23 Ocak 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 4

23 Ocak 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| ALLAHIN VE PEYGAMBERİNİN KİTABINDAN SONRA DİNİN EN BÜYÜK ESERİ: Cilt 1- Mektup 46 dan LLAH Resülünün Hak- tan getirdiği ve bil. dirdiği şeylerin hepsi, bü tün halinde bedahet ifade eder ve hiçbir delile muh. taç değildir. Allahın vücu- du, birliği ve Peygamberi- nin doğruluğu, idrak kuvve- tinin manevi marazlardan ve kötü illetlerden uzak olduğu nisbette bedahete yaklaşır, Bedahete yaklaş tıkça da fikir ve delil kıy- metten düşer, lüzumsuzla- şır. İdrak kuvvetinde fikir, nazar, delil ve isbat, an. cak illetin vücudu ve ma. olabilir. Kalbdeki marazın ve gözdeki lekenin silinme- sinden sonraysa. bedahet ve açıklıktan başka hiçbir şey kalmaz. Meselâ safravi olan bir kimse için, bu illet zamanında, bazı nebatların tatlı olması, ancak delile muhtaç bir hâdisedir. Fakat illet geçince, hiç de böyle olmaz, Netekim, biri iki gören bir şaşının hali, ma. zeret ifade etmez mi? An- laşlıyor ki, delil yoluyla gelen bir inanış hem çok zor, hemde büyük feyz. den mahrum bir oluştur. * Onun içindir ki, kemâlli iman mevzuunda, kalbdeki marazın giderilmesi başlıca dâvadır. Cilt! - Mektup 47 den EVLET reisinin halka nisbeti, kalbin bedene nisbeti gibidir. Eğer kalb salâhta olursa, vücut da salâhta olur, Eğer kalb fesatta olursa, vücut 'da fesatta .. reisinin Devle iyiliği âlemin iyiliği, kötü. lüğü de âlemin kötülüğü- dür. Geçmiş devirlerde Müslümanların başına ne- ler geldiğini bilmezler mi? İlk ve İslâmın henüz mey- dana hâkim bulunmadığı devirlerde bile, zaaf bu dereceden fazla değildi. O zamanlar Müslümanlar ken. di dinleri, kâfirler de kendi âyinleri üzerindeydi, fürdekiler, küfür hükümle. rini açıkça yerine getirir ken, Müslümanlar, İslâmlık kanunlarını (o belirtmekten âcizdiler. Eğer belirtecek olsalar hayatlarına kasde- dilebilirdi Allahın Sevgili. sini tasdik edenler zelil ve bakir, inkâr edenler de izzet ve itibar mevkiin: deydi. Dünyaya bağlı din âlim lerinin sohbetleri öldürücü zehir, fesatlarn da sar! hastalıktır, Fski devirlerde meydana gelen her belâ, bunların şeameti yüzünden oldu ve iş başındakileri bunlar yeldan çıkardı. Da. lâlet yoluna sapan yetmiş iki milletin rehberleri, hep bu türlü kötü yol âlimleri- dir, Bu zamanın sofi görü- nen cahilleri de bu kötü- lük âlimleri mevkiinde,., Fe- satları ise iradeli ve kasitli fesattır Ve yol, Âlemlerin Fahri"- nin tebliğ ettiği, Şeriate bütün saffet ve asliyetiyle uymaktan ibarettir. Gilt 1 - Mektup 48 den IYAMETTE Şeriatten sorulur, : tasavvuftan sorulmaz hayata iriş ve azaptan kurtuluş, Şeriatin icrasına bağlıdır. Kâinatın ruhu 'olan'bütün peygamberler, insanları Şe- riata dâvet ettiler, Kurtu- luş sadece Şeriattedir ; ve peygamberlerin ogönderil. mesinden gaye, kurtuluş çaresi olan Şeriatlerin bil *dirilmesidir, Hususiyle İs- lâml ğın harap bir devrinde, Allah yolunda, hazineler dolusu altın sarfedip muh. taçlara bakmak, Şeriat meselelerinden bir tanesi. e revaç vermekten çok daha hafif kalır. Zira bu fiil, Mahlükların Fahri olan Peygambere (o bağlanmayı gerektirir. Şeriat nefse zıt "olarak gelmiştir; Şeriatın icrasında nefse muhalefet vardır. İnsan, nefsinin de arzusuyla malından birçok şey verebilir; fakat bu, Şeriatın teyit ve tervici Hadis-i Kutsilerden: Kullarım; görünüz, ben sizi yokluk âleminden var- lık dünyasına getirdim ve size ibadet ve tevhid em- rettim. Benim ulühiyet sıfatım sizin varlığınıza mı mnhtaçtır ? Benim vahdaniyet sıfatım sizin şahadeti- nize mi bağlıdır? Siz böyle mi Benim vahdaniyet ve ulühiyet sıfatım asla bir şahidin şahadetine bağlanmaz; ve asla bir münkirin inadıyla örtülmez Lâkin yarasalar, üzerlerine güneş doğunca birbir- lerine derler ki: “Artık yatıp uyuyalım, gece oldu, ortalık karardı!,,... Bunların güneşin varlığına karşı bu sözü söylemeleri, gözlerindeki kusur yüzündendir; yoksa güneş nurunun meydanda olmamasından değil... sanıyorsunuz ? Hâşâ! 1 için yaplan benzeye Gilt1- Mektup 49dan EYH Feride öğüddür ki; dış saadet, (Salât ve Selâm) ın Sahibinin Şeria- tiyle zâhirinizin pınldama- sıdır. İç devlet ve sâadetse, Allahın (Masiva — Mahlük- lar âlemi) ne giriftarlık- tan içinizin kurtulması.,. Bu iki nailiyetle müşerref olan, kurtulmuştur. Söyle- necek başka bir söz de yoktur fedakârlığa Cilt 1 - Mektup 50 den LLAH bizi, (Mâsiva — Dış âlem, Mablüklar âlemi) ne (o bağlanmaktan azad ve yalnız kendisine bağlayarak ihya etsin... Be. şeriyetin Efendisi'nin hürme- tine... Dünyanın zâhiri lez- zetli ve çehresi dışardan taravetlidir. Ama hakikat. te bir zehirdir ki, katil; ve bir metâdır ki. batıldır. isimi bu tadların altında içinde yalnız acıhk a Akıllı, sonu ve te- meli olmayan bu fesat dai- resin dışına çıkan ve ger- çek kurtuluşa yol arayan- dır. Zenginlerden biri bü- tün servetinin dünyada en akılı oadama verilmesini vasiyet etse. onu dünyaya ve servete hiçbir rağbeti olmayan bir zâhide vermek icap ederdi. Akıl, fâni ola- na, geçiciye ve temelsize rağbetsizlik idrakinden baş- ka ne olabilir? Vesselâm... Gilt 1- Mektup 5'den ÜSLÜMANLARIN bu dalâlet ( girdabından kurtuluş ümidi, Beşeriyetin En Hayırlısı'nın çatısı altın- da bulunanları yüzdüren maktadır. Ha. A.kKa.

Bu sayıdan diğer sayfalar: