20 Temmuz 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

20 Temmuz 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SÖZÜN GELİŞİ Bir adıköyden itibaren sahillerimizi süs safir olduğum bir akşam caddede dolaşırken bana bir at gösterdiler. atın hayırlı hizmeti liyen güzel sayfiyelerimizden birinde mi Üze- rinde genç bir kız taşıyan, mütenasip başı, pınl pırıl parlayan tüyleri, İtif sağrısı, ince bilekleri ve ahenktar yürüyü k ön gibi bir at, «Güzel şile insanım seyretmeğe doyamıyacağı sü- dedi, bir ördüğü bir aşağı, bir yukarı dolaşıyor, bağlar içinden dokuyordu. Dünyanın ağaç ihtiyacı son derecede art- olduğundan ormanların kıymeti de o Misbette yükselmiştir. Eskiden ormanlar- daki ağaçlar ya mahrukat olarak yahud bina inmatı ve travers ve maden tabanı Şiarak kullamimakta idi. Şimdi ise bin lü madde sğaçten (o çıkarılmaktadır. A sini şeker, suni benzin, sellüler, Suni ipek, ve emsali çok harcedilen mad- Geler için hesapsız ağaç sarfedilmektedir. pi, üyata oranlardaki ağuçların tabi Örmeleri ie yapılan istihsalât kâfi gel- b; ektedir. Bunun için ağaçları süratle ürütecek usuller aranmakta İdi, Belindeki Kaiser Wilhelm enstitüsün- * senelerdenberi yapılan tedkik ve tecrü- belerde ağaçları süratle büyütecek uzulle- keşfine muvaffakiyet hasıl olmuştur. Zn NEKER BER? gaçları çabuk büyütecek yol aranıyor Bu mücssesenin da mahsus zu- refte yetiştirilen ağaçlara Ülireviyolet ve röntgen şua'lari tatbik edilerek bunların irsi kabiliyetlerine müdahale ve tasir edii- miş ve şiddetli soğuğa tutulmak gibi dar- beler le yahtd uzun müddeğ susuz bırak- mak suretile ağaçların kabiliyetleri teksif olunmuştur. Bu ağaçların nesli büsbütün yeni bir elns olmuştur. Bu yeni elns ağaç süratle büyümektedir. Bu cinsten olan süğüd'er hem kurak erazida yetişmekte hem de Jki sene sonra sellüloz İmaline salik biz hale gelmektedir, İşte bundan sonra sellü- Yos münhasıran bu yeni elns ağaçlardan yetiştirilecektir. Bu sayede ormanların tah- ribine mahal kalmıyacaktır. Domuz kılı pahalanmış Domuz kılından yapılan fırçalar son za- Münlarda çok pahalılanmıştır. Sebebi Al- kayada ve Avrupanın diğer yerlerinde bay lerin Ana domuzları yavrulama iyi wsları için ahırdan çalkarmamaları- mi, Güneş gören domuzların kılları sey- “eşmekte ve telleri İncelmektedir. Yecek ye bahusus et kıt bulunduğu bir anda domuzlar kıllarının hatırı için kayalarındarı uzakta tutulmasını sahipleri dahi Pre? saymadıkları gibi hükümet bu yolda teşvikte bulunmamaktadır. Fırça buhranının önünü «limak için sunlsini bulmak üzere Almanyada muhte- M? müesseselerde tecrübeler yapılmakta 4d, Nihayet iki türlü suni kıl bulunmuş- tur. Bunlardan biri 150 santigrad hara- rete tahammül etmekte ve diğeri suda yu- muşamamaktadır, Uzri olmadıklarından bu fırçalar hastalıkların nakli ve neşrine de vasıta olmamaktadırlar. Bu sebepten tabii kıldan yapılan fırçalar büsbütün Mibardan düşmüştür. Kelebekier çok uzak yerlere giderler kerim, güzel ve nazik bir hayvan olan tegibekler ilk nazarda çok zayıf görünmek- er. Bunların ancak kendi muhitleri dahilinde, Halları Zanholunur, Hakikatte kelebek, kar- kadar uzun mesafelere seyahat mış ve kanadlarına tarih ve işaret konula» rak saliverilmiştir. Bir müddet sonra Ame- rikanın her tarafında bu iz yakalanıp tedkik ediümesi İç yvana! mir verilmiştir. İşaretli mütehassıslarına 6 > ee dada Hudson kör- — Şimali Kana Diğer bir tee rübede kelebeklerin Ayvustralyaya ve Ma- lay adalarına kadar gittikleri görülmüştür. Kanadlarınm on santimetre tu tar bu kelebeklerin kolaylıkla devritlem yapabilecekleri anlaşılmıştır. İlham perisi nasıl gelir? Bürük muharrir, filozof ve mesikişi- | hayla hemen * ekserisinin, beperiyete | in; biyeli etmiştir. Eserleri dünyaca tanman dair e aatkizların hususi hayatlarına | matı büyük bir elld halinde neş- eden bir açılan bir hülâsa büyük adamların busü- Mimari hakkında merakla okunacak ma- Du huy ativa etmektdir. Gözümüze çarpan Yi aynen naklediyoruz. Fransız muharririnin kitabından Mi i diki, ni kurşun kalem irad edil- Maş üre müharrirlerden birçoğu bü Tam kullünmamakta israr etmişlerdir. Uzun Adam muharrir kaz tüyü ile yarı yazan Mergu, ürak tanındı, Bu devirlerde edip- Milekie, Şoğunun kaz tüyü ile Iktıfa etmeyip Terek çine dantelâli kolluklar da geçi- tahayyülüta daldıkları, kimizinin an- Sureyya ta, kimisinin $se oturarak yazmak ilham perisile bağdaşabildikleri tir, iz Yâkin zamanların muhartirlerine » meselâ Fransız edebiyatının en bü- Müykisalarından biri olan Montaigne çok Kafiye Yazar, kalemini oynatırken et- çıt çıkmasına tahammül ede- bir sükün içinde düşünebilmek kimse tarafından rahatsız edil- İçin hususi surette inşa ettirdiği bir kapanmak âdetirde idi. ulen hayatının büyük bir kısmını geçirmişti. Eserlerini dalma pos- rında yazmağa alışmıştı. Onun sekin bir odada, bir masa başında bir tir kaleme almak mümkün olmadığın- yazmağa niyet edince bir araba ki- FIR 5 i; re dal- da dalma içi kabuklu fın- kâse bulundurur, bunları te- | #detinde & kırarken düşünürdü. Alman VE Ra rilarn yazarken ayakla” Yanı, içi buzlu su dolu bir kovaya sokmak , Bossuet yanı çü çi otur- zaman yanında kimsenin bulunması- e baha edemez, kalemi eline alma- dan evvel başına sıcak sudan çıkarılmış 15- ık bezler bağlardı. “Yor karnını taka basa dayurduklan $011- ra yazı odasına çekilir, başına sirkeli suda ıslatılmış bir havlu sarar, iki kaşı ortasına da bir ekmek parçası Yal ki, mu- harriri bu vaziyette gören komşuları derhal onun yazı yazmaya oturduğunu anlıyarak kendisini katiyen rahatsiz etmezlerdi. Balzac mütemadiyen kahve içer ve ondan aldığı kuvvetle durmadan yazardı. Şair Muss set, Verlaine ve büyük musiirişinas Sehubert ilbamlarım bir kadeh alkol içinden çekip çi- karırlardı. Mozart nefis bir yemekten sön- ra, hazım esasında düşüncelere dalar, bu mrada külağına gelen eşsiz nağmeleri not ederdi, Rossini yeni bestelerile bir az son- ra yiyeceği yemeğin Histesini ayni zaman- da hazırlardı. Jean » Jacgucs Rousscav'ya gelince o bütün fikirlerini kırlarda, otlar arasma uzandığı zaman kaleme almıştır. Bir oda içinde yazı yazmağa tahammül ede- mezdi, > Şimalin üç irfan diyarı Ördü mebusu B. Selim Sırrı Tarcan Fin- lindiya İsveç ve Danimarkaya mid hatıra- Yarını «Şimalin üç irfan diyarı» ismi altın- da kitap halinde neşretmiştir. Flatı 50 ku- ruştur. Türkiyede devletçilik Kiymetli genç hukukçularımızdan Haldun Derin'in «Türkiyede devletçilik. mevzuu Üzerinde uzun samandanberi yaptığı etüğ- ler 200 sahife tutan bir cild halinde intişar etmiştir. Müellif eserinde Türk devletçili- Bini bütün tezahüratile ve şümullü bir su- rette izah etmektedir. Fiatı 179 kuruştur. Cebelüttarık 236 senedenberi İngilizlerin elindeki bu müstahkem mevki nasıl bir yerdir? Mihver devletlerinin İngiltereye hazirla- dıkları büyük taarruz esuasında Cebelütta- nk müstahkem mevkiine de hücum edecek- Jerinden bahsedilmektedir. Journal de Ge- növe gazetesi, Cebelütlarıka tahels ettiği uzun bir makalede diyor ki; Cebelüttarık 236 senedenberi İngilizlerin elindedir. Burası, Süveyş kanalının açılma- m üzerine Britanya imparstorluğunun şark cihetindeki müstemlekeleri ile irtibatını te- min için bir istinad noktası olmuştur. Ce- belütlarık 1704 de, Malta 1800 de, Aden 1838 de, Perim 1857 de, Büveyş kanalı 186) da, Kıbrıs adası da 1878 de İngüterenin eline geçmiştir. İngiitere, Cebelüttarıkı almasını, sİstihlâf, harbi denilen İspanya harbine Bu harpte, İngiltere, İspanya ile Fransa- nın Bourbon hanedanının müşterek hüki- miyeti altına girmesine müni olmak İstiyor- du. İspanya isthlâf harbi, 1701 de başla- mışla, İngiltere - Hollanda - Avusturya it- tifak şebekesi, şimale doğru, yapılacak bir taarruz hareketi ile kati bir netice almak Üzere ctnubü İspanyaya bir ordu ihraç et- meği kararlaştırmıştı. Evvelemirde Cadix gehrinin zaptedilmesi düşünülmüştü. İngi- Mz amiral sir George Rooke'nin tavsiyesi Üzerine 1704 de Cebelüttarıkın zapiedilme- sine karar verilmişti, Sir George Rooke'nin kumandası altında, içinde 3,100 top ve 20,000 kişilik bir ihraç kuvveti bulunan bir donanma bulunuyordu. 2 ağustos 1704 tari- hinde Algösiras koyunun garp sahiline a$- ker çıkarılmıştır. Cebolüttarık, sahilin şark koyunda bulunuyordu. Cebelüttarıkı müda- faa eden İspanyollar 5 oğustosla teslim ol- muşlardır. Bu harbe nihayet veren 1714 ta- rihll Utrecht muahedesi, Cebelüttarıkı İn- giltereye vermişti, 1721 de İgiintere kralı birinci George, Ploridaya mukabil Cebelüttarıkı İspanyol- lara vermek istemiş, fakat İnefiz parlâ- mentosu bu mübadeleye mâni olmuştu. Yrzı de bir taraftan diğer ta- taftan Fransa De müttefiki İspanya arasin- da harp patlamıştı. Gene Cebelüttarık ha- rekâtın mihveri olmuştu. Cebsiğttarık, için- deki 5 bin kişilik İngiliz garmizonile bera” ber, boş ay muhasara edilmiş, fakat mu- hasara hiç bir netice vermemiştir. İngiltere, şimali Amerikadaki müstemlekelerini mü- dafaa harbine girişince İspanyollar, Fran- mzlatın da yardımı ile Cebelüttarıkı geri al- mağa teşebbüs cimişlerdir. Bu defa Cebetât- tarıkın muhasarası 1779 - 1783 arasında dört sene sürmüştür. İngiliz kumandanı Six Elbotun kumandasında 5400 müdafi vardı. Mütsarrıslar ise 15,000 kişi tdi. Müt- tetik kuvvetlerin kumandanı duc de Crillon Kaleyi zaptetmek ümidile sabih bataryalat yücude getirmişti. 1782 senesinde ağırlıkları 600 ile 1400 ton arasında tehalüf eden ve 5200 mevcutlu 438 toplan mürekkep olan Du sahih bataryalardan on tanesi, Cebelüt- tarıka garp tarafından taarruz etmişlerdir. Fakat bütün gemiler, İngilizlerin infilâklı mermilerle yakılmışlar, müttefikler 1500 kişi zayiat vermişlerdir. İngilizlerin zayiatı We 16 ölü ile 63 yaralıdan ibaret kalmıştır. 1783 senesinde bu harp nihayetlenince urun seneler Bahrimuhiti Atlası ile Akde- niz arasında münakalâtı kontrol eden bu müstahkem mevziin sükünn borulmamış- tar, 1914 - 1918 umum! harbinde Cebelüttarık taarruza uğramamış, yalrız bazı tahtelba- birler, Cebelüttarık Ilmanına girmeğe te- gebbüs etmişler, fakat muvaffak olamamış- lardır. Cebelüttarık en modern bir şeklide tah- kim edilmiştir. Butaryalanı kayalar arasın- da gizildir. Tablat tarafından setr ve hima- ye eöllen bu batarya mevzileri, (Ik defa ola- Yak, dörk sene sürmüş ölan 1770 - 1783 har- bi esnasında karılmışlardı. Cebelüttarık kayalık dağı, şarkta Algösi- ras koyunu tahdi4 eden burun üzerinde yükseliyor. Dağın zirvesi şimalden cenuba doğru uzuyor. İngilizlerin kısaca kayalık de- dikleri dağ, 45 kilometre uzunluğunda olup «Şeker ekmeği; ünvanını taşıyan tepesinin yüksekliği 425 metredir. Şirlalde, bu kâya- Ek, Cebelüttarıkı İspanyaya bağlayan ber- sah üzerinde amudi bir vaziyettedir. Bu su- retle Cebelüttarıkın Akdenize Karşı olan gark yamacı ile etnuplaki veu da amud bu- Junuyor, Dağın garp yamacının yüksek kısımları, oldukça sarp ise de daha aşağıda düzele- Tek eski şehrin bulunduğu ve 200 metre ge- nişliğinde bulunan bir yaylâ teşkil etmek- tedir. Şehrin daha modern mahalleleri da- ha yüksek, büyük kayanın garbi cenubi ucunda bulunuyorlar. Eski şehrin altında 3 dalgukıranla muhas faza edilen İlman uzamaktadır. Şehrin ve manın Algesiras kuyuna karşı vaziyeti, bü- tün tasrruzların niçin garp İstikametinden yapıldığını izah ediyor. Kara cihetinden yas pilan bazı taarruzlar da kayalığın şimalin- de bulunan dar berzah yolundan yapılmışsa yan bu berzah kayalığın şimal yamacında» ki bataryaların ateşine maruzdur. Berzahın gimalinde Cebeltittarık İle İspanya arasın- daki hududu gösteren yüksek ve sağlam bir parmaklık ve bunun ötesinde de 600 metre derinlikte bitaraf bir mıntaka ve ha ileride İspariyanın Lu Linca şehiri bulu- nuyor. Hudud parmaklığında bulunan ye güne kapı, her akşam dikkatle kilitlemek. te ve anane mucibince anahtar, Cebelütta- rik kumandanma teslim edilmektedir. Co- belüttarık boğazının genişi hakkında sk gk yanlışlıklar yapılmaktadır. Cebelüttarık boğazının en dar yeri 14, uzunlufu da 6 kilometredir. Boğazın derinliği, garp med- halinde 300 ve şerk modhelinde 1000 metre arasındadır. Burada garip bir hâdise göze çarpıyor. Boğazda biri Akdenizden Allanti- Bo doğru denizaltı, öteki de Atantikten Ak- denize doğru deniz üstü, iki akıntı mevcut- tar. Deniz üstü akınlısı sicaktır. Sulh zamanında Cebelüttarık boğazından senede 25 milyon ton hacmi istlabisinde 6500 - 7000 gemi gelip geçmektedir. Irlandanın garip vaziyeti Yakalanan bir paraşütçünün üzerinde neler bulunmuş! Genevrede çıkan Journal de Genöve Bu sözleri geceleyin İrlanda üzerin- yazıyor; Şu sırada esen ve her şeyi altüst et- mek tehlikesi gösteren korkunç fırtı- ne içinde İngiltere İniparatorluğu hakikaten bir kuvvet ve kudret man- zarası gösteriyor. Majeste altıncı Cor. cun, Üzerlerinde hüküm sürdüğü ser- best milletler camiası kuvvetli görün- mektedir. Yalnız arada aksayan bir taraf vardır. Bu, dünyanm diğer * ucunda, pek uzaklarda değil, İngilte. Teye iki adım mesafede yeşil Irlanda» dadır. : Filhakika Irlanda, daha doğrusu serbest Irlanda hükümeti, henüz üze- rinde Hitlerin gamalı haçlı bayrağı- mın serbestçe dalgalandığı yegâne do- minyondur. Bugünkü harpte İngiliz dominyonlarından yalnız cenubi Ir- landa henüz bitaraf bulunmaktadır. İngiltere bu bitaraflığa riayet ediyor, Diğerleri bundan İstifade ile İngilte- reyi istiylâ etmek için plânlar hazır. yorlar. Bu gerip vaziyetin neden İle- ri geldiğini anlatmak lüzumsuzdur. Bugünkü hakikat şudur: Almanyanın Irlandanın merkezi olan Dublin şeh- rinde bir sefiri ve büyük bir sefaret heyeti vardır. Halbuki Irlandanın şk mal kısmını teşkil eden altı vilâyet, daha harbin fik gününden mukadde- Tatıni İngiltereninkine bağlamıştır. cenubi Irlanda Başvekili de Valera ve imei Irlandayı tehdid eden teh- eleri pek &JA biliyorlar. Ayarilan Mac Dermot geçende söylediği bir nu- tukta dahilden bir taarruzu, yahut hâ- Tİçten bir hücumu gözönünde tutmak lâzım geldiğini söylemiştir. De Valera bizzat Irlanda mecilsinde demiştir ki: «Ben bir peygamber değilim, İsviçre başına neler geldini söyliyebilir mi? İsveç bu hususta tahminde bulunabi- lir mi? Hakikat şudur: Biz küçük bir memleketiz ve bir gün muhariplerden birinin bize taarruz etmesi ihtimali vardır. Buna karşı yapabileceğimiz şey müdafaa tedbirlerini kuyvetlendir. mek ve böyle bir teşebbüsün pahalıya malolacağı şekle getirmektir; de esrarengiz iki tayyare uçtuğu ve bir paraşütçünün yakalandığı hak- kındaki ifşaat üzerine söylemiştir. Paraşütçünün çantasında 2000 dolar, bir alıcı ve verici radyo makinesi, a$- keri malümat alınmâsına dair tali mat bulunmuştur. De Valera ihtiyat efradın silâh sltina çağırmış ve bir «mahalli emniyet kolu teşkil etmiş- tir, Fakat Irlandayı yaklaşan fırtına- dan kurumak için görünüşte İngiltere hükümetile müşterek hiç bir hareket- te bulunmamaktadır. Irlanda iktisa- den İngilteresiz yaşıyamaz. Fakat halk son derece İngiliz aleydarıdır. Irlanda cümhüriyet - ordusu, İngiliz dâvasına taraftar olanlara karşı şiddet. le harekete hazır bulunuyor. Bu vaziyet Almanyanın projelerini tatbik edebilmesi için çok müsalddir. Irlanda sahillerinden tahtelbahirler- HAV Günün Ansiklopedisi le, veya büyük tayyarelerle asker çi karmağa müsald yerlerin çok olduğu hesaba katılırsa Irlanda hükümetinin seferber edebileceği 40 bin askerin bü- yük bir iş göremiyeceği takdir edilebilir. Acaba İngiltere böyle bir ihraç tak- dirinde seyirci mi kalacaktır? Asla... Çünkü evvelâ şimali Irlandaya karşı teahhüdleri vardır. Bundan baska, cenubi Irlandâ nasyonalistleri ne der. erse desinler, İngiliz imparatorlu- ğu camiasına dahi! olması dolayısile Tr- randa hükümetine karşı da vazifeleri bulunmaktadır. İngilterenin emniy& tini de düşünmek mecburiyetindedir. Irlandanın istiklâlinin muhafazası bu hususta pek mühimdir. Binaenaiyh icabında bir Alman teşebbüsüne kar- şı müdahale edecektir. Fakat ne şekil- de?... Bu Churchill Kabinesinin, bek ki de de Valera Kabinesinin bildiği bir sırdır. ANA Havana'da 21 devletin iştirakile pana- meriken konferansı toplanıyor. Amerikayla allkadar iktisndi meseleler görüşülecek, ... Havana, Küba'da (Antil) dedir. Küba Cümhuriyetinin merkezidir. Meksika kör- fezinde, Legida'nın mansabında bulunur. 581.000 nüfusu vardır. Misisipi deltasının karşısındaki mevkii le, Havana, Orta Amerika ve Avrupa keza Iki Okşanus arasında münskalenin yeni dünyanın anahtarı sayılır. Pulmüyeli cad- deleri ve meydanlarile pek çirin bir mem- lekettir. 1721 denberi üniversitesi vardır. Başlıca İhracatını şeker, tütün ve kahve teşkil eder. 1395 de tesis edilip 1589 dan itibaren İs- panyol valilerinin makamı olan Havana, 1898 terihine kadar bu variyette kalmış; yalniz 1762 - 1703 senelerinde İrgilirlerin eline geçmiştir. 1898 denberi, Küba Cüm- buriyetinin . merkezidir. Ayni zamanda, kendi ismini taşıyan vilâyetin merkezidir. Havaha'nın tütünü İle dl cins pü to sigaraları yapılır. e m m ma Kaymakmlar arasında değişiklik yapılacak Ankara 19 (Telefonla) — Kayma- kamlar arasında geniş mil değişik. likler yapılacaktır. Bu husustaki İistenin hazırlanmasına başlanmıştır. Türk Tarih kurumu neşriyatından Ankara 19 (A.A) — Türk Tarih kurumu Beşriyatının sekizinci serisine dahil eser- lerden aşağıda isimleri yazılı olanların tas buları bitmiş ve satışa çıkarılmıştır: 1 — Yusuf Akçura: Osmanlı devletinin 2 — Yusuf Hikmet Bayur: Türk iskılâbı tarihi cit; 1 Amerika Posta Nazırı siyasi hayattan çekiliyor Vaşington 19 (A.A.) — Posta Nazın Farley, Şikago'da toplanan demokrat kongresinde uğradığı muvaffakiyetsizlik Üzerine siyasi hayattan çekilmeğe ve spor işlerile uğraşmağa karar vermiştir. Nazır Nevyork Yankets ismindeki meşhur basbal oyuncularından mürekkeb ekibi dört milyon dolara satın alan bir şirketin müdürlüğünö deruhte etmiştir. ..... senasmanasssasas. hatlarını en yeni vesikalara İstinaden teğ- Mer iki eser de yalın tatihimizin ana | kik etmektedir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: