6 Eylül 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

6 Eylül 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

6 Eylul 1936 CUMHURİYET EYLUL BÎZÎM MEMLEKETTE COCUKLAR Jimnastik Faydalı ve eğlenceli hareketler Vücud hareketlerinin insanın sıhhatı için nekadar lâzım ve faydalı olduğunu hepiniz pekâlâ biliyorsunuz. Mektebde muallimleriniz bundan size uzun uzun bahsediyorlar, Ciğerlerin büyüyerek iyi nefes alabilmesi, bunun neticesi kanın vücudde iyi dönmesi, kemiklerin, adalelerin kuvvetlenmesi hep bu sa yededir. İşte size kolayca yapılabile :ek birkaç hareket.. Bunlar, sizi hem kuvvetlendirecek, hem de eğlendire :ektir. HİKAYE,. TİMSAHLARA YEM Bay Necib bir zamanlar Hindistanda konsolostu. On dokuz, yirmi yaşlarındaki oğlu Turgudu da birlikte götürmüştü. Yaz tatilinden istifade ederek baba oğul Ganj nehri kenarında Patna kasabasında yerleşmişlerdi. Burası mavi gökü yeşil çimenlerile çok güzel bir yerdi. Akşam üzerleri Bay Necible Turgud gezintiye çıkarlar, aralannda hemen daima ayni mevzu hakkında münakaşa cereyan ederdi. Turgud Hindlile rin batıl itikadla rile alay eder, ba bası ise bunların yanhş olduğunu bilmekle beraber oğ luna bu gibi işlere kanşmamasını tavsiye eder, mutaassıb Hindlilerin başına bir felâket getir meleri ihtimalinden bahseylerdi. Bir akşam Tur gud Ganj kıyılarında yalnız başına gezmeğe çıkmıştı, yavaş yavaş kasabayı terketmiş, uzaklara doğru yol alıyordu. Nehrin bütün güzelliği üstünde idi. Parlak güneşin altında atlas bir çarşaf gibi pınl pınl yanıyordu. Görünürde ne bir sandal, ne bir gerrii yoktu. Her taraf sükunet ve tenhahk içinde idi. Tek insandan bile eser yoktu. Birden Turgud: A Ai Diyerek hayretler içinde kaldı. Sayısız timsah yavruları kumun üzerine uzanmışlar güneş banyosu yapıyorlardı. Zaman zaman kocaman ağızlannı açarak gürültülü sesler çıkarıyorlardı. Turgud: Pis hayvanlar, diye mırıldandı, bazı Hindliler bunlara tapıyorlar, ne saçma şey! O anda aklına tuhaf bir oyun ve eğlencev ile gönlünü eğlendinnek fikri geldi. Yerde birçok çakıl taşlan serpilmiş duruyordu. Bunlardan bir tanesini kapıp hayvanların üzerine attı. îlk taş hayvanlardan birinin gözüne rasgeldi. Timsah nehirdeki yatağına doğru süzülüp kaçtı. Turgud eğlencesine devam ettikçe timsahlar hiddetli bakışlar fırlatıp firar yolunu tutuyorlardı. Turgud yerden yeni bir çakıl taşı almak için eğilmiş bir vaziyette iken nereden geldiğini farkedemediği kocaman sarıkh bir ihtiyar onu omuzlarından yakalamak istemiş, fakat Turgud atik davranıp ileriye fırlayınac hain nazarlarla onu süzmekten başka bir şey yapamadı. Ayni zamanda bağıra bağıra bir şeyler söylüyor, fakat Turgud tabiatile bunların hiçbir kelimesini anlamıyordu. Baktı ki genc adam aldırmıyor, ihtiyar mırıldana mırıldana kalkıp gitmekten başka bir çare göremedi. Turgud lâkaydane omuzlarını silkerek gülmekten katılıyor: Işte ihtiyar delinin biri, diyordu, mukaddes timsahları taşladığım için bana kızıyor! Islıkla şen bir hava tutturarak nehrin boyunca yürümekte devam etti. Yarım N.R. saat kadar yol alınca gayet dar ve çalılarla örtülü bir geçide gelmişti. Burada sık bir ormanlık başlıyordu. Arkasında bir çıtırdı hisseder gibi oldu. Lâkin dönüp bakınca bir şevjer göremedi. Her ihAlmanyada garib cemiyetler timale karşı rövelverine el attı. On adım Almanlar cemiyet yapmayı çok se ilerlemişti ki dört tane iriyan Hindlı bir verler. Bunun için orada gaye nekadar den üzerine çullandılar ve hiçbir müda tuhaf olursa olsun ayni ümid ve ayni faa hareketi yapmasına imkân bırakmaksızın ellerini, ayaklarını bağladılar. Btfnların arkasmdan ihtiyar Hindli sert bir çehre ile göründü ve eşkiya sura.tlı heriflere bazı emirler verdi. Köyden şehre kaçılır, Eyluldür yazın sonu!.. Mektebimiz açıltr, Bundan severiz onu!.. 2 Günden güne azaltr Kızgın güneşin hart!., Kuşlar yuvada kalır, Seyreder sonbaharı!.. 3 Çiftçimizdir bu ayda En çok hazırlık yapan!.. Ondan var bize fayda: Sürer tarlada sapan!.. 4 Hele göklere bakın: Leylekler göç ediyor!.. Hepsi de aktn, akın Sıcak yere gidiyor!.. 5 Başlar gittikçe yağmur, Gökler bazı gün ağlar!.. Eylul ayında olur üzüm.. Bozulur bağlar!.. 6 Daha doğrusu derim Ben buna: Bağ bozumu!.. O zaman hallederim Uzümlerle kozumu; 7 Ben yerim akşam, sabah Kos koca salhtmları: Kiminin rengi siyah, Kiminin rengi tarı!.. 8 Gerçi bu ayın vardır Ne yaprağı, ne gülü!.. Bu mevsim sonbahardtr, Ben severim Eylulü!.. ı Çiftçi sapanı Biriniz çiftçi olacak, öteki sapan. Beş dakika sonra vazifeler değişecek. Eğer o anda yanınızda kardeşiniz veya ar • kadaşınız yoksa anneniz veya babanızdan çiftçi olmasım rica edebilirsinız. Resimde gördüğünüz gibi ayaklarmıza Deniz safasımn son günleri: Müfid Dura kardeşleri Şefik ve Refikle birlikte Hediye kazananlar liha, Kadıköy Moda caddesi 15 Kadri, Tekirdağı Çektirme bayınnda 36 Mü rüvvet, Sakarya Akhisarı ilk okul sınıf 3 Nihad Göksay, Çorum hükumet doktoru Tahir oğlu Yılmaz, İstanbul Kız lisesi 488 Halime Ekrem, Bitlis ikinci okul 281 Turgud Yüksel, Beşiktaş Aka retler Dibek sokağı 22 Fahamet, Develi baytar Vehbi Çin Tan kızı Nihal, Kum kapı orta okul 60 Cahid, Bursa Mantıcı Birer ycddtzlı şiir defteri caddesi Narlı sokak 4 Sevinç Akal, Beykazananlar Fatih Eskialipaşa Mauhzir sokağı 14 koz Yalıköy Kısıklı Yalı sokağı 8 Safa, Sabahat, Beşiktaş Kalfa 9okağı 6 Emin Samatya Arabkuyusu Nuriefendi sokaGöksu, Nevşehirde avukat İsmail De ğı 34 Haluk Önce. Birer otomatik kerrat cetveli mirtaşoğlu Cahid, Nuruosmaniye cad desi 68 Mehmed, Cağaloğlu 19 Huriye, kazananlar Aksaray Kafesçi Yusufpaşa sokağı 9 Kartal Soğanlı köyünde bakkal Sa Fatma .Tavşantaşı Ali Bey apartımam limin oğlu Nuri Celeb, Beşiktaş Akdo3 L. Tamur, Etmeydanı Havlıcı sokağı ğan sokağı 70 Günaydın Özyurd, Bursa 16 Hüseyin Kâzım, İğrikapı Mumhane Nasuhpaşa caddesi 17 Güner Köstem, caddesi 24 Saime, Mersin Belediye dis Gemlik Atatürk okulunda 16 Kerim Tapanser memuru Rifat oğlu Kenan, Ye ran, Kırklareli Tüm ikinci şube müdürü nibahçe Keçeciler 39 Nesrin, Sirkeci oğlu Turhan, Aksaray Horhor caddesi Marifet matbaasında Suad, Eyüb orta 122 Hasan MaTımud, Gebze Sultan Ormektebi Münime Ahmed, Üküdar Ih han okulunda Mehmed Ertan, Şehza saniye Çit sokağı 72 Selma Beştepe, debaşı Harikzedeler sokağı 39 S. Anıl. Nişantaşı kız orta okulu 989 Melâhat Ortaköy Gürcükızı sokağı 6 Nevin EnAlbayrak, Denizli askerî emekli yarbay gin, Kumkapı Esirkemal sokağı 38 SırOsman kızı Nezihe Ural, Ankara İnönü rı kızı Sema, Beyoğlu 29 uncu ilk okul mahallesi Göztepe sokağı 15 Feyzi, E 441 Hâmid Alctok, Erenköy kız lisesi mirgân orta mekteb Dâhi Hikmet, îs 210 Samime Türkoğlu, Lâleli Cumhuritanbul 44 üncü ilk okul 164 Hikmet, yet caddesi 192 Nevzad Gözeten, Bey Bor telgraf memuru Kâzım oğlu Ruhi, oğlu ikinci ilkmekteb 15 Nedred Özışık, Çamhca doktor Tevfik kızı Neclâ, Fa Beşiktaş Türkali Sel sokağı 5 Selma Demren, Cihangir Vefikbey apartımam tih Kubilây sokağı 1 Umran Aresen. Türkân Çelen, İzmir Damlacık Kılıc Birer albüm kazananlar mescid mahallesi İğneci sokağı 25 İb Kadıköy Yoğurdhane 35 Fehmi Dirahim, Bursa Sedbaşı Şaban bahçesi somici, İstanbul Erkek lisesi 814 Vedad kağı 6 Turgud, Beşiktaş Serencebey Özman, Sultanahmed Üçler mahallesi yokuşu Selçuk. 8 Mehmed Ali, İstanbul Kız lisesi 101 Birer kitab kazananlar Pakize Evren, Bakırköy Zeytinlik OdaNişantaşı İkbalpalas apartımam İs başı sokağı 28 İbrahim Akil, Bakırköy Hamam sokağı 54 Ayten Ulutaş, Hayri mail Kaçer, Heybeli ada Yalı caddesı ye lisesi mezunlarından Nezahet Hiç 127 Nilufer Aksoy, Çanakkale topçu asönmez, Tekirdağı Eski Hamam sokağı layı levazım müdürü Nazım oğlu Do 4 Ferdane, Eyüb 36 ncı ilkmekteb 751 ğan Eke, Üsküdar Yalıboyu İhsanıye 39 Ulvi, Kadıköy Kumluk 12 Adalet Gür Nerma Özdoğancı, Kadıköy 8 inci ilk su, îstanbul topçu Gedikli erbaş okulu okul 183 Gültekin, Bahkesir eski Kuyuikinci bölük 167 Naci Tufan, Fatih Ni cular mahallesi Çantay sokağı 5 İlhan. şanca caddeM 44 Ziya Akbay, Kırıkkale Eskişehir Sivrihisar Karabaş mahallesi Askerî San'at Erbaş okulu 62 Özbek, Ziver torunu Hayri Açıkalın, Tekirdağı İstanbul Kumkapı Kantarcı sokağı Bah hükumet yanında jandarma karakoiu ri Yılmaz, Edirne ceza hâkimi Ali Rı karşısmda 31 Necdet Önal, Pertek ılk za Köknar kızı Nümide, İstanbul Un okulu İsmet Ünlü, Samsun hâkim Lutfi kapanı Salihpaşa caddesi 16 İbrahim, oğlu Mete, İstanbul Erkek lisesi 412 BüBursa Çekirge Yeni apartıman 5 Fıt lend, İstanbul Erkek lisesi 111 Ahmed nat, Kabataş Erkek lisesi 870 Rasim, Üs Berker. Nişantaşı Gayret apartımam küdar Divitçiler caddesi 16 Ali Ferhan, Esin Kocal İstanbul Erkek lisesi 209 Büyükada Cami sokağı 2 Sinan Atanı Mehmed Gürbay, İstanbul 36 ncı ilk okul 172 Melâhat, Vefa Erkek lisesi Ali, say. Lâleli Şair Fitnat sokağı 20 Oğuz, İs tanbul Divanyolu 112 Behic Kerim, îzüçer kalem sapı kazananlar mir Bornova Kürd Ömer sokağı 50 52 Heybeliada Sanatoryomu ikinci bina Şükriye kızı Huriye. Elâziz marangoz Sabri Salim, Emirgân ilk mektebi MüHilmi oğlu Halis Erdoğan. nif, Kumkapı Nişancası Cami çıkmazı Hediyeler perşembe gününden itiba 28 Şevket Çuhadar, Kadıköy orta okulu İbrahim, Kadıköy orta okulu Hidayet, ren dağıtılmıya başlanacaktır. İstan Bahkesir kolordu eczacı yarbay Hulu buldakilerin hüviyetlerini bildirir birer si kızı Hazin Duyan, Lüleburgaz bin vesika ile gelip matbaamızdan almaladirilmiş birinci tabur binbaşı Fahri oğ rmı dileriz. Başka yerdekiler tarafımızlu Feridun, Nevşehir Kırpık torunu Me dan gönderilecektir. Geçen defaki bilmecemizin halli «saçmalamamalı» idi. Doğru cevab gönderenler arasmda birinci mükâfat 5 lirayı İstanbul Erkek lisesi F2 den 284 A. Özhan, ikinci mükâfat 2 lirayı Kırklareli Postane caddesi 28 numarada Sadiye Vural, üçüncü mükâfat güzel bir mü rekkebli kalemi Beyoğlu 10 uncu ılk mekteb 140 Neriman kazandılar. çiftçiye tutturacak ve siz yüzükoyun ellerinizle yerde yürüyeceksiniz. Bu hareket göğsünüzü, kollarınızı kuvvet lendirir. Birinci gün iki, ikinci gün üç, üçüncü gün dört, dördüncü gün beş dakika yapınız. Sonra her gün beş daki « ka olarak devam ediniz. Atlama oyunu Resimdeki gibi bacaklarınızı bir eştirip ayakları nızın ucuna basa rak durunuz. Dir seklerinizi tama men germek şartile ellerinizi ense nizin arkasında bir IHl eştiriniz. Sonra öne, arkaya, sağa, sola sıçrayınız. İlk günü bir dakika dan başhyarak, her gün bir dakika fazalaştırınız. Beşinci günden itibaren her gün beş dakika olarak devam edi niz. FAYDAU BÎLGÎIER Bunun üzerine haydud tavırh adamlar Turgudu sırtladıkları gibi ormanın ortasına kadar getirdiler, oradaki küçük bir kulübeye tıktılar, kapısını üzerinden sıkıca kilidlediler. Gece vukuatsız geçti. Fakat zavallı Turgud her an gelecek ölümü bekliyor, en küçük bir gölgeden şüpheleniyor, en hafif çıtırdıdan ürkü yordu. Simdi babasının kendisine verdiği nasihatlerin ne kadar haklı olduğunu pek iyi anlıyordu. Heyhat ki, işişten geçmişti. Nihayet güneş doğdu ve parlak ışıklar kulübenin ötesinden berisinden içeri girmeğe başladılar. Kapı birden açıldı. Dün kendisini buraya getiren dört yerli Turgudu kaldınp nehrin kenanna götürdüler. Orada darağacına benzer tertibat yapılmıştı. Omuzlarından kalm bir iple bağlanan delikanlı ağaca takılmı; makara sayesinde aşağı yukan hareket ettirilebiliniyordu. Bundan da gaye Turguda işkence etmek ve onu bu suretIe eziyyet çektire çektire öldürmekti. Yani evvelâ ayaklanndan başhyarak bütün vücudünü yavaş yavaş timsahlara yedireceklerdi. Eylul uUİmacası emel peşinde koşanlar bir cemiyet teşkil etmekte geri kalmazlar. İşte size bu cemiyetlerden birkaçının isimleri: Kurbağa avcıları cemiyeti, beyaz fare yetiştirenler cemiyeti, ekmek ufağı toplı yanlar cemiyeti, cüce kalmış koğulan himaye cemiyeti, dikiş makinesini ta mim etme cemiyeti, dans meraklısı topallar cemiyeti ve buna benzer birçok kurumlar ve kurullar. Tayyare ile tohu matılır mı? Komşumuz Sovyet Rusyada bir za mandır büyük arazi tayyareler vasıtasile ekilmeğe başlanmıştı. Tarlalarma tohum atacak çıftçiler tayyarelere binmekte ve tayyareler gayet alçaktan uçarak onlarm işlerini yapmalarını ko laylaştırmakta idi. Bu suretle saatte 15 hektar araziye tohum atmak kabil olu yordu. Bu kadar zaman içinde yüzlerce insan o yerleri ekmeğe çalışsa gene rauvaffak olamazdı. Fakat işteîci bu hızlılığa mukabil mahsul pek ümid edildiği gibi hâsıl olmadı. Sovyet Rusya çiftçileri de tayyare meselesinden vazgeçe rek tekrar eski usule döndüler. Müsamereler Turgudun vücudünden müthiş bir ürperme geçti. Çünkü ihtiyarın verdiği emir üzerine yerliler ipi gevşetmişler, delikanlıyı aşağıya indirmeğe başlamışlardı. Genc adam kendi kendine: Eyvah, dedi, bir saniye sonra iki ayağım birden yok olacak! Fakat bu korkusu o seferlik boşuna çıktı. Çünkü yerliler ipi tekrar çekerek Turgudu yükseltmişler, timsahları daha ziyade iştihah bir hale getirmişlerdi. Bu hareket birkaç defa tekrarlandı. Deli kanh heyecandan bayılmıştı. Artık olanın bitenin farkmda değildi. *** Aklı başına geldiği vakit kendisini Patnadaki evde buldu. Bütün bir gün oğlunun kaybolmasından meraka düşen babası polise başvurmuş, onlar da gitmesi muhtemel yerlerde araştırmalar yapmaya koyulmuşlar, işkence yerine de tam Gazi Anteb Halkevinde bir çocuk balosu verilmiş ve pek güzel olmuştur. zamanmda yetişip Turgudu sonu muhakResimde gördüğünüz iki sevimli yavru kak ölüm olacak olan müthiş bir işkeno baloda dans eden çiftlerden biridir. ceden kurtarmışlardı. KÜÇÜKLERE YAZISIZ HiKÂYE Bu yavrular, ne gibi spor yapma, oyun oynama veya iş görme hareketleri yapıyorlar. Bu parçayı kesip bir kâğıda iliştirerek numaralarma göre cevabla rınızı o kâğıdın üzerine yazıp bize gönderiniz! Cevablarm eylulün sonuncu gününe kadar <Cumhuriyet Çocuk Sahifesi> adresine gelmesi şarttır. Bu şartlara riayet etmiyenler hediye kazanamazlar. Bilmeceyi doğru çözenlerden bize fotoğraf gönderenlerin resimleri de ga zeteye basılır. Kaplanın kuyruğunu yılan zannedince.*

Bu sayıdan diğer sayfalar: