17 Şubat 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

17 Şubat 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17Çuhat 195 Zonguldak havzası en parlak devresinde... Bu sene çalışmağa başlıyacak olan Türk antrasit fabrikası bu faaliyeti daha da artıracak tarajı bırinci sahifede) Geçen y'dan 1Q^4 anık "eks'k Ereğli şlrketl 831.706 70,629 Türkiş 373,932 72,543 S. S u n 63,598 662 Tas kesen 22 978 12,734 239 691 93 Turkmür 220,491 10,407 Komüris 347,529 79,350 Gürgen 26 515 8 763 Kasap tarla 20 838 8,097 233/158 4.640 1353 370 tnciğez 1463 4 359 361 6 441 3 966 167 13,959 2 538 S83 11,714 7 019 Kandilli Türtmür 2C7 208 106 323 Klreçlik 6 5S7 427 Dagcı İsmail 1,608 615 Çamll 18,976 18 976 171 25 İC 278 teflenll 766 636 Akça Mehmed 2,253 Ittihadı maaai" ş 1012 1,012 379 Hüsnü 500 500 Kılimll kcmuı Ş. 26 772 8,596 113 Inağzi 6,600 15,919 82 mülâyiı 12,492 982 226 Nacl 37 275 34,087 Amasra 10,953 1,035 2,233 269 462,557 26 395 Bu tabloda görülen rakamlar da millî sermayemizin cn safta yürii • dii^ünü gösteriyor. İş Bankasına aid Tückiş, KÖ müriş ve Kilimli çlrketi 1933 se nesine nazaran 1934 senesinde is • tihsallerini (154,489) ton artır mışlardır. Bu üç sirketin 1933 se • nesindeki istihsali 587,744 ton ol • duğuna nazaran millî şirketler bir sene içindeki umumî tezayüdün C 7o 26 nisbetinde istihsalini artır • mıştır. Türk kömürü miktan tesbit olu • nursa dahilî istihlâkimizle harlcî istihlâkimiz tatnamen tesbit edil mis olur. Bu noktai nazan serdetmekten maksadımız, dahilî istihlâk tablo sunda 1923 senesinde görülen miktar 1926 senesine kadar yüksek adımlarla ilerlediği halde bundan sonra bu miktarın ilerleyişinin pek batî devam etmesicıden ileri gel mektedir. Cumhuriyetin teessüsünden son • ra sanayiimiz her sene çok kuvvetle ilerliyor ve sanayi hiç şüphesiz ki kömüre dayanıyor. Buna rağ men dahilî kömür istihlâkimiz pek batî gidiyor. Iste bunun sebebi evvelce dahilî piyasaya sevkiyat o larak kaydedilen kömürlerimiz tamamecı dahilde istihlâk edilmiye rek ecnebi vapurlara ihrakıye ve rildiğlnden ve bu miktarlar da kayıd ve zaptolunmadığmdan bu erkam bizi aldatıyor. Çücıkü yedi sekiz senedenberi tstanbul limanın da yapılan kömürcülük bu müddet aarfında Yunanistana kıtikal et mis ve burada istihlâk edilen mik tar bizim dahilî istihlâk miktarından inerken Türkiye istihlâk piyasasını genişleten fabrikacıhk Yu • nanistana intikal eden ihrakıyeciIiğin yerine kaim olmak suretila dahilî istihlâk miktarmı hakikate ulastırmıştır. *»hariyet' Mektebler tatü edilmiyecek On iki yaşına kadar çocuklara difteri aşısı yamlacaktır Eski Adliye Vekili Mahmud Esad dünkü konferanBir Japon profesörünün sında medenî kanunun ana hatlarını tahlile koyuldu Eski Adliye Vekili tzmir saylavı borçlar şerhinin biran evvel türk kimyevî madde'erle Mahmud Esad, Üniversite Inkılâb çeye çevrilmesinin zarurî olduğu • kürsüsündeki derslerine dün de de nu kaydetti. yaptığı tecrübeler vam etti ve dünkü konferansında yeni Türk hukuku medeniyesinin prensiplerini ve ana hatlannı tahlile koyuldu. Kanunu Medenî, 4/10/926 ta • rihinde tatbik edilmeğe başlandı. Bunun resmî esbabı mucibesi, kanun meclise sevkedilirken, Adliyece Başvekâlete yazılan tezkerede uzun uzun mütalea edilebilir. Mahmud Esad, bu esbabı mucibe üzerinde fazla durmadı; fakat Ka nunu Medeninin neşri sebebini i • zah ederken, bunun gayriresmî esbabı mucibesi olduğunu da kaydederek Russel Virgilin kitabmm başından mühim noktalan okudu: «Garb medeniyeti bir küldür. Kül halinde almır. Her sahada böyledir. Nasıl ki çakmaklı tüfeklerle ve o tüfeklere aid zihniyetle mu asır kavgalan kazanmak imkân sızca, kurunuvusta düsturlarına saplanmış bir cemiyetin muasır medeniyette yer almama imkân yoktur. Hukuk bir milletin hayat ve hareketinin ifadesidir. Ihtilâllerin ortaya attığı prensiplerin en payidan hiç şüphe yok ki yeni hukuk prensiplerile perçinlenmiş olanla • rıdır.> Su da toprağm ısını goruyorf Inkılâb dersleri \Baş taraft birinci sahifede] taraft biTlnci «ıtıifede) til edilmesi için kâfi sayilmamiş, lâ • Asy?da mütemadiyen yenî topraklar zim gelen sihhî tedbirJeri aîmakla be • zaptetmeğe çalışması Japonlann başraber şimdilik mekteblerin tatüine lü . ka memleketlere ve bu arada Habesiszum görülmemiştir. tana muh'ceretlerini teşvik etmesi sebeblerini evvelâ bunda aramak lâzımSinemalarda temizlik Vi'âyet Hıfzissihha Komisyonu si • dır. Son posta üe gelen Japon gazete • nemalarda sihhî tedbirler alinmasina lerinden öğreniyoruz ki Japon ordulave temizlik yapilmasina karar ver : n Çin topraklanna ayak basarlarken m «tir. Bunlar muntazaman kontrol eJapon ilim adamlan da gene ayni derd dOecektir. için çalışmağa baslamıslrdır. Ancak Aşı emri geldi onlar bu neticeye bambaşka bir yoldan 6 1 2 yaşlarmdaki cocuklara dif gitmek istemislerdir: teri aşisi yapilmasi hakkmda Ankara Gıda maddeleri yetiştirmek için topmuhabirimizin verdiği malumatı yaz • rağa olan ihtiyacı izale etmek. Topramiştık. Sağlık Bakanhğinin bu emri ğın yerine başka birşey koymak... Vilâyete tebliğ edilmis olduğundan Japon gazeteleri bize Tokyo ÜniHıfzissihha Komisyonunun dünkü iç • versitesi Ziraat fakültesi profesör mutimainda bu tebligat ta konusulmuş • avinlerinden M. Kasugayinin toprak tur. yerine ik°me edilecek maddeyi bulduMekteb'erden başka mahallelerde ğunu haber veriyorlar. Bu madde suiki yaşindan yukari çocuklar da aşiya tâbi tutulacaklardir. Bunun için mub • dur, bazı kimyevî maddeleri havi su.. telif mintakalarda aşı istasyonlan tesis Profesör muavini 1929 senesinde edilecektir. bir küp su içinde pirinc yetistirmeğc muvaffak olmuş, bundan sonra çalışmalsrma devam euerek nihayet bugBursa 16 (Hususî muhabirimiz day, arpa, kavun, hıyar, fasulyeden den) Gripten dolayi mektebler bir tutunuz da krizantem gibi çiçeklere vahafta müddetle tatil edilmiştir. rmcıya kadar her türlü toprak mahsude yetmiş iki bin ton artacaktır. lünu suda yetistirmenin çaresmi bul • Demir sanayiinin teessüsü, kâ • muştur. Yetistiruecek mahsulün cin • ğıd, cam fabrikaları ve hükumetin sine gore çok kanştınlacak kimyevî smaî programınm tatbikatı, yeni maddeîerin nev'i ve miktan da değisHimaye sisteminin faydaları yapılan şimendifer yollannın işlemektedir. Maamafih bu maddeler büOaun için yükselen imrarat ye • meğe başlaması önümüzdeki senetün Japon mamulât ve istihsalâtı gibi kununda dahilî istihlâk miktarlan ler içinde kömürümüzün istihlâk çok ucuza malomaktadır. Evinizin penpek ağır ilerlerken haricî istihlâ miktannı hemen bir misli artıra • ceresinde cam kavanozlar içinde ye • kitniz, hükumetin himaye sistemi caktır. faydalarır.dan olmak üzere artmışHiç şüphe edilmez ki ecnebi pi • tiştireceğiniz toprak m?hsulleri için tır ve kömür imraratımızı günden yapacağmu bütün masraf bizim parayasalara ihracat, dahilî istihlâki güne artıran yegâne amil de haricî takib ettiğinden dahilî istihlâkin mızla S kurustan ibarettir. piyasaya vaki olan ihracatımızdır. bu tezayüdü, ecnebi piyasalara ihProfesör Kasogayinin kesfi ilmm îstihsal nisbetleri 1923 senesind en itibaren yüz, yüz racat miktarlannı da artıracak ve ter?kki ve kudretmi anlahnak için de Fransız sermayesinin çahştığı Eelli bin ton olarak devam eden ec Zonguldak kömür havzası çok, kıymetli bir misal olarak öne sürülebirejli şirketi, 1933 senesine naza nebi piyasasına ihacat miktan son hem pek çok yakın bir gelecekte lir. rane 1934 senesind istihsalini ülküsüne kavuşacaktır. iki sene içinde yedi yüz bin tona (70,649) ton artırmıştır. Bu şkkebaliğ olmuştur. Bir gün, üç, dört milyon ton kötin 1933 senesindeki istihsali mür çıkaran havzamız; on sene • Cumhuriyet idaresinden evvel (731,057) ton olduğuna göre % 9, denberi Cumhuriyet sütunlarında (1923) senesinde dahilî ve haricî ttalyan şirketioin Kandillideki U • piyasaya umumî ihracatımız ye yazdığımız gibi bütün Türkiyeye tihsal fazlahğı (108,328) ve Koz • kunu (604,000) ton olduğu halde \Bat taraft btrınct sahifedel »ervet ve medeniyet dağıtaa bir luda noksanı (18,407) ton oldu 1934 senesinde yalnız ecnebi piyarutubetlenerek çürüyen ve öğütü mihrak olacakhr. fste bugün çok ğundan ikî sirketln istihsal fazla • sasına ihracatımız yekunu (692,000) len partiler hakkmdaki hesaba yaklaşmıştır. En bedbin olanlar bihğı (87,921) ton detnektir. tki şir tondur ki; 1923 yılında bütün ih • le artık yakın ufukta bugünü gö • müstenid raporunu haanrlamıştır. ketin 1933 senesi istihsalâtı % 23 ü racatımızdatı çok fazladır. tşte Diğer taraftan silolan teftis e rüyorlar. bulmaktadır. Ancak bu fazlahk la(iktısadî şuur) buna derler. den heyetin raporlan da tahkik heHavzai fahmiyeden 1934 yılin venin eksilmesi, tüvenanın artmasıBu arada havzai fahmiyedeki isda çıkanlan (1,652,428) ton kö • yetine verilmiştir. Bu raporlar ü • dır. Süleyman Sırrı, Kasabtarla, Kizerinde yapılan son tetkikat işin, tihlâki de kaydeylemek lâzımdır: mürden (813,834) tonu Zonguldak limli şirketi lâvvarlan diğer şirket suçun nevi ve mahiyetini ve kim 1934 yılında havza dahilinde şi limanından, bakıye (838,594) to • lâvvarlarına ilâveten kömürümü lerm mes'ul bulunduğunu, bankamendifer nakliyatı, elektrik san nu Karadenize açık iskelelerden. zün cinsiyetini de yükseltmişlerdir. n n hakikî zarar dccecesini açık o* ihrac e<iilmiştlr. Gürgen, Kasabtarla, Süleyman Sır tralleri, kompresörler ve sairede larak gösterecektir. Geçen 1934 senesinde havzadan rı ocaklarının istihsali de 1934 se istihlâk edilen kömür miktarı Tahkik heyeti azalan şimdiye çıkanlan (1,323,222) ton kömür • nesinde artmıştır. (155,746) tondur. kadar alınan neticeleri gizli t«t den (771,976) tonu limandan, baKavzadan çıkanlan kömürt'o is1934 senesinde ihrac ettiğimiz maktadırlar. ^^^^ kıyesi (551,246) tonu da Karadetihlâk sahalarını ayırarak tetkik e(1,652,428) tona, havzada istihlâ • nize açık iskelelerden ihrac olun delim. kimiz olan (155,746) tonu ekler muştu. Şu halde 1933 senesinde fienesi Türkiye pazar Ecnebi pazar Yekun sek havzatnın imrarat ve istihlâki Ankara 16 (Telefonla) tstan havzanın umumî istihsalâtmın % larına Imrarat larma imrarat yekunu (1,808,174) tona çıkar. Bi42 ye yakm miktarı denize açık isbul çimento fabrikalarmm vaziyetinin 1923 518,880 85,540 604 420 naenaleyh isthsal edilen (2,288,269) kele ve oluklardan geçirildiği haltetkiki îkhsad Vekâletince kararlaşh1924 582 654 118 865 701,519 toydan bu miktar çıkarılmca ba • de 19934 senesinde bu miktar rümıs, bu maksadla Istanbula mühen1925 648 711 120,975 769,686 kıye (380,000) ton stok mevcudu ( % 51) i bulmuştur. disler gönderihniştir. 1928 761,783 148 593 910,376 demektir. Bize göre kanuncular! Eski Adliye VeJtili, bu sırada, «bize göre kanun» hazırlamak zihniyetinde olanlara tekrar ilişerek bir misal verdi: «Evlenirken kadın kocasmm bir daha evlenmiyeceğini sartederse kocası evlenemez, şart etmezse dörde kadar alır.» Komisyon tarafından hazırlanan projede böyle bir teklif vardı. Mahmud Esad, cbize göre kanun» diye tuturulan nağmenin hiç te bize göre olmadığını, işin seriat bakımın • dan ele almdığım, bu tezi ileri sürenlerm şer'î ahkâmı satnimiyetle müdafaa ettiklerini, «Mecellei Ce lile» denilen eseri hem üslub, hem de eser bakımından çok yüksek bulduklannı anlattı ve Türk hukuku medeniyesinin ana hatlarını mütaleaya geçti. Türk Kanunu Medenisine göre, bazılarmm zannettiği ve ya zannetmek istedikleri gibi, aile, mutlak bir serbestinin anarsisine ve hara bisine atılmış değildir. Bilâkis, es ki hukukun, modern aiie haklannı ifade edetniyen iptidai, derme çat • ma, anarşik vaziyetine yeni Türk Kanunu Medenisile nihayet veril miştir. Böylece Türk milliyetinin cibilliyetine, hasletine, asilliğine uy gun bir aile de kurulmuştur. Mahmud Esad, bunun vüzuhla anlaş.lması için eski haklarla, yeni Türk hukuku medenisi arasında muka yeseler yaptı, dedi ki: < Şeriat hukukunda mevzuu bahs evlilik modern manasile evli lik değildi. Hatta tstanbul Hukuk Fakültesinde evlilik baslığı altında birşey okutmazlardı. Bize, Kitabünnikâh adındaki eserini talim eden bir Süleyman Hoca vardı. O bize evliliği değil, nikâhı şöyle tarif etti. Biz bu tarifi imtihanlarda ve müzakerelerde kelime bekelime söy lemek ve izah etmek mecburiyetinde idik: «Nikâh, recülün, mer*enin bıt'ından istimtahinm hillidir.» Eski nikâh ve yeni aile Bursada mektebler tatil edildi Medeni kanunun ilk verimi ti: Profesör dersine şöyle devam et Buğday satışları tahkikatı bitti Türk medenî kamınunun da ha tatbikat sahasına girmeden, ilk siyas ve içtimaî vefimi şu oldu. Azlıklar ta Fatih zamanından, son zamanlara kadar muhafaza ettikleri haklanndan Adliye Vekâletir.e verdikleri mahzarlarla vazgeçtiler ve azlıklar, öz Türklec gibi keeıdileri • nin de Kanunu Medenî ahkâmın dan istifade ettiriimelerini hüku metten rica ettiler. Kilisenin, havranın bazı mesele • lerde kendi dinlerini azlıklanna tatbik etmesi haklan, hatta Lozan muahedesinden sonra da devam ediyorken, Kanunu Medeninin bu tecellisile, ortadan kalktı ve hepsi, her meselede yalnız Türk hâkimi • nin önüne gelir oldular. Kananların şerhleri Kanunlar Borçlar kanunu da dahil otmak üzere • mecliste kabul edildikten sonra, bunlan okumalan için Türk hâkimlerine 6 aylık bir müsaade verildi. Kanunların şerh • leri de tercüme edilerek hâkimlere bir kolaylık olmak üzere verildi. Bu şerhlerin yeni baştan yapılma yıp ta tercüme ettirilmesiae sebeb, bizdeki şarihlerin daha ziyade şer'î prensiplerle yetişmiş olmasıdı. Kanunu Medenî çıkar çıkmaz, onun şer'î prensiplerle izahına yol açmak, kanunun başına bir yeşil sarık sar • mak demek olacaktı. Virjil Russelin dört ciltlik kitabını tercih ede rek, türkçeye çevirttik. Bundan sonra Kürtinin gayet teknik sayılan eseri, onu takiben de Martenin borçlar şerhi tercüme ettirildi. Mahmud Esad bu münasebetle, Fonturun, Şnayderin ve Ozerin Eski nikâhın tarifi Bunun biraz kapahca manası şu» dur: Nikâh çiftleşme demektir. Şeriat hukuku, evliliği çiftleşme de • mektir. Şeriat hukuku, evliliği çif • leşme diye alır. Bu çiftleşmenm bellibaşlı şartlan iki noktada topla nır: İki tarafın rızası ve erkeğin bugünkü para ile bir mecidiyeye yakın (on dirhem gümüş) para ver mesi. Bayanlar, baylar; bu kadarcık birşey vaktile çöîler arasında ya şıyan kavnnler için kâfi görülebilirdi; fakat 20 nci asırda medeni • yetin ortasında, modern Türk mil leti için ne içtimaî, siyasî bakım dan, ne de ahlâk bakımından kâfi sayılamazdı. Türk hukuku medenisi, nikâh kelimesini de bir yana bıraktı ve yerine «evlilik> kelimesini kabul etti. Kadmla erkeğin bir araya gelmesi, eski hukukun kabul ettiği gibi bir çiftleşme meselesi değil, bir evlenme, bir ev kurma. bir ocak tüttürme hâdisesidir. Türk milleti şeriatin en hâkim olduğu asırlarda bile, onun nikâh mefhumunu ev yaratmak manası na almıstır. Daha ilk bakışta yeni hukukun Türk ailesini anarşiye götüraıediği anlaşılr. Ar.arşi yenide değil eskided!ı. Ea>I'iık ve inzıbat, eskide değil yeni hukuktadır. Yeai hukukta evlilik hali akla geldiği gibi, hemen iki tarafın rı zasile ve yarım mecidiye para ile olur iş değildir. Mesele ferdî olmaktan ziyade, camiavî bir devlet meselesidir. Şeriat hukukunda, evin kurulmasında ve bozulmasmda yalnız ferdler alâkadardı. Şimdi ev kurulurken Belediyeye gidilir, yıkılırken Cumhuriyet mahkemelerinehesab verilir. Şeriat hukukunda çiftleşme gibi boşanma da serbestti. Erkek istediği zaman kadına, kapının yolunu gösterebilirdi. Türk kadmı bu eski hukukta, olsa olsa modern medeniyette bir hizmetci kadar hukuka ahibdi. Meselâ Isviçre kanunlarına göre, bir hizmetciye yol verilmesi için, on beş gün evvelden haber vermek, yahud on beş günlük yevmiyesini vermek lâzımdır. Çimento fabrikalarının vaziyeti Bir de dahilde kömürümüzü is tihlâk eden müesseseîerin başlıca larile bnnlann 1933 ve 1934 sene lerinde havzadan aldıklan kömür miktarmı tetkik edelim: Muessese Isml 1933 te 1934 te Bu cetvelde 1934 senesi içinde İstihlâki istihlâki Türkiye pazarlarına imrarat ola Akay ve Denlzyollan 106,770 117,923 rak gösierilen miktarın içinden Devlet Demlryolları 123,449 113.046 ' (385) ecnebi bandıralı gemiye İs îstanbul Elektrik 93,273 86,011 tanbulda (48,052) ton ihrakıye köŞeker fabrikaları 36.113 69,725 mür verildiği (Türkofis) in tetki Şark Demiryollan l 16 324 34 919 kinden anlaşılmış oîduğur.dan bu Gaz Şırketi 21,314 34 563 miktarın Türkiye pazarlarına im Çimento fabrikaları 18,581 28,504 rarat yekunundan çıkarılarak ec Şirketi Hayriye 18,772 24,746 nebi pazarlarına imrarat miktarı Kasaba dcmiryollan 20,415 15,403 na eklenmesi icab eder ki; o za Terkos 6.556 9,091 man Türkiye pazarlarına imrarat Aydm Demiryollan 9,656 6 527 yekunu (912,074) ton, ecnebi pa Ancak bu miktarlar da bizi ha zarlanna imrarat yekunu dahi kikatle karşıîaştıramaz. Çünkü ba(740,318) ton olur. zı muessese geçen seneden devret Türkiye pa zarlanna imrarat tiği stoka sahib olur az kömür a miktarı üzerinde daha esaslı mü lır, bazı muessese gelecek seneye talea yürütebilmek için elimizde stok devretmek için fazla kömür olgun vesikalar bulunmadığından alır. Bunun için her müessesenin umumî görüş ve düşünüşlecle bu ci senelik istihlâkleri üzerinde tetki kat yapmak daha çok hakikate biheti aydınlatmağa çahşacağız. . Limanlarımızdan ecnebi vapttr zi ulastırır. • 1927 1928 1929 1930 1931 1932 1933 19$ 832,830 816,757 827,086 862,492 816,618 812,702 843,862 960.126 65 023 101,261 157.S79 275.360 299,259 335,553 479,360 692,266 897,853 917,018 985,065 1,137,852 1,115 877 1,178,255 1,323 222 1,652,428 Dahilde belli başlt kömürümüzü istihlâk eden müesseseler Havzaya bir senede gelen vapurlar lanna verilen kömürler Yeni Türk antrasit fabrikasının Evvelce havzadan îstanbul pi senelik istihlâki yasasma ihrac edilen kömürün is * Bununla beraber dahilî istihlâ tihlâk sahası aranmadığmdan ge kimiz kat'iyyen son haddini bul • çen yıllann istatistiklerinde bu kö muş değildir. Belki de dahilî istihmür Türkiye istihlâki olarak kay • lâkimizin tezayüdü arifesindeyiz dolunurdu. Yukarıda da işaret et • sayılırız. önümüzdeki ağustosta intiğimiz üzere 1934 yılında Türko şaatı biterek çalışmağa başlıyacak fisi Îstanbul piyasasına çıkanlan olan (Türk antrasit) fabrikası sekömürün istihlâk sahası üzerinde nede (72,000) ton kömür istihlâk bir araştırma yaparak Türkiye paedecek ve Türk antrasiti Avrupa zanna çıkarıldığı halde ecnebi pipiyasasından memleketimize ge • yasasına satılan miktan tesbit eylen run'î antrasitin yericıe kaim olemiş olduğundan bir parça daha lacaktır. hakikate sokulmuş olduk. Halbu • Bu suretle bir taraftan harice ki daha çok hakikate ulaşmak için verdiğimiz yedi sekiz yüz bin liraEregli, İzmir, Mersin limanlarm mız dahilde kalacak ve kömürü • dan da ecnebi vapurlarına verilen müzün istihlâk miktarı bir harnle Denize açık iskele ve oluklar • dan imrarat 1927 senesine naza ran da blr buçuk misli artmıştır. Gelecek seneler bu miktarın gene denize açık iskele ve oluklarda artacağı bugürkü ihzarî ameliyat • lardaa anlaşılmaktadır. Şu halde bu mıntakalardaki tahmilât şekil ve vesaitinin daha çok modernize edilmesi zaruretile karşı karşıya bulunuyoruz demektir. Havzanın ihrac ettiği bu kömü • rü nakletmek için havzaya bir senede gelen vapur ve motör ^adedi de bin beş yüz otuz adedini bul • maktadır. Bu miktarın (1131) adedi Türk, (232) adedi Yunan, (70) adedi tngiliz, (54) adedi İtalyan, (12) a dedi Romanya, (3) adedi Bulgar, (3) adedi Mısır, (1) adedi Estonya, (3) adedi Feletnenk, (2) adedi Sırb, (3) adedi Finlandiya, (1) adedi tspanya, (15) adedi Alman bandıralıdır. Bu vapurlardan (672) tanesi sade ihrakıye almak üzere gelmis • lerdir. Mütebakisi hem hamule ve hem de ihrakıye almışlardır. Safi ihrakıye alan (672) gemiden (244) tanesi ecnebidir. **• Bayın cam akılınca... Havzadan çıkanlan bu kömü • rün ( % 24) ü mahlut ve tovenan olup bakıye % 76 nisbeti yıkan • mıştır. Madenlerimizden tnühim birkaç tanesi daha lâvvar yapmak karannı vermis olduklanndan gelecek senelerde bu lâvvarlann inşası lâve kömür ihracatımız yekununu °fo 90 nisbetine çıkaracaktır. Bu netice • nin husulü hiç şüphesiz kömürle • rimizin kıymetini de yükseltmiş olacaktır. B. C. Almanca «lllustrirte Zeitung» mecmuasının haber verdiğine göre, hükumetimiz muhtelif şehirlerimi zin kurtuluşlarını tes'id için Alman heykelhradarından Jozef Thoraka bazı heykel ve abideler ısmarlamıştır. Alman mecmuasi bu haberi ya • zarken ayni zamanda yapmış oldu ğu bu abidelerden ikisile Atatürkün bir büstünün resmini basmıştır. BunLardan biri Eskişehj in kurtuluşunu, diğeri de mecmuanın Demyli diye yazdığı ve demirci olması mubtemel kasabamızm kurtuluşunu temsil etmektedir. Büstü ve heykelleri yu karıda görüyorsunuz. Halbuki şeriat hukukuna göre, bayın canı sıkilınca, 15 senelik, hatta 5 çocuklu bir bayanın koltuğuna bohçasmı sıkıştmverirdi. Düşünü • nüz kapıdışan atılan 5 çocuklu bayan Türk tnilletinin, Türk yurdu • nun bir anası idi ki, bîr tsvirreli hizmetci kadar hukuku yoktu. Bu şartlar içinde, bu kadar belirsiz bir vaziyet içinde ev kurmak imkânı değil, modern medeniyette bir hiz metci angaje etmek imkânı bile yoktur. Bayan veya bay, şimdi mütesa \Lutfen tahifevı çevirlniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: