5 Ekim 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

5 Ekim 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎTET 5 Birinciteşrîn 1933 Küçükj hikâyel Hırsız Genc akıncının bu ırlayışı bütün bo lükler, alaylar ve hatta atlar için bir cojhırsızlığa müsaade etmiyecek ve bir tünlükten istifade et kunluk işareti oldu, ön saflarda başlıyan Mustafanın başına geçtiği bölük, armeleri güç olduğu denbire aklına bir fikir geliyor. Yanm saat bir haykırış hızlı bir geçişle arkadaki saf kalarından kendilerini uğurhyan bir dua sonra tren değiştirmek için inecek. Hal nu görmüş, Habeş ları sardı, otuz bin ağızda otuz bin yürek gibi beliren bu koşmayı duyunca büsbübuki onun başucunda asılı duran kâğıd lilerin, bu zayıf taşarkı okumıya başladı, atlar da bu şen tün şevke gelmişlerdi, gerçekten uzağı doğrudan doğruya Parise gittiğini göste raflannı, yalnız da velveleye karışıyorlardı, neşeli neşeli kiş yakm yapan bir yürüyüşe geçmişlerdi. Yüriyor. O halde kendisi hazırlanacak, eline rülharekât olan Ha niyorlardı. rümüyorlar, uçuyorlardı. Yanlanndan vearazisinin çantasını da alacak, tam son dakikada beşistan Iskender Paşa, bütün seferlerinde böy ya içlerinden geçtikleri köylerin dişisi erayağa kalkacak, kadının başucundaki çok anzalı ve yol • le davranırdı, yoldaşlarını neşelendirdik keği; sığın, köpeği, nal seslerile beraber filenin içinde bulunan çantaya kaza ile suz olmasile telâfi ten sonra düşünmeğe dalardı. Şimdi de yüz gösterip ?ene a seslerle birlikte kayçarpmış gibi yapacak, onu yere düşüre edebileceklerini söy< asker gülerken o düşünüyordu, atılacak bolan bu geçişin arkasından bir düş sercek. Çantanm nasıl açıldığını deminden lemiştik. adımlar için zihninde harta çiziyordu, a semliği geçiriyorlar ve ne gördüklerini bir İtalyan kuvvetlerinin Eritreden üç ve Somaliden beri tetkik etti. Eğer kadın uyanmazsa okıncılar, öbür ordular gibi harb plânları türlü kestiremiyerek bulunduklan yerde Bugün de îtal üç koldan Habeşistana yapmaları muhtemel nu açıp içini kanştınp bin frangını anyahazırhyarak, krokiler çizerek yola çık alıklaşıp kalıyorlardı. yanların Habeşli taarruzun istikametlerini gösterir harita cak, eğer kadın uyanırsa: «Affedersiniz lere nasıl ve nerelerden taarruz edecek leri vadilerden ilerlemeğe mecburdurlar. mazlardı. Gözönünde tuttuklan yalnız heBölük, gideceği yere bu hızla pek ça Haydi, diyor, vakit kaybetme, ça kaza oldu» diyecek. lerini anlatmağa çalışacağız. Yoksa susuz kahrlar. Burada da evvelâ def olup bu da en çok bir ülke, koca bir buk ulaşmıştı. Orası küçük bir suyun başk ol, ekspres 20 dakikaya kadar kalVe işte bu plânını büyük bir »oğukkanHalyanların toplamşt denizden 5 ilâ 1000 metro irtifada bulu eyalet ve pek seyrek olarak ta bir şehir ka bir suya karıştığı önemli bir geçiddi, kıyor. Sen va^onrestoranda yemek yer hlıkla ve inanılmaz bir süratle yapıyor, Harb başlamadan evvel ve başladık nan yerleri geçtikten sonra, karşılanna veya kasaba olurdu, düşman kuvveti, o Sadbar ayağı diye anılıyordu. Türklerin sin. Ben arkadaşlarımı bulur, bir lokan çanta yere düşüyor, fakat ihtiyar kadın tan »onra gelen haberlere göre, Habe sarplığı gittikçe artan ve 1000 metrodan kuvvete yardım etmesi muhtemel başka harman sonu bir geziye çıkmalarını otada yerim. Zaten onlar biraz evvel be yerinden kımıldanmıyor. Çantanın içinde şistana karşı hareket eden Italyjin ordusu 4000 metroya kadar yükselen dağlık ara kuvvetler, yolda rastgelinecek boğazlar, ranlıyan kontlar, baronlar, ihtiyatlı davraber yiyelim diye bana ısrar etmişlerdi. evvelâ siyah bir şal, şalın altında bir yu şöyle bir konuş (vaz'ülceyş) almıştı: dağlar, uçurumlar, sular ve hiçbir şey azi çıkacakhr. ranmak için bu geçid noktasına binlerce Sen bekliyorsun diye gitmemiştim. Şimdi murta paketi var. Yumurta paketinin al1 Eritrede: Üç grup halinde. İtalyanlar, bilhassa 40 sene evvel A kıncı yürüyüşlerinde hesaba sokulmazdı, kütük sıralamışlar, yığın yığın taş dizmişseni istasyona götürdükten sonra onlan tında da dörde bükülmüş bin frank. Genc 2 Somalide: Üç grup halinde. duadaki acı tecrübelerile, Habeş arazi çünkü onlar, tabiati yeneceklerine ve ön lerdi. Atlı bir kafilenin değil, yayaların bulmağa gayret ederim. Ben aşağı inip bir kadın süratle bu bin franklığı alıyor. 1 Eritredeki üç grup şöyle ayrıl sinin sarplığını ve güçlüklerini bilirler. lerine çıkacak canlı ve cansız her engeli bile o seddi aşarak geçide varmasına an* taksi tutuyorum. Çabuk arkamdan gel. Fakat Perone sıçradığı zaman artık mıştı: Onun için, buna göre hazırlandıklanna ezip geçeceklerine inanc beslerlerdi. kân yoktu. kendine malik değil. Kendine geldiği zaBir dakika sevinc içerisinde giyıniyor. Böyle olmasaydı bir avuç atlının SeA Ussülharekesi, Musavva limanı şüphe yoktur. Mustafa, geriden gelecek ordunun oraO kocasını tanımıyormuş. Böyle bir ha man kendini istasyonun büfesınde bir na demiryolile bağh Agordat mevkii, Çetin Habeş dağları, Habeşlilerin en mendıreden kalkıp Almanyanın ta böğ da durakhyacağını anlayınca sinirlendi, reket yapacağını hiç zannetmıyordu. rom kadehini içerken buluyor. Ne za B Ussülharekesi Musavva limanına kuvvetli müttefikidir. İtalyanlar bir ta rüne, Lehistanın göbeğine, Italyanın kaldönüp başbuğa haber verecek yerde o man bunu ısmarlamış, farkında değil. Şimdi tatlı bir hayret içerisinde. demiryolile bağh Asmara olan merkez raftan Habeşlilerle, bir taraftan da Ha bine kadar gitmelerine, yürümelerine imseddi kırmak ve ordunun geçmesi için yol *** Fakat ümidinin tamamile üstünde olan grupu, beş dağlarile mücadele edeceklerdir. O kân mı olurdu?.. Fakat akıncılara başaçmak düşüncesine kapıldı, yoldaşlanna Dört gündcnberi M. Andre Darbir şey daha oluyor. Yazı odasma ginp C Ussülharekesi Assab limanı olan nun içındir, ki İtalyan kıt'alannın hep buğluk edenler, onlara hedefi gösterenler atlardan inerek kütükleri, taşlan üç dört çıkan kocası iki parmağı arasında dö'rde noud yeniden tesadüf ettiği eski bir met sol cenah grupu. sine dağ techizatı verilmişti. Topçu, da kâğıd üzerinde olmamakla beraber atlının geçebileceği bir yol boyunca tekatlannuş bir bin frankhk tutarak yanına resinin evinde oturuyor. Uzuri zaman be2 Somalideki üç grup ta şöylece ha ziyade dağ topçusudur. Dağlara gene bir hesab yürütürlerdi, hangi yolun mizlemelerini emretti. Kendi de yere sıçkâr kalmış olan Andre, temiz, saf ve ayrılmıştır: geliyor: tırmanmak için, Tirollarda tecrübe edil kısa ve aşılması kolay olduğunu, nere ramıştı, kollannı sıvıyarak bu pek güç işî tecrübesiz kadınının yanında epey gerilmiş Al şu parayı, bir yerine koy. AnD Ussülharekesi Mogadisciyo li miş, küçük ve çevik tanklar yapılnmştır. lerde çarpışılmak ihtimali bulunduğunu yapmıya girişmişti. nene iyi bak, onu iyi tedavi et... Deli olan sinirlerini tecrübeli metresinin yanın manı olan sağ cenah grupu, Bir kelime ile kıt'alar. dağ muharebele düşünürlerdi. Çünkü yürüttükleri alay Nefsinde ve yoldaşlarında dağları bida tedavi ediyor. ların her neferini, dolaşılacak ülkelerin teşekkür etme... Bırak beni canım. E Üssütharekesi gene ayni liman rine göre mükemmelen hazırlanmıştır. le devirmek kudretini kuruntulıyan genc topundan daha değerli tanırlardı, onlann Bir dakika büyük bir minnettarlık du Onun için her gün eve yalnız mektub olan ve Şebeli nehri vadisinde toplanan italyanların şimal gruplartnın şerefleri gibi, hayatlarını da mümkün akıncı, ordu gelip çatmadan bu işi ba yan genc kadın kollarını açmış ve kocası kutusunu açmak, karısının mektublarını merkez grupu, taarruz istikametleri olduğu kadar korumıya çalışırlardı. On şaracağını umuyordu. Halbuki bir iki bin nı kucaklamıştı. Hayatında birinci defa almak için geliyor. Onun mektublarına F Ussülharekesi Kisimajo limanı İtalyan kuvvetleri de işte dagların bin akıncının on milyon düşman halk ara kişinin bir iki ay çalışarak kurduklan bu olarak ona karşı kuvvetli bir sevgi hisse da gayet muntazam surette cevab veriyor. olan ve Ciba nehri etrafında toplanan ilerlemeğe müsaid geçidlerinden kaleye sından süzülüp geçmesinde başbuğlann seddin, hatta bir kısmını, bir iki saatte yüz Yalnız çamaşırlarını değiştirmek için diyor. Daha doğrusu onu kuvvetle sevesol cenah grupu. tırmanmak üzere tecemmü etmişlerdır. akıncının söküp parçalamasına imkân yokbu ince hesabları çok müessir olmuştur. bileceğini hıssediyor. Halbuki o şimdiye beşinci günü odasına giriyor ve girince Eritredeki şimal ordusunun üç grupu, Habeşlilerin toplanışı tu. kadar bu kocaya karşı bütün taşralı iyi de hayretle duruyor. Çünkü masanın İskender Paşa da şimdi o hesabı yüÖnceden ve yeni gelen haberlere naza ağlebi ihtimal, şu üç istikametten yürii Bunlar bu imkânsızlığı düşünmiyerek aile kızları gibi bir saygı ve itaat duy üstünde on beş günlük hürriyetini satın rütüyordu, Dalmaçyadan en çok kazanc ran Habeşliler de Italyanlara karşı dört yecektir. muş, kendini daima ondan uzak, ona ya aldığı bin frank duruyor. adam boyundaki kalın kütükleri, bir atın A Sağ cenah grupu: Tigre vilâ ve en az ziyanla ordusunu döndürmek grup halinde toplanmışlardır: bancı hissetmişti. kaldıramıyacağı ağırlıktaki taşlan kümeKarısı almağı unutmuş olacak. Hemen 1 Şimal ordusu: Karargâhı Gon yetinden, Setit nehrinden ve bazı yer çarelenni araştırıyordu. Bunu daha ön lendikleri yerden yürütmeğe, başka bir *** masanın başına geçiyor. Ve bu satırları darda olan bu ordu 250,000 kişidir. Ve lerde 4620 metroya kadar yükselen dağ ceden düşünmemiş değildi, nereye ve ni tarafa atmıya savaşıyorlardı. Hepsinin e Taksiden inmeğe ne lüzum var, yazıyor: İtalyanların Eritredeki ordularının sağ ce lar arasından geçerek Tana gölü şima çin gittiğini biliyordu. Lâkin sınıra yak melleri birdi: Orduya yol açmak!.. Bu «Sevgilim, ben biletimi alırım. lindeki Gondara gelecek, yani Amha laşınca istikametleri daha iyi çiziyordu. nah grupuna karşı mevzi almıştır. emel onlann güclerini çoğaltıyor, bilekleAnnenin günden güne iyileştiğini du p Eğer heyecan içerisinde olmasa, onun 2 Merkez ordusu: Karargâhı So ra vilâyetini elde etmeğe çalışacak, Ha Önünde çeşid ceşid görünüşlerle açılan, rini kuvvetlendiriyordu ve ortaya inanılyarak ne kadar sevınıyorum. Geçen akbu kadar çabuk razı oluşuna hayret ekotadadır. Mevcudu 200,000 kişidir. 1 beşistanın Sudanla alâkasını kesmek is yayılan toprak, en düzgün yazı ile kaleme maz bir eser getiriyordu. Yorulmazlafsa, der. Halbuki onun bütün düşüncesi ce şam seni garda bıraktıktan sonra kederli, talnaylarm Aduayı aldığı bildirilen mer j t]yecektır. alınmış bir kitab gibi ona engin ilhamlar bir engelle karşılaşmazlarsa dileklerine bindeki iki yüz frankla bir ikinci mevki kederli eve döndüğüm zaman, sana verB Merkez grupu: Aduayı şim veriyordu, ileriyi gösteriyordu. erecekleri anlaşılıyordu. Çünkü dağıtmak miş olduğum bin frangı masanın üzerinde kez grupuna karşı toplanmıştır. bilet almak ve bin frangı harcetmeden adiden aldığı bildirilen bu grup yukan İskender Paşa bu açık kitabı okuya o3 Şark ordusu: Karargâhı Magdaunutmuş olduğunu gördüm. Ertesi gün istedikleri parçanın bir iki saat içinde bir na«ına götürmek. Kocasının üçüncü mevSetit nehri vadisini takiben Sokota ve hemen postaya gidip bir havale yaptır ladadır. Mevcudu malum değilse de Magdalaya doğru ilerliyecektir. Bura kuya uzun mülâhazalar geçirdikten sonra kısmını sökebilmişlerdi, iki metro yük kie girdiğini görmemesi lâzım. birden Mustafaya döndü, hâlâ: «Ey 100,000 kişiden eksik değildir. Musaali larda da arazi 2000 ilâ 4000 metro ir Meral gözeli sendedir gönlüm» diye hay seklikteki kütük ve taş yığınının hemen Koşa, koşa gişeye gidiyor. Ve ayni dım. Fakat yazdığım mektubun içine makdağı şimalinden taarruz eden İtalyan sol hemen dörtte birini dağıtmışlardı. tifaında dağlarla doludur. süratle kendini bir vagona auyor. Girdi buzu koymağı unutmuşum. Bunu da bukınp duran delikanlıyı, yüreğini inletmekgün farkettim. Nasıl bu dalgmhğı yap cenah grupuna karşı vaziyet almıştır. ği kompartımanda tesbih çeken ihtiyar bir Bu, umulmaz bir muvaffakiyet olmakC Sol cenah grupu: Musaali dağı ten alıkoydu. 4 Cenub ordusu: Karargâhı Harmışım, ben de bilmiyorum. Sen günler kadın var. la beraber hepsinde biraz dinlenmek ihMmalinde ilkönce harekâta başlıyan bu Bana bak delikanlı, dedi, yarın denberi ne yapıyorsun? Neden bana pa rardadır. Vehib Paşanın kumandası alTren artık ılık bir gece içinde kayıp grup, ilkönce binnisbe münhat, fakat kutiyacı dogurmuştu. Şişkin boyun damarSadbar ayağına ulaşacağız. En iyi geçid rayı unuîtuğunu yazmadın. Her halde tında olduğu söylenen bu ordunun mevgidiyor. Kalbi sevincle ve kocasına minrak arazide ilerliyecektir. Denizden 0 ilâ larında bu ihtiyac mavi birer satır gibi orasıdır. Düşman, olur ki bu geçidi kabu parayı kasten unutmuş değilsindir. cudu 50,000 kişidir ve İtalyanların Sonettarlıktla dolu. Kolunun altında sıktığı 1000 metro yükseklikte olan çorak Daokunuyordu. pamıya kalkışır. Sen bir bölükle öne geç, Belki burada para sıkıntısı çekerim dü malide toplanmış olan ve üç koldan Ogaküçük el çantasındaki bin frankhk ile anakil çölünü geçtikten sonra, o da ya (Arkan var) bir iyi araştır. Bizi orada alıkoyacak bir şüncesile böyle bir şey yaptınsa çok mü den vilâyeti topraklarına girmesi mu nasını tedavi edebilecek, ana ilâc ve Magdala, yahud da Cibuti Adisababa karrer bulunan cenub kuvvetlerine karşı şey varsa haber sal, ya yol kıralım, ya teessir olurum. [*] Eskiden Viyanaya Beç, Macaris* doktor parası verebilecek, karşıda oturan demiryolunu kesmek üzere Diredena iskoyacaktır. saldıralım. tana da Engürüs derlerdi. Sevgili kancığım beni düşünerek üzülihtiyar kadın müşfik bir ana sesile. tikametine yürüyecektir. Buradan Suaş Habeş dağları ve geçidleri nehri vadisini takiben Adisababaya doğ Allah rahatlık versin çocuğum. me. Sen yokken ben burada biraz idare iie Habej kuvvetleri, müteamz vaziye yaşanm o kadar. Asıl mesele senin orada ru ilerlemek mümkündür. Bu vadi Adis nin şarkından ilerliyecek olan bu grup laya giden yol, yani Eritredeki merkez Lâmbaları kısalım, biraz uyuyalım. tinde bulunan Italyanlara karşı ve onlahastamızı iyi tedavi etmendir. O tamaababaya 100 kilometro mesafeye kadar Gurra vilâyetine ve Mayalla şehrine grupunun takib edeceği istikamet, Diyor ve lâmbayı gece kandili yapımile iyileştikten sonra da kendin orada rın yürüyüş istikametlerini kapamak üzere en çok 1000 ilâ 2000 metro irtifamda doğru yürüyecektir. Bu grup ta bida 2 Eritrede Assabı üssülhareke yor. yette pek sarp arazide değilse de, Ma yapmış olan sol cenah grupunun takib iyice dinlen. Şüphesiz ki en iyi annenin mevzi almışlardır. Onun için durumları dır. Adisababaya yaklaşınca dağlar *** tabiidir; fakat İtalyanlar her iki mınta 2000, 3000 metroya yükselir. galladan sonra gittikçe yükselen ve edeceği istikamet, Birdenbire sanki birisi saçlarından çe yanında istirahat edebilirsin. Sana bin kada niçin böyle üçer kola aynlmışlardır? 3500 metroyu bulan yüksek dağlara tır3 Somalide, Valvalin cenubu garkiyormuş gibi uyanıyor. Elindeki çanta frangı yolluyorum. Rica ederim onu al.. İtalyanların cenub gruplarımn Çünkü Habeşistan, her tarafından tamanacaktır. Bunu haram ve çahnmış bir para telâkki bisinden hududu geçerek Fafan vadi nm kapağmm açılıp veya kapanışınm yataarruz istikametleri arruz edilebilecek bir memleket değildir Habeşistanın kalbine yani Adisaba sini takiben Harrara gidecek olan sağ pacağı bir gürültüyü işitmiş olduğunu zan etme, günlerce sürdüğün sıkıntılar ve üİtalyanlar Somalideki cenub ordusu ve geçenki yazımızda, münhat arazi arazüntülerle sen onu kazandın emin ol. baya doğru ilerliyecek bir ordu için, işte cenah grupunun takib edeceği istikamet. nediyor. sında yükselen bir kaleye benzettiğimiz nu teşkil eden üç grupun takib edecek Bu üç geçidden ilerliyecek italyan Gözlerinden öperim yavrum.» en ziyade bu altı yolu, daha doğrusu Hakikaten bu çanta kanapenin üzerine Habeş memleketinde, ancak mahdud ve leri üç yol da şunlardır: kuvvetleri, mümkün mertebe az zamanKocan düşmüş. Hemen onu kaldırıyor, açıyor ve D Sağ cenah grupu: Valvalin ce geçidi takib etmek mecburiyeti vardır. da, Cibuti Adisababa demiryolunu ve Fransızcadan çei'iren: muayyen yerlerden girilebilir de onun içini karıştırıyor. Bağırmamak için kenBüyük kısımların takib için. İtalyan ordusunun hassatan şimal nubu garbisinden hududu geçerek Fa bu demiryolunun etrafındaki araziyi iş * SÜVEYDA H. dini zor zaptediyor. edeceği istikametler de, yani Eritredeki kuvvetleri ki taar fan nehrini takiben Harrara doğru yü gal edebilirler. p" Bin frangı çalmıslar. italyan ordularının konuşu ve topla ruz ordusunun büyük kısmıdır Habesis rüyecektir. Bu grup Harrara kadar, dağBu üç yol üzerinde îtalyanian, Ha Saatine bakıyor. Tam iki saat uyumuş. îstanbulun ku^tuluş günü ve tanın kapıları önünde toplanmıştır. Bu Iardan değil; susuzluktan sıkıntı çeke nışı hakkında gelen malumata göre, bu beşlilerin 200,000 kişilik merkez, esgarî Beyoğlu Halkevi Karşısmdaki kadına bakıyor. Dağınık kapılardan girdikten sonra dağlar arasın cektir. Hududdan 200 250 kilometro altı yoldan yalnız üçünün büyük kısım 100,000 kişilik ve veliahd kumandasın Beyoğlu Halkevinden: saçlı başı, aralık gözleri, açık ağzile deilerledikten sonra, 1000 ilâ 2000 «tıetro lar tarafından kullanılacağı, öteki üç daki şark ve asgarî 50,000 kişilik Vehib Îstanbulun 6 teşrinievvel kurtulus dan geçen ve gittikçe yükselen yolsuz ve yüksekliğinde dağlara rastgelecektir. nizde boğulmuş bir insana ne kadar benyolun da büyük kısımların yanlannı sc'ir Paşa kumandasındaki cenub ordulan gününü kutlulamak üzere Evimizde sa sarb geçidleri takiben kaleye doğru tırmaziyor. E Merkez grupu: Şebeli vadisi ve muhafaza için daha zayıf kuvvetler karşıhyacaktır. at 16 da yapılacak toplantıva bütün nacaklardır. Deli gibi koridora fırhyor. Sağda bü yurddaşların gelerek şeref vermelerini ni takiben vürüyecek ve sağ kolla ayni tarafından takib edileceği tahmin edileitalyanların maksadı bu üç Habeş orCenubda da Ogaden adeta bir çöldür. tün kompartımanlar boş, solda iki boş dileriz. cıns araziden geçecektir. Yani önce 0 bilir. dusunu şimalden, şarktan ve cenubdan İtalyanlar bu kurak ve çorak yerlerde kompartımandan sonra bir dolu komparBu üç istikamet te ikisi şimalde, birı sararak imha etmektir. Buna muvaffak Program: 1 Sövlev (İstanbul kur Şebeli ve Cuba nehirlerinin teşkil ettik ilâ 1000 metro yüksekliğind;. sonra, tımana geliyor. Burada bütün bir aile, tuluşu). 2 Jimnastik gösterisi. 3 Vo1000 ilâ 2000 metro yüksekliğinde yay cenubda olmak üzere şunlar olsa gerek olup olamıyacaklannı ayn bir makalede ana, baba ve çocuklar. Açılmış nevaie leybol müsabakası, 4 Basketbol mü [1 Birinci makale dunkü sayımızda lalar... tir: yazacağız, dır. sepetlerinin yanında derin uykuya daJmıj sabakası. F Sol cenah grupu: Cuba vadisi1 Eritrede Musavvadan MagdaABİDtN DAVER Demindenberi telgrafı tekrar tekrar okuvor. Annesi hasta, çok hasta. Telgraf ona bunu bildiriyor. Gidip onu tedavi etmesi lâzım. Fakat nasıl yapacak? Annesinin parasızlığını düşünüyor. Babasınm ölümünden sonra kendisine bağlanmış olan azıcık bir maaşla yaşamaga çabalıyan ve sefaletini büyük bir gururla saklıyan annesi kendisine yapılan en ufak yardımlardan bile sinirleniyor. Hele ona yardım için Andreden para almağa hiçbir zaman cesaret edemedi. Bir damad kaynanasına yardım etmek ister mi?.. Esasen annesi bu yardımı kabul etmezdi ki.. Ev masrafından kısarak iki yüz şu kadar frank biriktirdi. Şimdi hesab ettiği zaman ancak üçiincü mevki bir bilet alabileceğini ve oraya gittiği zamanda cebinde on frank kalacağmı düşünüyor. Eğer annesi çok hastaysa on frank! a ne yapabilir: «Daha ayın sekizi diye ch'işünüyor, maaşınm büyük bir kısmını henüz harcetmemiştir.» Birdenbire yerinden fırhyor. On beş aydır evli olduğu halde hâlâ her aksam kapının böyle anahtarla açılmasına alışmadı. Halbuki on beş aydanben kocası her akşam ayni saatte kapıyı anahtarile açıyor. Ve her akşam onun içinde kabahat ederken yakalanmış bir çocuk hissi uyandırıyor. Kocası daha odaya girmeden evvel dışarıya sesleniyor: Andre annemden çok fena havadis aldım. Pek hastaymış, hemen gıde ceğim. Ne... Yoksa ölmüş olmasın.. Gösbakayım telgrafı.. Abajurun altında telgrafı okuyor. Son hep beraber horluyorlar. Yeniden kendi kompartımanma dönüyor. Ihtiyar kadın mı bu hırsızlığı yaptı?.. Ondan başka kim yapabilir?.. Onu uyandırmalı mı, yoksa imdad canını mi çalmalı?. Beklemek daha doğru değil mi?.. Beklemek, fakat ne bekliyecek?.. Elindeki küçük çantaya baksam mı?.. Fakat o uyumuyor. Muhakkak kenBundan evvell: dini gözetliyor. Genc kadın ellerini uğuşturarak orada duruyor. Ve elini o çanta yazımızda, Italyaı ya uzatmamak için kendini güç zapte ve Habeş kuvvet lerini silâh, teşki diyor. Şimdi düşünüyor. Bu mel'un kadının lât, sayı ve darül annesine benzer tarafını bile bulmuştu. harekâtın topogra Halbuki o şüphesiz insanlann en fena fik vaziyeti bakı siydi. O tesbih, o tatlı ses hep ,hep ko mından tetkik et medyadan ibaretti. Lâmbanın kısılmasını miştik. Habeşlile rin Italyanlara nis istiyen de o değil miydi?. betle silâh ve tes • Zavallı anneciğim, şimdi parasız, onu nasıl tedavi edebileceğim... Zavallı kilât itibarile ger Andre bu parayı bana nasıl iyi yürekle olduklannı, sayıcı üstün bulunduk vermişti. larını, fakat bu üs Ağlıyor. Hayır.. Hayır böyle biı ]İtalyan ASKERLİK BAMİSLERİ Otuz bin ağızda otuz bin yürek şarkı okumaya Habeşlilerin en büyük müttefikı, sarp ve yolsuz başladı, atlarda bu şen velveleye karışıyorlardı, neş'eli neş'eli kişniyorlardı! dağları, susuz ve çorak topraklarıdır; İtalyanlar, dağlar arasından altı koldan ilerliyebilirler Kadın evde düşünülür Mustafa. İyi bir akıncıya daha fazla söz soylen 2 *] ARA3ÛTAN Akında yoldaşımız attır, kılıcdır. Boş düşünceyi koy da ırlamağa giriş. Yol daşlar duyup şevke gelsin; atlar işitip kişnesin, yergök bu alayın akıncılar ol duğunu anlasın! Bu buyruk onun da özlemine uygun düşüyordu. Çünkü içinde ırlamak, haykıra haykıra ırlamak ihtiyacı vardı. O sebeble paşanın emrini tekrarlamasına meydan vermedi, gür sesinin olanca hı zile ırlamaya koyuldu: Sanmaym şimdi bendedir gönlum Kimse bilmez M kandedir gönliim Okşa, hoş tut, onu garib etme Ey meral gözlü, sendedir gönlüm! mezdi. Onlar aldıklan en kısa emirleri en geniş mana ile anlıyan keskin sezişli yi « ğitlerdi. Mustafa da başbuğundan uzun boylu talimat almıya lüzum görmedi, hemen ileri geçti, birlikte götüreceği bölüğü seçti, yoldaşların yürüyüşünden iki kat bir hızla ordudan aynldı, süzülüp gitti. Ordu gene haykırmakta, şen şen ırlamaktaydı ve bilinmez nereden verilen bir işaretle şimdi hep bir ağızdan ayni koşmayı söylüyordu: Akmcı akm bilir Uzağı yakm bilir Ttmayt Tunca lanır Beci de Budin bilir Açıl Engüriis yola Celiyor akm kolu (*) ordusu Habeşlileri üç yandan sarmağa çalışacaktır Tarihf roman : 67 Yazan: M. Turhan Tan

Bu sayıdan diğer sayfalar: