31 Ağustos 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

31 Ağustos 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

31 Agustos 1936 CUMHURİYET Kardeş Mısıra istiklâlini kazandıran muahede Bir harb zuhurunda İngiltere Mısırın herhangi bir noktasına dilediği kadar kuvvet gönderebilecek C Serbest Sütun Anam olasın Ömer şarkısı kîmin? ) Siyasî tarih notları J Çoban usturlabı ve barometrolar Büyük zaferin manası Urfa Halkevi Ar komitesi azalann Yazan : Enver Ziya dan Macid Erakın ve bando şefi Osman Özsoy imzalarile aldığımız bir mektubda şu denilmektedir: Halkevimizin yerli saz kolu namına va giderken hava durumunu angönderilen notalar arasmda en ziyade lamak için çobana başvuran nazarı dikkatimizi celbeden Urfa köy lülerinin ağzından işittiğimiz ve o za hükümdarın fıkrası meşhurdur: man notaya aldığımız (Anam olasın ÖAtını, itini, çadırını, çergesini hazırlaüp mer) güfte ve bestesi oldu. yola çıkan şark hükümdarlarmdan biri Parçamn en başında (söz ve müzik üç beş saat avlandıktan sonra bir yeşillij İzmirli Zeki Duyğlu) firması da çok ğe rasgelir, orada konaklamak ister. Fahoşumuza gittiğı kadar, tuhaiımıza da kat bu yeşil koşe sel uğrağı olduğu için gitti doğrusu... ihtiyatlı davranmayı da ihmal etmez, veBu şarkı, senelerdenberi Urfanın zirine emir verir: köylü çocuklarından tutunuz da şehrin Havadan anlıyan birini bul da sor: göbeğindeki en ihtiyar adamlarımızın Bu gece yağmur düşecek mi, düşmiyecek ağzından düşmez ve diyebiliriz ki Ur mi? fanın millî ve çok sevilen bir şarkısı İngiltere Mısır muahedesi imzalamrken: 1 M. Eden, 2 Aftstr Başvekili haline gelmiştir. Vezir biraz ötede neşeli neşeli kaval Nahas Paşa nutkunu söylüyor, 3 Sıtkı Paşa, 9 Şemsi Paşa, 10 Afif Paşa, çalıp davarlannı eğlendiren çobanı gösteUrfamızın senelerdenberi söylediğı 11 ingilterenin Mısır komiseri Sir Miles Lampson, 12 Lord Halifar rir: ve isminin de beraber söylendiği bu 13 Sir Con Simon, 14 M. Makdonald şarkıya nasıl oluyor da (söz ve müzik Efendimiz, der, çobanlar hava durumunu müneccimlerden daha iyi biliringiltere ile Mısır arasında Londrada mur bulunduğu takdirde bu memuriyet tzmirli Zeki Duyğlu) firmasını veri ler. Çünkü sınayışlan çoktur. imzalanan muahedenin esas hatlan hak" lere bir Mısırlınm tayini caiz değildir. yorsunuz. Amma açıkgözsünüz ha!.. Kahraman Türk ordusu tzmire girerken... kında Ingiliz gazeteleri şu malumatı v e r Valii umumî, erkânıharbiyesi meyamnda Şarkının birçok yerlerinde Urfa keli Ve hükümdarın muvafakati üzerine mesi geçtiği halde buna nasıl sahib çı Bir vazifesi de zaferler kaydetmek leden değil, memleketi taksim edenlerin çobanın yanına gidip dileğini anlahr. askerî sekreter olarak bir Mısırlı zabit bumektedirler: kıyorsunuz?. Notanm son sahifesinin en lunduracaktır. Mısır irva ve iska dairesi altında (bu şarkı, Bayan Bedriye Sü olan tanh, on dört yıl önce Dumlupmar adaletinden necat bekliyordu. Gene köylü, tepeden tırnağa kadar sınna îngiliz garnizonları da Türk ordusunun mucizeyi andıran îngiliz milletine yaptığı bir beyanat içinde bulunan kerliferli bir adamın kenKahire, Iskenderiye ve diğer merkez* namına Sudanda bir Mısırlı mühendis va heylâ Şenses ve Bay Nezibli Deli Mehbir zaferine şahid oldu. Kazanıldığı ye tan şu satırlar, sultanm karakterini ve dine hacet arzetmesinden memnun olur Ierdeki îngiliz askerleri buralardan alına zife görecektir. med tarafından Odeon plâklarında ove bir keçi yakalayıp kuyruğuna baktıkSulama işleri mevzuu bahsedildiği tak lnınmuştur) cümlelerini de gözümüz rin ismile ve büyük sıfatile tarihin sahife fıkirlerini göstermeğe kâfidir: rak tayyare kuvvetlerile birlikte îsmailiye lerine geçen bu zaferin azameti, çok «Pederi muazzezim Abdülhamid Han tan sonra şu müjdeyi sunar: yakımnda kanal mıntakasmda tecemmü dirde bu mühendis valii umuminin akde den kaçırmadık. güç şartlar dahilinde ve gayet kısa bir Fransa ile îngilterenin dostu idi. Ben ise deceği toplantı müzakerelerine iştirak e Yarm, bbürgün, daha öbürgün ettirilecektir. Belki bu şarkıyı Nizibli Deli Meh medden öğrenebilirsiniz ki, Deli Meh zamanda, fakat tam ve kat'î bir şekilde her zaman îngiltereyi severim. Ve dai yağmur yok. Hava boyuna kurak gideBu mmtakada askerlere tahsis edile decektir. ma îngiltere siyasetinin muhibbiyim. ln cek! Mısırla Sudan arasında iktısadî teşri med de bunu Urfa sahnelerinde çalış kazanılmasmdandır. cek kışlalann ve İsmailiyeden Iskende Filhakika büyük taarruzun arifesin şaniyet ve adalet hislerile mütehassis olan tığı zaman gene Urfa çocuklarından öğHükümdar bu haberi alınca o sel uğriyeye ve İsmailiyeden Kahire ve Port * ki mesaiyi temin için Hortumda teşkil esaidden Süveyşe kadar uzanacak yolla dilecek büroya reis olarak bir Mısırlı ta renmiştir. Binaenaleh söz ve müziği de (25 agustos 1922) Anadolunun îz asil ingiltere milleti ve hükumeti hakkı rağma çadırları kurdurur, konaklar. FaUrfanm malı olan bir şarkıya isminizi mirden Afyona kadar olan kısmı düş mızı istirdad hususunda bize âdilâne yarkat geceyansı hava ansızın karanr, barrın inşasını Mısır hükumeti deruhde et yin edilecektir. Mısırlılar, tıpkı İngilizlekoymanızdan ve notaya alırken de bir man istilâsı altındadır. Büyük Britanya dım edecektir. ( 1 ) . mektedir. rin tâbi oldukları şartlar altmda Sudana daktan boşanırcasma yağmur başlar ve memleketin musikisini yanlış olarak ve Mısırdaki îngiliz ordusu îsmailiyenin hicret etmek hakkım haiz olacaklardır. ahengini değiştirmenizden müteessir ol împaratorluğunun maddî ve manevî yarMillî Mücadelenin müsbet bir netice tepelerden seller sökün ederek otağ, çaMaliye Nezaretindeki Mısırlı memur duk. Bize kalırsa notaya alacağınız bu dımına dayanan istilâ ordusu Afyon te ye varmıyacağı hakkında îngilizler de dır, çerge ne bulursa alıp götürür. Uykucenubunda ve Kahire Süveyş sahra şimendifer hattına kadar imtidad eden a lar îngiltere hazine nezaretile birlikte Su gibi memleket şarkılarına dokunma pelerinde çelik ve betonanne tırnaklarile sultanın fikrinde idiler. Dünyanın en bü dan can korkusile uyanan hükümdar, suraziyi manevralar için kullanabileceği gr danm Mısıra olan borclannı tetkik ve tes mak daha iyidir. Çünkü, memleketin mıhlanmış bulunmaktadır. Düşman mü yük gazetesi olan Taymisin bu hususta ya kapılmaktan kendini güclükle kurtaruhundan doğan ve gene o memleket dafaa tertibatından magrurdur. Dünya şu satırlarmı gözden geçirmek enteresan nr ve yarıçıplak selâmete çıktıktan sonra bi hava kuvvetleri de Mısınn herhangi bit edeceklerdir. şivesile yapılan bu şarkılarm asıllanmn yerinde olursa olsun tayyare karargâh vezirin kulağını yakalıyarak homurdanır: Polis teşkilâh bu tertibata güvenmektedir. 26 agustos dır: lanndan iniş ve talim için istifade ede Şimdiye kadar Mısırdaki yabancıla kaybolmasma sebebiyet veriyorsunuz. sabahı güneşin ilk şualarına katılan Türk Çobandan müneccim, keçi kuyru«Mustafa Kemal Paşa Anadoluda bir Bu gibi halk türkülerine dokunma bileceklerdir. ğundan urturlab kullananlann akıbeti i$rın menafiini emniyet noktai nazarmdan topçusunun ateşile «alınmaz» diye şöh Hareketi Milliye vücude getirmeğe çalıSulh zamanında kanal mıntakasmda gözetmekte olan Dahiliye Nezaretine manızı, size aid olmıyan bir şarkıya da ret bulan bu müdafaa hattı eriyor. Son şıyor. Bu ne çocukçasına bir hulyadır? te budur! îngilterenin bulundurabileceği azamî merbut Avrupa şubesi, muahedenin tas isminizi koymamanızı meslek ve mem*** leket namına diler, saygılarımızı su istilâ ordusu sarsılıyor, sallanıyor ve ge Anadolunun kuvvetile cihana kafa tutkuvvet 10,000 kişiyi tecavüz etmiyecek dıkını müteakıb lâğvedilecektir. Istanbulda oturanlar şu yaz mevsiminnarız. rilemeğe başlıyor. Tarihin uzak devirle manın ne hükmü olabilir? Anadoluda tir. Hava kuvvetleri için de 3400 kişilik de sürüp giden bir hava cilvesine karjı Tasdıkı müteakıb Mısır polis teşkilârinde, Seddiçini aşan Türkler gibi, Meh ne kalmıştır, ne vardır ki bir mukavemet parmak ısınp durmaktadır. Cilve dedibir kadro tesbit edilmiştir. 20 sene sonra tında müstahdem Avrupalı anasır beş sePOLİSTE medcikler de beton ve çelik yığınlan ü teşkili kabil olsun?» ( 2 ) . İngilizlerin kanal mıntakasmda kalıp kal" ne zarfında tedricen kadrodan çıkanla ğim, aylardanberi her cumartesi günü haMillî Mücadele ve neticesi hakkında mamaları tekrar gözden geçirilecektir. vanın kararıp kapanması ve pazar günleri ARKADAŞINI YARALADI Hay zerlerinden fırlıyorlar. Kovalama başlıcaktır. Bu müddet zarfında şehirlerde bu şüphe Birinci ve lkinci înönü muzafŞimdi muhtelif garnizonlarda bulu bulunan Îngiliz kumandanlan vazifeleri darpaşada Ibrahimağada Devlet Demır yor. Düsman Dumlupmarda tutunmak bol yağmur düşmesidir. Bu cilve, öyle bir feriyetlerile Sakarya bozgununa rağmen nan Ingilz askeri kışlaların, yollann ve başında kalacaklardır. ıttıradla, öyle şaşmaz bir nizamla vukua yolları inşaatmda çalışan amelelerden istiyor. Fakat tehlikeli vaziyetlerde çasaîr tesisahn ikmalinden sonra kanal mınlışmağı kendisine zevk edinmiş olan devam etti. Büyük taarruza takaddüm geliyor ki cumartesi günlerini yağmur ariîsmail ile Durmuş bir para meselesin * ' "Mülki hidematı tajtasma naklolunacaktır. Bundan ma Müşavirlikler ilga edilecektir. Mevcud den dolayı kavga etmişlerdir. Iki amele Mustafa Kemal oradadır. Dâhiyane ida eden günlerde Avrupa efkârı umumiye fesi saymak, pazarları da yağmur günü ada îskenderiye garnizonu olduğu yerde müşavirler mukavelenamelerinin hitamına birbirini dövdükten sonra îsmail bıça resile düşmanı eziyor. Başkumandanım sinden maada Büvük Millet Meclisinde tanımak adeta zarurileşiyor. Dün olduğu ki muhalefet te Türk ordusunun Yuna gibi ajisıra arife ile arife ertesinin ıslakipka edilecektir. kadar ya muhafaza edilecekler yahud da ğmı çekmiş ve Durmuşu başmdan, yü esir alıyor. (30 agustos). Anadolu istiHarb zuhurunda veya herhangi bir Mısır hükumetinin arzusile vazifelerin zünden, sağ memesi üzerinden tehlike lâsına kalkışan düşman ordusunun hesabı nı Anadoludan çıkarmak şöyle dursun, lıkta ve serinlikte birbirlerine eş oldukları bir taarruz yapmak kudretine bile ma da görülmüyor değil. Lâkin ençok görüharb tehdidi karşısında İngiltere hükumeti den affolunacaklardır. beş günde görülmüş demektir. Dumlu11 surette yaralamıştır. lik olduğuna inanmıyordu. nen cumartesinin bulutlu, pazann yağışh Mısır hükumetile müzakereden sonra Mıİhtısas işlerinde lüzum hasıl olursa MıYaralı, Haydarpaşa hastanesine kal pınardan sonra Türk çocukları AkdeniAkdenizden Afyon önlerine yîrmî ye oluşudur. sırın herhangi bir noktasına dilediği mik sır hükumeti, tercihan Ingiltereye müra dırılmış, suçlu bıçağile birlikte yaka ze koşuyorlar. Mağlub ordunun ölümBuna rağmen kazinolar, kır kahveleri tarda; kara, hava ve deniz kuvvetleri sev caat edecektir. lanmıştır. den kurtulan ufaktefek kuvvetleri, köy, di ayda gelmiş olan istilâ ordusunun on cumarj£si günleri öğleden sonra kapılarıkedebilecektir. Bu mesele Mısırla olan Kapitülâsyonlar KOCASINI YARALADI Ayvan kasaba ve şehirleri yakarak muzaffer dört günde bir varmış bir yokmuş olmaittifakın tadıli kabil olmıyan en basjı eîngiltere prensip itibarile kapitülâsyon sarayda Sandalcı sokağmda oturan ordunun önünde alevden mâniler yarat sı inancın inancsızlığa da kahir bir gale nı açıyorlar, masalarmı sıralıyorlar, cazlarını ve gramofonlarmı haykırma durusasıdır. lann ilgasını kabul etmekle beraber bu Mehmed, Cemile admda bir kadmla so mak istiyorlar. Bu da para etmiyor. besi demektir. muna sokuyorlar, müşteri beklemeğe koMısır ordusu meselenin kat'î şekli hallini müzakere ta kakta konuşurken karısı Neriman ta Mehmedcik Yunanlılardan evvel AkdeDumlupınar istilâcı bir ordunun son yuluyorlar. Pazar günleri ise bu bekleyi} Müfettişi umumilik ortadan tamaman rikile veya kapitülâsyonlan elinde bulun rafmdan görülmüş ve başından yaralan niz sahiline vanyor. (9 eylul). Türk dakikası olduğu kadar istilâtı bir zihni şafaktan gün batmcıya kadar boşuna dekalkmaktadır. Yeni Mısır ordusu bir In duran devletler nezdinde diplomasi yolile mıştır. Mehmed tedavi altına alınmış, ordusunun karşısında taarruz etmesini, yetin de yıkıcısıdır. Asırlardanberi Türk vam edip gidiyor. giliz heyeti askeriyesi tarafından talim ve teşebbüslerde bulunularak intac edilecek Neriman yakalanmıştır. müdafaa yapmasını bilmiyen, önünden Tesadüfün nizam içinde boyuna tekerlüğün cançekiştiği ve Türkiyenin kabili terbiye edilecektir. tir. îngiltere, gerek Mısırhlara, gerekse kaçmasını da becerememiştir. Mısır askeri her hususta Îngiliz ordusu Mısırda oturan yabancılara seyyanen taksim bi r memleket olduğunu zanneden riir etmesine karşı kazinolarda ve kahvemodel ittihaz edilmek suretile teçhiz e tatbik olunmak üzere Mısır hükumetinin sene evvelinden haber vermek şartile geDünya tarihinde yeni bir sürat rökoru Avrupa bu zaferden sonra gözlerini baş lerde göze çarpan bu gafletin veya tegarek kapitülâsyonlan gerekse muhtelit mah dilecektir. Mısırda tedariki mümkün ol kanun vazetmek hakkını tanımaktadır. tesis eden bu zafer, bir ordunun diğer bir ka topraklara çevirmek mecburiyetinde fülün sebebi, barometrolara itimad olsa keemleri birleşik bir beyanname ile lâğgerektir. Halbuki bu yaz, Istanbuldaki mıyan teçhizat İngiltereden mübayaa e Muhtelit mahkemeler istıhale devresini vetmek, Mısır hükumetinin hukuku hü orduya galibiyeti olduğu kadar bir inan kaldı. barometrolar çoban usturîabına benzedi: dilecektir. geçirinciye kadar devam edecektir. Bu cın da bir inancsızlığa üstünlüğü demekHür yaşamak için ölmesini bilen bir Hava, onlann kaydettıği durumun mutlaMısır zabit namzedlerinin haricde ta müddet bilâhare takarrür edecektir. Bu kümranisi meyanındadır. tir. Millî Mücadeleye başlıyan, onu milletin, Türk milletinin eseri olan Dum ka tersini gösteriyor! Diplomatik temsil Iim ve terbiyesi mevzuu bahsolduğu tak nunla beraber bu işin lüzumundan fazla organize, idare ve zafire götüren Mus lupınar istikbalin Türk neslinden geleM.TURHAN TAN dirde bunlar îngilterede tahsil görecek uzamaması da şarttır. İstıhale devresinde Kahiredeki îngiltere fevkalâde komilerdir. H: muhtelit mahkemeler konsolosluk mahke serile Londradaki Mısır elçisi memleket tafa Kemal «Düşmanı vatanın harimi is cek çocukları için bir millî gurur membaı Beşiktaşta îmamzade caddesinde 8 7 / Sudan meselesi melerinin teşriî hakları dahilinde olan lerini sefir olarak birbirleri nezdinde metinde boğacağız» dediği vakit ona olacağı kadar hürriyete susamış bütün 47 numarada îhsana: Sudanda 1924 ten evvelki statükoya bilcümle mesail hakkında karar vermeğe temsil edeceklerdir. Mısır hükumetinin memlekette ve memleket haricinde inan evlâdları için de bir örnek ve ilham kayEdıb ve tarihçi hekimlerimizden doriayet edilecektir. Mısırlılar Sudanın ida mükellef tutulacaklardır. Maamafih her herhangi bir devletin Mısırda sefir bu mıyanlar çoktu. Osmanlı ricalinin ve Osnağı olacaktır. çent Şüheylin Türk bayrağı adh güzel resine askerî ve sivil bakımdan iştirak e hangi bir devlet tarafından arzu izhar e lundurması arzusunu izhar etmiyeceğine manlılık taraftarlarmın bütün ümidleri ENVER ZİYA bir risalesi vardır. Onu alıp okursanız deceklerdir. Mısır askeri de Sudana av dilmedikçe hukuku şahsiye davalanna göre, Mısırdaki İngiltere mümessili diğer Vahideddinde idi. Vahideddin de kurtumüşkülünüzü kolayca halletmiş olursudet edecektir. diplomatik mümessillerin düvayeni addobakmıyacaklardır. (1) Peyam. 17 agustos 1919. luş için boğmaga çalıştığı Millî MücadeM. T. T. (2) Renm 11 bırmciteşrın 1920. Maamafih Sudanlılardan münasib meDevletlerle uyusulamadığı takdirde bîr lunacaktır. nuz. Sessiz bir davetle Ercümendi çağır latacaksınız, diye ağlıya ağlıya dudakla mek için, «hayatının en büyük günahı ve mıştı ve işte Ercümend koşup gelmişti. nnı öpeceğini ummuştu. Halbuki hiç te ayni zamanda en büyük sevabı» dediği Saniha otelde, kocasını bekliyordu. Onu kollarınm arasına almış, o tath sesi öyle olmamıştı. Romanesk ve hayalperest bu işi yaptığı halde, şimdi Ercümendin Saat alhya gelmişti. Sühanın sekizden evle kulağına: mes'ud olduğuna adeta kızıyordu. Kim vel gelmiyeceğini biliyordu. Dar ve ten Saniham, Saniham, diye fısılda ruhile melul ve kederli halini sevdiğini şimdi anladığı Ercümend, kendisini kol bilir, belki de, onun saadetinden kendisiha sokaktaki küçük evden çıktıktan son mıştı. larınm arasına aldığı zaman, bütün mah nin duyduğu keder, çok güzel bir hayalin ra, Ercümend, onu bir arabaya bindirmiş Şimdi, niçin «aşk» denilen esrar dolu hakikatini, tasavvur ettikleri kadar güzel büyük heyecanın bütün coşkunluğunu zun güzelliğini kaybetmişti. Onun yerine "Cumhuriyet,, in tefrikası 52 Abidin Daver DATER ve akşamüstü saat altıda, Belediye bahbaşka bir Ercümend gelmişti. Mes'ud, bulmıyan bütün hayalperest kadınlara çesinde kendisini bekliyeceğini söylemiş duymuyordu. mahsus bir duygu idi. Ondaki bu his, al| Kocanızı kandırmak için çok uğ oynanacaktı. Hem girmek istiyor, hem Ercümendi, şimdi neden daha çok, müteheyyic ve adeta çılgın bir erkek. Erdanan idealin intikamı idi. Aradan biraz korkuyordu. Bu iki garib hissin, arzu ile ti. Fakat, şimdi artık Saniha, Belediye delice ve çılgmca seveceğine daha az seraştınız mı? cümend: bahçesine gitmek arzusunu duymuyordu. zaman geçip te hayal sahasından büsbü Saniha kızardı: korkunun arasında bocalıyor; bir türlü viyordu? Mes'udum, mes'udum, mes'udum! Hayır, çocukça bir kolaylıkla iş düşünemiyor, bir türlü karar veremiyor Onun için de acele etmiyordu. Biraz evtün ayrılarak hakikat meydanma aya Evet, niçin daha az, niçin> diye bağırarak yaramaz bir çocuk gibi yoluna girdi. Kalmamı, bana o, teklif et" du. bastığı zaman, aşkının tekrar geri gele velki masum aşkmı ve teskin edılmemiş Otelden çıktı ve Belediye bahçesine taklaklar atmıştı. ti. Güreşlere, mekteb arkadaşı Fuad ceğine, şimdi duyduğu garib, karmaka Ercümend, bu tereddüdün kendi aley arzularını hatırlatan hiçbir şeyi, hiçbir ye doğru ağır ağır yürümeğe başladı. KafaO mes'udum dedikçe, Saniha sevinc rışık ve acı hislerin uçup gideceğine şüpBeyle beraber gitti. hine neticelenmesinden korktu. Saniha ri görmek istemiyordu. sının içinde birbirine zıd binbir düşünce yerine teessür duyuyordu. Garib bir sükut içinde susuyorlardı. he yoktu. Çünkü, Ercümend, manalı ve nın gözlerinin içine öyle yalvaran bir ba Garib bir hisle artık âşıkını, hakikî â dolaşıyordu. Saniha, geldiğine pişman olmuş, geri dönErcümend ateşli ve kuvvetli kollarile manasız bütün düşüncelerine rağmen çok mek istiyor; fakat Ercümendin nekadar kışla baktı ki gene kadın, o güzel ve mah şıkını görmek arzusunu da duymuyordu. Ercümend, küçük evde kendisini ku kendisini sardığı, şimdiye kadar kocasmsevimli ve şirindi. Gerçi, biraz çocukça, üzüleceğini düşünerek bu fikrinden vaz zun yeşil gözlerin bu ricasına dayana * Sokağa fırlamak, uzaklarda dolaşmak, caklarken hiç te hayalindeki Ercümend dan başka kimsenin sahib olamadığı vü" biraz acemi, biraz beceriksiz davranmı§tı madı. Hayatının ayni zamanda hem en deniz kenarına gitmek istiyordu. geçiyordu. olmamıştı. O, âşıkınm, kendi ayaklarına cudüne sahib olduğu için, mes'uddu. amma, bunda kendisinin kabahati vardı. Nihayet, bir müddet sonra, dar ve ten* büyük günahmı hem de en büyük sevabr Deniz, ah deniz, diye mmldanı kapanarak: <'Sevgili aşkım» dediği bu gene, onun Ona karşı, nekadar cesaret kırıcı bir 8tr ha bir sokakta, küçük bir evin önüne gel nı işlemek için evin loş ve serin avlusuna yor, onun sonsuz ve temiz maviliği içinde Bu minimini ayaklara minnettarım yüzüne: ğukluk göstermişti. Bu ilk sevişme günürr diler. Ercümend, heyecanla: girdi. Arkasından Ercümend de girerek aşkımı, artık kirlene.ı aşkımı unutmak is ben. Çünkü sizi buraya, benim kolları * Şimdi artık benimsin, tamamile be de, Ercümend elbette daha sıcak, daha • Burası.., tiyorum; diyordu. Sonra, denizi hatırlakapıyı kapadı. Dedi; cebinden bir anahtar çıkararak ateşli bir Saniha beklemişti; kendisinden yınca, birkaç akşam evvel, deniz kena mın arasına onlar getirdi, diye ayaklannı nim, yalnız benim, büsbütün benimI Sanha, bu yarı karanlık yerde, kuv öpeceğini sanmıştı. Sora: Diye bağınyordu. Ercümend bu tesa soğuk bir mukabele görmesine rağmen, kapıyı açtı. nnda Ercümendi düşündüğünü, onun uSaniha, bir türlü eşikten içeri ayağmı vetli bir kolun beline sanldığını ve ateşli zanıp giden maviliği üstünden kollannı Beni unutmayın Saniha, korkuyo hübe o kadar kuvvetle inanıyordu ki ar Sanihayı sevdiğini, çok sevdiğini, delice atamıyordu. Bu loş avlunun, içinde haya bir ağzm dudaklarım sardığım duydu. Ercümendin hayaline doğru uzattığmı rum, îstanbula dönünce beni unutacak tık sevincden ve saadetten deliye dön sevdiğini iat'iyetle Ubat etmişti. hnm en mühim hâdisesi, belki de dramı hatırladı. sınız. Beni ağlatacaksınız. Çok çok ağ müştü. 22 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: