30 Ekim 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

30 Ekim 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

p Sahife 6 * 30 Teşrinievvet 1959 | Köpekler cephelerde mühim hizmetler görüyorlar Uzak kıtalar arasında irtibatı temin ediyor, yaralıları buluyorlar Bu sebeple Fransa ve Almanyada boyları lâakal 55 santim yüksekliğindeki köpekler muayeneden geçisiiiyor Viyanadan bildiriliyor: Geçen umu- mi harpte muhtelif harp cephelerin- de çarpışmış olanlar, köpeklerin, ne büyük hizmetler ifa ettiklerini hatır- Jarlar, Bu fedakâr hayvanlar, ber türlü tahrip ve öldürme vasıtalarına rağmen ya cephede birhirinden uzak olan kıtalar arasında irtibat vazıfe- sini görmüşler veyahut ötede beride kalmış olan yaralıları bularak mu- hakkak bir ölümden kurtarmışlardır, Bu sebepten dolayı, Avrupada harp başlayınca, yine köpeklerin ir- tibat ve Kızılhaç hizmetlerinde kul- Janılmaları zaruri görülmüş, ve bun- Jardan iş görebileceklerin ordu emri- ne abnmalarına başlanmışlır. Al- manyada ve Fransada cephelerde İş görebilecek köpeklerin ordu hizmeti- ne alınmalarına tevessü' edilmiştir, Almanyada neşredilen bir emirde boyları lânkal 55 santim yükseklikte köpek besliyenler, derhal köpeklerini ordu baytar muayene heyetleri hu- zuruna getirmeğe davet edilmişler- dir. Viyana şehrinde ordu hizmetine alınacak köpeklerin sıhhi muayene ve tefriklerine geçen haftadanberi yüksek baytar me ndeki sihhi muayene heyeti huzurunda başlan- muştur, Wienner Journal gazetesine gö; yüksek baytar mektebinin geniş ay- Jusu, hiçbir zaman şimdiki kadar bir köpek İzdihamına şahit olmamıştır. Mektebin yalnız avlusu değil geniş bahçesi de efendilerinin yedeğinde muayene sırasını bekliyen köpekle- rin havlamaları ile çınlıyor. Getirilen köpekleri muayene eden heyet, avluya konulmuş geniş bir masarın önünde oturmakladır, He- yet azası arasında bulunan tecrübeli baytarlar, yaşları, cinsleri oveyahut arızaları itibarile bizmete elverişli olmayan hayvanları derhal bir tara- fa ayırıyor, hizmete elverişli olduk- ları anlaşılan köpeklerin sahiplerine birer vesika veriyor ve köpekleri sa- hiplerile beraber, evlerine iade edi- yor. Muayene heyetinin huzuruna her nevi ve cins köpekler getiriliyor. İ peklerin Saint Bernard, çoban, Alzas, Dober- mann soyundan Alman, Arzıcedid köpekleri muayene heyeti huzuruna çıkarılıyor. En çok ordu: hizmetlerine elverişli görülenler, . çoban, Dober- mahn, ve Alzas cinsi köpeklerdir. Bunişr da sekiz aylıkla allı yaş ars- sındadır. Heyet, köpekleri muayene eder et mez, derhal kararını vermektedir. Yalnız fevkalâde cins adâcdilen kö- sahipleri, hayvanlarile be- raber, avlunun bir kenarında bekle meğe isim ve adreslerini, * köpekleri- nin talim görmüş olup olmadığı be yana davet ediliyorlar. Köpeklerin yaşları hakkında yan. lışlığa düşmeğe imkân yoktur. Bay- tarlar, köpeklerin ağızlarını açatak dişlerine bir göz atar almuz, sahip- leri bilmeseler bile yaşlarını katiyet- le tayin ediyorlar, Maamafih köpek- lerini fevkalâde sevdiklerinden ve onlardan ayrılmak istemediklerinden dolayı, hayvanlarının yaşları ve Sih» hi veziyetleri hakkında muayene he- yetini aldatmağa teşebbüs eden ve EE Fransız ilk hatlarında bir köpek verilen kâğıdı götürmeğe İlazırlanıyor yid için hayvanları- nı tedavi eden hususi baylarlardan aldıkları raporları. çıkarı gösteren. birçok kadınla bu iddialarını te; görülmüş- tür. Meselâ dişi bir köpeğin mideşin- den 2 olduğu iddia edilmiştir. Fakat muayene heyeti, terlien ra- porlara kulak asmamakts ve kendi yaptığı muayeneye istinaden. kara- rını vermektedir. M e h i, insofsız davran- mamaktadır. Heyetin bazı defalar, köpek sahiplerinin hal ve şanına ba- karak karar verdiği de vakidir. Hizmete elverişli diye ayrılan kö- pekler, hususi bir talime tabi tutu- lacaklar, alacakları emre göre yürü- meği. veyahut durmağı, yere yatarak kalkmağı yerlerde sürünerek ilerle- meği, manlalardan. atlamağı, top gürültülerinden korkmamağı öğre- neceklerdir, Hizmete alınan Köpekleri talim ve terbiyeye memur edilenler, kendile- rine tevdi edilen vazileyi ifa edebil- mek için çok sıkı bir şekilde intihap edilm Fransızların ği sevketükleri ağır tânklar vagonlara Yükleniyor N Bi Mektep hıfzıssıhhası bakımından Okullarımızda devam ve disiplin meseleleri Yazan : yısı milyonu çoktan geçti; bu ordu- nun ana sermayesini teşkil eden ta- lebelerimizi ve beden sağlam- lığı içinde işmesi hepimizin en 58 mimi dileğimizdir. Bu dileğimizi yerine getirmek ve mekteplerimizde öğretimden . iyi ve kuvvetli neticeler almak için plânlı ve metodlu bir programa ihtiyaç var- dır, Bu yazin toplanan ve memleke- tin muhtelif tahsil derecelerine men- sup öğretim elemanlarının bir arada fikir'teatllerine hizmet etmişolan Maarif Şürası muhtelif noktalardan bu programı hazırlamıya çalıştı. Plân komisyonu ve muhtelif öğretimlere Giz, orta, yüksek) aid komisyonlâr günlerce vecdi bir gayretle çalışarak maarif hayatımızın esas ihtiyaçlarını gözden geçirdiler ve bir çoklarında müsbet kararlar aldılar, Bunların içerisinde en ehemmiyet- lilerinden biri de çocuklarımızın de. vam ye çalışmalarının selim bir tarza bağlanmasıdır. Dikkat edilirse gönün yüklü ders programları altında bu- nalan talebelerimiz gerceleri hocala- rının verdiği vazifeleri hazırlamakla meşgul olur; günün dersini tekrarlıya» maz; bu yüzden imtihan zamanların- da sıkışır; büsbütün şaşırır; imtihan günlerinin uykusuz geçen 'geceleri içerisinde sinirleri ve tekmil bedeni vazifeleri bozulur, imtihan psikozu de» nilen ruhi teşevvüşlere uğrarlar. İm- tihan için öğrenilen şeyler de daha O kapıdan çıkarken uçmaya mah- kümdur, Binaenaleyh çocuklarımızı bu me todsuz ve yorucu çalışmanın tesiri deri kurtarmak ve onlara plânlı, mun- tazam bir çalışma itiyadı vermek için Şürüj ders vakitleri programında bâzı değişikliklere karar vermiş ve dersle- rin başlama zamanlarını bir saat kadar erken almak ve ders zamanlarını da kırk beş dakikaya indirmek suretile dersleri öğleden evvele toplamayı tas- vib etmişti, Bu suretle çocuklarımız öğleden- sonraları mektepte hocalarının neza- reti altında çalışmak ve derslerini ha zırlamak fırsatını bulmuş olacakladı. Haftanın çalışma günlerinde dersle- rini hazırlıyan talebe geceleri evinde Tabat edecek ve tatil günlerini de ta- biatin temiz sinesinde spor, gezinti ve dinlenme ile geçirecektir. Bu suretle imtihan psikozu de- nilen bir tehlikedende uzak ka- lacaklardı, Ayni zamanda zor ders- lerin sabah saatlerine getirilmesi su- retile tamamile psikopedagojik esas- lar dahilinde bir program hazırlan- ması da prensip olarak kabul ve Şüraca çocuklarımızm mümkün olduğu ka- dar fazla okuyabilmelerini temin için tedrisatın bâşlama tarihinin de bu sene Eylül içerisine alınmasına katar verilmişti. Derslerin başlamasıle be- raber tatbikine başlanılan bü karar- lardan sabaha ald olanı bazı itirazları davet etti, çocukların bu yüzden uy- kusuz kalacakları, sıhhatlerinin bo. zulacağı ileri sürüldü. Vekâlet işlerinin tedvirinde iş bölü. mü, bilgi ve ihtisasa ön safta yer ve- ren Vekilimiz Şüra kararının tatbiki- ne aid programı üniversitenin dahili hastalıklar, çocuk, hıfzıhhat, tababeti ruhiye hocalarile ve Vekâletin #lâkali sıhhat baş müfettişinden mürekkep bir ilim ve ihtisas komisyonunda ted- kik ettirdi Hakikaten saat sekiz erken midir? İtiraz edenler misal olarak İstanbul. daki vesaiti nakliye meselesini ileri sürüyorlar. Muhterem Velid Ebüzziya Samatyadan kalkâcak bir talebenin Haydarpaşa lisesine ne suretle gide- bileceğini soruyor. Evvel emirde Şüra kararında cburi zaruretler karşı- sında bazı akalarda mevsim ve iklim şerailine . göre “ders başlama saatinin bir mikdar ile geri alı- nabileceği yazılıdır. P, mâdaki bu müsâadeye riğmen San ada oturan talebenin Haydarpaşa isesine gitmesi “Yülzisüikhat köldölerine üygün de” mlekette maarif ordusunun $a- | Prof, Dr. Fahreddin Kerim Gökay değildir. Bundan üç sene evvel İsviç- re Hijyenmantal — akıl hıfzıssihası | cemiyetinin mektep talebelerine ald bir sağlık rehberini. okumuştum. Çocuk ana ve babalarına verilen tavsiyelerin başında ikametgâhların mektebe ya- kın olarak seçilmesi geliyordu, Pren- sip olarak her talebenin bulunduğu semtteki mektebe gitmesi lâzımdır. Bu lâzımeyi kabul edince bütün diğer memleketlerde olduğu gibi sekizde başlamanın pek çok faydaları vardır, Maarif Vekâleti yukarıda adı geçen komisyona yatılı ve yatısız çocukların yirmi dört saatlerini nasıl geçirme. leri ve beslenme tarzları hakkında bir program hazırlanmasını da hava- le etmiş ve bu komisyon da psiko pe- dagoji esasları dahilinde ana ve ba- balara bir rehber hazırlamıştır. Bu programda kahvaltı ve yemeklerin hazım zamanları, uyku saatleri hesap edilmiştir. Memleketimizdeki hatalı itiyadlar- dan biri çocuklarımızın geceleri ebe- veyinlerile birlikte geç vakitlere ka- dar uyanık kalmalarıdır. Bu gece iti- yadı daha ziyade münevver zümre» miz arasında görülüyor; halkımızın mühim bir ekseriyeti ahları güneş doğmadan kalkar ve akşamları erken yatar; bu suretle gündüzün bol siya» sından istifade eder ve fiziyoloji tep rübelerile daha dinlendirici ve neşvü- nema noktasından daha faydalı olan gecenin ilk yarısına aiğ uykudan isti. fade ederler; Çocuklarımızın «istikbal erken kalkanlarındır» darbı meselin- den istlade etmeleri ve erken yatıp erken kalkmaya, muntazam, prog- ramlı bir hayata alışmaları hem ken- di menfaatleri ve hem de Türk cemi- yetinin umumi menfaati bakımından faydajidır. Her yaşım muhtaç olduğu üykü müddeti ayni değildir. Ortaokül ve Wse talebelerinin en az 9 saat uyku- ya ihtiyaçları olduğunu göz önünde tutarak en geç akşamları saat dokuz- da yalağa gitmelerini temin etmek lâzımdır. Bu suretle sabahları saat altıda kalkan, tuvaletini ve kahvülk tasını intizamla yapmıya alışan bir çocuk bütün hayatında muvaffak olur, Bilhassa sabahın dinlenmiş sa- atlerinde dimağın faaliyeti dahâ mahsuldar ve daha kuvvetlidir, 'Talebelere tatbik edilen erken yat ma tavsiyesini ana ve babalarada tekrarlamayı sinir hıfzıssıhası nok- tasından faydalı buluyorum. Bir yazımda «uyku sinir cümlemizin mi- yarı ve mimarıdır; demiştim, Bun- dan dolayı Garp memleketlerinden pek çoğunda tiyatro ve sinemalar''en geç on buçukta Kapanırlar, Bu su- | etle ertesi gün çalışmağa gidecek adamlar erkenden uykuya gitmek im- kânını bulurlar. Bizde evvelce tiyatro Tar sabaha kadar devam ederlerdi, Bundan on üç sene evvel bu hususta bir kaç yazı yazmış ve © zamanın Şehremini olan operatör Emin bey- den sinema ve tiyatroların erken k& panmasını rica etmiştim. Mühte rem meslekdaşımızın yazılarımızı tase vib ederek verdiği karar bir çok iti- Yazları mücip olmuştu. Fakat bugün erken kapanma itiyad. haline geldi, Şimdi kimse itiraz etmiyor.. Biz çok çalışmak mecburiyetinde olan bir milletiz, Binaenaleyh çalış- ma rejimimizi çoğaltmak için hıfzıs. sıhhat esasları dairesinde uykumuzü uyumaya ve erken kalkıp işe gilmeye âlışmak mecburiyetindeyiz. İş zama. nında iş, dinlenme zamanında din lenme, geceleyin uyku!., Gelecek ya- zımda disiplin meselelerini tedkiğ edeceğim. KÜÇÜK İLÂN okuyucularımız arasında EN SERİ, EN EMİN EN UCUZ vasıtadır. Alım satım, kira işlerin. de iş ve işçi bulmuk için istifade guliniz! > £ X

Bu sayıdan diğer sayfalar: