27 Haziran 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

27 Haziran 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÛKUZUNCU SENE No. 2923 0atılp ve Başmuharrirl MBiıılıııııııııııııırîtm *•••••• ••*•••••••••• •••• | IDAREHANESİ: : BSproaomonııje karşısında daıreı maüsüs* • | : Telgraf: İstanbul Cumhuriyet < f ' Posta kutusu: N° 2 4 6 Başmuharrlr : 22366 Tahrlr müdUrU ; 23236 <dare müdUrü 2236S, MatOaa 2047$ Cumhuri III" PAZARTESİ 27 HAZiRAN 1932 ABONE ŞERAÎTl MÜDDET: Î T O R K İ Y E İÇİNJ HARİÇ İÇİN i Seneligi \ 1400 Kr. • 6 Aylıgı ; 750 Kr. 3 Ayhğı • 400 Kr. | l Ayhğıî 150 Kr. : 2700 Kr. j 1450 Kr. f 800 Kr. i ^ 5 Kuruştur = NOshası her yerde Ordumuz Muasır Ordular Derecesindedir Meclis dün 932 bütçelerînin tetkikini bitirdi, heyeti umumiyesini ittifakla kabul etti Havzayı Daha büyük faaliyete Sevkedemez miyiz? Bunun için ihracat imkânları bulmak ve bunu artırabilecek yolları takip etmek lâzımdır. Havza ile Ereğli ve havalisi kö • mür havzasını kastettiğimiz malumdur, ve burasının memleketimiz için bellibaşh bir serret menbaı olduğunu da artık herkes biliyor. Kömür havzamızın büyük mikyasta istihsal ve ihraç sahası olabilmesi için kömürün en modern şekilde çı karılması ve gene en modern vesa itle tahmil ve sevkedilebilmesi lâ zımdır. Bu ise her şeyden evvel modern bir limana ihtiyaç gösterir, ve modern kömür çıkarma vesaitine. Esaslı teşkilât ve çok sermaye istiyen bu islerin az çok zamana da ih tiyaç gösterdiğini hep biliriz. O mes'ut günlerin hululüne intizaren acaba şimdiki vaziyette dihi kömür ihracatını çoğaltmağa irr ı yok mudur? Işin içinde bulunanıar bizi temin ettiler ki bu pekâlâ mümkün dür. Şimdi 1 ile 1,5 milyon ton arasmda bocalıyan istihsali, eğer sağ lam mahreç bulmak imkânı olursa şimdiki vesait ve şeraitle dahi 45 milyon tona çıkarmak mümkün imiş. Bu imkânı niçin araştırmamalı, ve eğer çaresi varsa onu niçin temin etmemeli? 1 Boğazlardan kontrolun refini istiyecekmişiz! Kara, hava, deniz ordularımızRusya'ya menfaatler temin edecekmişiz! Meclis dün Millî Müdafaa bütçesini müzakere ve alkışlarla kabul etti Donanmamız tamamlanmış, kara ve hava ordularımızm her türlü asrî techizatı temin edilmistir Çelik ve tayyare Fabrikaları tesis edildi Ankara 26 (Telefonla) Meclis saat 2 de Kâzım Paşa Hz. nin riyaseti altında toplandı Çanakkale ve Karadeniz Boğaz'larını gosterır harıta, (noktah kısımlar, Boğaz'larm gayriaskeri mtnta kalarını gösterir). Müzakeratm hakikî mahiyeti gayet Daily Telegraph gazetesi, «Boğaz gizli tutulmaktadır. Maahaza her iki lara dair gizli Rus Türk müzakerati» hükumet arasında bu müzakerat neti serlevhası alnnda bir haber neşretmistir. Bu haber British United Press isimli cesinde husule gelecek itilâfnamenin «Sovyet'lere hariçten bir hücum vukuu İngiliz ajansı tarafından 19 haziran tarihile Moskova'dan çekilen bir tel takdirinde» Rusya için sevkülceyş ve asgrafnamedir. Telgrafnamede denüiyor kerî menfaatler temin edeceği farz ve ki: tahmin edilmektedir. Moskova'da sura«Burada iyi malumat sahibi ecnebi ve sı muhakkak addolunuyor ki eğer Türkiye Cemiyeti Akvam'a girecek olursa diplomasi mehafilinde, Çanakkale ve 1923 tenberi askerlikten tecrit edilmiş İstanbul Boğazları hakkında Sovyet İtbir mıntaka olan Boğazlar üzerindeki tihadı ile Türkiye Cumhuriyeti arasınmevcut beynelmilel murakabeye ni da bazı müzakerat cereyan etmekte olhayet verilmesini talep edecektir. duğu musırrane rivayet edilmektedir. Sovyetler hücuma uğrarsa Boğazlarda Millî Müdafaa bütçeleri Celsenin küşadını müteakıp Millî Müdafaa bütçelerinin müzakeresine geçildi. Millî Müdafaa Vekili Zekâi Bey bu münasebetle kürsüye çıkarak millî müdafaa kuvvetlerimiz ve teşkilâtımız hakkmda izahat verdi. Zekâi Beyin izahatı sürekli alkışlarla karşılandı. . Bütçelerde yaptlan tasarruf Vekil Bey 932 senesi için hazırlaıısu Mtllt MUılafda Duiçelerlnm ge racatmda dahi en büyük rolü oynıyacak bellibaslı âmil maliyet fiatıdır. Hususile Ingiliz lirasının fiatı üçte bir nisbetinde sukut ettikten sonra Akdeniz havzasında İngiliz kömür lerile rekabet etmekliğimiz müşkül olmuştur. Ancak bizim sathî bir surette tetkikimize göre bu rekabet müşkülâtını ortadan kaldıracak çare elimizde haydi hazır duruyor: thraç olunacak kömürleri devlete ait re simlerden istisna etmekle bu imkânı derhal elde edebileceğimiz anlaşılır. Havza kömürlerinin her tonu devlete ait resim olarak ceman bir li raya yakın para veriyormuş. Kömürün her tonunda bir Türk lirasının eksik veya fazla olması pek mü himdir. Devlet hesabına bu lirayı almakta ısrar ettiğimiz müddetçe kömürü ihraç edebilmek kabiliyetin den mahrum bulunuyoruz. Binaen aleyh kömür istihsal ve ihraç olun muyor, ve devlet te bu resimleri almamış bulunuyor. Eğer ceman bîr Iiraya baliğ olan resimleri almıyacak olursak devlet zaten almadığı bir haktan feragat etmiş olacak, fakat buna mukabil kömürün fazla istihsal ve ihraç olunmasından memleket ve binnetice gene devlet en büyük istifadeyi temin etmiş bulunacaktır. Bu sütunlarda bir çok defa tekrar edilmiş bir hakikattir ki maden ve orman gibi tabiî servetlerden devletin temin edeceği hakikî fayda on lardan alacağı resimlerde değil, belki bu sahalardaki faaliyetin memleket halkına getirdiği menfaattedir. Mem lekette yapılan az çok kârh her ik tisadî faaliyettir ki devletin de, memleket in de, milletin de en hakikî faydasmı teşkil eder. Kömürün mem lekete vereceği menfaat, devlet haznesine tediye edeceği resimlerle değil, bu maksatla Havza'da inkişaf edecek iktisadî faaliyetle, yani ça • hşma miktarile ölçülür. Memleket ve millet ne kadar zengin olursa devlet haznesi de o kadar zengin olur. Bu işin en doğru kaidesi budur. Eğer devletin ormanlarda ve madenlerde ihracat noktai nazarmdan resimlerden fedakârlık etmesi memlekete fazla iş temin ediyorsa binnefis devlet dahi bu fazla işte en hakikî menfaatini bulmuş olur. Üç dört milyon ton fazla kömür çıkarılabilmesi de mek, memlekete asgarî 1S20 milyon Türk lirasının girmesi ve yayılması demektir. Kömürün maliyet fiatı denilen şey halka tevzi olunan para demektir. Halkın az çok zengin olması ise binnefis devletin servetinden başka bir şey değildir. Devlet kömürden almıyacağı re simlere mukabil orada çalışacak fcalktan kazanç vergisi alır ve diğer çen seneki bütçelere nazaran 6 milyon, geçen sene bütçeJerini de ev velki senelere nazaran 11 milyon noksan olduğunu, bu sene bütçelerinin 40 milyon kadar tuttuğunu, bu tasarrufun iktisadî buhran zaruret lerinden neşet ettiğini, bunda millî Mılli Müdafaa VekiK Zekâi Bey ile R. F. ümumi Kâtttri Recep Bey Cumhunyet objektifi karsıstnda f ilî misal göstermek emelînin de âmil müdafaa teşkilâtımızın münhasıran vatamn müdafaasma inhisar etme olduğunu, bu tasarrufun teşkilâtı u(.Mdbadı 4 iıncü sahijede) sinin ve tahdidi teslihat arzularına Giizellik müsabakamız 2 temmuzda yapılacak Kralîçeye verilecek kıymetli hediyelerin listesi gittikçe kabarıyor Alman B a ş v e k i l i konferanstan ümitvar Almanya ile Fransa arasındaki ihtilâfa rağnıen anlaşma imkânı vardır Ferit Bey . . . o £ • • Güzeller, • Yenı Varşova Sefırımız H e d i v e l e r i n l i s t e s i n i dün gitti Lutfen okuyunuz Varşova sefaretine tayin edılen sabık Londra sefiri Ferit Bey," dün Romanya vapurile Köstence'ye hareket etmiş, Galata rıhtımında Belediye Reis muavini Hâmit ve müderris Zühtü Beylerle dostları tarafından teşyi edilmistir. Ferit Bey Kösten ce'den Varşova'ya gidecektir. Elyevm îskenderiye'de bulunan Müfide Ferit H. da evvelâ Londra'ya gidecek, oradan Varşova'ya geçerek zevcine iltihak edecektir. KENDİ KENDİMlZI TENKÎT: Güzellik müsabakamız, 2 temmuz cutnartesi günü saat dörtte idareha • { nemizde icra edilecektir. Bu kış ya pılan son müsabakada hakemlik e den zevatın o gün saat dörtte idarehanemize teşriflerini rica ederiz. Hakemlere ayrıca davetname gön derilmiyecektir. Bu ricamızı davet telâkki etmeleri mercudur. Müsabakaya iştirak edecek ha mmların, o gün tam saat dörtte nü fus tezkerelerini hâmilen idareha nemize gelmelerini rica ederiz. Mü sabakaya girmek için kayıt muamelesi 2 temmuz cumartesi günü saat dörde kadar devam edecektir. 1932 Belçika Güzellik Kraliçesi Müsabaka muvaffakiyetle neilan edilecektir. ticelenerek kraliçe intihap e dildiği takdirde, 1932 Tür kiye güzeüni halka takdim için, kenGüzellik kraliçesine hediye veren disinin Avrupa'ya hareketinden evvel müesseseler, her gün arttnaktadır. lazetemiz kraliçeye bütün »eyabir balo veirlmesi mukarrerdir. Bu Lutfen sahifeyi çeviriniz müsamerenin günü ve mevkii ayrıca muım nıı ııııı ıııııın ı ııııııııııımnııııııımnınııııılllllllllllllllllllllllllllllllllUlllllllllllllllllllllllllllllHlllljlllHII Vergilerimize dair Diğer milletlere nisbtele Türkiye halkı az vergi veren bir halktır, fakat bu vergi gene hayli ağır olmak tesırinı yapar. Bunun sebep ve hikmeti nedır acaba ? Biz araştırdık, taraştırdık ta bunun sebep ve hikmetini bizde vergılerm tarh ve cıbayet usullerindeki ağırlıkta ve karışıkhkta bulduk. Öyle anlaşıhyor ki vergi her zaman ve her yerde herkesın kolaylıkla anlıyabileceği muayyen usuller dahilinde haklı ve hakikate tam mutabık olarjfk tarholunamıyarak evvelâ bu yüzden bir çok ihtılâflara sebebiyet verılmiş oluyor. Ondan sonra da verginin tahsilinde takip olunan usuller mükellefe bir çok zaman ve mekânlarda tepeden inme tesirini yapıyor. Böyal yapmağa hakkın vardı, yoktu dıye bir sürii ihtilâf ta orada çıkıyor. Bu vazıyetin temadisi neticesı olarak mal memuru ile mukellef arasında adeta birı ne bulursa almağa çalışır, dığeri ne kurtarabilirse kârdır gibi karşılıklı bir zihniyet husule gelmış oluyor. Halbuki mükellefin vereceği vergi devlete karşı ıfa olunacak bir vazıfedir, ve devlet bu vazifenin ifası hasebile ne hak hududunun geçilmesini ister, ne de bundan dolayı hiç kimsenin rencide ve mutazarrır olmasını. Bu vaziyeti ıslah edecek yegâne çare vergmin tarhında ve cibayetınde tam ve kâmil bir adaletın iltizamından ibaret olacaktır diye düşünüyoruz. Hazine hesabına fazla gayret devletin arzu edebileceği bir faalıyet değildir. ** Kraliçeye verilecek hediyeler Lozan konferansı küşat resmi icra edüdiği gün içtima halinde Berlin 26 (A.A.) M. Von Pa. miyetle kayıt ve beyan etmek fırsapen, Volff ajansı muhabirine &şa • tını elde ettim. Cihan iktisadiyatı • nın kalkınmasımn temini mutlak ğıdaki beyanatta bulunmuştur: « Lausanne'de ecnebi devlet a • ise siyasî tediyatı ilga etmekle iktidamlan ve matbuat mümessilleri ile fa etmemeli, ayni zamanda bir taşahsen teatii efkârda bulunmak fırsa kım imar ve ihya tedbirleri de derpiş etmelidir. Almanya, bu müşte . tını elde ettiğimden dolayı bahtiyarek vazifeyi ifa için kuvvet ve istirım. taati nisbetinde teşriki mesaiye ama Cihan iktisadiyatınm itilâsı husu. dedir. sunun bilhassa Fransa ile Alman Avrupa'nın büyük devletlerinin ya'nın teşriki mesaide bulunmasını {Mabadi 4 uncü sahifedei istilzam eylemekte olduğunu ehemIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII1IIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIMIIII1IIII1IIIIIIIIIIIIIIMIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII1IIIIIIMIIIIIIIIII vergilermi kolaylıkla tahsile imkân bulur. Eğer devlet illâ resim alacağım diye ısrar ederse bundan dolayı evvelâ kömür ihraç olunamıyacağı için ne resim almış olur, ne de diğer vergilerden intifaa imkân bulur. İllâ resim alacağım diyen ve serveti madenin, ormanın kendisinde sanan devlet çok eski bir zihniyettir. Modern devlet icap ederse üste para vererek iktisadî faaliyete imkân hazırlıyan devlettir. Biz devletimize ihracat mallarımız için prim vermesini teklif etmiyoruz Fakat devlete ait resimlerin alınmaması bazı eşyamızın ihracını temin edecekse bunu derhal yapmağa müsaraat etmesini tavsiye ediyoruz. Bu sayede temin olunacak iktisadî faaliyet devlete de, millete de en büyük faydaları temin eder ve memleketin hakikî servetinin inkişafına esas teşkil eyler de onun için. YUNUS NADİ Amerika Bu kızgm günes altında bu kadar çok yük taşınır mı? Onların bir kısmını atın da ferahlayın.

Bu sayıdan diğer sayfalar: