January 11, 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 16

January 11, 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TAE BİRİNCİ MADDE Birinci madde, şu hususiyet- leri iyice sulama şuurlaş- tırmak işid yarak neyse, Öy- u gibidir. Dilci MERHAMET Özdemir Asaf, tâbiine gün- t aradı. Maksadı, kitabının satış hesabını al- mak... Mahçub olması lâzım gelen, kitapçı iken hakikf mahçup Özdemir Asaf'tı. Ki- tapçı, onu, her yalçın suratında taşıdığı müzmin bir artık dayanamamıştı : ende merhamet yok mu ahu? — Var... — Nerede? « — Kitapçı arkasını döndü ve raftan (Stefan Zvayg)ın «Mer- hamet» isimli izm indirip Özdemir Asaf'a suzattı. SÖYLEŞİ Nurullah Ataç, Ulus'da, Sohbet'lerine veda ederken bu kelimenin yerine (Söyleşi) yi kullanıyo: u babda bir f ği e gibi oldu- Nah Sa Ez Kan m bir şey deği! Sali NEDEN SANKİ ÇOCUĞUM? Neden sanki çocuğum, düşünmek derin derin ? Ve, niçin o bitmeyen mazi ile kavrulmak?.. İster misin dalında kurursa emellerin ? İster misin bir hazan rüzgâriyle savrulmak ? #» Neden sanki, ve niçin; vefasız bir yâr için Koca bir istikbali perçinlemek hicranla ? Seni, paçavra gibi fırlatan kadın için Niçin o gençlik çağın geçsin Eli, gamla? ** Değer mi düşün yavrum, düşün biraz çocuğum Dünün kaygulariyle bugününü öldürmek ? İstikbal meş'alesi ilerde yavrucu uğum Yazık değil mi onu, bir hiç için söndürmek ?.. NEDAMET Bana bahsetmeyin uzak iklim- lerden Ufuklara gün lıkları doldu. Mazinin remzi o efsanelerden, Bana dinletmeseler ne olurdu ? * *. Tesadüfler elinde her ö Dilimde bin asrın hi m UĞURLU MAHALLE e ş Alaturka sazla yaptırdı sünnetini, Mavi entari giydiren annesi. Salon Göker düğününde «Evlenme Marşı» istedi, Yeşil gözlü karısı.. Ne yazık! Frenk ellerinde öldü; Şaştılar, yoktu ağrı sızı. Şopenin! Cenaze Marşını çaldırdı, Siyahlar içindeki kızı Enis Rıza OLCAY BU Ş$ İbrahim GÜZELCE DAĞ BAŞI Bir garip kişisin bu dağ başında, Tatlı bir ses duyabilirsen eğer Rüya görmekten de vazgeçersin eceleri.. Bir garip kişisin bu dağ Bide Sebebsiz seversin ölümü, ebebsiz bırakırsın işini sona, Bu imi sen Bırakmışsın olacağı olan Necati i KAHYAOĞLU MEVSİM Martı kanatlarından gündüzler, Konar şehrimize geceler sonu.. Ve nefti ayaklı iskelelerde Sevgililerimiz dolaşır. Bayrakları deniz kokan gemiler Bütün limanlarda azat oldu. Açık, saçık yıldızlar üstümüzde e r öpüşür mevsim sonu. Hikmet N, ERDAL EHİR Rıbtımda zincire vurulmuş mahküm gemileri, Ve gevşemiş çehresiyle bu günahkâr şehir Hasta dimağlarımızda silik bir resimdir, Ki her akşam güneşi gözlerine gömer işçileri. Parklarında hülyâ kurar fena kadınları, Bütün tembelliğiyle uzanır bu şehre mevsim. Bekâr tayfaların türkülerindeki e iğ Ve rıhtımın her akşam şarap kokar rü Mustafa > “ONARAN BÜYÜK DOĞU “ Yulık abone: 12 lira l vay yeme Necip Fazıl KISAKÜREK t Müdürü : Nejat MUHSİNOĞLU Telefon « 21723 — Matbaa : — Altı aylık : 6 lira — LÂN KABUL ETMEZ ç aylık: yok MERE GÖRMEMEK — pie kötü hallerimizi emeli işe giriş- miş bulunuyoruz Balisriiii başında, yl duymamak, muaşeret edebinin ruhudur. * Halkadan pırıltılar» da, bir tün kötü vaziyetlerimizi zeltebilirdik Asırlar oyunun? İslâmiyetin ruhunu kavrayıp onu maddeye tatbik edeceğimize, onun doğ- rudan doğruy. dde üzerin- deki telkinlerini bile anlaya- m değiliz. Neslihan Kısakürek TAN) HSİYET Bir millet kadınlığının şah- siyeti, göz ânında ut MORE lerin Di röplimiki 1 — Giyi X ani Ev, hee — Tavır ve eda... “o seciyeye bağlı olan bu oktala t hürü arasında, bilhassa bu üç «müşahhas» hâlinde pek mü- himdir. Hangi millete, dünü ve bu- günüyle günüyle... erir Bul kın mazisi ve hâl sini niyet kökünden Yali millet. ler arasında müşterek; fakat hepsinin de kendisine mahsus münferit ve müstakil tarzları vardır. Hi ne münferit, müstakil ve şahsiyetli tarzlar... Yukarıdaki gösterdiğimiz üç “müşahhas»ın her iddia ve teşhisimize (Kimya kâğıdı) teş- dec ti olduğunu ve olaca; ceksiniz. Neslihan Kısakürek

Bu sayıdan diğer sayfalar: