâftuz yânlışı İçin- de... — Aldırmaaaan... — Yok yok! Bu kadar aldırma- mazlık," bu kadar kendini koyüyer- mişlik te katiyen doğru değil... Bu manevi ihmaller, suistimaller, kendileri ye neticeleri itibarile, mad- di ihmallerden, maddi den daha az mühim de; . sahada da büyük bir temizliğe, ah- lâk o mücadelesine ihtiyaç olduğu muhakkaktır. suistimaller. (Vâ - Nü) AKŞAM ŞEHİR HABERLERİ Aldığımız mektuplar Psiko - Teknik lâboratua- rına ihtiyaç vardır e mütehassım, Rüşdü Bilge, fen muhitini alâkadar eden bir tedkik yazısı yazmış; oto- mobilleri sevk ve idare eden gotörle- rin nazari ve pratik bilgilerinin kAfı gelmediğini, şayet sıhhatleri mükem- mel değise vazife kabiliyetlerinin dalma meşkük, hattâ tehlikeli olabi- leceğini bildiriyor. Âsab cümlesi bozukluğunun ne ol- duğunu, nasil bozulduğunu, ve bu bo- zukluğun bazı fenni öletlerle tesbit edilebileceğini izahtan sonra şöyle di- yor. «Otomobil kazalarının hemen. yüz- de sekseni alkolik şoförlerin psiko motörlerindeki betâatten İleri gel- mektedir. Vaktinde idrâk edilecek hadiselere karşı dimağın uyuşuk ol- ması, diğer taraftan harekete inti- kal kabiliyetinin azalması, matlöp maneyraların vaktinde yapılmaması- na ve binnetice kasaların zuhuruna sebebiyet verir. Bugün; ber medeni memlekette tramvay, otomobil, otobüs gibi bir çok halk kitlesini taşıyan vesali nakli- yelerde müstahdem (vatman ve ş0- $ör) leri bu ince ületlerle (Psyeha - Technigue) lâboratuvarlarında perlo- dik bir şekilde muayenel tıbbiyeden geçirmek bir kalde hükmündedir. Günder güne her türlü medeni vası- talarin imar edilen Türkiye Cümhu- riyeti şehirlerinde, bu gibi vesaiti nak- liye şolörlerinin muayenelerine mah- Mis (Psyeho - 'Töchnigue) lâbaratu- varlarının kurulması şayanı temen- nidir. Şehir tiyatrosu sanatkârları Üç aylık bir Anadolu tur- nesine çıkıyorlar doktor bay İstanbul Şehir tiyatrosu sanatkâr- | ları, Cümhuüriyet Halk Partisinin teş- Yik ve tasvibi ile, Partinin himayesin- de üç aylık bir Anadolu turnesine çı- kıyorlar, Sanatkârlarımız 4 nisan salı günü İstanbuldan hareket edecekler ve doğ- Tü Konyaya gideceklerdir. 5 nisandan 9 nisana kadar Konyada, 11 den 16 ya kadar Adanada, 17 den 20 ye kadar Mersinde, 21 den 23 e kadar İskende- runda, 25 ten 30 a kadar Antakyada, 2 mayıstan 4 mayısa kadar Antepte, 6 dan 8 e kadar Mardinde, 10dan 14€e kadar Diyarbakırda, 15 ten 17 ye ka- dar Elâzığda, 19 dan 21 e kadar Ma- latyada, 23 ten 24 e kadar Akşehirde, 26 dan 28 e kadar Afyonda, 29 dan 31 e kadar İspartada, 1 hazirandan 3 hâzirana kadaf Burdurda, 5 ten 10a kadar Antalyada temsiller verecekler; haziran 12 de Ankarada bulunacak- lardır. Temsil edecekleri eserler şunlardır; «Bir muhasip aranıyor», «Satılık, ki- ralık», «Oğlumuz», «Zehirli kucak», <Tosuns, «Büyük hala», «Yumurcak», «Korkunç gece», «Dama çıkmış bir güzele, «Sürtük», Ankarada burlardan fazla olarak Celâleddin Ezinenin «Bir misafir gel- di» telif eserinin oynanması çok muhtemeldir. Altın saati aşırıp kaçarken yakalandı Sabıkalı yankesicilerden o Şevki, Heybeliadada oturan Rasimin yelek cebinden altın saatini aşırıp kaçarken yakalanmıştır. pm ae Genişletilecek caddeler İstimlâk için şimdiden hazır- lıklara başlandı Nafia Vekili B. A Ali Çetinkayanın şehrimizde yaptığı tedkikler netice- sinde Sirkecide Paket postahanesinin karşısındaki köşenin, Galatada Tüne- lin karşısındaki adanın, Beyazıt ile Aksaray arasındaki caddenin dar kıs- mının kaldırılarak buraların açılma- Sına karar verildiğini ve icab eden İs- timlâklerin yapılacağını yazmıştık. İstimlâk muamelelerine (başlanmak üzere Belediye İstimlâk müdürlüğün- ce lâzımgelen tedbirler alınacaktır. Evvelâ bu sahalarda mevcud bulunan emlâk ve sonra bunların mal sahip- leri ve emlâkin kıymetleri tesbit edi- lecektir. İstimlâk bedellerinin hangi membalardan temin edileceği henüz belli değildir. Eminönü - Unkapanı yolu Eminönünün birinci istimlâk saha- sından artan yüz bin lira ile eski Va- Jide hanı arkasında ve Balıkhane önündeki 13 parça emlâkin istimlâk edileceğini yazmıştık. Bunların is timlâk muamelesi ikmal edildikten sonra Belediyenin ayıracağı tahsisat ile Eminönünden Unkapanına doğru açılacak yol için yapılacak istimlâk- ler temin edilecektir. Şehircilik mütehassısı B. Prost ma- yısta şehrimize geldiği zaman bir ta- raftan Eminönü meydanının tanzimi Plâninı hazırlıyacak, diğer taraftan Eminönü ile Unkapanı arasında Gazi köprüsüne ulaşacak sahil yolnunun güzergâhmı tesbit edecektir. Belediye, bu yolun açılmasına bü- yük ehemmiyet verdiğinden, yolun ke- narında şehre irad getirecek bazı bi- malar da yaptıracaktır. Bundan başka Eminönü ile Unka- panı arasında sahilde son sistem bir de rıhtım inşa edilecektir. Su ucuzlayacak mı? Suyun muayyen zamanlarda kesilmesinin önüne geçilecek İstanbul Sular idaresinin müame- lâtını tedkik eden Nafia heyetinin işi. ni bitirdiğini ve raporunu Nafia Vekâ- letine takdim edeceğini yazmıştık. Bu rapordan başka İslanbülun su ihtiyacı, suyun ucuzlatılması için ah- nacak tedbirler hakkında Belediye Reislik makamı da ayrıca bir rapor hazırlıyarak Nafia Vekâletine verecek- tir. Terkos su şebekesinin ıslahı ve su miktarının arttırılması için beş senedenberi sarfedilen para, Sular idaresinin #bonelerden aldığı bedel- lerden temin edilmiştir. Halbuki baş- ka bir varidat memba: bulup ta bu varidat membaınin geliri, su şebeke- sinin ıslahına sarfedildiği takdirde su sarfiyat bedelinin indirilmesi kabil olacaktır, Bundan başka şehrin muayyen ba- zı semtlerinde muayyen zamanlarda suyun kesilmesine nihayet verilmek üzere, Terkos gölünde yapılan tesisa- tın bir an evvel ikmeline çalışılacak- tır. Suyun kesilmesi, Terkos boruları- na hava dolarak, su verilmeden saai- lerin işlemesine ve bu yüzden abone- lerin fazla'para vermesine sebep' ol- maktadır. Su kesilmezse bunun da önü alınacaktır. Bay A Amca borçlu peş peşinde !.. — Allah Allah, zatıâlinizden borç para aldıksa günah işlemedik ya bay” Amca... «. Bu ay olmazsa gelecek ay... e ... Gelecek ay olmazsa öbür ay... veririz elbettel... İpsEr çarpan | Alık insanlarmış! Amerikan zabıtası Holivutta bir çok sinema artistlerini soyan Graham adında meşhur bir hırsızı yakalamış. Graham diyormuş ki: «Dünyada sinema artistleri kadar alık insan bulunmaz. Onları soymak öyle kolay ki adeta çocuk aldatır gibi bir şey...» Azılı hırsızın bu sözlerini okuduk- tan sonra kendi kendime; — Sinema artistlerinin her hareke. tine hayran olanların kulakları çın- lasın!.. dedim, AKŞAM'ın Yeni müsabakası

Bu sayıdan diğer sayfalar: