3 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

3 Mayıs 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET Duymadıklarımız ve bilmediklerimiz Ankaradaki maçlar Galatasaray ikinci maçını bugün Ankaragücile yapacak Fenerbahçe ve Beşiktaştan sonra Ankaraya çağmlan Galatasaray birinci futbol takımı evvelki gün birinci maçını Genclerbirliğine karşı oynamış ve bu oyunu 32 kazanmıştı. Sarıkırmızılılar bugün ikinci ve son maçlanm Ankaragücüne karşı oynıya caklardır. Ankaragücünün Genclerbirliğine na zaran daha kuvvetli bir takım olduğu söylenmektedir. Galatasarayhlann da tren yolculu ğunun verdiği yolculuktan kurtulmuş ve sahaya da az çok alışmış bir halde bulunacakları * gözönünde bulundurulursa bugünkii maçın birincisine nazaran daha heyecanlı olacağı tahmin edilebilir. Tablo ile hırsız yakalatan ressam! 3 3 Mayıs 1936 Istanbul Türkkuşu şubesi açılırken Bu havacılık müessesesi Ankarada nasıl çalışmağa başlamıştı ? Plânörlerin hazırlanış ve uçusları Atletizm hakem kurstt Istanbulda bugün oynanacak maçlar Lik maçlanna bugün her üç sahada da devam edilecektir. Yalnız Taksimde oynanması lâzım gelen Beşiktaş Galatasaray maçı Sarıkırmızılılann Ankara da bulunmalan dolayısile tehir edilmiştir. Fenerbahçe stadında eskidenberi bi rinci kümenin malı olan iki kulübe karşı ikinciden geçenler oynıyacaklardır. Bu maçlar, lstanbulsporla Anadolu Fener bahçe ile Topkapı takımlan arasında yapılacaktır. Anadolulular Ankaraya yaptıklan seyahatte hiç te fena netice almadılar. lstanbulsporluların bazan ürnid edilmedik derecede fena oynadıklan gözönünde bulundurulursa maçm bir sürprizle neticelenmesi ihtimal dahilindedir. , Likin başında giden Fenerbahçeliler birinci devre karşılaşmalannda Topka pıya oyunun sonlarına doğru yapabildikleri bir tek golle galib gelmişler ve bu yüzden taraftarlarına hayli üzüntülü dakikalar geçirtmişlerdi. Bugünkü maçta geçen seferki vaziyeti telâfiye uğraşa cakları ve buna mukabil Topkapılılann da birinci devreden daha iyi bir netice almağa çalışacakları şüphesizdir. Şeref stadındaki maçlar da birinci kümenin iki eski kulübile birinci kümeye yeni geçenler arasında oynanacaktır. Vefa Hilâl karşılaşması Beykoz Eyüb maçından daha enteresan olabilir. Çünkü Hilâlliler birinci kümeye geçen dört takım arasında en ziyade nazan dikkati celbedenidir ve oyunlarmda her hafta bir terakki eseri görülmektedir. Taksim stadyomunda oynanacak Güneş Süleymaniye maçı ise bu haftaki lik maçlannm en alâka vericisidir. Güneşliler Hakovaya karşı iyi bir derece aldılar. O günkü takımda cezah bir kaç oyuncu da oynuyordu. Fakat bu o yuncular lik maçlannda oynamakta olan arkadaşlan derecesinde muvaffak olamamışlardı. Bu itibarla bunların yerine bugün oynıyacak futbolcüler de takımın kıymet ve derecesini düşürmiyeceklerdir. Süleymaniyelilere gelince Topkapmın karşısmda acı bir mağlubiyet tattılar. Bunu bugün telâfiye çalışacakları düşünülürse ortaya zevkli bir maç çıkacağını kabul etmek lâzım gelir. Istanbul Atletizm Heyeti başkanhğından: 1 Atletizm heyeti tarafmdan açılan atletizm hakem kursu 5 mayıs 936 salı akşamı saat 6 da mıntaka merkezinde son toplantısını yapacaktır. 2 Bu toplatıda Atletizm Federas yonu tarafından gönderilen imtihan sualleri açılacak, kursa devam etmiş olan hakemler yazı ile bu suallerin karşılıklannı vereceklerdir. 3 Bu toplantıda sebebsiz olarak bulunmıyanlar lisans alma haklannı kaybet miş olacaklardır. 4 İmtihanda kazananlara Atletizm Federasyonu tarafından her yerde geçecek olan lisanslar verilecektir. Dünkü atletizm müsabakaları Galatasaray, 62 puanla 53 puan alan Beyoğlusporu yendi Senenin ilk atletizm müsabakası dün Taksim stadyomunda Galatasaray ve Beyoğlu spor kulüblerinin genc atletleri arasında yapıldı. Her sene olduğu gibi bu sene de atletizm mevsimini açmakta önayak olan Galatasaraylılar bize, dünkü müsabakalarda, ilerisi için çok büyük vaidler veren birkaç genc tanıtmış oldular. Bunların içinde bilhassa gülle atmanın galibi Ethem, yüksek atlama galibi Yavru, 100 ve 200 metronun galibleri Haluk ve Orhan nazarı dikkati celbettiler. Bunlardan maada, Said, Afif, Mehmed, Nureddin, Rifat, Yekta da girdik" leri müsabakalarda güzel stilleri, müca deledeki gayretlerile istikbalin yıldızlan olmağa namzeddirler. Her on beş günde bir defa yapılacağını duyduğumuz ikinci kategori müsabakalarile bu sporun istikbalini kurtarmak imkânı hasıl olabilir. Neticede, Galatasaraylılar rakiblerinin 53 sayısına mukabil 62 sayı ile müsabakayı kazandılar. Genc Galatasarayhlan gösterdikleri muvaffakiyetten dolayı tebrik eder, bu nun diğer kulüblerimize de nümune ol masmı dileriz. Neticeler şunlardır: 100 Haluk 11.9 Galatasaray 200 Orhan 25.4 Galatasaray 400 Merkuri 57.4 Beyoğlu 800 Yekta 2.19.8 Galatasaray 1500 Mehmed 4.51.2 Galatasaray 3000 Mehmed 10.28.4 » Uzun atlama Saris 6,45 Beyoğlu Yüksek atlama Yavru 1.65 » Disk atma Yorkiyadis 34.76 » Gülle atmaEtem 12.07 Galatasaray Cirid atma Suad 39 » 2 0 0 X 1 0 0 X 2 0 0 X 1 0 0 bayrak 1.15.2 Galatasaray takımı. Hikâyeyi bilir misiniz acaba? Vaktile Avurzavur isminde bir kahveci varmış. Dükkânı bir köşebaşmda olduğu için, gelen müşterileri uzaktan görürmüş. E sasen müşterilerin hepsi gedikli; Avur zavur herbirinin zevkini biliyor. Kendisi de meraklı bir adam; müşterinin kahveyi ısmarlamasına meydan vermeden fincanı çenesıne dayıyor. Gedikli müşterilerden biri buna fena halde Öfkelenirmiş. Fakat Avurzavura lâf söylemek haddine mi düşmüş? He rifin kahvesinden içeri adım atmak dünyaya gelmek gibi birşey. Ya bu deve güdülecek, ya bu diyardan gidilecek! Nihayet bir gün, bu müşteri, Avur zavura mukabele bilmisilde bulunma ğa karar vermiş ve bu kararla kahveye gelmiş. Kahveci onun köşeden söktüğünü görünce zaten cezveyi ocağa sürmüş; adamcağızın oturmasile beraber, fincanı eline tutuşturmuş. Müşteri, derhal bu kaynar tiryaki fincanını kahvecinin elinden kapmış, bir yudumda dikmiş ve ağzı bir karış açık kalan kahveciye iade et miş! Şikagoda geçen bir haydudluk vak'ası aklıma bu Avurzavur hikâyesini getirdi. Şikagoda küçük bir lokantaya güpegündüz bir haydud giriyor. îçeride lokanta sahibinden başka bir tek müş teri var. Haydud dükkân sahibile müşterinin cüzdanlarının muhtevıyatını kendı cebine indirdikten sonra elini kolunu sallıya sallıya çıkıp gidiyor. Fakat bir saat sonra yakayı ele veriyor. Meğer lokantadaki müşteri ressam miş. Haydud kapıdan çıkar çıkmaz o da soluğu atölyesinde almış, ezbere hay dudun bir resmini çizmiş, on beş dakika içinde tekrar lokantaya dönmüş, o sırada gelen polislere resmi vermiş. Bu resim sayesinde haydud yakalanmış. Avurzavurun müşterisi kadar eline çabuk adammış doğrusu! Plânörlerin muvaffakiyet vesikalarından: Bir Alman tayyarecisi Japonyada indifada Ossama Jama volkanı üzerinden geçerken... hali Tam bir sene evvel «Türkkuşu» adı altındaki yeni kurumun açılışını Ulu Önderin gazetelerde gördüğüm büyük nutuklanndan öğrenmiştim. Ankaraya gidişimde yakından görmek ve anlamak istediğim işlerden biri de bu idi. Türk Hava Kurumunun büyük modern binadaki merkezine gittim. Bana izahat ve güzel kitab şeklinde bir de nizamname verdiler: Kadın, erkek 1 7 30 yaşları arasında her Türk bu kulübe masrafsız, parasız aza yazılabilir. Derslere gidebilir. Dersler; teorik (nazarî) ve pratik (amelî) olarak verilmektedir. Uçuş tepelerinde Daha kanadları tamamile açılmamış Türkkuşu yavrularını, derse giden Türk genclerini ve öğretmenlerini (Sovyet mütehassıslarından Anohin ve Romanoff yoldaşlar) uçuş alanına götüren otobüs içinde sıkışarak bana yer verdiler. On beş dakika sonra uçuş tepelerine, hangarlar önüne gelmiştik. Otobüsten iner inmez herkes dağılıyordu. Kendimi birden yapyalnız buldum. Çok geçmeden hangar kapıları açıldı. îş elbiselerini giymiş gencler plânörleri dışarı çıkarıyorlar. Öğretmenler rüzgârları tetkik için tepelere doğru gidiyorlar. Beş dakika sonra öğretmenlerin işaret verdikleri tepelere tırmanıyorduk. îş görmiyen, boş giden kimse yoktu. Genclerin bir kısmı plânörleri çeken beygirlerin önünde, bir kısmı ufak arabalar üzerine yüklenmiş lâstikli halatlar, demir kazıklar, büyük şemsiyeler ve saire taşıyorlardı. Ankarada Türkkuşu sahasında bir talim plânörü lâstik halatlar istikametinde havalanırken gergin Iim «hareket» emrini verdi. Îçeride yer kuş gibi kondu. leşen genc plânörü kuyruğundan bağlı Genclerden birkçı yere konan uçağın tutan ipi atacak manivelâyı çekince plâ yanına koştular. Bir beygir arkasına bağnür yayından kurtulan bir ok gibi hava lıyarak plânörü tekrar bir tepeye çıkar Güzel bir dans müsameresi Plânör nedir? Bilmem tayyare görmiyen var mıdır? Varsa bile resmini olsun görmüşlerdir. Plânör de motörü olmıyan bir tayyaredir. Başlangıcda bunlann «talim plânörü» denilen ufakları kullanılır. Havada saatlerce uçmak için daha büyükleri de vardır. Büyükler tek veya iki kişilik olabilir. Talim plânörlerinin ufacık tahta tekerlekleri vardır. Büyük plânörler ancak uçurulmak için tekerlekler üzerine konur. Tekerleksiz bir halde yerde duran bir plânör, kanadları gerilmiş Libelule, Demoiselle ve bazılarının Su sineği dedikleri Küçük Nadıne Hanni sineğe benzer. Motör gibi bir ağırlık taDün, Beyoğlunda, Ünyon Fransezde, şımadığı için plânör çok hafiftir. Düz güzel bir musiki ve raks müsameresi yerde iki kişi kolayca çekebilir. Yokuşverilmiştir. lara, tepelere çıkarken bir beygir arkasıMüsamerenin birinci kısmında piyana bağlanarak çektirilir. nist Madam Erika Voskovun talebeleri Uçuşlar başltyor tarafmdan muhtelif parçalar büyük bir muvaffakiyetle çalmmıştır. İkinci ve üOğretmen sahada rüzgâra göre uçuş çüncü kısmında da Viyanalı Bayan M. istikametini tayin etti. Talim plânörlerinKürerin talebesi olan Nadıne Hanni den biri tepede bu istikamete göre yerleşklâsık danslar yapmıştır. Henüz on bir tirildi. Arkasmda bir demir kazık çakılyaşında zarif küçük bir kız olan Nadine Hanni bu danslarında fevkalâde mu dı. Bu demir kazığa bağlı çelik ip parvaffak olmuş ve dekikalarca alkışlan çası plânörün kuyruğunda bulunan bir cengele takıldı. Bu çengel gene çelik bir mıştır. Bu küçük artistten başka, yedi yaşın telle kanadların önünde oturma yerinde daki Rosette de Stefano ile Lesette Me bir manivelâya bağlıdır. Uçacak zat isral Caboy tarafmdan da muhtelif bediî tediği zaman bu manivelâyı çekerek arrakslar yapılmıştır. Bu küçük san'at kasmda bağlı olduğu ipten plânörü kurkârlar da danslarında çok muvaffak ol tarabilir. muşlar ve hararetle alkışlanmışlardır. Plânörün oturma yerine bir genc yerOynanan bedıî raksların parçalarmı leşti. Bu oturma yerinin altındaki bir piyanoda Bayan V. Taksın muvaffaki yetle çalmıştır. Küçük Nadine Hanni çengele V harfi şeklinde iki kola aynlan İstanbulda yerleşmiş olan İsviçreli M. lâstik bir halât bağlandı. Uzun halatın Hanninin kızıdır. Bediî danslarda bü her bir koluna, ta uclarından yakalamak yük bir istidad ve meharet göstermek suretile genclerden beşer kişi yapıştı. tedir. Oğretmen mesafeyi söyledi: 40 adım. Lâstik ipi çekenler yürümeğe ve saymaSıvasta bereketli yağmurlar ğa başladılar. Plânör kuyruğundan bağSıvas (Hususî) Bu havalide mah sule çok yarayacak olan yağmurların lı; tabiî yerinden kımıldanmıyor. Buna başlaması bütün köylünün yüzünü gül mukabil lâstik halatlar gerildikçe gerilidurmüştür. Rekoltenin iyi olacağı tah yor. Bu halatları gere gere çekenler 4 min edılmektedir. deyince 40 adım oldu, demektir. Mual Isviçrede beynelmilel plânör müsabakalarında bir tsviçreli bulutlar, karlı dağlar, ve göller aşarak tnlerleken şehrinde yere inmiştir ya fırladı. Lâstik halatlar kendi kendine dılar. Bu sırada ikinci plânör de uçmuş yere düştü. Işte havada uçan motörsüz bulundu. Ve böylece gencler biribiri artayyare!.. Tepeden aldığı bu hızla plâ kasından uçuyorlardı. nör 200 300 metro havada uçtuktan Bu bahse yarın da devam ecleceğiz sonra yavaş yavaş arkadaki tarlalara bir V. BİRSON Galatasaray Genclerbirliği maçı Tütün limited şirketi kuruluyor Yaprak tütün ihracatımızı artırmak ve ecnebi memleketlere tütün satmak için kurulan tütün limited şirketine aid mukavele İnhisarlar İdaresile İş ve Ziraat Bankaları arasında imza edilmiştir. Şirket şimdiki halde 1,000,000 mil yon lira sermaye ile kurulmaktadır. Yalnız yaprak tütün alım satımı ile meşgul olacak olan bu şirketin merkezi İstanbulda olacaktır. Şirketin fen teşkilâtına tanınmış eksperlerden alınacak, bunlar müstahsil mmtakalarda şirket hesa bma tütün mübayaa edeceklerdîh Diyarbekirden taze domates geldi Başvekil General İsmet tnönü ile Millî Müdafaa Vekili General Kâzım Özalp maçı seyrediyorlar Şimendiferlerimizin şark ve cenub hududlarımıza uzamasınm iktısadî hayatımızdaki tesir ve faydaları görülmeğe baslamıştır. Üç, dört gündenberi Diyarbekirden sehrimize mühim miktarda taze domates gelmektedir. Henüz mevsimi olmadığı halde İstanbulun böyle erekn taze domates yemesi trenlerimizin faydalarından kücücük bir nümunedir. Soğukhava tertibatını hâvi vagonlar getirildiği takdirde, memleketimizin bir köşesinden diğerine her mevsimde taze ve Tütün limited şirkete kimin müdür o turfanda meyva ve sebze nakletmek imlacağı henüz malum değildir. Fakat bu kânı hâsıl olacaktır. makama tütün işlerinde mütehassıs ve tütüncülüğü iyi bilen tecrübeli birisinin İzmir panayırı için çalışmalar tayin edileceği söylenmektedir. İzmir (Hususî) Hükumet, İzmir Yeni şirket ancak haziran ayından itipanayırma büvük bir ehemmiyet ver baren faaliyete b'aşlıyacaktır. mektedir. Türkofis merkezi bu hususta Galatasaray voleybolda Eyübü yendi Voleybol heyeti tarafından tertib edilen voleybol müsabakasının final maçı dün Galatasaray kulübünde oynanmış tır. Galatasaray Eyüb arasında yapılan bu müsabakalarm 2 x 1 5 , 12x15' şek lınde Galatasarayın muvaffakiyetile bitmiştir. Galatasaray • Genclerbirliği maçından heyecanlı bir an G a l a t a s a r a y ı n A n k a r a d a Genclerbir liği takımile yaptığı futbol maçını 3 2 kazandığını yazmıştık. B u m a ç a a i d d ü n gelen resimleri y u k a n y a dercediyoruz. vapılacak işleri bir karara bağlamıştır. Vekâletten Ticaret Odasma gelen bir tezkereden anlaşıldığma göre, büyük ve millî müesseselerimizin hepsinin de panayıra iştiraki için elden gelen ko laylıklar gösterilecektir. Bu hususta te«•ebbüsatta bulunulacaktır. Bundan başka, yabancı müesseselerin iştirakinin teminine de çalışılmaktadır. Gerek gümrük, gerek şimendifer ve Deniz yolu tarıfelerinde, gerekse, panayır içinde azamî fedakârlıklar yapılacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: